20
Öğle arasına girer girmez kendini sınıftan attı Sakura. Her öğlen yaptığı rutininin aksine bu sefer öğle yemeğini yemek için vakti yoktu. Bir an önce Sasuke'yi bulup onunla konuşmalıydı. En son attığı mesajdan görüldü dahi yememişti, yani basitçe biraz ağır konuştuğu için Sasuke onun son yazdığını okuma zahmetine girmemişti bile. Sözlerinin onu incitebileceğini düşünmemişti, bu yüzden özür dilemesi gerektiğini hissediyordu.
Sasuke'nin sınıfına girdiğinde onu görmemişti. Dudaklarını büküp ayrılacaktı ki bir konu üzerinde tartışan Naruto ve Kiba'ya sormak geldi içinden. Belki onlar biliyordur diye düşünerek yanlarına gitmiş ve Sasuke'yi görüp görmediklerini, nerede olduğunu bilip bilmediklerini sormuştu fakat ne yazık ki onlar da yardımcı olamamıştı.
"Ah, ne yazık ki Sasuke şu an nerede bilmiyorum, Sakura-chan. Az önce buralardaydı ama çıktı. Bizimle konuşmuyor şu sıralar o yüzden arasam bile açmayacağına eminim."
Demek konuşmuyorlar, diye düşündü. Sasuke'yle konuştuklarında onlar için es arkadaşlarım tabirini de kullandığını hesaba kattığında bu olaydan dolayı aralarının açık olduğu sonucuna varıyordu.
Başını sallayıp arkasına döndüğünde Naruto onu durdurdu.
"Sakura-chan... Sasuke'yi bulursan acaba bizi affedip affetmeyeceğini de sorabilir misin?"
Bir an için sorabileceğini söyleyecekti ki işin bu noktaya gelmesine sebep olan eşek şakasını düşündü.
"Yaptığınız şaka, şaka bile değilken gerçekten benden bunun için rica mı ediyorsun?" Başını iki yana salladı, şu anki içinde bulunmalarının sorumlularından biriydiler. Sasuke'yi uyarabilirlerdi ancak... "Kendi saçmalığınızı kendiniz düzeltin."
Sınıftan çıktığında koridorda karşıdan gelen Sasuke'yi görür görmez adımlarını hızlandırıp onun yanına gitti.
"Sasuke, işin yoksa konuşalım mı?"
Sasuke olduğu yerde durup başını Sakura'ya çevirmeden öylece karşısına bakarken vereceği cevabı merak ediyordu Sakura. Cevap vermeyi bırak, şöyle kafasını çevirip bakmıyordu bile. Bakmayacak kadar sinirlenmiş olup olmayacağını düşünürken Sasuke'nin aklından geçenler ise Sakura'nın düşündüklerinden tamamen farklıydı. Sakura'ya birazcık tripliydi fakat genel anlamda aralarındaki konuda haklı olduğunu kabul ediyordu ve işin aslı, eğer başını çevirip onun güzel yüzüne bakarsa pes edip inadından vaz geçerdi. Sakura onda öyle bir etki bırakmıştı ki haklı dahi olsa ona kırılamazdı. Bu onun için o kadar zordu ki...
"Seni dinliyorum," dedi bakışlarını tavana dikip. Sakura'ya bakmamak için gözleri ve kalbiyle büyük bir savaş içerisindeydi.
"Neden bakmıyorsun bana?"
Bir an için başını çevirip bakmayı düşündü. Hiçbir şey umrunda değildi nasılsa. Onu öyle bir seviyordu ki bu kız onun kalbiyle oynasa bile ona bakabilirdi. Bu kadar gurursuz olabilirdi bile, Sakura'nın her zaman parlayan yeşil gözleri onu gurursuz bir adamın tekine bile çevirebilirdi ve bundan zerre pişmanlık duymazdı.
Yine de inat etmekte de kararlıydı. En azından alınganlığı geçene kadar.
"Canım istemiyor." diye kesirip attı. Oysa gayet de bakmak istiyordu.
"Sana öyle demek istemedim. Öfkeliydim ve aklımdan geçenleri düşünmeden söyledim. Demek istediğim arkadaşlarının sana yapmanı söyledikleriyle değil de, basit olsa bile kendi içinden geleni yapman gerektiğiydi."
Sakura'nın onu özellikle kırmak istemeyeceğini biliyordu. Genel olarak durup dururken kimseyi kırmazdı zaten. Ona olan tribinin uzun sürmeyeceğinden de emindi. Zaten ondan fazla uzak kalamazdı. Nefes aldığı her an onu görme arzusuyla dolup taşarken nasıl ona uzun süre trip atabilirdi ki?
"Bittiyse sınıfa geçeceğim."
Sakura umutsuzca sessiz kaldığında ona bakmadan yanından ayrıldı. Sınıfa girdiğinde Naruto ve Kiba'yla göz göze geldiler ancak sinirle başka yerlere bakıp sırasına oturdu.
Başını sırasına koyup ders başlayana kadar biraz kestirmeyi planlıyordu ki sırasına kağıttan düşen uçakla yeniden Naruto'yu buldu gözleri.
"Ne var? Benimle hâlâ konuşmaya çalışacak kadar yüzsüz müsünüz?"
"Sasuke, lütfen uzatmayalım bu konuyu. Yaptığımız bir hataydı, farkındayız gerçekten." Yüzünü farklı modlara sokarak üzgün taklidi yapsa da Sasuke bunu yemezdi.
"Orospu çocukluğu yaptıktan sonra dilediğin özürün bir manası yok ama yediğiniz boku geriye alabiliyorsanız neden olmasın."
Yedikleri haltı geriye alamazlardı elbette. Yani onlarla uzun bir süre konuşmayacağı anlamına geliyordu.
"Annem orospu değil ama belalı olduğunu düşünürsek... Başına bela olduğum için özür dilerim, Sasuke!" Sırasından fırlayıp Sasuke'nin yanına geldiğinde, her birine duyduğu öfkeyle Naruto'nun bacak arasına tekmesini geçirdi Sasuke.
"Siktirin gidin, pezevenkler."
•
🍌Naruto ve Havarileri🍌
Naruto, sizi ekledi
Naruto:
Sasuke kurbanın olayım gel barışalım
Senin için kurban falan bile keserim
Nolur ühüüüüü
Sasuke:
Ya amına koyayım ben senin
İlla engel mi atayım ha
Almasana beni şuraya
Leş gibi ortam
Sai:
Ayb
Anılarımız var burada
Leş falan yakışmadı
Kiba:
Sai'deki yüzsüzlük nasıl bir yüzsüzlük bilmiyorum ama farklı bir boyutta ya cidden
Neji:
Ortalık karışacak gibi hissediyorum
Sasuke:
Leş falan yakışmadı
•
•
Ya sen harbiden ne yüzsüz bir herifsin
Anılarımızı sikeyim bu arada
Önce anılarımızı
Sonra da sizinle ani yaratan sikik aklımı sikeyim cidden
Sai:
Hazır sen gelmişken şerefsizlik yapasım geldi yine
Kiba:
Lütfen yapma
Bir kaosu daha kaldıramaz bünyem
Sai:
Naruto sırf oyunda boss kesmede ona yardım et diye kulun köpeğin oluyor
Seni sevdiğinden değil yani
Asıl düşmanları gör dedim
Sasuke:
Evet biliyorum amk
Boss keseceği zaman yalvarır bana o
Hepinizi teker teker sikeyim madem aldınız
Almayın beni bir daha
Götünüzü dilerim yoksa
Naruto:
Katiyen yalan
Boss kesebildim ben ayrıca
Sai:
Ben şok
Gerçekten de götümü mü diliyorsun?
Nazlandığını biliyordum ama böyle pat diye beklemiyordum
Sasuke:
Sikeyim diyecektim
Götünün neyini dileyeyim
Boss kesebildim ben ayrıca
•
•
Sen anca kız kesersin
Boss değil
Kiba:
Sasuke muhabbet koyu bakıyorum
Kalsana biraz daha kanka
Sasuke:
Bu oyunlara gelmem amcıklar
Alanın parmaklarını teker teker teker siker montelerim sonra
Fici bitiremiyorum bir türlü, sonu gelmiyor resmen
Kene gibi yapıştı
Yazmaktan da sıkıldım valla bitse de kurtulsam
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro