Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

13-

Eslem'den devam..

İyi okumalar..

Gün geçtikçe insanoğlu daha da güçleşiyordu.
Sanki, özel bir iksir var ve onları içtiğimizde daha da katlanılamaz oluyoruz.
Daha güçlü ve daha sinir bozucu.

Benim de gün geçtikçe daha da güçlenip iyiye gitmem sinirlerimi bozuyor.
O içtiğim tonlarca ilaç benim iksirim gibi..

Varlığına tamamen alıştığım adam bir dakika bile yanımdan ayrılmıyor.
Öyle alışmışım ki ,artık benden biri,ailem,bir yakınım gibi..

Ellerimde tuttuğum sıcak kahvenin üzerinden süzülen dumanlara burnumu gezdirdim.Kahve kokusuna bayılıyordum,resmen o kafein beyin hücrelerimin dibine kadar ilerliyor, gözlerimin önüne bambaşka huzurlu bir ortam sergiliyordu.

Ellerimde kulplarından tuttuğum bardaklarla içeriye girdim.Koray, arada sırada kısa bir süreliğine eve gidip oğluyla vakit geçiriyor,bazen üzerini değiştirmek için de kısa süreliğine gidip geliyordu.

Şu an üstünde alışık olmadığım gri kapüşonlu bir kazak ve normal siyah bir kot pantolon varken kolları sıyrık sehpanın üzerinde bilgisayarıyla oyalanıyordu.

Daha geçen telefonla konuşma esnasında duymuştum."İş her zaman önceliktir." Demişti.

Onun için öyleydi..

Elimdeki bardağın birini baş ucuna koyup yanına oturdum.
Üzerimde hala daha hastalığın izini taşıyordum,ama kendi işimi kendim yapabilecek hale gelip ayaklanmıştım.

Hastalığımın ilk sabahı uyandığımda onu yanımda, başım boynuna gömülü sarmaş dolaş gördüğümde korkmuştum açıkçası.
Ama bir şey vardı ki hayatımda hiç o kadar rahat uyuduğumu hatırlamıyorum..

Güvendeymişim gibi,tıpkı küçükken babamın göğsünde ve kollarında bulduğum hissiyat gibi..

"Kendini nasıl hissediyorsun?" Yanına oturur oturmaz bilgisayarını kapatmış,ona getirdiğim bardağını alarak tamamen bana dönmüştü.

"İlaçlarla daha iyi oluyorum.Her şey için teşekkür ederim.Ne yapsam boş aslında..Beni ilk zamanda evine aldın, şimdide hastayım diye bakıyorsun.Değişik bir adamsın.Yanımdan bir an olsun bile ayrılmadın..Ama sende onca şey yaşamana rağmen ben senin için bir şey yapamadım."

Güldü ve kahvesinden bir yudum alarak sehpaya bıraktı."Bak,bu hayatta sadece karşılık bekleyerek yaşamamalısın Eslem.Sen bana bunu yaptın peki ben sana ne yapacağım? Gibi.Lütfen böyle şeyler düşünüp de aklını yorma."

"Haklısın.." diyebildim sadece."Peki eşin?"

"Artık hiç bir şeyim.." dedi parmaklarını bana gösterip.Yüzüğünü göremeyince "Peki Can?" Diye yeni bir soru daha yönelttim."Tabii ki de bende..Öyle istemiştim, öyle oldu.."

Onu hayata bağlayan şey oğlunun olduğunu biliyordum.Huylarından,
Tavırlarından,hatta gözlerinden bile anlaşılırdı Leyla'dan ne kadar soğuduğu..

O nasıl rahat ve mutluysa öyle davranıyordu.Rahattı,sert adamdı,ve bir o kadar da şefkatli..

Ona karşı nasıl davranacağımı bilmekle bilmemek arası gidip geliyordum.

"Hiç sinirli bir tip değilsin.Nereden çıktı bu kanı?"

"Bu yanımı hiç görmedin değil mi?"

"Görmedim,yoksa şimdi seni sinirlendirmeli miyim?" Diye şakasına dalga geçtiğimde harika bir görüntü oluşturarak gülümsedi.
Yakışıklıydı.
Çok..
Harika gülüyordu.
Çok..

Onunla birlikte bende güldüm.Birisine karşı hiç bu denli içten gülmemiştim.

"Ben,itiraf etmeliyim ki senin yanında çok mutluyum.Belki de bana çok yılışık diyeceksin ama,yanımdan gitmeni istemiyorum.Ben artık ne hissedeceğimi bile bilmediğimden,kusura bakma."

"Kendini yalnız hissediyorsun değil mi? Sırf baban yüzünden.."

"Bildin.." dedim yavaşça.Bilmişti..

"Şunu bil ki yalnız değilsin.Kendini tribe sokarak seni doktorluk edemem. Güçlüsün sen,her şeyin üstesinden gelebiliyorsun.Hayatta tek üzüldüğün şey baban olmamalı."

"Üzülmüyorum.Nefret var,kin,sinir, içimde yıllardır devam eden bir öfke kabarıklığı var.Hakim olamıyorum ve sonra sinirimden ağlıyorum."

Derin bir nefes alıp verdi.Yüzlerimiz fazla yakındı ve üstünden gelen hoş koku beni mest etmiş,bir anlığına bütün bildiklerimi unutturmuştu.

Bana yaklaştı.Burnu tam burnumun ucuna temas etti.Öyle mükemmeldi ki, benim hakkımda ne düşünüyor umrumda bile değildi.

Kendini benden yüksek tutup saçlarımda gezdirdi burnunu. Kalbim hızlandı.Kollarımı kaldırmaya cesaret etsem belki de sarılmaktan daha fazlası olucaktı ama..

"Seni tanıdığım ilk günden bu yana değiştirdin zaten beni.Hayatıma aniden girerek benim için çok şey yapmış oldun..Daha ne isterim ki?"

Bu sözlerinden sonra iyice iplerimi serbest bırakırken başını boyun kenarıma götürüp nefesini üfledi.Tüylerim diken diken oldu..

"Çok güzelsin,temizsin, muhteşem kokuyorsun... Kıyamıyorum,babanın sevmediği her saç telini seveyim güzelim.. Oğlumdan sonra sevmeyi pek beceremem ama sen, farklısın.."

*****

"Ya senin bu Koray ne adamdı öyle!" Deyince yediğim lokma boğazımda kalmış,defalarca öksürmüştüm..

"Senin derken,Selin?"

"Ay ne bileyim,bir anda çıktı ağzımdan öyle işte..Diyorum ki banyoya sokmuş seni yıkamış,kızım çıplaktın birde.İnsan bi arar beni ya!"

"Arayacak halim mi vardı Allah aşkına? Olan oldu zaten."

Çatalımı patatese batırıp ağzıma atarken dışarıdan boğazın keyfini çıkarıyordum.. Hastayım bahanesiyle kaç gündür dışarı çıkamamış, gün yüzü görememiştim.
Sonunda rahat nefes alacağım bir yer,evet..

Ama hala daha sıkı sıkı giyiniyordum.Dizlerime kadar deri botlarım,Siyah uzun kabanım,berem,atkım,her şeyim.

"Eee bir daha ne zaman görüşeceksiniz?"

"Bilmiyorum, artık gitmem gerekiyor dedi.Üsteleyecek halim yok."

"Allah'ım koskoca Koray Seçkin,yarabbim geldi sana baktı evinde ya..Hala daha yeni idrak ediyorum kankulatta bir saniye.."

Gülümsedim.Beni bazen öyle saçma ve zamansız bir anda güldürüyordu ki onun gibi birine sahip olduğum için hep kendimi şanslı ilan etmiştim.

Koray'ın da dediği gibi, yalnız değilim..

"Hadi kalkalım artık bak daha derse yetişeceğiz.." ayaklanmama rağmen içeceğinden son bir yudum daha almıştı.

Okulda,dersteyken hocayı pür dikkat dinlemeye,dediklerini not almaya devam ediyordum.Sınıfın kapısı zamansız bir anda tıklatılarak açıldı ve hocanın dedikleriyle beraber ders bölünmüş oldu.

Birden, doğru mu görüyorum diye kendime sorguladığım an Birkan içeriye girdi.
Evet evet,şu bizim restorana yeni başlayan çocuk..

Selin'in tepkisini ölçmek için arkama döndüm.En az benim kadar şaşkın ama gözlerinin Işıl Işıl parladığını fark ettim.
İlk görüşte aşka inanır mısın? Tabi ya..

"Hoşgeldin Birkan.Boş kalan bir yere oturabilirsin şimdilik."

Orta sırada oturuyordum ve hemen benim hizamın duvar kenarı boştu.Birkan tamda tarif ettiğim gibi boş sıraya otururken beni görür görmez gülümsedi.

Zamanını tam bilmediğim ama bana asırlar gibi gelen dersin sonunda ise, dışarıya çıkmış, Birkan'ın üzerine üşüşen kızlı erkekli grup sayesinde Selin'in dilini çekiyordum.

"Ya bu çocuk demek ki yeni gelmemiş.Nasılda hemen toplandılar başına.Allahım çocuğun içine düşecekler resmen.Şeytan diyo ki,git-"

"Ay Selin yeter!" Diye çıkıştım dayanamayıp."vardır tanıdık arkadaşları konuşuyordur. Ne var bunda?"

Biraz düşünüp eliyle başını kaşıdı ve omuz silkti."Ne bileyim kızım, tribe girdim iyice.Neyse sen bir şeyler yedin mi bakalım? Hala daha ilaçlarını içmen lazım senin!"

"İçtiiim,merak etme.Hem iyiyim ben.İçmesem de olur."

"Hayır efendim.Yok öyle bir dünya, antibiyotik bitecek.Gördük ne halde olduğunu."

"Kızlar?" Ayrı bir ses böldü bizim tatlı tartışmamızı.. Birkan upuzun boyuyla elleri ceplerinde bize bakarken "Hoşgeldin." Dedi Selin hevesle.
Daha sonrasında kafeteryada oturup bir şeyler içip sohbet ettik.Birkan zaten bu fakültede devam etmiş,ama bir süre sonra okulunu dondurduğu için devam edememiş.

Onu dinlemeye devam ederken telefonum cebimde titredi.
Mesaj geldiğini anlayıp elime alınca ekrandaki Koray ismi, çoktan kalp hızımı heyecandan evereste çıkarmıştı bile.
Kendimi rahatlatacağım derin bir nefes alıp verme faaliyetimden sonra mesajı okudum.

"Kendini hala daha iyi hissediyorsan,bana bu gece iş yemeğimde eşlik eder misin?"

***********

Selam!

Nasıl gidiyor keyifler?

Ben böyle yazıyorum ama lütfen bölüm hakkındaki görüşlerinizi bildirmeyi,oy ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz canlar..

Bölüm başına veya sonuna pek böyle notlar koymak artık pek tarzım değil.Ama yine de denk gelirse koyacağım :DD

Görüşmek üzere...

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro