Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

➂ ➁

grandson - Blood // Water

ALLLAAAAAH 13K OLMUŞ AMAN AMAN


Bu arada bu hikaye Wattys2019'a uygunmuşKCKDKVLFCLDLLVLDLD


Sınavınızı değil gününüzü soracağım aslanlarım. NASSINIZ BAKALIM?

Azıcık kafanızı dağıtın diye de bence uzun olan bir bölüm atayım dedim 🖤


LAN BUNLAR MEZUN OLDU LİSEDEN. BEN BÖYLE BİR ŞEY İSTEMİYORDUM YA


•••


fakehesabaslanim: bebeğim biliyorum bugün okulun son günü ama peşini bırakmayacağımı bilmeni isterim

fakehesabaslanim: keşke daha önce aşık olsaymışım ama daha geçen sene gelmişsin, yapacak bir şey yok




Biraz ciddileştin diye ciddi bir soru soruyorum :fatih500km


Bana ne diye aşık oldun aq :fatih500km



fakehesabaslanim: Nedeni pek yok


fakehesabaslanim: başta hareketlerin ve yüzün çekici gelmişti


fakehesabaslanim: sadece hesabına girip attığın tüm hikayeleri ssliyordum falan



"Sadece" buysa... :fatih500km



fakehesabaslanim: MVKDKVDLCKDKVLDL


fakehesabaslanim: beni bilmediğin için sana aşık olmamı sağlayan o olayı bilmiyorsun tabii


fakehesabaslanim: o olaydan sonra adını duyunca bile kalp çarpıntım başlıyor FJSKCKDKCLDLCLS


fakehesabaslanim: neyse aşkım yazma bir şey


fakehesabaslanim: utandım gidiyorum ben


fakehesabaslanim: bb


fakehesabaslanim: götünü yerim

görüldü

•••

"ŞAK ŞUKAA, ŞAK ŞUKAAA!"

Hocayı beklemekten sıkılıp zaman geçirmek için Tarık Mengüç şarkısıyla dans edilmesi tamamen Atacan'ın başının altından çıkmıştı. O'ysa ki karneleri dağıtacak olan hoca en fazla 5 dakika gecikmişti...

'Susun ulan' diye bağırmak istiyordum.

Sınıf kapısında bekçilik yapan Alper, hocanın geldiğini haber verdiğinde hiçbir şey olmamış gibi herkes yerine oturmuş, şarkı kapatılmıştı. Ardından sınıfa giren Adnan hoca baygın bakışlarıyla bize bakıyordu. Çantasını masasına koyup elindeki karnelerle bize döndü. Hâlâ aynı yüz ifadesiyle bakıyordu.

Ağzını tutamayan Tofaşçı, ayağa kalkıp arka sıralardan hocaya seslendi. "Hocam zaten son dersimiz, böyle bakmaya gerek var mı?"

Adnan hoca normalde kızması gerekirken hafifçe gülümseyip eliyle Ata'yı çağırdı. "Gel lan buraya, saygısız çocuk."

Duygusal anlar yaşadıktan sonra herkes karnelerini almış, sınıf karman çorman bir hâle gelmiş ve herkes zilin çalmasını beklemeye başlamıştı.

Sonuç olarak kopyalar sayesinde sınıfta kalan yoktu. Behiç, yer yokmuş gibi önümdeki yerinden kalkıp sıramın masasına oturmuştu, kendi kendine mırıldanırken bir yandan karnesine bakıyordu.


"Neyse ya, bir dahaki döneme düzeltiriz."


"Lise bitti ama sen bilirsin."



Behiç, ona cevap veren Ali'nin başından tutup onu göğsüne çekti. "Ulan, dört sene ne kadar kolay geçti ya. Elimde büyüdünüz sıpalar sizi."


Ali'nin ayağı, uyumaya çalışan Berkay'ın bacağına çarpınca, uyuklamayı bırakıp elinin tersiye Behiç'in poposuna vurdu.


"O rahat durmayan götünü..."


"Arkadaşlar götümle tehdit edildim. Şahitsiniz."


Ettikleri saçma kavgaya gülerken, gözüm nedensizce cam kenarındaki sıralara kaymıştı. Zaten bana bakan mavi gözlerle karşılaşınca, gülüşüm daha çok sırıtmaya dönmüştü.


Telefonumu çıkarıp çoktan gözlerini kaçırmış kişiye mesaj attım.


Yanına geleyim mi? :Okan (11.37)


Görüldü (11.37)


Eylül: Gel (11.37)


Ayağa kalktığım an zil çalmıştı, olduğum yerde durup Eylül'ün yanıma gelmesini bekledim. O önden yürüyüp sınıftan çıktığında arkamdan alkışlayan çocuklara göz kırptım ve sınıftan çıkıp hafif koşarak yanına vardım.


Okulun bahçesinden çıkana kadar konuşmadık. O yere bakıp, ben ise gülümsediği için kendini belli eden gamzesine bakarak yürüyordum. Hafifçe sendelediğimde, başımı yere eğip takıldığım küçücük taşa baktım.


"Hay senin atomuna..."



Taşa hızlıca tekme attığımda, kalabalık olan bahçede birine çarpmış olmalı ki bir erkek bağırmaya başlamıştı.


"Kim elledi lan benim götümü?!"


Eylül, yavaş yavaş yürümeye başlarken elimden tutup beni de çekiştirmişti. Okulun bahçe kapısına kadar normal yürüyüp, çıktığımız an koşmaya başladık. On dakikalık yolu, beş dakikada koşarak bitirip sonunda durmuştuk. Eylül, yerinde durup bana döndü. Kaşları çatıktı.

"Senin iki katın olan çocuğun poposuna o taşı nasıl denk getirebildin ya?"

Bana bir şeyler söylese de ilgilenemiyordum. Konuşurken sabit duramadığı için hâlâ ayrılmamış ellerimiz onun sayesinde havada savruluyordu ve gözlerimi alabildiğimi söyleyemezdim.


Allahım, çişim geldi.


Durumu fark ettiğinde, tutarken sıktığı parmaklarını gevşetip çekmeye çalıştı. Hiçbir şey demeden bu sefer ben elini tutmuş ve onu çimlere oturtmuştum. Bu sefer elini çekmek istediğinde tutmayıp ben de çekilmiştim.


Çekiniyor ve utanıyor gibiydi. Bu yüzden konuyu değiştirmek istemiştim.


"Ee, karnen nasıl?"



Farklı konu da açabilirdim aslında...


"Senin yüzünden onur belgesi alamadım."


Kaşlarımı çatıp ona döndüğümde, çimenleri yolmayı bırakıp gözlerini sımsıkı kapatmıştı.

"Ben ne yaptım ya?"


"Instagram'a falan az fotoğraf atsaydın, az stalklamak zorunda kalırdım. Hayır bir de bazılarını beğenmeyip kaldırıyorsun, ben bakamadan gidiyor. Nöbet tuttum yemin ediyorum."

•••

yeliz.gozcu: Saçları dalgalı olmayan da ne bilm

eylulsuozevin, sevimcankiran ve diğer 478 kişi beğendi.


eylulsuozevin: ALLAH DLC OLARAK GÖNDERMİŞ RESMEN ŞU GÜZELLİĞE BAK

sevimcankiran: Perihan Savaş ceketi

melisylzy: uzaylı reyiis

sevimcankiran: @melisylzy senin yaşadığın hayatı sikerim, uza

•••

BURALAR KARIŞACAK, VAZİYET ALIN


700 kelime yazdım. 650'si bölüm, 50'si size açıklama. Bence yeterliGKDKLCDLFLDŞŞCŞD


Sabah yağmur yağıyordu, şu an pişiyorum. İzmir şaşırdı amk

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro