Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

Şanslı Bir Avın Her Zaman Sonuçları Olur

Medya: Killing Strangers
🇹🇷⚡⚡⚡⚡
Başını kaldırıp havayı kokladı. Havada buram buram tavşan kokusu olsa o çevrede bir kemirgen dahi yoktu. Tabiki de kendisi Işık Tavşanı' nı kovalarken diğer tavşanlar yuvalarına çekilmişlerdi. Zaten hangi tüy beyinli canlı kendi türünü avlayan bir psikopat etrafta gezinirken dışarıda dolaşırdı ki?

Dusty Road kuyruğunun ucunu aşağıya doğru kıvırıp geri döndü, ormana girecekti. Ormana yaklaşmışken bir sincap kokusu burnuna vurdu. Ağaçlara göz attığında mor bir sincap gördü. Sıkıntıyla kuyruğunu salladı, Hava Elementli canlıların burunları çok güçlüydü. Dusty Road daha ona yaklaşamadan kaçarlardı. Yine de şansını denemek istiyordu.

Sincabı kandırabilmek için kuyruğunu bacaklarının arasına soktu, kulaklarını düşürdü ve yavaş yavaş sincabın görüş açısından çıkacağını umarak ilerledi. Yeterince ilerledikten sonra bir çalının arkasına geçti ve sincaba baktı.

Küçük kemirgen şimdi daha rahattı, bir cevizin kabuğunu kırmakla meşguldü. Cevizine odaklanmıştı, kafası rahattı yani.

Dusty Road eğildi ve yavaş yavaş ağaca doğru ilerlemeye başladı. Ağacın altına geldiğinde bir patisini kabuğa koydu. Diğer patisiyle de yeterli elektriği elde edebilmek kürkünü karıştırıyordu. Sonunda kürkü biraz kabardı ve tüylerine yüklenen elektriği postundan ağaca artardı. Ağacın kabuğu hafif, sarı bir ışıkla parlarken cızırdayan elektriğin sesi duyuldu. Ağacın kabuğu hafifçe kararmaya başlamıştı ve ince dumanlar yükseliyordu. Duman ve yanık et kokusu heryeri sarmıştı. "Yine bir Doğa Elementli' den hakaret yiyeceğim." diye düşünerek gözlerini devirdi Dusty Road. Ne zaman avlarda elektrik saldırıları kullansa, avdan sonra illa ki bir Doğa Elementli' den ayar yiyordu. Ne kızıyorlardı ki ona? O mu seçmişti Elektrik Elementli olmayı? Hayır, fırtınalı bir gecede üzerine şimşek düşmüş, Dusty Road baygınken de Elektrik Ejderhası kendi yeteneklerini ve ruhundan bir parçayı ona geçirmişti. Böylece hem ölmedi, hemde Elektrik Elementli oldu. Şimdi de kaderinin ve Elektrik Ejderhası' nın seçtiği hayatta yaşıyordu. Çok da mutluydu.

Ağacın kabuğunun aşırı karardığını görünce hızlıca patisini ağaçtan çekti. Arkasını dönerken, "Doğa Elementliler bu ağacı iyileştirmek için çok uğraşacaklar," diye düşündü. "Ama kimse beni suçlayamaz. Ben burada sürüm ve yavrularım için avlanıyorum."

Ağaca atabildiği kadar sert bir tekme attı ve pişmiş hayvanların ağaçtan düşmelerini izledi. İki serçenin kanadıyla yavru bir sincabın kuyruğunu ağzına aldı, diğer avları da (üç sincap daha, iki karga ve o sırada ağaçta olacak kadar şanssız bir fare) sırtına yükledi. Sonra ormanın içlerine doğru yavaşça yürümeye başladı.

Koyu mavi çakıl taşını geçti ve tüm avları ortaya, avların olduğu yere koydu. Bu sırada gözüne, bir alakarga takıldı. Ölü alakargayı alıp önüne koydu, sonra çevresine bakındı.

"Bu alakargayı kim avladı?"

"Ben,"

Dişleri kadar sarı gözleri olan genç, siyah bir kurt atıldı.

"Ben!"

"Aferin Black Spring. Kesin soğuktan kürkün donmuştur."

Kara dişi başını sallayarak onu onayladı ve ikisinin yanına kanatlı siyah, başka bir kurt geldi.

"Onu bilmem de, benimki gerçekten dondu."

Black Spring omuzlarını silkti.

"Senin tüylerin benimkilerden daha yumuşak, ondandır abi."

Dusty Road Black Feather' a baktı.

"Dağlara gittiniz ve sadece bir tane alakarga mı avladınız?"

"Ne?!" diye çıkıştı Black Feather. "Bizi ne sanıyorsun sen, bir ev köpeği filan mı?"

Dusty Road genç kurdun öfkeli sözlerindeki vahşi tınıyı görmezden geldi. Black Feather neredeyse her zaman böyleydi. Asabi ve vahşi. Sadece yavrulara, yaşlılara ve saygı duyduğu kurtlara karşı sakin ve nazik konuşurdu. Veya morali yerindeyken.

"Peki o alakargalar şu an nerede?"

Black Feather homurdandı.

"Sence nerede olabilirler? Anamın ağzında mı?! Yediler! Bir tane kaldı geriye." Gözü Dusty Road' ın avladığı yığına takıldı.

"Ooo, bunların hepsini sen mi avladın?"

"Evet."

"İyiymiş."

"İnanabiliyor musun, hepsi sadece tek bir ağaçtan düştü."

Black Feather' ın gözleri açıldı.

"Fare bile mi?"

"Evet."

"İyiymiş."

"Ben statik elektrik verirken ağactaymış ."

Black Feather oturup arka ayağıyla kulağını kaşırken burnundan güldü.

"Hayattaki şansım işte."

Dusty Road gözlerini devirdi. "Çok abartıyor."

Birkaç saat önce, Black Feather dağda kardeşiyle beraber avlanırken üzerine iki kez şimşek düşmüştü. Ona binlerce kez bunun sebebinin Elementi olduğunu, şahsi algılamamasını söylese de o dinlememişti ve olayı yine "şans" konusuna cekmişti. Tıpkı her zamanki gibi.

Avların olduğu yığına gidip bir kargaya kuyruğunun ucu siyah olan bir serçeyi aldı. Sonra da ilerlemeye başladı.

"Hey! Sen nereye gidiyorsun?"

Black Feather' ın bu sorusuyla Dusty Road kuşları yere bıraktı ona döndü.

"Uçuruma. Dalgaların sesleri bana huzur veriyor."

Black Feather duraksadı.

"Ah, demek o yüzden hep güneye gidiyordun. Peki, görüşürüz."

Dusty Road ona bir baş selamı verdikten sonra kargayla serçeyi ağzına alıp gitti. Uçuruma doğru...

#
🇹🇷⚡⚡⚡⚡
İki dut çalısınca yaklaşan kurt, korkuyla ve şokla donakaldı. Çalıların arkasında kendisinden farklı bir kurdun kokusu vardı! Dusty Road, kokunun kime ait olduğunu çözememişti. Kesin gelen kurt, kokusunu bulandırmak için şifalı bir ot kullanmıştı.

Dusty Road derin bir nefes alıp çalının icinden geçti. Çalının önünde o gizemli kurdun kokusu yoktu, sadece çalının arkasında vardı. Yani gelen her kimse sadece çalının arkasında durup bakmıştı. Ya kendi sürüsünden biriyse o kişi? Ya bir yalnızsa? O zaman Dusty Road buradan ayrılır ayrılmaz ailesine saldırabilirdi!

Baba kurdun şansına, Sassy ve dört oğlu iyiydiler. Çocuklar uyuyordu, Sassy' nin de başı önüne düşmüştü. Neredeyse uyumak üzereydi.

Dusty Road yavaş ve sessizce ilerlemeye devam ediyordu. Sassy' nin önüne gelince yere oturdu. Sassy başını kaldırdı.

"Kusuruma bakma, birazcık sıkıldım da. Gelmeseydin uyuyabilirdim bile."

Dusty Road kuşları Sassy' nin önüne bıraktı ve dolgun kargayı patisiyle Sassy' ye doğru itekledi.

"Al Sassy. Senin için en şişmanını seçtim."

Gri-beyaz dişi kurt kargayı alıp yemeye başladı. O kargasını yerken, Dusty Road oğullarını kontrol ediyordu. Kuyruğuyla kanatlı olanı işaret etti.

"Bence Wings' in önünde iyi ve güzel bir gelecek var. Tabii Ruhlar Dünyası verirse."

Ev köpeği başını salladı. Sonra ayağa kalkıp Dusty Road' ın yanağını yaladı.

"Siz kurtların inançlarını tam olarak anlamasam da sen ve senin sürünün inandığı şeylere saygı duyacağım. Hayatımda bir Wraith hiç görmedim, ama onlara hep saygı duyacağıma emin olabilirsin."

Dusty Road gözlerini kapattı.

"Sağol Sassy. Hadi artık kuşlarımızı yiyelim."

"Olur."

Dusty Road minik serçeyi önüne çekerken Sassy ona şüphelice baktı.

"Sen gercekten o serceyle doyacak mısın Dusty?"

Dusty Road burnundan güldü.

"Kıtlık döneminde fare bile yiyoruz. Bir sorun olmaz. Sen yemeye devam et."

Sassy omuzlarını silkti.

"Peki. Madem öyle diyorsun."

Dusty Road serçenin kanadını yola yola yemeğe başladı. Bu sırada Sassy' de dişlerini o dolgun, şişman karganın göğsüne geçirdi.

#
🇹🇷⚡⚡⚡⚡⚡⚡
Kuşlar bitmişti ve Dusty Road şimdi kendini yalayarak dişi köpeğin kokusundan kurtulmaya çalışıyordu. Bu sırada zihni, onları ziyaret eden kurdun kim olduğunu çözmeye çalışıyordu. Koku tanıdığı birine aitti, ama öyle bir bulanmıştı ki o "tanıdığın" kim olduğu hakkında ne yazık ki Dusty Road' ın bir fikri yoktu. Göz ucuyla Sassy' ye baktı. O uyumuştu bile.

Ayağa kalkıp Sassy' nin alnını yaladı. Sonra iki kuşun da iskeletini uçurumdan aşağıya attı.

Geri döndü. Çalılara doğru ilerlerken 'bilinmeyen kurdun' kokusunu yine aldı. Ama bu sefer daha da belirgin bir şekilde. Gelen kişi kesinlikle çok yakınlardaydı.

Dusty Road oğullarını ve Sassy' yi korumak için savaşmaya hazırdı. Ne olursa olsun.

Onun beklemediği şey, o çalıların arkasından çıkan kurdun parlak, beyaz kürklü, mavi gözlü ve sağ kulağının ucu kopuk bir erkek olmasıydı.

Dusty Road' la Beta birbirlerine şokla baktılar. Belli ki ikisi de birbirlerini burada bulmayı beklemiyorlardı.

"Bee Pelt!" diye bağırdı Dusty Road, kürkü korkuyla kabarırken.

Parlak, beyaz kürklü kurt hırladı. Onun da kürkü öfkeyle kabarıyordu.

"Hain!" diye bağırdı Bee Pelt, babanın üzerine atlarken.

Dusty Road sola doğru atladı ve saldırıyı geçiştirdi. Öfkeli kurt, Dusty Road' ın kalcasına vurdu. Baba kurt dönüp lider yardımcısının patisini ısırdı. Fakat Bee Pelt kendisinden daha güçlü ve büyüktü. Sertçe patisini onun ağzından çektiğinde, Dusty Road' ın dişleri acıdı. İkisi de birbirlerinden biraz gerilediler.

"Hain! Sen dürüst ve sadık bir kurttun Dusty Road. Neden? Neden sürün yerine onu seçtin?"

Dusty Road' ın kulakları titredi.

"Çünkü onu sevdim."

"Sırf bir ev köpeği için bana saldırdın. Bunun cezasını çekeceksin Dusty Road."

Bee Pelt pencesini Dusty Road' ın burnuna doğru savurdu. Dusty Road bir adım geriledi ve onun pençeleri burnunu sıyırdı. Bee Pelt bu sefer patisini onun çenesine savurdu ve Dusty Road' ın başı sağa savruldu. Bee Pelt onu esnesinden ısırdı ve başını hızlıca çevirerek Dusty Road' ı bir ağaca doğru savurdu. Dusty Road başını ağaç kabuğuna sertçe vurdu ve gözleri, kapanmak zorunda kaldı...

#
🇹🇷⚡⚡⚡⚡⚡⚡
Dusty Road gözlerini açarken havada kan kokusu vardı. Birisi hırlıyordu.

Dusty Road titreyerek ayağa kalktı ve kan kokusuna doğru döndüğünde bir babanın en kötü korkusuyla karşılaştı: Bee Pelt onun oğullarına saldırıyordu.

Sassy bir kenara savrulmuştu. Bir gözünde pence izi vardı. Wings' in omurgasında ve Tiger' ın kafasında bir ısırık izi vardı. Steven' ın üstüne kan sıcramıstı, fakat o iyiydi. Ve Night, Bee Pelt' in agzındaydı.

"Hayır!"

Dusty Road titreyerek ayağa kalktı. Ayın ışığı, beyaz kurdun üzerinde vurmuştu. İkisi göz göze geldiler. Lider yardımcısı başını savurarak Night' ı fırlattı. Oğlunun cesedi, az kalsın uçurumdan düşecekti. İkisi göz göze geldiler.

"Yürü," diye hırladı Bee Pelt. "Crow Bush büyük hayal kırıklığına uğrayacak."

Dusty Road yutkundu. "Neden uğramasın ki? O benim hocamdı."

Not: Yorum yapmayı unutmayın 😉

Kitabın gidişatı ve karakterler ile ilgili düşüncelerini buraya yaz:

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro