Ya Meraktan Ya ...
Aksiyonun en heyecanlı yerinde öyle bir canım yanmıştı ki sadece
''Yandım Allah!...''
Diyerek anırıyordum.Bu gece işler daha fazla nasıl karmaşık bir hal alabilirdi ki?
Dansçı sevgilim üzerimde direk dansı yapmaya kalkınca çüküm orta yerinden kırılmıştı işte.Düğün günümde müstakbel karımın kaçırılışını izah edememişken aynı gece orta yerinden dal misali kırılan çükümü nasıl izah edecektim.
Ne demişler adamın başına ne gelirse ya meraktan ya ...
Gökçe her ne kadar ambulans çağırmayı istese de bunu kabul etmem mümkün değildi.Daha hastahaneye varamadan tüm medya'nın son dakika haberlerine düşerdim.Başa gelen çekilecekti de nasıl çekilecekti.Zar zor da olsa üzerime bir bornoz geçirip Gökçe ile beraber otoparka inmiştim.Gökçe'nin arabasıyla özel bir hastahaneye gitmek en akılcı çözüm olacaktı.
Geçen her saniye de canım biraz daha fazla yanıyordu.Kesin ahını aldığım kadınlardan birinin bedduası tutmuştu.
Hatırladım Nilay dı galiba...Hatta mesaj atmıştı bana
''Umarım bir gün birisi çükünü kesip tuvalete atıp sifonu çekerde,kadın ırkı senin gibi bir adiden daha kurtulur...''
Eğer bu beladan kurtulup hükümdarlığımın kurulu olduğu yegane organımı hayata döndürmeyi başarabilirsem gidip o kızı bulup helallik almam lazımdı.Neme lazım kadının duası tutuyordu.Allah'tan mesaja
''Allah seni top etsinde kız futbol takımı kurup sana vuralım top niyetine ''
falan dememişti hani.
Nihayetinde hastahaneye gelmiştik,gelmiştik de Acil deki doktor kadındı.Nasıl söyleyecektim ona neyim olduğunu.Kadın doktor neredeyse dövecekti beni.O beni sıkıştırdıkça ben neyim olduğunu söylemekten kaçıyordum.Acaba tanımış mıydı ki?
''Aaaa beyefendi sıktınız ama,benden başka acil doktoru yok.Neyiniz olduğunu söyleyin de ona göre çare bulalım ve uzman doktor çağıralım.''
''Şey nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum''
''Söyleyin beyefendi bunda çekinilecek bir şey yok.''
''Şey...''
''Ney?''
''Şey işte anlayın...''
''Neyi anlayayım beyefendi?''
''Şeyim benim ufaklık uf oldu.''
''Çocuğunuz mu? Nerede o ?''
''Yok yanlış anladınız. Benim çocuğum yok.Anlayın benim ufaklık işte...''
Doktor durumun vehametini anladığında içinde tuttuğu kahkahaya daha fazla sahip çıkamamış ve yüzüme hönküre hönküre gülmeye başlamıştı.Kısa yollu bir muayene yaptıktan sonra yanındaki hemşireyle konuşmaya başlamıştı.
İşte o an duyduklarım yüzünden kaçacak delik arar olmuştum...
''Özge canım Beyin Cerrahı Osman Atar hocayı arayalım.Konunun Profösörü o nasıl olsa...''
''Esra doktorum,hocanın kızı evleniyordu bugün gelemez ki başkasını çağırsak?''
''Yok düğün olmamış ,tam nikah kıyılacakken birisi gelip gelini kaçırmaya kalkmış...''
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro