Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

0.4

Sınır 30 oy ve 30 yorum. Rica ediyorum özellikle satır arası yorum yapın.

💀💀💀

Sıcah kahvemden bir yudum daha alarak gözlerimi ödevim üzerinde gezdirmeye devam ettim. Gözlerim ödevim üzerinde gezinirken aklım başka yerlerde benden izinsiz bir şekilde geziniyordu.

Dün gece yaşananlar hepsi sadece bir rüyadan ibarette.

Sabah yatağımda üzerim yumuşak yorganımla örtülü bir şekilde uyanmıştım. Biraz terliydim ve her yer oldukça düzenliydi uyandığımda. O, siyah gözlü adam ve benimle konuşmalarının hepsi sadece bir kabustu.

Ama yeniden beni saatlerce sırıtan suratı ve siyah gözleri ile izlediği aklıma geldiğinde vücudumu saran bir ürperti vardı.

Derin bir nefes alarak dosya şekline soktuğum ödevimin kapağını kapadım. Daniel ve Nora konuşmalarından ayrılıp bana döndüklerinde "Bitti." diye mırıldandım.

"Eminim harika hazırlanmışsındır, endişeli olmana değmez."

Nora uzanarak elimi tuttuğunda yüzündeki sıcak gülümsemeye baktım. Dudaklarım üzerinde beliren tebessümle kafamı salladım. "Umarım dediğin gibidir. Çünki biliyorsun eğer yeteri kadar iyi olmazsa her şey çöpe gidebilir."

Fazla önemli bir ödevdi ve ben bunun için kaç geceler uykusuz kalmıştım.

"Hiçbir şey çöpe gitmeyecek, sana güveniyoruz, Anna."

Daniel de diğer elimi tuttuğunda kıkırdayarak kafamı aşağı eğdim. "Beni şu an duygusal yapıyorsunuz."

İkisi de gülerek ellerini geri çektiğinde dudaklarımı ıslatıp kahvemden bir yudum daha aldım ve beyaz masanın üzerine bıraktım.

"O zaman ben gidip ödevimi teslim edeyim."

Ayağa kalkarak yukarı çıkmış kısa eteğimi aşağı çekiştirdim. "Seninle gelmemi ister misin?" Montumu ve ödevimi alırken Daniel ayağa kalktığında gülümseyerek kafamı olumsuzca salladım.

"Sadece ahşap bir masaya birkaç kağıt bırakacağım, Daniel. Gelmene gerek yok."

Kafasını salladığında elimi omzuna yerleştirip ona kısa bir gülümseme atarak kantinden çıktım. Ödevimi beyaz gömleğim üzerinden göğüsüme bastırırken merdivenleri çıkmaya başladım.

Buraya çok az geldiğim için herkesi ve her yeri tanıdığımı söyleyemezdim, zaten bunu pek umursadığım da yoktu.

Koridorda yürürken aniden çarptığım bedenle montum ve ödevim yere düşerken kafamı kaldırıp bana pis bir şekilde gülümseyen yüz ile karşılaştım. Wendy, her zaman yaptığı gibi bana sataşırken sakin kalmak için derin bir nefes aldım.

"Yürürken kafanı kaldırıp biraz da önüne bakmalısın, belki de gözlüğe ihtiyacın vardır."

Eğilip yerdeki ödevimi ve montumu alarak ayağa kalktım ve tek kaşımı kaldırarak yüzüne baktım. 

"Senin gibi dikkat çekmeye bayılan, uyuz kızları unuttuğum için bir gözlüğe ihtiyaç duymadım. Ama sonuçta sen boş koridorda görmene rağmen bana çarpan kişisin."

Yapmacık bir şekilde gülümserken yanından geçerken ona omuz attım. Göz devirerek örgümden çıkmış saç tutamını kulağımın arkasına sıkıştırdım.

Ay da bir görmeme rağen bu kız her seferinde sinirlerimi bozmayı başarıyordu.

Bay Morris'in odasının önüne geldiğimde kapıyı vuracağım zaman o kapıyı açarak dışarı çıkmıştı. Bir adım gerilerek yaşlanmaya başlayan suratına bakarak gülümsedim. "Efendim, ben ödevimi teslim edecektim."

Elimdeki dosyaya bakarak kapının önünden geri çekilerek gülümsedi. "Sen ödevini masamın üzerine bırak, Annabella. Benim öğretmenler odasına gitmem gerek."

"Tabii ki." Onu onaylayarak açık kapıdan içeri girdim. Masasına yaklaştığımda dosyamı diğer dosyalar üzerine bırakacakken duraksadım. En üstteki ödevin isim kısmında 'Wendy' yazıyordu.

Duraksayarak ödevin turuncu, şeffaf kapağı ile bakışmaya başladım.

'Hadi! Al onu, Annabella.'

İçimde duyulan teşvik edici sesle birlikte kesikçe bir nefes aldım. Hızlıca dönüp koridoru kontrol ederek dosyayı aldım ve aceleci bir şekilde montumun arasına sıkıştırarak sakladım. Kendi dosyamı ortada bir yerlere bırakarak aceleci adımlarımla birlikte odadan çıktım.

Hızlı ve büyük adımlarımla merdivenleri inerken montumu daha çok göğüsüme bastırdım.

Tanrım, az önce ben ne yapmıştım öyle?

Resmen sırf bana gıcıklık yapıyor diye bir insanın geleceği ile oynuyordum. 

Soğuk rüzgar yüzüme vururken aceleci adımlarımı okulun arka bahçesine yönlendirdim. Boş ve sessiz alana bakarak sırtımı duvara yasladım ve etrafı bir daha kontrol ettim.

Yüzümdeki hafif pişmanlık ifadesi ile montumun arasına sakladığım turuncu kapaklı dosyayı dışarı çıkardım. Yukarı kaldırıp üzerindeki isim ile bakışmaya başladım.

Onu yerine bırakmalı mıydım?

Yaptığım şey yanlıştı. Wendy bana karşı pek iyi birisi sayılmazdı ama benim yaptığım şey ona ölçüsüz bir büyüklükte kötülük olurdu.

Ödevi olmazsa bu yıl girdiği tüm sınavlar ve gireceği sınavlar iptal olabilirdi, notları aşağı düşerdi ve bu diplomasına belirgin bir şekilde yansırdı.

Onu kesinlikle Bay Morris gelmeden yerine bırakmam gerekiyordu.

Yeniden montumun arasına saklayarak bir adım atacağım sırada içimde duyulan sesle birlikte ayaklarım kendiliğinden duraksadı.

'Peki, onun sana yaptığı kötülükler karşılıksız mı kalmalı, Annabella? Seni herkesin içerisinde hep küçük düşürmeye çalıştı. Tüm o yaptığı küçük kötülüklere karşılık senin karşılık olarak yapacağın büyük bir kötülük var. Her şey dengelenecek. Bunu hakketti!'

Yeniden sırtım soğuk duvara yaslanırken hızlıca turuncu kapağı çıkardım. Kağıtlara bir saniye bile bakmadan yüzlerce küçük parçalara ayırmaya başladım. Küçük kağıt parçaları yere düşürken eğilerek hepsini elime topladım ve siyah çöp kutusuna boşalttım.

İçimi saran rahatlama ve intikam hissi ile dudaklarım üzerinde şeytani bir gülümseme berildi.

Son olarak turuncu dosya kapağını da buruşturarak çöp kutusune attıktan sonra ellerimi bir birine sürttüm.

'Sen iyi bir kızsın, Annabella.'

Kafamın içerisinde duyulan sesle kurumuş dolgun dudaklarımı ıslatarak yüzümdeki keyifli gülümsemem ile birlikte okul binasından çıktım.

💀💀💀

Umarım bölümü sevmişsinizdir. Sizin bu hikaye için desteklerinize daha çok ihtiyacım var. Lütfen bölüm hakkında düşüncelerinizi belirtin.

Sizleri seviyorum💖

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro