Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

30. || final

Gözlerimi açar açmaz neredeyse burnumun ucunu görmeme engel olan karnımı görünce etrafıma bakındım.

Ellerimi karnıma sarıp ayılmak için biraz bekledim.  Son günlerde çok fazla yoruluyordum ve hareketlerim kısıtlamıştı.

"Günaydın bebeğim."  dedim karnımı okşarken.

Ona bir an önce kavuşmayı çok istiyordum ama bu ağrılarım dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı.

Yataktan destek alarak zar zor kaldığımda gözlerimi ovdum.

Banyoya girip önce yüzümü yıkadım, sonra üstümü değiştirip salona geçtiğimde Zayn montunu giyiyordu.

"Uyandın mı?"

Ona yaklaşıp kollarımı ona sardım.

"Hmhm."

Saçlarımdan öptü. "Sen gidiyor musun?"

"Evet, erken gelirim ama."

Üzüntüyle ona baktım. "Gitmesen olmaz mı? Sıkılıyorum evde.."

Göz devirdi. "Erken geleceğim, gezmeye gideriz." dedi ve çenemi okşadı.

"İstemem."

Omuz silkip mutfağa girdim. Fakat masayı görür görmez gözlerim parlamıştı.

"Otur kahvaltını yap, bu tabak bitecek tamam mı?"

"Tabii, emredersin."

Sandalyeyi çekip oturduğum an yanaklarımdan öptü ve son olarak dudağıma uzandı.

"Seni seviyorum."

"Ve oğlumu da." dedi karnıma eğilerek. Saçlarını okşayarak karnımı öpmesini izledim.

Her sabah böyle güne başlamak çok güzeldi. Zayn daha ilk günden babalık rolüne bürünmüştü. Ben de en az onun kadar mutluydum ama alışabilmem biraz zaman olmuştu. Şimdi ona kucağıma almak için sabırsızlanıyordum

"Tamam Zayn, hadii.."

Zar zor bizden ayrıldı ve evden çıktı. İştahla kahvaltımı yaparken bir yandan da telefonumla Jessica'yı aradım.

"Teyzeni çağıralım da biraz dedikodu yapalım değil mi anneciğim?"

+

zayn: napıyorsun

summer: hiiç sen

zayn: aradayım 2 dakka görüntülü ariyim seni

summer: yiaa sen beni mi özledin

zayn: evet aç hadi

summer: şey şu an değil ya

zayn:  öyle mi ne zaman müsaitsiniz hanımefendi

summer: of

zayn: dışarlardasın yine dimi

summer: ya ne olmuş yani

zayn: karnın burnunda sokaklarda doğuracaksin amk

zayn: zavallı oğlum benim

summer: benim oğlumun keyfi gayet yerinde teyzesi de seviyo onu hem

zayn: bir de yanında deli teyzesi mi var

zayn: evyahlar olsun

zayn: bekle oğlum baban seni  kurtarmaya geliyor

summer: hiç gerek yook

summer: geldim şimdi eve

summer: susucan mı artık

zayn: oh yat şimdi tamam mı sakın kalkma

summer: yatacağım zaten????

summer: temizliği gelince sen yaparsın🥰

zayn: #erkekhakları da vardır.

zayn: köle miyim ben ya

summer: seni seviyorum aşkımm

summer: oğlumuz da seviyor değil mi oğlum

summer: evet diyo bak oynuyor içimde anladım ben

zayn: sen evlenmeden önce de bu kadar aptal mıydın yoksa sonradan mı oldu

summer: SENSİN APTAL

summer: 🥺🥺🥺😭😭😭

summer: oğlum bir daha babana tekme atma tamam mı

summer: tamam diyo

zayn: ya summerLFĞLCĞSİSÖCMCVK

+

"Ne yaptın sen bu çocuğa?"

Zayn'e göz devirip elmamdan bir ısırık aldım.

"Hala tekme atmıyor."

Deli gibi saatlerdir karnıma yaslanmış tekme atmasını bekliyordu.

"Rahat bırak artık bizi. Aa.."

Yerimde kıpırdanıp televizyon izlemeye devam ediyorken karnımı öpmesiyle kıkırdadım.

"Uykum geldi Zayn. "

Televizyonu kapatıp yatağın içine girdim ve onun hazırlanmasını izledim.  Üstünü soyunurken yutkundum, bana çapkın bir bakış attığında kollarımı birbirine bağladım.

Beş yıldır evliydik ve hamile olmama rağmen bazen bunu unutuyordum ve sanki onu kaybedecekmişim gibi geliyordu.

Üstüne sweatini giyip yanıma geldi.

Yatağa girdiği an ona uzanıp sarıldım ve dudağına uzandım. Elleri hemen belime sarıldığında kucağına çıkmak istedim ama o benim üstüme uzandı.

Beni yercesine yanaklarımı ve dudaklarımı öptüğünde, sakalları battığı için huysuzlanmıştım.

Ellerimi göğsüne koyup onu ittirdim.

"Ne oldu şimdi?!"

"Sıkıldım, kalk."

"Biraz önce üstüme çıkıyordun-"

Elimi karnıma koyup dönmeye çalışırken biraz zorlanmıştım.

Zayn başını yastığa koyup kolunu omuzuma sarınca ona döndüm ve başımı omuzuna yasladım. Gözlerimi kapatıp ellerimizi kenetledim.

"Zayn..Sence oğlumuz neye benzeyecek?"

"O nasıl soru, tabii ki bize."

"Hayır ya, çok merak ediyorum..Sana da tuhaf gelmiyor mu? Bebeğimiz olacak ve.." İç çekip sustum.

"Ve?"

"Bilmiyorum. Çok heyecanlıyım galiba."

Alnımdan öptü. "Bende."

"Acaba kime benzeyecek?"

"Tabii ki bana?"

"Hiçte bile, bana daha çok benzeyecek benim oğlum."

Göz devirdi.  "Veya belki..Abime de benzeyebilir, derler ya hani erkek çocukları-"

"Hayır! Yani mümkünse benzemesin."

Elini karnıma koydu. "Oğlum, sakın dayına benzemek gibi bir hata yapma olur mu?" dedi telaşla.

"Ne?! Nesi varmış abimin?"

"Huy olarak, özellikle huyların benzemesin. Yoksa annenin  karnında kal-"

"Zayn!"

"Çocuğumun abine benzeme ihtimali bende tramva etkisi yaptım, üzgünüm."

"Zayn, yeter. Düzgün konuş abimle."

"Tamam, özür dilerim."

Hala gülüyordu.

"Ben senin kardeşin hakkında böyle konuşsam hoşuna gider mi?"

"Şaka yapıyorum, özür dilerim." dedi ve dudağımdan öptü.

"Bırak, istemiyorum." dedim onu iterek.

"Tamam oğlum, birazcık benzeyebilirsin."

"Zayn!" zar zor gülmesini bastırıp tekrar özür diledi.

"Sen baban gibi beni üzme yeter.."

Gönlümü almak için sırnaşsa da boştu artık..Abimle dalga geçiyordu ve bu beni üzmüştü.

"Affetin mi?"

"Hayır??"

Bana sırnaşıp öperken itip diğer tarafa döndüm.

"Yapma." Dirseğimle onu iterken  boynumdan öptü. Pes edip gözlerimi yumduğumda ışığı kapattı ve kolunu karnıma sarıp omuzumdan öptü.

1 Ay Sonra

Bizim bebeğimiz olmuştu.

İçimdeyken de çok mutlu ve heyecanlıydım ama şimdi bu mutluluk ve heyecan yerini tatlı bir gerginliğe bırakmıştı.

İkimiz de yere çökmüş koltukta yatan küçücük bedenine bakıyorduk.

Bugün oğlumun dünyadaki ilk günüydü. Eve daha yeni gelmiştik ve geldiğimizden beri onu izliyorduk.

Normalde Zayn benden daha sakin ve aklı başında davranırdı ama şu an benden daha aptal bir haldeydi.

Küçücük parmaklarını oynatıp başını çevirdiğinde Zayn ile bakıştık.

"Bu hareket ediyor." dedi saf saf.

Gözlerim dolduğunda ister istemez güldüm.

"O da bir canlı Zayn."

"Ama çok küçük."

O kadar ufaktı ki dokunmaya korkuyorduk. Sanki her an kayıp gidecek veya düşüp zarar gelecek diye tedirgin oluyorduk.

Zayn sonunda kendine gelebildiğinde oğlumun elini öptü ve ayağa kalktı.

"Hadi git dinlen sende, yorgunsun hala."

"Hayır, onu izleyelim." dedim elini tutarak.

Gülümseyip başımdan öptü ve saçımı okşadı. "Kahve?"

"Olur." dedim ve o giderken koltuğa yaslandım. Yerde dizlerimin üstünde dururken parmaklarımı yanaklarında gezdirdim.

"Çok tatlısın oğlum sen."

Ona bakarken dolan gözlerimi sildim. Bu bizimdi ve artık bizimle olacaktı. İnanamıyordum.

"İyi ki geldin bebeğim. Seni çok seviyorum." Elinin üstünü öptüm.

Ağlamayacaktım ama tutamadım kendimi.

"Söz veriyorum seni çok seveceğiz, hep koruyacağız."

"Babanı ne kadar çok seviyorsam seni de daha fazla seveceğim." dedim kulağına fısıldayarak.

Çok masumdu..Sabaha kadar onu izlemek istiyordum.

Zayn elindeki bardakları sehpaya koyup yanıma oturdu. Kolunu omuzuma sarınca başımı koluna yasladım.

"Onca şey bu güzel manzara için yaşanmış.." diye mırıldandım.

"Hala inanamıyorum gerçek olduğuna."

"Uykusuz gecelerimiz başladığında inanacaksın ama." dedim gülerek. O güldüğünde biraz dinlenmek için gözlerimi kapattım.



+

"Cee ee! Neredeymiş teyze?!"

Mutfakta yemek yaparken duyduğum seslerle gülümsemeden edememiştim. Jessica ve oğlum salonda gayet neşeyle oynuyordu. Benim bebeğim artık bir aylık olmuştu ve günden güne gözümün önünde büyüdüğü için çok mutluydum.

Jessica Luke'un ilgisini çekecek şeyler yaparken onunla bu kadar güzel ilgilendiği için çok şanslı hissetmiştim. O da en az benim kadar mutlu olmayı hak ediyordu.

Zil çaldığında telaşla arkama baktım.

"Sen bakar mısın Jess?"

"Hadi teyzeciğim kapıya bakalım." dedi oğlumu kucağına alıp. "Belki aptal baban gelmiştir..Yüzüne kusarsın."

"Jessica!"

Ona kızdığımı duyunca kahkaha attı.

İkisi bir kapıyı açmaya gittiğinde kimin geldiğini merak etmiştim.

Jessica

Luke'un yanağından öpüp kapıyı açtığımda gördüğüm kişiyle yerimde donup kaldım.

Beni görmeyi beklemediği için elini pervaza yaslamış açılmasını beklemişti.

Beni gördüğü an hemen toparlandı ve şaşkınlıkla kucağımda duran yeğeni ile beni inceledi.

Şaşkın bakışları yerini sevince bırakmıştı. Gözleri parlayarak bize baktı.

"Merhaba." dedi bana gergince.

Cevap vermedim ve panikten düşürmemek için Luke'u daha sıkı tuttum.

Shawn'ı görmek istemedikçe sürekli karşıma çıkmaya başlamıştı. Ondan kaçıyordum  çünkü tekrar inanmaktan korkuyordum.

İçeri girip ceketini çıkardı.

"Luke! Naber?"  dedi neşeyle ve kucağına aldı. Yanaklarından öpüp onu kendine sardı.

"Kimmiş?" diye bağırdı Summer.

"Benim." dedi Shawn.

"Oğlum, sen günden güne çirkin babana benziyorsun, bizim tarafa benzemen gerekiyordu." dediğinde ister istemez güldüm.

Summer yanımıza gelirken Shawn ona güldüğümü görünce hemen gülmemi bozdum.

"Selam abii."

"Selam."

Onlar içeri geçerken ben durdum. "Ben gideyim artık."

"Niye, sende daha yeni geldin?" dedi Summer. Tam cevap verecekken Shawn atladı.

"Ben geldim diye mi gidiyorsun?"

"Hayır ne alakası var?!"

Tam kavga edeceğimiz sırada Summer durdurdu.

"Şey, siz biraz Luke baksanız olur mu? Gece ona bakmaktan hiç uyuyamadım. Biraz dinlenmek istiyorum, yarım saat idare eder misiniz?"

Sinirle Summer'a baktım. Bilerek yapmıştı.

"Tabii ki bakarım git yat sen." dedi Shawn ve Luke ile salona geçtiler.

"Aşk olsun Summer! Bilerek yaptın değil mi?"

"Evet. Uykuya çok ihtiyacım var." dedi ve sinsice gülüp bana öpücük attı.

O odasına kaçarken ben de istemeden yanlarına gittim.

Luke o kadar tatlıydı ki Shawn'a olan sinirim gitmişti.

Yanlarına oturup Luke'un sırtını okşadım. Ama o bir bana bir Shawn'a bakıp ağlamaya başladı.

"Niye ağlıyor şimdi bu?"

"Ver sen onu bana."

Onun elinden kendi kucağıma alırken ellerimiz değmişti. Nefesimi tuttum ve salonda gezinmeye başladık. 

"Annen uyuyacak tatlım, ağlama olur mu?"

Bana bakıp ağladıktan sonra dayısına döndü ve yine bana baktı. Bu sefer susup başını göğsüme koydu.

Koltuğa oturup başını okşarken Shawn onu sevmek için uzandı. Luke onun kucağına gider gitmez ağlamaya başladı.

"Ağlatma işte, istemiyor, zorlama!" dedim birden bire.

Sinirle konuştuktan sonra şaşkınlıkla bana baktığını görünce ne kadar salakça konuştuğumu fark ettim.

"Özür dilerim, pardon." Hemen kaçtım ve mutfağa geçtim.

Summer

Bir saat uyumak bile öyle iyi gelmişti ki, uyuyabilmeyi çok özlemiştim. Geceleri hep bebek ağlamasıyla uyanmak çok sinir bozucuydu..

Yatağımı düzeltip odadan çıktım ve abimleri merak ederek salona girdim.

"O öyle olmaz bırak!"

"Asıl sen bırak, yanlış yapıyorsun."

İkisini bir gülümseyerek izledim ve koltukta huysuzca mızmızlanan oğluma baktım.

"Ne oluyor?"

Luke'u kucağıma alıp öptüm. "Çok sevgili arkadaşın yiğenimin altını değiştiremiyor."

"Asıl senin çok sevgili abin-"

Jessica nefeslenip durdu. "Tamam, kavga etmeyin. Ben hallederim. Teşekkür ederim idare ettiğiniz için."

+

Geceliğimi giyip yatağa girdiğimde Zayn çocuğumuzla bıkmadan usanmadan oynuyordu.

Yanaklarından öpüp kollarını sıktı. "Daha bir aylıkken bile bu kadar yakışıklı oldu benim oğlum."

Göz devirdim. "Genlerimi iyi aktarmışım."

"Çok mu komiksin sen?!"

"Hayır. Gerçekleri söylüyorum."

Luke'u ondan alıp emzirmek için koluma yatırdım. Zayn beni yiyecekmiş gibi baktığında ona sırtımı döndüm.

"Rahat dur." diye fısıldadım.

"Ben de açım."

Boşta olan elimle omuzuna yumruk attım.

"Sen bakma anneciğim babana, hadi uyu artık."

Luke emerken bir gözüyle de bize bakıp tekrar gözlerini kapattı.

O tamamen uyuduktan sonra yatağına yatırıp Zayn'in yanına döndüm.  Ona sarılır sarılmaz gözlerimi kapattım. Çok yorgundum.

"Summer."

"Hmm?"

"Açım."

"Of!"

Arkamı dönüp yorganı başıma çekerken bana sarılıp gülüşünü duymuştum.




SON



+++++

selamm!!!

final yapmak ani bir karardı ama tadında bitirmeyi ve uzatmamayı daha doğtu buldum

iki kitap boyunca okuyup yorum yapan, destek olan bütün okuyucularıma teşekkür ediyorum ve öpüyorum ♡

özel bölümler atabilirim hemen unutmayın:)

baysss😉😉🥰😘

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro