Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

3.3

İlk defa Zayn'in ağzından bölüm yazacağım için çok fazla heyecanlıyım. Mutlaka şarkı ile okuyun, bebeklerim.
Umarım beğenirsiniz...

~~~

Arabadan inip kapıyı kapadım ve şapkamı düzelttim. Güneş gözlüklerim ile tanınmayacağımı düşünüyordum. Bebeğimi becermek için giderken gazeteciler ile uğraşmak istemiyordum.

Düşüncem her saniyemi Kylie ile yatakta değerlendirmekti.

Kapının önüne geldiğimde zile basıp açmasını bekledim. Elimle kapıda ritm tutarak şu öldürücü anın bitmesini bekliyordum. Lanet olsun ki bu an bitmiyordu ve kapını açan yoktu. "Sikeyim!"Tıslayıp yeniden arabama doğru adımladım ve kapıyı açıp içerisinden anahtarları aldım.

Yeniden kapıya vardığımda anahtarlarla kapıyı açtım. İçeri girdiğimde kapıyı kapayıp içeride bakışlarımı gezdirdim.

Kylie neredeydi ki?

"Kylie?" İsmini seslenerek üzerimdeki kot ceketi çıkarıp yere attım. Etrafta sessizlik hakimdi ve bu durum sinirlerimi bozuyordu. Benimle oyun mu oynuyordu?

"Neredesin?" Bağırarak konuştum ve mutfak kapısından içeri baktım. Burada olmadığını görünce salona doğru adımladım.

Sıkıntıyla iç çekip salonda bakışlarımı gezdirdim. Attığı fotoğraflardan dolayı zaten penisim canımı yakmaya başlamıştı, şimdide ortalıkta olmayışı canımı sıkıyordu. Çabuk sinirlenen birisi değildim ama konu o olunca kendimi kaybediyordum.

"Siktir, neredesin?!" Bağırarak saçlarım arasından ellerimi geçirip merdivenleri çıkmaya başladım. Sakin olmalıydım, muhtemelen yatak odasındaydı. 

Odasının önüne geldiğimde hızlıca kapı kulpunu kavrayıp açtım, gördüğüm manzarı ile gözlerimi büyütüp "Sikeyim!" diye tısladım.

"Efendim, Zayn?" Sakince konuştuğunda ben penisime hakim olacak durumda değildim onun aksine. Üzerini süzererek dudağımı sertçe ısırdım.

"Mükemmel ve fazla ateşli olduğunun farkında mısın?" Siyah, jartiyerli iç çamaşırlarına bakarak titrekçe bir nefes alıp konuştum.

Gülümseyerek üzerini süzüp bir kaç adım gerilediğinde kalbim duracakmış gibi oldu. Camlardan yansıyan gün ışıkları onun beyaz cildine yansıyordu ve o bir mücevher gibi parlıyordu.

"Sanırım, evet." Kıkırdayarak mırıldandığında ona hayran kalmamak imkansızdı.

"Tanrım, Kylie" Saçlarım arasından ellerimi geçirip iç çekerek mırıldandım ve kendimi tüylü koltuğa attım. "Kızım, şu an hiç iyi değilim." Ona bakmaya devam etdikce penisim daha çok canımı yakıyordu ama ben onu becermek gücünü şu an kendimde bulamıyordum.

Tanrım, gözlerimi üzerinden çekebilirsem bunu yapacaktım ama yapamıyordum! Onu izleyerek bile boşalabilirdim.

"Çok mu aradın beni?" Bana doğru adımlamaya başladığında kafamı olumlu anlamda salladım. Büyük göğüsleri siyah şeritler arasında sıkışmıştı ve bu beni daha çok deli ediyordu.

"Bak buldun beni, bence işe koyulabilirsin." Ellerini koltuğun yanlarına yerleştirip üzerime doğru eğilerek konuştuğunda bakışlarımı yüzünde tutmakta zorluk çekiyordum. Siyah saçları omuzlarına dökülüyordu ve büyük göğüsleri tam olarak görüş açımdaydı.

Neden bir şey yapmıyordum ki ben? Sanırım beni sadece vücudu ile kısıtlamıştı, belkide beynim işlevini yitirmişti.

"Koyulabilsem keşke." Mırıldanarak konuştum ve ela gözlerine baktım. Parlıyordu, gözleri bir yıldızdan farksız olarak parlıyordu.

"Sadece..." diye mırıldandı ve yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Dolgun dudaklarına dudağıma sürttüğünde inlememek için kendimi sıkmıştım.

Bu kadın beni ne hallere getiriyordu böyle!?

"Beni yeniden keşfe çıkmalısın, tüm vücudumu." Ahlıksız sözleri ile beraber güzel yüzünde yaramazca bir gülümseme belirdi. Dolgun dudaklarını dudaklarıma bastırıp üzerlerine sıkıca bir öpücük kondurdu ve geri çekildi.

Yutkunarak gözlerimi kapadım ve hızlıca nefesler alarak gözlerimi açtım. Sanırım penisim artık delirme aşamasına geçmişti, saçlarım arasından ellerimi geçirdim.

Siyah jartiyerine dudağımı ısırarak baktım. Yatağa doğru adımlıyordu ve büyük kalçaları her adımında sallanıyordu. Penisim kalçaları arasında olmak için çok fazla sabırsızdı.

Büyük yatağın üzerine çıktığında dikkatlice onu seyrediyordum. Yatakta emeklerken tam olarak gözlerimin içine bakıyordu, nefesimi kesiyordu. Yavaşça yatağa uzandı, emeklerken.

"Artık asla sabredemem!" Ayağa kalkarak hızlıca üzerimde ki tişörtü çıkarıp yere attım. Yatağa doğru adımladığımda vücudu porselen gibiydi. Yüzünde hayran kaldığım gülümsemsi vardı ve beni bekliyordu.

Yatakta emekleyerek üzerine çıktım ve yüzüne gelen saçını kulağının arkasına iliştirdim. Elimi yanağına yerleştirerek okşadığımda gülümseyerek gözlerini kapadı. Bir melekten farksızdı, her bir detayı kusursuzdu.

Elimin altında sıcacık teni vardı, yavaşça dudaklarımızı birleştirdim. Sanki tam olarak bunu bekliyormuş gibi hemen öpücüğüme karşılık verdi. Dudaklarını aralayıp dilimi içeri aldığında onu tutkuyla öpmeye başladım. Ellerim vücudunda geziniyordu, her bir ayrıntısında.

Hala yanağında olan elim sıkı sıkı tutundu ona, o da bileğimi sıkıca tuttu. Alt dudağını dişlerim arasına alıp çekiştirdiğimde dudakları arasından kaçan inleme, beni deli etmeye yetmişti.

Hızlıca yüzünün her bir kısmına öpücükler kondurmaya başladım, sütyenin kopçasını bulduğumda beklemeden açmıştım. Ellerini dövmeli gövdemde gezdiriyordu. Büyük göğüsleri sertbest kaldığında hiç beklemeden dudaklarımı onlarla buluşturdum.

Vücudu yükseldiğinde dudakları arasından derin bir inleme kaçtı. Göğüs ucunu emerken diğer elim tüm vücudu üzerinde dolaşıyordu. Dişlerim arasına alıp çekiştirdiğimde dolgun dudakları arasından küçük bir çığlık kaçtı.

Canını yakıyor muydum? Yakarsam bile pek duracağım söylenmezdi.

Eli pantolonumun kemerine gitmişti, çözmeye çalışırken aynı zamanda inliyordu. Göğüsleri yumuşacaktı ve bu beni daha çok etkiliyordu. Küçük bir bebek gibi göğüslerini ses çıkararak emdim.

"Zayn" İsmimi dudakları arasından inleme şeklinde duymak onur vericiydi. Kafamı kaldırıp hızlıca dudaklarımızı buluşturdum. Üst dudağını emereken, alt dudağımı emerek bana karşılık veriyordu. Islak dili dudaklarım arasındayken bu durum tamamen ateşliydi.

Doğrulduğumda dizlerim üzerinde durarak ona baktım. Siyah saçları omuzlarına dağılmıştı, dudakları şişti ve göğüsleri hızlıca inip kalkıyordu.

"Tanrı aşkına, çok güzelsin." Boğukça konuşarak ona bakmaya devam ederken gürültülü bir şekilde kemerimi çıkarıp yere attım. Şirince gülümsemesi ile doğruldu ve dudaklarını karın kaslarıma bastırdı. Kısıkça inleyip başımı aşağı eğdim ve onun dolgun dudaklarını takip ettim.

İnleyerek onu omuzlarından tutup geri yatırdım. Dudakları üzerine ıslak bir öpücük bırakıp doğruldum ve pantolonumu hızlıca çıkardım. Komidine bakışlarımı çevirdiğimde "Demek şarap ha?" Diye mırıldandım.

Gülerek kafasını salladığında şişeyi aldım ve kapağını açtım. "Bunu senin üzerinden içmeyi düşünyorum." Dudakları aralandığında kıkırtısı kulaklarıma dolmuştu. "Bunu yapabilirsin." Kafasını olumlu anlamda sallayıp konuştu.

Şişeyi biraz yukarı kaldırıp göğüs arasına doğru kırmızı sıvıyı dökmeye başladım. Gülüşleri, onun eğlendiğini gösteriyordu. Gülümseyerek dudağımı ısırdım ve son olarak karnı üzerine döktüğümde şişeyi eski yerine bıraktım.

Üzerine doğru eğilip göğüslerinin arasında dilimi gezidirip sıvıyı içmeye başladım. Yumuşacık teni davetkardı. İnlemeri ve vücudunun altımda titremesi beni de inletiyordu. Karnı üzerinde ki sıvıda dilimi gezdirip içtikden sonra öpücükler kondurmaya başladım. 

"Bu ç-çok iyi." İnleyerek mırıldandığında kafamı kaldırıp güzel yüzüne bakarak onu onayladım. Jartiyerlerini çözüp tangayı uzun bacaklarından çıkardım. Şu an tam olarak altımda çıplak durumdaydı, bu delirticiydi!

"Seni tatma zamanı geldi, bebeğim." Göz kırparak konuştuğumda mırıldanarak kısık gözleri ile bana bakmıştı. Bacaklarını aralayıp iç kısımlarına öpücükler kondurmaya başladım. Dudaklarım pembe kızlığı ile buluştuğunda aldığım tatla zevkle inledim. 

Bedeni aniden yükseldiğinde zevk dolu çığlığı kulaklarıma dolmuştu. Elimi karnına yerleştirip onu yerine sabitledim. Kızlığına dil darbeleri atmaya devam ederken, Kylie çarşafları parçalıyordu.

Gözlerimi kapayıp onu emmeye devam ettim, bu tat kesinlikle mükemmeldi. Çığlıkları her saniye daha çok artıyordu ve inlemeleri. Klitoristini emdikten sonra hafifçe ısırdığımda küçük elleri saçlarımı çekiştirmeye başlamıştı. Verdiği zevke yoğunlaşıyordum sadece, kızlığının her bir terafına öpücükler kondurmaya başladım.

Ağzıma zevk suyu dağıldığında "Zayn" diye ismimi fazla güçlü bir şekilde inlemişti. Dilimi son kez kızlığına sürtüp doğruldum ve hızlıca baksırımı çıkardım. "Lütfen, çabuk." Aynı benim gibi sabırsızdı ve içini doldurmam için yalvarıyordu.

Üzerinde yerimi alıp bacakları arasında yerleştim ve penisimi ileri doğru ittirip hızlıca içini doldurdum.

"SİKTİR!" İkimizde aynı anda çığlık atmıştık. Komşuların gelme ihtimali çok büyük gibiydi. Ahhh siktir, umrumda bile değillerdi!

"Aman tanrım, Zayn. İçimdesin. Kocaman. Uzun. Fazla büyük. Ah sanırım yine ölüyorum. İçimde nabız gibi atıyorsun ve ben ahh... bu yine mükemmel."

Arzu dolu sesi ile kendimden geçip içinde hızlıca haraket etmeye başladım. Hala çok fazla dardı ve beni sıkıca sarıyordu.

Onu birde gel bana anlat, güzelim. İçinde olmak fazla mükemmel bir hiss. Canını yakmak ve yakmamak arasında gidip geliyorum ama o çığlıklarını duymak istiyorum...

İçinde her saniye gittikçe daha çok hızlanıyordum ve o altımda kıvranmaya devam ediyordu. Her haraketimde daha çok inliyordu. Kendimden geçiyordum, içinde olmak fazla iyiydi.

"Oh Zayn. Lütfen... Lütfen. Daha hızlı becer beni! Hepsini içime almak istiyorum, çok büyük.!"

Delice inlemeleri arasında konuştuğunda ona itaet ederek hızlıca penisimi kalçalarına çarpmaya başladım. Çığlıkları kulağıma dolmaya başladığında her saniye daha fazla hızlanıyordum. Ter damlaları alnımdan boynuna düşüyordu. Tırnaklarını omuzlarıma geçirip kanatırcasına çiziyordu.

Üzerine doğru çöküp göğüs ucunu dişlerim arasına aldım ve ısırdım, ısırmam ile beraber çığlık atmıştı. Çığlık atmaya devam etmesini isteyişimi görmezden gelip içinde hızlı ve fazla sert bir şekilde gidip gelmeye başladım.
O kadar hızlıydım ki penisimi takip edemez hale gelmiştim.

"Z. Tanrım... geliyorum. Zayn..." İsmimi inleyerek kafasını geri attığında tüm vücudu titriyordu. Onunla beraber inleyip hızlıca haraketlerime devam ettim.

Bacaklarının titreyişi ile çığlık atıp boşaldı. Penisimi içinden çıkardım, çıkardığım an penisime akmıştı sıvı. Bundan daha seksi ne olabilirdi ki?

Aşağı doğru kaydım ve dilimi kızlığına gömdüm. Aldığım tat... bundan daha iyisi olamazdı.

"Kahretsin... Siktir, Zayn. SİKTİR!" İnleyerek konuştuğunda kızlığı üzerine öpücük kondurup geri çekildim. Ben hala boşalamamıştım ve bana yardım etmesi gerekti.

Yatağa uzanıp "Onu ağzına al bebeğim." dedim. Yaramazca gülümsemesi yüzünde yerini aldığında yatakta doğruldu ve penisimi küçük elleri ile kavradı. Dudağımı ısırarak ona baktım.

Dudakları penisimi kavradığında dudaklarım arasından derin bir inleyiş kaçtı. Siktir o dudaklar... ölüm sebebim olacaktı!

Dilini aynı anda kullanıp beni emmeye başladığında saçlarına elimi attım. Saçlarını tek elimle toplayıp inleyerek kalçamı yukarı kaldırdım ve kendimi sıcak ağzına doğru ittirdim.

Tıslayarak boğukça inledim ve gözlerimi kapadım. Beni her çektiğinde aldığım zevk tüm vücudumu uyuşturuyordu.

Belinden tutup onu hızlıca üzerime çektiğimde dudaklarından akan sıvıyı sildim. Ellerini göğüslerim üzerine yerleştirdiğinde beni içine almıştı. İkimizde aynı anda inlediğimizde kalçalarını haraket ettirmeye başladı.

"Sikeyim. İşte böyle...Çok iyi, güzelim. Devam et!" İnleyerek konuştum ve ona yardım ederek ellerimi kalçalarına yerleştirdim.

Tırnaklarını karnıma geçirip üzerimde çok hızlı bir şekilde zıplamaya devam etti. Kafasını geriye atıp inliyordu, büyük göğüsleri sallanıyordu. Kalçasına sertçe şaplak atıp inledim.

Yatak kırılacakmış gibi sallanıyordu, odayı onun çığlıkları ve benim inleyişlerim dolduruyordu. Sıcacıktı, beni tamamen sarıyordu.

"Siktir, hızlı bebeğim. Geliyorum." Kalçamı yukarı kaldırıp hızlıca ona çarpmaya başladığımda gözlerini kapayıp zevkle inliyordu. Vücudu terliydi ve parlıyordu.

Boğukça inlediğimde menilerimi içine bırakmıştım. Kucağımda durduğunda gözlerimi kapayıp sakinleşmeye çalıştım. Onun nefes alışları kulağıma doluyordu. Üzerimden kalkıp kendini yatağın yan tarafına attı.

Gözlerimi açıp kafamı yan tarafa çevirerek ona baktım. Dolgun dudakları aralık, gözleri kapalı, saçları dağınıktı.

"Bu mükemmeldi bebeğim, çok iyiydi." Kafamı ona doğru çevirip konuştum.

Gözlerini açıp yüzünde ki sıcacık gülümsemesi ile bana doğru döndü. O kalbimi ısıtan tek kadındı, hayatımı güzelleştiren.

"Sana aşığım." Doğrularak yavaşça kollarım arasına girdiğinde söylediği ile derince gülümsedim. Dövmeli kollarıma sıkıca narin vücuduna sardım. Bana sadece mutluluk, huzur ve sevgi getiriyordu.

"Beniml evlen o zaman." Dudaklarım arasından sözler aniden çıkmıştı. Kesinlikle pişman değildim, o tüm benliği ile sonsuzadek bana ait olmalıydı.

Kafasını hızlıca kaldırıp irice açtığı gözleri ile bana baktı. Çok tatlıydı.

"Ne dedin sen?" Kaşlarını çatarak şaşkınca sordu. Dudakları aralık bir şekilde şaşkınca bana bakmaya devam ediyordu. Bu haline gülümsedim.

"Benimle evlen dedim sadece. Karım ol yani."

~~~

Ayh ben bu bölümü çok fazla beğendim. İşte sonunda evlenme teklifi değişik bir şekilde olsada geldi.

Bu arada 20k olmamıza çok az kaldı yaaa, hepnize çokkkkkkkkkkkkkk teşekkür ederim.

İyi okumalar. Sizleri seviyorum, tavşancıklarım

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro