Sidelya Özkan'dan Geçmiş

3 yıl önce...

Korel'in göğsünde uzanıyordum.

Az önce bir film izlemiştik ve Korel başrol kıza sinirlendiği için filmi kapatmış, üzerimize bir şey örtüp koltuğa yatmamızı sağlamıştı.

Bense sıkıntıdan patlamak üzereydim.

Korel'in omuzlarına baskı uygulayarak üzerinde doğruldum.

Kollarımı göğsü üzerinde birleştirip kafamı da kollarıma yasladım.

Sert çehresini incelerken bir insanın uyurken bile nasıl bu kadar kızgın olabileceğini düşünüyordum.

Bir elimi uzatıp parmaklarımla çıkık elmacık kemiklerini okşarken bir anda sola doğru dönüp beni koltuk ile arasında bırakmasıyla şaşırmıştım.

" Rahat dur bebeğim." uykulu sesini duyunca benimde uyuyasım gelmişti onunla.

" Korel, hadi bir yerlere gidelim..."

Çenesine bir öpücük bırakıp çekildim.

Kafasını diğer tarafa doğru yatırdı.

" Gece gece nereye gideceğiz kızım?
Yat işte yanıma." uyku sersemliğiyle sinirlendi.

" Öyle bir yere değil... " elimi boynuna indirdim.

Üzerinde daireler çizerken rastgele bir yere baskı uyguladım.

" Tam buraya bir dövme
yaptıralım. "

Kulağının altında bir yerdi.

" Kim kimi dövmüş? " kaşlarını çatarak mırıldandı.

" Kim kimi dövecek Korel ya! Dövme yaptıralım diyorum. Of! İşine gelmeyen hiçbir şeyi anlama zaten sen! "

Koltuktan kalkmaya çalışınca kolunu koyup buna engel oldu.

" Ne yaptıracağız? " kırıldığımı anlamış olacak ki cevap vermişti.

Biraz düşündüm.

Aklıma bir şeyler gelmesi için etrafa bakındım, biraz da telefona bakındım.

Hiç güzel bir şey yoktu.

Anlamlı bir şey olsun istiyordum.

En sonunda bakınırken koltuğun yanındaki içi boş akvaryumu görünce heyecanla doğrulmuştum.

" Korel! "

Korel'den cevap gelmeyince başımı eğip ona baktım.

Yeniden uyumuştu!

" Hayatımda senin kadar odununu görmedim ya! Film açtık izlemedin, ortak bir şey yapalım diyorum uyuyorsun! Şaka gibi... " omzuna vurdum.

" Kız salaktı. " yavaşça mırıldandı.

" Ne? " anlamsızca ona baktım.

" Filmdeki kız diyorum, salaktı. Ve evet dövme fikrini bu odun kocana söyleyebilirsin güzelim. " dirsekleri üzerinde doğrulup saçlarını karıştırdı.

Uyku sersemiyken bile çok yakışıklıydı şerefsiz....

" Hadi söyle fikrini. " sabırsızca mırıldanmasıyla gülümsedim.

" Küçükken iki tane balığımız vardı, hatırlıyor musun? "

Düşünmeden kafasını salladı.

" Sen de özgür olmaları için onları akvaryumdan alıp denize götürmemiz gerektiğini söylemiştin."

Güldü.

" Sende ağlamıştın gitmesinler
diye. "

Başımı sallayıp onu onayladım.

" Sonra onları denize götürmeyi kabul ettiğimde sana sormuştum " eğer ileride bende onlar gibi özgür olmak istersem beni de bırakır mıydın? " diye. Sende seni bırakmam demiştin. "

Saçlarıma bir öpücük bıraktı.

" Bırakmam çünkü. "

Ona doğru döndüm.

" Bende diyorum ki özgür olmak için hiçbir zaman gitmeme gerek kalmasın diye senin boynuna deniz, benim boynuma ise iki tane balık yaptıralım. Hep birbirimizin yanında ve özgür olalım. "

Korel bana büyülenmiş gibi baktı.

" Sidel bu, bu çok anlamlı bi dövme... "

Çenesini öptüm.

" Bana da çok anlamlı geldi. "

Omzuma vurup dürttü.

" Hadi şimdi gidelim. "

Heyecanını gözünde görüyordum.

" Hadi giyin. "

Korel giyinince evden çıktık ve sabaha kadar açık olan kaliteli bir dövmeci bulduk.

Korel'in zaten dövmesi olduğu için ilk o yaptırmak istemişti.

Hem beni de acımadığına ikna edecekti.

Ona dövme yapılırken bende onun tek dizine oturmuş dikkatle ne yapıldığını izliyordum.

Onunda bir eli bana sarılmış diğer eli ise koltuğun kolçağına konmuştu.

Kafamı omuzuna yaslayıp dövmeyi yapan adamın yaptıklarını izlemeye başladım.

Dövme kulak ile boyun arasına yapıldığı için Korel kafasını sağa, yani bana doğru yatırmıştı.

Sol tarafına ise dövmeyi yapıyorlardı.

Benimki ise tam tersine, sağa yapılacaktı.

Böylece yan yana geldiğimizde deniz ve balık birbirlerine yakın olacaktı.

Elimi dövme yapılan yere uzak olacak şekilde boynuna yerleştirdim.

Korel de kafasını yaklaştıramadığı için kolçaktaki eliyle çenemi kavrayıp burnuma bir öpücük bıraktı.

Dövmeci muhtemelen ne kadar temas bağımlısı bir çift olduğumuzu düşünüyor, işine engel olduğum için bana sövüyordu.

Temas bağımlısı olduğumuz doğruydu.

Dövmeyi yapan kişi Korel'e dövmenin bittiğini söylediğinde heyecanla dizinde kıpırdanmıştım.

Korel gülüp boynunu iyice bana doğru çevirince etrafındaki kırmızılığı görmek beni üzmüştü.

Dudaklarımı büzüp " acıdı mı? " diye mırıldanmıştım.

Başını iki yana sallayıp burnumun ucunu öpmüş benim dövmenin yapılacağını söylemişti.

Belimden kalkmam için beni ittirse de kalkmayıp diğer kolumu da diğer omuzuna sarmıştım.

Bir nevi sarılıyorduk.

" Burada yapsın, korkuyorum. " gülüp başını sallayınca bunun bir onaylama olduğunu anlamıştım.

Kafamı iyice omzuna yatırıp dövmenin yapılmasını kolaylaştırmıştım.

İğne ilk girdiğinde ufak bir acı hissetmiştim ama sonrasında alışmıştım.

Korel arada rahatlamam için saçımı ve belimi okşuyor, gevşememi sağlıyordu.

Yarım saat sonra dövmeyi yapan çocuk benim dövmemin de bittiğini söylediğinde boynumu Korel'e yaklaştırmıştım.

Eliyle streç filmin etrafını okşayıp streç üzerinden de olsa oraya bir öpücük bıraktı.

" Çok güzel. " sessiz mırıltısına gülümseyip doğruldum.

medya: Sidel'in dövmesi tam olarak
bu

medya2: Korel'inki de tam bu ama kulak altında -Sidelya'nınki ile aynı yerde-

***

Ardından dövme yapan çocuğa parayı ödeyip teşekkür ettik ve çıktık.

" Çok güzel ve anlamlı oldular
değil mi? " heyecanla sorduğum soruya gülüp kolunu omzuma attı.

" Benim için anlamlı tek şey sensin şuanda. "

Utanıp başımı yürüdüğümüz sahile çevirdim.

" Güzelim neyden utanıyorsun hala?
1 senedir evliyiz, bebeklikten beri tanışıyoruz. Ben seni senden, sen beni benden iyi tanıyorsun artık. "

" Öyle olmuyor ama... "

" Olur, olur. " burnumu iki parmağı arasında sıktı.

Dövme maceramız bu şekildeydi.

Pişman olacağımızdan habersiz, kalkışmıştık bir şeye...

Korel Karahanlı'dan

Bir hafta sonra

Annem ve Lavin eşyalarımı toparlarken ben kapıdaki babam olacak herife bakıyordum.

Bir insan bu kadar yüzsüz olabilirdi.

Çok umrundaymışım gibi gelmiş, geçmiş olsun demişti birde!

Derin bir nefesle yatakta doğruldum.

" Sen git çıkış işlemlerini hallet anne. Eşyalarımı Lavin ile toplarız. "

Annem gelip omzumu okşadı.

" Ah benim bahtsız oğlum... Hep şu kız yüzün- "

Omzumdaki elini tutup ittim.

" Anne! Onunla alakalı hiçbirinizden bir şey duymak istemiyorum. Hiçbir şey onunla alakalı falan da değil. Eğer bir şeylerden sorumlu tutacağın birini arıyorsan bak, orada! "

Kapıdaki babam olacak adamı gösterdiğimi görünce bir şey diyecek gibi oldu ama sonradan başını iki yana sallayıp elini bir kez daha omzuma koymaya kalkıştı.

" Bırak. Çıkın dedim! Biz
hallederiz. "

Kapıdaki herifin umrunda bile değildi.

Utanmasa gülerdi bile şerefsiz.

Annem sonunda anlamış olacak ki bizi yalnız bırakıp kapıyı da kapattı.

" Bir haftadır her gün şu hastaneye şu herifle geliyor, bir haftadır! Bilmesine rağmen inatla getiriyor! " elimdeki tişörtü sinirle çantaya tıktım.

Sargım çıkmıştı.

Alçımın çıkmasına ise daha bir hafta vardı.

Koltuk değneğimin diğerini bana uzatan Lavin'den değneği aldım.

Ben değneklerle yavaşça gidip yatağın yanındaki ikili koltuğa oturdum.

Lavin de katladığı tişörtü kenara bırakıp yanıma oturdu.

" Korel, kendin söylüyorsun. Bu öfke, kin normal değil. Bu böyle olmaz... Psikiyatrist işini bir
düşünse- "

" Araştırıyorum. " sözünü keserek söylediğim şeyle gözlerini büyüttü.

" Ciddi misin? "

Omuz silktim.

" Evet. Başka türlü hiç birinizin yanımda duracağı yok zaten. Herkes bir şeylerden şikayet edip duruyor.
Beni değiştirmeye çalışıyorsunuz ve bende ayak uyduruyorum! "

" Korel, öyle olmadığını
biliyorsun. " sözümü kesmeye çalışsa da devam ettim.

" Öyle, Lavin. Nerede arkadaşlarım?
Nerede çalışanlarım? Nerede o? Hiçbiri yok! "

Kendi kendime güldüm.

" Hoş şimdi onun düğün telaşı vardır.
Ne arasın benim yanımda zaten. "

" Gerçekten yeter bu kadar. Kapıda Korel! O kız, onca söylediğine ve yaptığına rağmen kapındaki koltukta uyuyor. Senden deli gibi nefret ediyor ama kapıda! Günlerdir bekliyor hemde, hemde o-  "

Durdum.

Ne diyecektim ki?

" Ne o? "

Cevap vermedi.

" Her neyse Lavin. Araştırıyorum dedim zaten, uzatma. "

Sinirle bir nefes aldı.

" Gerçekten... Neyse, sadece ileride pişman olacağın bir çok şey var ve bunları düzeltmemekte bu kadar ısrarcı olmanı nedense
anlayamıyorum. "

Başka bir şey söylemeden yanımdan kalkıp çıktı.

Sevdiğim insanları birer birer kaybediyordum ve ne yapmam gerektiği hakkında en ufak bir fikrim yoktu...

Selammm

Öncelikle nasılsınız??

Ben valla bölümü anca yetiştirebildim çünkü malum yaz, tatil falan derken eve anca dönebildik

Bu arada biz 13 bin olmuşuz...

Çok teşekkür ederim herkese

Bölüme gelirsek de baştaki dövme hikayeleri o kadar güzel ki...

Çok içime sindi gerçekten

Umarım sizde beğenmişsinizdir.

Neysee fazla uzatmayayım

Son bölümlerde okunma sayımız düştü, instagram/twitter gibi sosyal mecralarda alıntılarımızı veya editleri paylaşırsanız okunmalarımız artar ve çoook mutlu olurum gerçekten

Sizleri seviyorum Yıldız
Çiçeklerim 💗

Oy verip yorum yapmayı unutmayınnn

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere...

1200 kelime