⊹19⊹
Pahalı otel odasına girerken zihnini boşaltmaya çalışıyordu. Kafası çok doluydu, özellikle de kapısına kadar gelen Taehyung'la aralarında geçen bir takım temaslardan sonra.
Onu mavi bir jeanin içinde görünce burun kıvırmış, odasına götürüp artık kilitlemekle uğraşılmayan dolabı biraz karıştırdıktan sonra beyaz, pileli tenisçi eteğini eline almıştı ve sahiden de söylediği gibi yatakta oturmuş kendisini bekleyen Jungkook'a ilerleyip düğmesiyle fermuarından ağır ağır kurtulduğu pantolonu çıkararak kusursuz, beyaz bacaklara daha çok yakışan eteği giydirmişti. Genç olan tüm bu garip an boyunca bakışların dantelli iç çamaşırında gezindiğinin de farkındaydı.
Şimdi ise burdalardı, üzerindeki yarım saat önce yaşanılanların kanıtı beyaz etek, askılı bir crop ve çok sevdiği pembe peluş montu ile Taehyung'un onu ilk çağırdığı otele gelmişlerdi ve Jungkook tam olarak nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu. Onu her ne kadar tanısa da hakkında bildikleri sınırlıydı. Hiç yakın olmaya çalışmamış, uzun uzun sohbetler etmemişti. Eğer etmiş olsaydı içinde bulundukları durum muhtemelen daha garip bir hal alırdı.
Taehyung odanın ortasındaki geniş yatağa bacaklarını açarak otururken boydan boya pencere olan taraftaki manzarayı izlemekle meşguldü. İçerisi yeteri kadar sıcak olduğu için peluş montu üstünden sıyırıp çıkardı ve boş koltuğa attı. İştah açıcı geniş, kemikli omuzları şimdi gözler önündeydi. Yıllardır takı işinde olan Taehyung bu görüntüyü incelerken ilhamla dolduğunu hissetti. Onu ilk defa etekle canlı canlı görüyordu. Daha önce bedeninin her bir zerresini fotoğraflardan görmüş de olsa yüzüyle bir bütün olarak tanıklık ettiğinde daha güzel gelmişti. Boynundan, omuzlarından ve hatta ince belinden dolanan taşlı zincirler tenine çok yakışırdı. Onu hayalinde soyup giydirirken çoktan alt tarafında hareketlenmeler başlamıştı.
Üzerindeki yoğun bakışlar Jungkook'u yatakta oturan adama bakmaya zorladığında artık başlaması gerektiğinin farkındaydı. Çok büyük konuşmuştu. Daha önce sayısız deneyimi de olsa herkesin sevdiği, sevmediği şeyler farklıydı. Sosyal medyadan tanıdığı kadarıyla biliyordu onu nasıl çıldırtacağını fakat klavyeden yazmakla uygulamak da her zaman farklı olurdu. Bunu bir savaş olarak görüp zaferi kafasına takmış olan Jungkook için işini ihtimallere bırakmak tehlikeliydi. Hamlesini güzel oynaması şarttı. Bu yüzden muhtemelen güzelinden bir ağız işi bekleyen Taehyung'u şaşırtmak için eteğini iki yandan yukarı doğru kaldırıp iç çamaşırının lastiklerine parmaklarını geçirdi ve dantelli, beyaz kumaşın bacaklarından sıyrılıp düşmesini sağladı. Eteğinin altını saklamaya özen göstererek ayağındaki spor ayakkabılarını da tek tek çıkardı ve parmak uçlarında ona doğru ilerledi. Daha o ne olduğunu anlayamadan da dizlerini iki yanına koyarak kucağına çıktı.
Taehyung'un elleri refleksle, göğsünü tamamen onun göğsüne yaslamış bedenin ince belini kavramıştı. Boynuna dolanmış kollar kaçmasına izin vermezken aniden dudaklarına kapanan dudaklar ondan ıslak, aceleci bir öpücük çalıp şapırtı sesleriyle geri çekilmişti. Ardından da kollarından birini çekip simli, açık pembe rujunun dudağının dışına bulaşan kısmını serçe parmağıyla silmişti. Her şey o kadar hızlı ve baş döndürücüydü ki tepki verecek zaman bulamadı. Neye uğradığına şaşırmakla meşguldu. Bu esnada cilveli tavırlarla kendi serçe parmağını yalayan çocuğun üstünde büyük etkiler bırakan bakışlarına daha fazla dayanamayıp bileğini havada yakaladı ve kendisine göre zayıf bedeni tek hamlede ters çevirip altına aldı. Tepki göstermesine izin vermeden de dudaklarına kapandı tekrardan.
Bu seferki gerçekten hararetli ve vahşi bir öpüşmeydi, Taehyung dolgun alt dudağı her kavrayıp sıkıştırdığı anda ilk defa öpüştükleri gerçeğiyle sarsılıyordu. Bir taraftan o nefret ettiği ve intikam almak istediği çocukken diğer taraftan açlığını uzun süre hissettiği kediciğiydi. Şu an hangi tarafın daha baskın olduğunu bilememenin yarattığı karmaşa daha da hırslandırıyordu onu. Arada tiz mırıldanmalar çıkarmasına neden olacak kadar sert öpüyordu. Bir eli sıkı sıkı ince bileği tutmaya devam ederken de diğer eli teninin açıkta olduğu her yere değmeye çalışıyordu.
Keşfetme arzusuyla dudaklarından yavaş yavaş kopup çenesine ve boynuna doğru indi. Tatlı kokulu duş jelini teninin kendi kokusuna yakıştırmıştı. Onu tadarken de bu tatlı kokunun somutlaşıp dilinde kaydığını hissedebiliyordu. Daha çoğunu, daha da çoğunu isterken belki de yaşına ve deneyimlerine yakışmayacak şekilde ileri giden ısırıkları şimdiden beyaz tende kırmızı izler bırakmaya başlamıştı.
"Ah!" Fazla ileri gittiğini gösteren acı dolu inleme ile durup başını kaldırdı ve kaşlarını çatmış kızgın çocuğun gözlerine baktı bir süre. "Ne yapıyorsun? Daha nazik olamaz mısın?" Boynundaki kızarıkların üstüne doğru kapanan parmakları sızlamalar hissettiği yeri ovarken sitemle sordu.
"Nazik mi? Sert sevdiğini sanıyordum." dedi Taehyung şaşkınlığını gizlemeye çalışırken.
"Böyle bir şeyi hiçbir zaman söylemedim. Sert değil, tutkulu severim ben." Dirsekleri üstünde yükselerek kendisine yukarıdan bakan esmer adama yaklaştı ve burunlarının birbirine sürtünmesine izin verdi. Mesajı alan Taehyung kolunu destek olmak için beline dolayarak nazikçe dudaklarına kapandı.
Az öncekine göre çok daha ağır olan bu öpücük beraberinde gelen tutkulu dokunuşlarla birlikte kabul etmek istemese de onun da hoşuna gitmişti. Jungkook bir yandan kalçalarını kaldırıp indirerek bacağına sürtünüyor, diğer yandan eteğinin altına doğru sinsice sızan eline alan tanıyordu. Dolgun kalça yanaklarından birini kavradığı gibi parmaklarının izinin çıkacağı bilinciyle sıktı. Bu hareketi çocuğun yüksek sesle inlemesine neden oldu. Ama bu defa zevk dolu bir inlemeydi.
Kasıtlı olarak deliğine temas edip geri çekilen parmak karnında kasılmalara neden olurken sabrının tükendiğini hissedebiliyordu. Üstündeki cropu tek seferde çıkarıp bir kenara fırlattı ve büyük olanı itip yatakta yanına düşmesini sağladı. Onun hâlâ giyinik olması sinirlerini bozmuştu. Yüzüne doğru eğilip "Sıra bende." diye fısıldarken parmakları mavi gömleğin düğmelerinde oyalanıyordu. Esmer teni ortaya serecek kadar çözdüğü düğmelerin yarattığı boşluğa öpücükler kondurmaya başladığında dirseklerini yatağa yaslamış onu izleyen Taehyung dudağını ısırıp başını geriye attı. Bu gece tahmin ettiğinden de uzun olacaktı.
🪞
Önceki bölüme neden hiç yorum gelmedi anlamıyorum, resmen hayal kırıklığı yaşadım. Tam ayağa kalktık, toparladık diye düşünüyordum.
Neyse, diğer bölüme kadar kendinize iyi bakın
-Bunny
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro