29-
Selamm
Yukarıdaki şu mükemmel ötesi iki karaktere bi bakın derimmm
İyi okumalar diliyorum bol yorum bol vote🥰❤️
___
Ruhumun derin izleri,acı tükenmişlik ve derin bir yorgunlukla harmanlanmıştı adeta.
Kalan son parçalarım içimde can çekişiyor,bulutlarım ise defalarca ağlamaktan yağmur damlalarını akıtmaktan vazgeçiyor.
Ben hakikaten değiştim,bir başkası olsa çabuk toparlanabilirdi ama ben delirmiştim sanki.Tek başıma olmaktan kafayı yemiştim,bir daha ayağa falan kalkamazdım...
Derin bir hafıza kaybıyla gözlerimi araladığımda hiç bir şey kafam kadar ağır değildi artık.Öyle sert ve kaya gibiydi ki,üzerime örtülmüş pikeyi tekmeleyip kalkmıştım bir hışımla.
Başım gerçekten çok ağrıyordu.
"Uyandığına sevindim.Umarım daha iyisindir."
Bu ses,ah bu ses hala gitmemişti,etimi kemirmeye devam ediyordu.
"Sen hala neden buradasın? Nasıl uyudum ben böyle hiç bir şey hatırlamıyorum,delireceğim."
"Küçük bir bayılma anı geçirdin diyelim."
Korkulan başıma gelmişti.Önüme dökülen saç perçemlerimin arasından Buğraya baktım tekrar.Yorgun gözlerim onu bir kez daha süzdü.
Tam yanımdaki koltuğa oturmuştu ve berbat görünüyor dediğim halde berbat görünmeyi bile başaramıyordu açıkçası.
Neler diyorum Allahım.
Derin bir nefes alıp verdi ve "Sonunda sakin görünüyorsun.Beni gerçekten çok korkuttun." Dedi.
"Korkmaya devam etmelisin bence." Diyerek katıldım ona.
Karşısında her an ne yapacağı belli olmayan bir kadın oturuyordu artık.
"Senden korkmuyorum Eslem.Sen hala benim ilk günkü aşık olduğum kızsın anlıyor musun?"
Anlamak istemiyordum.
Başımı başka yöne çevirdim.Uzun bir süre geçti, belki yıllar geçti aradan öyle unutmuştum onu,tozlu raflara kaldırmıştım Buğrayı.
Ayağa kalktığında ona bakmamakta ısrarcıydım.Dizlerimin dibine,yere diz çöktüğünde "kalk hemen ne oturuyorsun!?"
"Bu ne demek biliyor musun?"diye sordu kendini gösterip.
Ne saçmalıyordu bu? Yüzümdeki iğrenç ifadenin sebebi olmaya başlıyordu artık.
Gözlerine baktım içimdekileri yırtarcasına,o kadar anlamsız ve boş.
"Senden altta oturuyorum.Yani senin karşında bu kadar çok acizim.Kabul ediyorum.Sen bir kadınsın.Ben ise hiç bir şeye yaramayan bomboş bir adamım.Eskileri hatırla,senin için ailemden vazgeçtim.Nasıl olurda öylece bırakırım seni?"
"Mal mıyım ben Buğra.Neden bıraktın gittin o zaman? Salak salak hala konuşuyorsun mantıksız!"
Bana bir an dokunmak istedi.Ellerini bacaklarımın üzerine koymak istedi,ama çok geçmeden bundan vazgeçmişti.
"Baban,o adam öyle bir tehlikeli adam ki,seni hiçkimseyle paylaşmak istemedi."
"O benim babam değil! Babam olsaydı eğer çoktan karşıma çıkardı.Öyle bir pislik birisi ki beni çevremdeki yakınlarımdan uzaklaştırdı.Beni herkesle kışkırttı,anlıyor musun herşeyimi mahvetti onu asla ama asla affetmeyeceğim! "
"Anlıyorum güzelim anlıyorum."
"Bana güzelim deme! Sende korkak gibi onun yüzünden çekip gittin değil mi!?"
Yere düşen gözleri keskin bir hal alarak bana baktı.
"Aileme zarar vereceğini söyledi! Hani o çok sevdiğim ailem var ya! Beni bu yaşa kadar getiren beni evlatlık alan ailem.Hiç bir suçları yokken tehdit edilen ailem! Babamın bir gece yüzü gözü mor içinde gelen ailem.Bunları hepsi neydi! Sırf senden uzaklaşmam için! Senin psikopat babanla uğraşmak zorunda kaldım kızım! Anlıyor musun?!"
"Bunu bana söyleyebilirdin! Nikah ortasında öylece bırakıp gitmeni gerektirmiyordu bu! Birlikte halledebilirdik!"
Kızaran gözleri eskileri hatırladıkça nefret saçmaya başlamıştı.Olanların hiçbirinden haberim dahi olmaksızın salak saçma kafasında kurgular uyduran bir kadın oldum gerisinde.
Mesela hayatında başka bir kadın olduğunu.
"Yapamadım,anlatamadım sana.Etrafında herkesi uzaklaştırıp sana yakınlaşabileceğini zannetti.Seni hiçkimseyle paylaşmak istemedi.Ama seni kendinden daha çok uzaklaştırdığını fark edemedi işte."
"Allaha yakın benden uzak olsun.Her gece yastığa başımı koyduğumda korkuyla gözlerimi kapatır oldum."
Herşeyi bekliyordum ondan artık.Sabah gözlerimi açtığımda evimde olamamaktan korkuyordum.Madem babasın,bir adam kızına bunu neden yapardı ki?
Babalar kızlarının her zaman iyiliğini ister,kötülüğünü değil.
Çocukluktan beri geçirdiğimiz güzel anıları hatırlamak istiyorum,ama bir şey zihnimi kullanmama engel oluyordu ve hatırlatmak için daha çok erken sinyallerini veriyordu.
Bu demek oluyordu ki bu kadar istemiyordum artık babamı.
Yine bu kadar değersiz ve düşüktü benim gözümde
Şimdi ise hangi cehennemdeydi acaba?
Tam rüyalarımın prensi olacak babam şimdi koca bir kötülük şövalyesiydi benim için.
Nefret.
"Ailemi de seni de korumayı beceremedim.Ailemi seçen taraf oldum.Üzgünüm."
"Artık bu beni ilgilendirmez,geçmiş geçmişte kaldı Buğra.Herşey için çok geç."
Sözlerime karşın kaşlarını çattı ve dikleşti."Ne demek herşey için çok geç ne demek bu? en ufak bir merhametin de mi kalmadı bana karşı? Resmen Gözlerindeki o eski Eslemi göremiyorum artık."
"Ne yapmamı istiyorsun? Kollarımı açıp sana sarılmamı mı?"
"Evet,buna çok ihtiyacım vardı en azından."
"Siktir ordan.Nasıl olsa Eslem herşeyi affeder dimi? Gerizekalı herşeye kanar çünkü Eslem hemen yumuşayıverir."
Derin bir soluk alıp verdim burnumda sinirlice.Öfkem dinmek bilmiyordu ona karşı.
Ya bu adam,ya da hayat bana götüyle gülüyordu.
"Öyle demek istemediğimi sende biliyorsun.Sadece yaptığım bu büyük hatayı düzeltmeye çalışıyorum sende.Benim için çok değerlisin.."
Suratına ifadesizce bakarken bomboştu artık beynimin içi.Bir şeyler düşünemiyor,hissizliğin derin çukurunda kaybolmuş gibiydim.
"Birde senin şu olmayan misafirperverliğin var ya..."
Başını iki yana sallayıp ayağa kalktı.Sonunda gidiyordu.
"Pardon sen kimsin de sana misafirperverliğimi göstereceğim?"
"Kocanım ben senin."
Bunu söylemesiyle deli gibi bir kahkaha patlattım.Katılırcasına gülerken başımda dikilmiş öylece beni izleyince daha fazla gülmüştüm.
Elimi kaldırıp kendimi zapt etmek istercesine kahkahamı bastırdığımda "Pardon ya,olmayan kocamdan bahsediyorsun değil mi?!"
Ardından yeni bir kahkaha daha.
"Sen kafayı sıyırmışsın.Toparla kendini.Bu sen değilsin!"
"Aa sıktı ama sürekli bunu söylemekten gına geldi"
"Güzel.Demekki bunu fark eden tek ben değilmişim.Görüşeceğiz Eslem hanım."
Ceketini bir hışımla aldığı gibi bana son bir çatık kaşlı bakışlarını yollayıp evimden ayrılmıştı.
Arkasından bir yastık bir fırlatmıştım.
Yastık fırlatmamla ise her tarafım dağılmıştı.
_____
Soğuk parmaklar vardı cayır cayır yanan bedenime tezat,büyük bir zevkle gözlerimi kapatarak karşılık verdiğim.
Kalçlarımda,sırtımda,ensemde...
İçim gidiyor,gıdıklanıyorum.
"Süt beyazı."
"Nedir o?"
"Vücudun.."
Dudaklarımı ısırıyorum sesiyle.Sinirlenemiyorum ki ona.Nefesini kulağımın arkasında öyle net hissediyorum ki,dünya yerinden çıkacak,eminim.
Okşuyor bedenimi elleri.Üzerime uzanmış,saçlarımı kokluyor,burnunu ayırmıyor asla.
Bastırıyor kendini.Hissediyorum hali hazırda çıplak popomun üzerindeki o malum sertliği.
Sırtım ona dönükken bir anda kendine çevrildim.
Gözlerim onun tapılası yüzünde buluştu.
Öyle özlemle ağlarcasına bakıyorum ona.
Öyle güzel.
Öyle mükemmel.
İki bacak aramdaki yerini alıyor.Kollarımı boynuna doluyorum.Yakışıklı suratına bakmaya devam ediyorum.
"Neden?" dedim.Sadece neden?
"Öğrenecek çok şeyin var.Bekle" dedi sadece.
Sesini duymuştum,sesini.
Hani anlıyor musunuz?
Sesi bile benim için bir anıtın sonsuza kadar orada kalıp fosilleşmesi gibiydi.
Öyle sonsuz.
Öyle kalıcı.
Öyle görmek,duymak istediğim.
Ciddi ciddi tek kelam etmeden dudaklarımız lav gibi birbirine kenetlendi.
Yumuşaklığını hissediyorum yine ciddi ciddi.
Hala beni ilk öpüşü kadar nazikçe,kırmak istemezcesine.
Çıplak vücuduna hem bacaklarımı dolamıştım hemde kollarımı.
Elleri belime kenetlenmiş bedenini sıkıca bastırıyordu bana.
Ayrılmak istemeyen iki cinstik sanki.
Uyanmak istemiyorum,istemiyorum.
Onu seviyorum,onu herşeyden çok arzuluyorum.
Doya doya dudaklarının üzerinde hakimiyet kuruyorum.
Kadınlığımda yarattığı büyük zevki yüzlerce kilometre koşmuş kalp atışlarımla birlikte hissediyorum.
Hissetmek.
İmkansızı Hissetmek.
Sanki Gerçekmiş gibi hissetmek.
Dudaklarımdan inlemeler dökülüyor.Gözlerim dönüyor.Boynuma gömdüğü başı,dudaklaryla orada dans ediyor.
Kendimden geçiyorum,durmaması için yalvarıyorum ona.Bacaklarım ayrıldı belinden.Daha çok araladım,onu bir kez daha buyur ettim.Ayak parmaklarım yatakta dikleşmiş,bastırıyordu.
Hızlı nefeslerini,erkeksi,güçlü hırıltıları beni öldürüyordu,eritiyordu.
Tuzla buz oldu bedenim,mayıştı.
Aşıktım ona hala,deliler gibi.Hiç bu kadar istememiştim onu.Onunla bu yatakta olmamam gerekirdi.
Örtüler siyah,saten,simsiyah bir odada onunla kendi mezarımı kazıyor gibiydim.
Kafayı yemem delirmem gerekiyordu.
Ama garip bir şekilde normaldi herşey.
Zevki,acıyı hissediyorum...
Gözlerimiz buluştuğunda,sinirliydi,öfkeliydi.Korkmuştum surat ifadesinden.
Alnını sertçe yasladı alnıma.
Dudaklarımdan hıçkırıklar koparken.
Kollarını çekti üzerimden.Ayrıldı bedenimden.
Neler olduğunu kestiremezken,nefes nefese ona bakakaldım.
"Ona kendini sakın dokundurtma.Yoksa onu da baban gibi Geberte geberte Döverim!"
"Koray!!"
Büyük bir haykırışla,ismini söylerek uyandığım bu inanılmaz,dehşet verici rüyada,sabahı ederek uyanmıştım.
Derin nefesler alıp verirken sırılsıklam terlemiştim.
Hiç olmadığı kadar.
Resmen bacaklarımın arasındaki o adet görmekten vajinal akıntı salgılamaktan başka bir işe yaramayan kadınlığım deli gibi zevk içinde gerçekten zonkluyordu.
Gerçekten!?
Korkutucu mu demeliyim,ihtiraslı mı demeliyim bombok,saçma bir kabusun ardından kalan bedenim hiç iyi değildi.
Sanki gerçekten ilişkiye girmiş gibiydim.
Geriye yattığımda tavanla bakışmaya,gördüklerim karşısında kendime gelmeye çalışıyordum.
Az önce neler gördüm ben öyle!?
Gözlerimi sıkıca kapadım,tekrar açtım.
Bir kez daha Koraydan iğrendim.
O an rüyamda engel olmak vardı.Sanki kurgulanmış gibi,oynamak zorunda kaldığım bir film sahnesi gibiydi.
Kurumuş boğazımı yutkunarak ıslatmaya çalıştım.
Kalktım ve üzerimdeki t-shirtü çıkardım.
Buzdolabını açtım ve içerisinden çıkardığım soğuk suyu boğazımdan,mideme gönderdim.
Aman Allahım buna gerçekten ihtiyacım varmış.
İyice paranoya bağlamıştım ben,artık kabus görmeye de başlamıştım.
Koray artık gerçekte karşıma çıkmayı değil rüyalarıma girip bana görünmeyi tercih etmişti demek.
Sinirle odaklandım boş bir yere.
Başım ağrıyordu,boynum tutulmuştu.
Yavaşça ahşap merdivenlerimi adımlayarak yukarıya çıktım.
Banyoya,küvete suyu doldurması için açtım.
Üzerimdeki kıyafetlerden tamamen kurtulup kendimi ılık suyun kollarına bıraktım.
Artık herşeyin düzelmesini istiyordum.
Eskisi gibi olmak istiyordum...
Bölüm nasıldı? 🤗
Açıkçası hiç acele etmeden sindire sindire yaşatacağım size olayları.
Bir anda olur olmadık bir olayla karşılaşmayalım valla kalpten gideriz.
Bundan sonra herşey çok güzel olacak ❤️
Vote ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin.
Yb'de görüşmek üzere 😊
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro