3.4
"Daniel hadi kalk bize şu mangolu ve sütlü içecekten al." Nora sevgilisine öpücük vererek yanımızdan gönderdiğinde koca kütüphanede üçümüz kalmıştık. Üniversitede pek insan kalmamıştı gece olduğu için. Projede üçümüz ismimizi birlikte yazdıktan sonra kütüphanede çalışmaya başlamıştık ama Nora geldiğimizden beri sabırsızca yüzüme bakıyordu. Sonunda saatlerdir beklediği soruyu sormuştu.
"Hadi, bana sevişmenizi anlat, Daniel yüzünden konuşamadım."
Yukarıya bakarak "Anlatmasam?" diye mırıldandım.
"O kadar mı kötüydü?"
Kaşlarını çatarak konuştuğunda gülerek başımı olumsuzca salladım. "Hayır, sadece bilirsin bu ikimizin arasında özel bir an." Omuz silkerek gülümsediğimde beni öldürecekmiş gibi gözlerle bakması ile hızlıca konuşmaya başladım.
"Birlikte akşam yemeğine çıkmıştık sonra beni evine götürdü. Planda açıkçası öyle birşey tam olarak yoktu ama aniden duygularımızın yoğunluğu ile bu sefer öpüşmemizin gerisi de gelmeye başladı. Oldukça nazik ve aynı zamanda sertti de. Ne zaman ne yapacağını çok iyi biliyordu ve hayatımda yaptığım en romantik seksti. Bilmiyorum, belki de hayatımda yaptığım en aşk dolu seksti aslında ve ömrümün sonuna dek sadece onunla sevişmek istiyorum."
Nora elini yüzüne yaslayıp beni gülümseyişi ile seyrederken onun gibi gülümseyerek "Biri birimize çok aşığız, Zayn ile." dedim.
"Zayn mi? O kim? Sen Rodger ile sevişmedin mi?"
Şaşkınca konuşurken derin bir nefes alıp "Oh sen bilmiyorsun, endişelenme aynı kişiler." diye mırıldandım. "Rodger'in iki ismi var, birisi de Zayn." Rodger diye birisi yok aslında!
"Anladım, gerçekten favori filmimin sevişme sahnesini izlemiş gibi hissediyorum şu an."
Yorumu ile yüzümü buruşturarak gülerken Daniel elindeki içecekleri dökmemek için büyük bir çaba sarfederek yanımıza ulaşmıştı. "Buyurun, hanımlar." Kibarca teşekkür edip aldığımda ikisinin arasındakı tatlı konuşma ve öpücükle beraber neşe ile gülümseyerek onları seyrettim.
Zayn biraz bu olayda birleşmelerine yardım etmiş olabilirdi ama bence sadece yaptığı olayı hızlandırmaktı. Daniel, Nora'nın hissleri karşısında Zayn olmadan da asla kayıtsız kalmazdı. İki arkadaşımı böyle görmek beni de çok mutlu ediyordu, onlarla yeniden birlikte vakit geçirmek harikaydı. Üstelik şu an ömrümün en güzel zamanlarını yaşıyordum, aklımda tek bir olumsuzluk bile yoktu.
Proje için beyaz ve büyük kağıda resmi ben çizerken Nora ve Daniel metn ile uğraşıyorlardı. Saçımı kulağımın arkasına iliştirip siyah kalemi aldığımda aniden boynumda sıcak bir nefes hisetmiştim.
'Çok çalışkan bir kızsın, Sevgili Annabella.'
Bedenim anlık titrerken alt dudağımı ısırarak elimin birisini boynuma yasladım. Şu an şeytan halinde yanımdaydı ama kendisini bana göstermiyordu.
'Bu gece gelmemi ister misin?"
Başımı usulca olumlu anlamda sallayarak çizimi yapmaya devam ettim. Yanımda varlığını bariz bir şekilde hissediyordum, elleri masanın iki yanına yaslanmıştı ve şu an çenesini başımın üzerine koymuştu.
'İşin çok mu uzun sürecek?'
"Muhtemelen iki saat sonra evde olurum." Oldukça kısık bir şekilde fısıldarken göz ucu ile arkadaşlarıma baktım, beni duyamacakları kadar kitaplara odaklanarak konuşuyorlardı.
'O zaman ben de sen kapıdan girdiğinde evinde olurum.'
Dudaklarını saçlarım üzerinden yanağıma gelerek zarif bir öpücük bıraktığında beni yayıştıran dudakları ile gözlerimi kapadım. Yüzümdeki gülümseme onun varlığı ile alakalıydı, bana artık sadece huzur veriyordu.
Tüm sıcaklık ve temas kaybolduğunda gittiğini anlamıştım, derin bir nefes alarak uzanıp içeceğimden içmeye başladım. Bitirdiğim resmin altındakı paragrafı kitabın içerisinde bulamadığımda başka bir kitap almak için ayağa kalktım.
Aradığım kitapların olduğu rafa giderken birkaç metre sonra istediğim bölüme gelmiştim. Gözlerim sıra ile taramaya başlarken koyu yeşil kapaklı kitabı üst rafta buldum. Elimin birisini rafa yaslayıp diğeri ile kitaba uzanmaya çalıştım. Parmak uçlarımda yükselip kitaba ulaşmaya çalışırken hala yeterince uzun değildim.
Kafamın üzerinden uzanan el kitabı kavrayarak aşağı indirdiğinde hızlıca arkamı döndüm. Karşılaştığım yüz beni şaşırtmıştı, Adam Price elindeki ulaşmak istediğim kitabı bana uzatarak gülümsüyordu.
Temkinli bir şekilde yüzüne bakarak elinden kitabı aldım ve kuru bir teşekkür ederek yanından geçeceğim sırada önüme geçerek beni durdurdu.
Kaşlarım çatılırken ne istediğini soran gözlerle onun gözlerine baktım. "Rica ederim. Lafı dolandırmayı sevmem, açık konuşmayı seviyorum bu yüzden beni dinle. Ahmak yerine koyuldum iyi yönden olmasa bile yine de bana gerçekleri gösterdin."
Ne anlatmaya çalıştığı anlamak istercesine yüzüne baktım. Sevgilisi Wendy ile en yakın arkadaşı Nick'in pornosunu tüm okula yaymıştım ve şimdi bana teşekkür mü etmeye çalışıyordu?
"Açıkçası bana yaptığın bu yarım yamalak iyi..." Araya girerek onu böldüm. "Ben sana iyilik yapmadım, sadece eski sevgilinden intikam aldım."
Birkaç saniye yüzüme bakıp yeniden devam etti. "Her neyse sonuç olarak bana iyilik yaptın ama diğer yandan da bir kötülüğün dokundu."
"Neymiş o kötülük?"
"Okulda alay konusu oldum, senin de bir aralar olduğun gibi." Bahsettiği konu ile göz devirerek kollarımı göğüsümde birleştirdim. "Bu yüzden kötülüğünün hasarını karşılamak için benimle yarın akşam randevuya çıkmalısın. İçerikleri sayıyorum: Sen, ben ve de sıcak, buhar dolu havuzda leziz İtalyan yemekleri."
Onu ciddiyetle dinlerken son cümleleri ile dudaklarım arasından küçük bir tını kaçtı. Ardından alayla gülmeye başlarken onun kaşları yavaşça çatılmıştı. "Sen..." dedim gülerek parmağımla onu işaret edip "Senin gibi ahmak birisi ile randevuya çıkacağımı mı düşündün? Üstelik bir havuzun içerisinde yarı çıplak?!"
"Neden kendini havalı bir sürtük gibi gösterme çabasındasın? Kendini bir dağın başına koyarak egonu tatmin mi etmeye çalışıyorsun?"
Onu bozduğumda hakaret ederek konuşmaya başlamıştı, alaycı tavrımla onu dinleyerek onun aksine sakin ses tonumla konuştum. "Hayır, sadece senin gibi ucubelerle takılmak alanımın dışında, bana bir lütüf gibi konuşuyorsun ama umrumda değilsin. İstediğini alamadığında hakaret ederek saldırıya geçmen senin ne derecede samimi birisi olduğunu gösterir nitelikti. Kıçına tekmeyi bastığımda koca bir bebek gibi ağlamayı kes!"
Yanından geçerek geldiğim yolu ilerledim ve masama geçerek oturdum, kitabın kapağını açtığımda kapıyı gürültülü bir şekilde kapatarak çıkmıştı.
"Seninle mi konuşmuştu o?" Daniel sorduğunda başımı olumsuzca salladım. "Onu görmedim bile, muhtemelen dramatik çocukluğu aklına gelmiştir." Omuz silkerek kalemi alıp resimleri çizmeye başladım.
Uzun saatler ardından projenin yarısını bitirip arabamla evimin önüne gelebilmiştim. Çantamdan anahtarımı çıkarıp kapıyı açarak içeri girdiğimde etraf karanlıktı. Gözlerimi kısarak "Zayn?" diye ismini seslenip botlarımı çıkardım.
Bir cevap gelmediğinde hala gelmemiş olduğunu anlayarak elimi duvara uzatıp düğmeyi bastım. Salon aydınladığında kanepeye oturmuş kızıl saçlı kızı görmemle çığlık atmıştım. Elimi kalbimin üzerine götürüp hızlıca nefesler alırken o bana oldukça sakin bir şekilde bakıyordu.
"Sen de kimsin? Ve evime nasıl girdin?" Sakin kalmaya çalışarak konuşurken diğer elim telefonumu bulmak için çantama gitmişti.
Elinde çevirdiği bıçağı gördüğümde bedenimi saran korku hissi artmıştı. Yavaşça ayağa kalktığında bana doğru adım atmaya başlaması ile ben de geriye doğru adımlar atmaya başlamıştım.
Şu an Zayn neredeydi? Çünki bu kızıl saçlı, siyah deriden kıyafetler giymiş kız elindeki hançeri ile üzerime gelirken korkudan ağlamanın eşiğindeydim.
"Annabella, söylediğim gibi kapıdan girdiğinde evdeyim." Merdivenlerden gelen sese eş zamanlı olarak ikimiz de kafamızı çevirdiğimizde sevinçle Zayn üzerine koşacağım sırada o kız benden önce davranmıştı.
"Zayn, sonunda seni buldum!"
Kızıl saçlı kız Zayn'in yanına giderken kaşlarım çatılırken ikisine baktım. Zayn ona şaşkınca bakarken birkaç saniye sonra konuşmuştu. "Mara? Burada ne yapıyorsun?"
Onu tanıyor muydu? Elimi alnıma yaslayarak hızlıca nefesler alırken yüksek sesli konuştum. "Burada neler olduğunu birisi bana anlatabilir mi? Bu kadın kim, Zayn?"
Büyük bir merakla yüzüne bakarken kadın bana dönerek bıçağını baş parmağında döndürerek gülümsedi. "Bu Mara, cehennemdeki iblislerimden birisi."
"En önemli iblisi." Mara araya girerek düzelttiğinde donuk gözlerimi ikisi arasında gezdirdim.
Şeytana aşık olmam yetmiyormuş gibi şimdi onun cehennemden iblisi de evime gelmişti.
~~~
Oy vermeyi ve yorum atmayı unutmayın.
Sizleri seviyorum
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro