Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

3.6


Gözlerimi bacaklarını masaya uzatmış viskisini içen Mara üzerine dikmiştim. Saçlarındakı alev kırmızısı aynı gözlerinde de vardı, bakışları ve ya gülümsemesi her defasında beni rahatsız ediyordu.

Zayn ile takılmasından nefret ediyordum, bu kıskançlık ile alakalı değildi. Sadece Zayn'e zarar veriyordu, onu eski hayatının içerisine çekmeye çalışıyordu. Ama hesap edemediği şey benim onun yanında olmamdı. Zayn bana içini döktükten sonra işler kısmen yoluna girmeye başlamıştı, eskisi gibi vakit geçiyorduk. 

Zayn için ne kadar zor bir dönem olduğunun farkındaydım. Canı yandığında ve ya öfke ile dolduğunda onu sakinleştirmeye çalışıyordum. Melek kanatları onun için çok büyük bir anlama sahipti ve bunu asla kendine bile söyleyemiyorken karşımda en savunmasız hallerini göstererek ağlamıştı.

Bu yüzden bu savunmasızlığı içerisinde iblisin şeytanı yeniden karanlığa çekmesine izin vermeyecektim.

Derin bir nefes alarak gözlerimi onun üzerinden çekmeden bardağı dudaklarıma götürdüm. Buzlu içkiyi yavaşça yudumlarken kulağımın arkasında hissettiğim sıcak nefesle birlikte bardak parmaklarım arasından geriye çekilmişti.

"Gevşemek için içmediğinin farkındayım aksine kendini daha çok kasıyorsun." Zayn elimi tutarak konuştuğunda gözlerimi uzun zaman sonra odaklandığım noktadan çektim.

"Eğlence havamda hissetmiyorum." Müziğin yüksek sesinden dolayı başımı kulağına eğerek konuştum. Kafasını bana çevirdiğinde dudaklarındakı tembel gülümseme ile yüzünü daha çok yaklaştırdı. Nazik öpücüğü ile ona karşılık verirken yanağımı hafifçe okşayarak fısıldadı.

"Çok güzelsin."

Başımı geriye çekerek alt dudağımı ısırırken yüzümde büyük bir gülümseme yer edindi. Bana her iltifat ettiğinde yaşadığım duygular sanki içimi eritiyordu, özellikle gözleri ile bana yaşattığı duygular.

Karşıdakı haraketlenme ile gözlerim yeniden aynı noktaya döndüğünde Mara'nın elindeki şişe ile ayağa kalktığını gördüm. Tanımadığım bir adama doğru giderek onun dansetmeye başladığında göz devirerek konuştum.

"Neden Mara da bizimle geldi?"

"Eğlence aradığı için." Zayn yeni bir şişe açarken konuştuğunda hoşnutsuz bir şekilde oturuyordum. "Ondan hiç hoşlanmıyorum."

Zayn söylediğime gülerken cam bardağı bana doğru uzatarak arkasına yaslandı. "Muhtemelen onu tanıyan bütün insanlar seninle aynı düşünce içerisindedir."

Zayn'in ona güvendiği ve de değer verdiği her halinden belliydi. Cennette isyan düzenlerken bile Mara onun tam yanındaydı, asırlar boyu süren bir tanışıklıkları vardı.

"Ben lavaboya gideceğim." Koltuğun başlığına yaslanarak ayağa kalktığımda başını yavaşça sallamıştı. Oturduğumuz alanın iki merdivenini inerek birkaç adım attığımda koluma dokunan el ile durmak zorunda kalmıştım. Kaşlarım hafifçe çatılırken arkamı döndüğümde karşılaştığım yüz ile kaşlarım bu sefer yukarı doğru kalktı.

"Nasılsın, Annabella?"

Deny kollarını açarak bir adım attığında gülümseyerek ona karşılık verdim. "İyiyim, sen nasılsın?" Kısa bir sarılma ardından geri çekildiğimizde müziğin yüksek sesi yüzünden biraz daha yaklaşmıştı.

"Ben de iyiyim, seni burada görmek güzel oldu. Oldukça uzun zamandır konuşamadık bile." Onu dinlerken başımı olumlu anlamda salladım. "Evet, araya çok şey girdi. En son burnun kanadığı için gitmiştin ve ben sana mesaj atmıştım."

Mavi gözleri yüzümde gezinirken bana anlattığı küçük hikayeler ile gülmüştüm, buraya gelme sebebi bile bir cinayet ile ilgiliydi.

"Yani adamın ağzından neredeyse konuştuğunda baloncuklar çıkıyor, tek soruma bile cevap veremedi." Gülerken yüzüme gelen saç tutamlarını geriye doğru ittirerek başımı yana çevirdiğimde birkaç metre uzaklıktakı Zayn'e baktım. Ona baktığımda beni yeni farketmiş gibi dudaklarındakı sigara ile yüzünü sağa çevirdi.

Yanımda duran Deny üzerine gözleri iliştiğinde aynı zamanda ayağa kalkmıştı. Deny benim baktığım noktaya baktığında Zayn birkaç saniye sonra yanımıza vararak kolunu belime sarmıştı. Gözleri Deny üzerine sabitlenirken gülümseyerek beni biraz daha yakınına çekti.

"Deny, seni yeniden görmek ne güzel..."

Ses tonu ile dudaklarımı ıslatarak titrekçe bir nefes aldım. 

"Rodger? Burada olduğunu bilmiyordum." Deny şaşkın sesi ile konuşarak belime sarılmış koluna saniyelik bir bakış atmıştı. 

"Sevgilim ile eğlenmeye geldim."

Başımı yavaşça olumlu anlamda sallayarak gülümsedim, yine ortamda gergin bir hava vardı. Zayn kolaylıkla zarar veren bir varlıktı ve bu beni geren bir konuydu. Ama şu an Deny onun aksine oldukça ılımlı konuşuyordu.

"Ben artık gitmeliyim, başka bir zaman görüşürüz. İyi eğlenceler." Gülümseyerek ona el salladığımda Zayn belimden hafifçe çekerek beni eski yerimize geri götürdü. Masanın yanına geldiğimizde yüzünü buruşturarak viski bardağını aldı.

"Şu polis bozuntusundan nefret ediyorum."

"Senin aksine oldukça kibar davranıyordu."

"Sana asıldığı günleri unutmadım, ben yanında olmasam yeniden yapacaktı." Keskin sesi ile konuştuğunda cevap vermeden koltuğa oturdum.

"Mavi gözlü adam da kimdi öyle?"

Mara yanımıza geri dönerek yanıma oturduğunda göz devirdim, her şeye burnunu sokuyordu.

"Arkadaşım." Kısace cevap vererek arkama yaslanırken Zayn uyarıcı gözlerini üzerime dikmişti. "Eski bir tanıdık, önemsiz."

"Ses tonun önemsiz olduğunu söylemiyor ama?" Mara imali bir şekilde konuştuğunda Zayn öfkeli gözlerini bu sefer onun üzerine dikti. Gözleri tamamen siyah bir hale dönüştüğünde yerimde kıpırdanarak titrekçe bir nefes aldım.

"Beni sinirlendirmeyi istemezsin. Bu yüzden çeneni kapat, Mara!"

Mara'nın yüzündeki gülümseme solarken ayağa kalkarak bozulmuş bir şekilde yanımızdan uzaklaştı. Elimi başıma yaslayıp gözlerimi kaparken derin bir nefesi içime çektim, bu halleri beni tedirgin ediyordu.

"Başka bir zaman görüşmeyeceğinizi biliyorsun değil mi?"

Bana keskin ses tonu ile uyarıcı bir şekilde sorduğunda gözlerimi hafifçe açarak yüzüne baktım. Sigara dumanını dudakları arasından havaya üflerken cevabımı beklercesine tek kaşını yukarı kaldırarak yüzüme doğru eğildi. 

"Biliyorum." Kısık sesimle gözlerine bakarak cevap verdiğimde  "Aferin." diye mırıldanarak doğrulmuştu.

Sırf insanlara zarar gelmesin diye onunla uzlaşıyordum, çünkü eğer onu kızdırırsam zarar alan tarafın ben olmayacağımı biliyordum.

~~~

Lütfen oy vermeyi ve de satır arası yorum yapmayı unutmayın. Hikayenin gidişatı ile ilgili düşüncelerinizi merak ediyorum.

Sizleri seviyorum

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro