Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

0.3


Aradan geçen yarım saat boyunca kaşlarımı çatarak düşünmeye devam ettim. Hala bu duvara yaslı bir şekildeydim.

Belki de hata yapıyordum? Joker benim için geri dönecekti, yeni pudinge falan ihtiyacım yoktu.

Ama o esmer fazla iyiydi! Joker'den sonra ilk defa bir erkek bu kadar çok ilgimi çekmişti. Esmer teni ve ellerinde gördüğüm dövmeleri güzeldi. Gözlerin de kötülüğü bile görmüştüm.

'Joker seni tamamen bıraktı, aptal!'

Kafamda ki ses konuştuğun da "Gerçekten mi?" Diye sordum üzgünce dudak büzüp. Puding benim için geri dönmeyecek miydi?

'Evet, aptal! Artık o esmerin peşinden koşmalısın. O senin yeni babacığın!'

"Hey, ben aptal değilim! Aptal sensin!" Kaşlarımı çatarak konuşmaya başladım. İki tane kızın bana şakınca baktığını gördüğüm de "Bana mı dediniz?" Diye sordu kız.

"Oh hayır, ben sadece bununla konuşuyorum." Gülümseyip elimle kafamı işaret ettiğimde bana tuhaf bir şekilde bakıp yanımdan uzaklaşdılar.

"Her neyse." Nefesimi dışarı vererek mırıldandım ve sırtımı duvardan ayırıp bara doğru adımlamaya başladım.

"Sen fazla dikkat çekiyorsun, bebeğim." Sopama bakarak konuştum ve onu arkama sakladım. Ben tatlı bir kızdım!

Barın kapısından içeri girmek için adım attığım da iki tane iri adam beni durdurdu. "Giremezsiniz!" Beni süzüp konuştuklarında bende istemsizce kendimi süzdüm.

Evet, ben çok güzeldim!

"Neden?" Gözlerimi üzgün bir şekilde büyütüp sordum. İçerde benim pudingim vardı ama.

"Öylesine!" Dalga geçerek konuştuğun da diğer iri adama bakıp gülmüştü. Diğeride ona katılıp gülmeye başladıklarında kaşlarımı çattım.

"Sen bittin, adamım!" Korkunç sesimle fısıldadığımda bana alayla bakmaya devam ettiler.

Yumruğumu sert bir şekilde adamın yüzüne geçirdiğimde arkaya doğru sendeledi. Diğeri kollarını belime sardığında ondan yardım alıp adamın karnına sert bir şekilde tekme attım ve acıyla yere yığılmasını sağladım.

Kahkaha atıp arkamda ki adamın ensesinden tutup başına çıktığımda kafasına sertçe dirseğimi geçirdim ve dizleri üzerine düştüğünde başını tutup yana doğru çevirdim.

Kırılma sesi sokak da yankılandığında ölü bedenini bırakıp yere düşüsünü izledim.

"İşte bu kadar!" Ellerimi bir birine çırpıp ışıklı bardan içeri girdim, sopamı omzuma yaslayarak.

Pembe ve mavi ışıkların ağırlıklı olduğu bardan yüksek sesli müzik dışarıya kadar fışkırıyordu. Çılgınca dans eden bedenlerin üzerinde bakışlarımı gezdirdim. Dasd eden bir kaç kişi beni fark ettiğin de, sanki beni tanıyorlarmış gibi aralarına davet etmişlerdi.

"Aw çok kibarsınız ama ben puding'imi arıyorum." Tatlıca gülümseyip yeniden bakışlarımı etrafta gezdirdim.

Arkamı döndüğüm de onu renkli ışıkların altında duvara yaslı bir şekilde buldum. Müziğin ritmine aykırı bir şekilde yavaşça kafasını sallıyordu.

"Oh Puding!" Ellerimi bir birine çırpıp gülerek yerimde zıpladım.

Onu bulmuştum!

Hızlıca renkli saçlarımı düzelttim ve şortumu biraz daha yukarı çektim. Dudağımı ısırarak ona doğru adımlamaya başladım. Her adımda daha çok belirginleşen uzun kiprikleri gördüğümde bir an kalpten gidecekmişim gibi hissettim.

"Selam." Önünde durduğumda gülümseyerek onun kusursuz yüzüne baktım.

Nasıl bir giriş yapacağımı bilmiyordum. Sadece beni sevmesini umuyordum!

Gözlerini açıp bana baktığın da kaşlarını çatarak ayaklarımdan başlayarak saçlarıma kadar beni süzmüştü. Bakışları sonunda yüzümü bulduğun da "Sürtükler yukarı kata, güzelim." Dedi ve gözlerini yeniden kapadı.

Söylediği ile gözlerim şaşkınca açıldı. Ben bir sürtük değildim! Yani bilmiyorum galiba değildim.

'Bence kafasına sopanla bir tana geçir. Haketti!'

Kafamda ki sesle birlikte "Sen bir dakika sus! Ona vurmayacağım!" Dedim kaşlarımı çatarak konuşup.

Puding gözlerini yeniden açarak bana kaşlarını çatarak şaşkınca baktı "Kiminle konuşuyorsun sen?"

Kadifemsi, boğuk sesi ile "Kafamda ki ile." Dedim omuz silkip.

Kahkahası kulaklarımı dolduğun da yüzüme büyük bir gülümseme yayıldı. O çok psikopatça gülüyordu ve kırışın göz etrafları ile fazla güzel gözüküyordu.

"Sen bir delisin!" Ciddileşip konuştuğun da kafamı olumlu anlamda salladım. "Doğru tespit."

Hafifçe sallanarak kaşlarımı haraket ettirip gülümseyerek onu onayladım.

"Güzel bir delisin ama." Dudakları üzerinde dilini gezdirip beni süzerek konuştu. Gülümsememi büyüttüm ve ayağımın birisini yere sürttüm.

Gözlerini kısıp yüzüme baktı ve "Beni takip et!" Dedi sırtını duvardan ayırıp. "Oh, hemen." Sevinçle ellerimi bir birine çırptığım da "Gereksiz." Diye mırıldandı ve yürümeye başladı.

"Sanki sen çok gereklisin." Arkasından mırıldanarak onu takip ettim.

"Tabii ki gerekli, salak! Senin ona ihtiyacın var!'

Kafamda ki sesi dinleyip "Evet, doğru söylüyorsun." Onaylayarak arkasından onunla beraber renkli koridorlardan geçtim.

Siyah kapını açıp içeri geçtiğin de benimde geçmem için kapıyı aralık bıraktı. Aralık kapıdan içeri geçip odada bakışlarımı gezdirdim. Geniş bir odaydı, daha çok bir ofis gibiydi. 

Siyak deri koltuklar ve yanda bir tane kanepe, büyük bir masa, onun tablosu ve yanda da bir tane kapı vardı.

Kendimi izin istemeden siyah koltuklardan birisine attığım da o, patron koltuğuna oturmuştu. "Burası senin olmalı, yani bu bar?" Kaşlarımı yukarı doğru kaldırıp sorduğumda kafası ile beni onaylamıştı.

"Neden buradasın?" Aniden sorduğun da "Oh..." Mırıldanıp yüzüne baktım ve ardından uçları yeşile boyalı saçlarına. "Çünki sen benim babacığım olacaksın!"

Konuştuğumda bakışları şaşkın bir şekilde yüzümü buldu. Kaşlarını çatıp bana baktığın da kafamı sevimli bir şekilde yana yatırıp gülümsedim.

"Ne saçmalıyorsun sen?" Sırtını deri koltuğa yaslayıp sordu.

"Yani sen benim puding'im olacaksın!" Öpücük atarak konuştum ona. Derin bir nefes alıp bakışlarını vücudumda gezdirdi.

"Cildin neden bu kadar beyaz, Bebek kız?" Sorusu ile kolumu yukarı kaldırıp beyaz tenime baktım.

Joker için asite atlamıştım ve bu yüzden tenim bu kadar beyazdı. Yüzümü buruşturdum "Asite atlamıştım."

"Bu çok saçma, neden böyle bir şey yaptın ki?" Yüzünü buruşturarak sordu. Omuz silktim, bu konu hakkında konuşmak istemiyordum.

Kıkırdayarak ayağa kalktım ve kendi etrafımda döndüm "Yoksa beni beğenmedin mi?" Yüzüne  gülümseyerek bakıp sordum ve vücudumu salladım.

Baş parmağını dudaklarına sürtüp keyifle gülümsedi. "Beğendim, ateşli gözüküyorsun!"

"Oh, teşekkür ederim Puding." Ona yaklaşmak için bir adım atmıştım ki kapı tıklatıldı. "Hangi aptal bu gelen?!" Sinirle mırıldandım ve yerime oturdum. Kollarımı göğsümde bağladım.

Bu halime gülümseyip "Gel!" Diye komut verdi, gözleri hala benim üzerimde geziniyordu.

İçeri giren iri adam bana bir kaç saniye baktıkdan sonra "Jay'in yemek saati geldi, efendim" Dedi Puding'e doğru dönüp.

"Getir onu buraya." Kafası ile onayladı. "Bir köpeğin mi var yoksa, ve ya kedin?" heyecanla ona bakarak sordum. Hayvanları çok severdim.

"Bir köpeğim var, Bebek kız." Psikopatça gülümsemesini sergileyerek konuştuğun da merakla içeri girecek olan köpeği bekledim.

Boynunda tasması ile içeri giren şeyi gördüğümde gözlerim irice açıldı ve bakışlarımı Puding'e doğru çevirdim inanamayarak. Gülerek bana baktığın da yutkunup yeniden bakışlarımı köpeğe çevirdim.

Boynunda tasması ile otuz'lu yaşlarında ki bir adam köpek kostümü giymişti ve dizleri ile elleri yere yaslı bir şekildeydi. Dilini dışarı çıkarıp aynı köpek gibi nefes alıyor ve havlıyordu.

Gözlerimde ki pırıltı ile ona doğru döndüm. Tanrım, o Joker kadar deli ve psikopattı!

"Sen bir delisin!" Hayranca konuştuğum da çekmeceni açıp içinden kutu çıkardı ve bana doğru uzattı. "Ona mamasını vermek ister misin?"

Kutuya, ona ve sahte köpeğe bakıp heyecanla kafamı salladım. Kutunun içerisinden bir tane köpek bisküvisi alıp ayağa kalktım ve diz çökerek sahte tüylü başını okşadım. 

Havlayıp elimde ki bisküviye heyecanla baktığın da kendimi bu deliliğin içinde bulduğum için gereğinden mutlu hissediyordum. "Al, oğlum." Bisküviyi ağzına verdiğimde hemen iştahla yemeye başladı.

"Tamam yeter, çıkar onu!" Puding konuştuğun da adam kafası ile onaylayıp tasmasından tutarak onu dışarı çıkarmıştı. Ardından kapıyı kapatığın da ayağa kalkarak "Sen kesinlikle benim puding'imsin!" Dedim ve hayranca ona baktım.

Keyifle gülümseyip eli ile saçlarını karıştırdı. "İsmin ne?" Sorusu ile tatlıca gülümseyip "Harley Quinn. Tanıştığıma memnun oldum ismini bilmediğim, ama çok fazla etkilendiğim psikopat adam." Dedim.

"Zayn. Los Angels de şehrinin görüp görübileceğin en kötü adam ile karşı karşıyasın! Zayn Malik!"

Kendini ihtişamlı bir şekilde tanıttığın da "Tam istediğim gibi!" Diye mırıldandım dudağımı ısırıp.

"Harley Quinn, yarın bu saate de barımda oluyorsun! Seninle ilgileneceğim, Bebek kız."

~~~

Umarım güzel olmuştur. Çok fazla endişeliyim, umarım beğenirsiniz.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar. Sizleri seviyorum, tavşancıklarım

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro