Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

6 - Mariette

VI

Mariette

Philippe'i karaya çıkacağı Kraliyet Denizyolları'nın avlusunda bekleyen Madam Descoings ile Joseph, Agathe'ın yüzündeki değişiklik karşısında şaşırdılar.

— Annen iki ay içinde on yıl yaşlandı, dedi Madam Descoings Joseph'e kucaklaşmalar arasında, iki bavulun gemiden çıkarıldığı sırada.

— Merhaba Descoings anne! Albayın eski bakkal kadına yönelttiği sevgi dolu söz bu oldu; oysa Joseph de ona sevgiyle, Descoings ana diye seslenirdi.

— Araba için ödeyecek paramız yok, dedi Agathe, yakınan bir sesle.

— Bende var, diye yanıt verdi genç ressam. Kardeşimin teni çok güzel bir renk almış, dedi Philippe'i görünce.

— Evet, dedi Philippe, zift gibi karardım, ama sen değişmemişsin bızdık.

O zaman yirmi bir yaşında olan ve onu sıkıntılı günlerinde desteklemiş birkaç dostu tarafından beğenilen Joseph gücünü duyumsuyordu, yeteneğinin de bilincindeydi; yaşamını bilime, edebiyata, politikaya ve felsefeye adamış gençlerin oluşturduğu bir toplulukta resim sanatını temsil ediyordu; dolayısıyla kardeşinin şu jestiyle daha da belirginleştirdiği küçümseyici ifadesi onu kırdı: Philippe küçük bir çocuğun kulağını büker gibi onun kulağını bükmüştü. Agathe, Madam Descoings'de ve Joseph'te sevgi gösterilerinin yerini bir tür soğukluğun aldığını gördü, ama Philippe'in sürgünde olduğu sırada çektiği acılardan söz ederek her şeyi düzeltti.

Çok alçak sesle savurgan, diye adlandırdığı çocuğun dönüşünü bir bayram günü gibi kutlamak isteyen Madam Descoings olabildiğince en güzel akşam yemeğini hazırlamış, bu yemeğe yaşlı Claparon ve Desroches baba da davet edilmişti. Evin bütün dostları gelecekti, akşam vakti geldiler. Joseph, dernek arkadaşları Léon Giraud'ya, d'Arthez'e, Michel Chrestien'a, Fulgence Ridal'e ve Bianchon'a haber vermişti. Madam Descoings, sözde üvey oğlu Bixiou'ya gençler arasında bir "ekarte"[18] partisi düzenleneceğini söyledi. Babasının katı isteğiyle hukuk eğitimi görmüş olan oğul Desroches da davete katıldı. Du Bruel, Claparon, Desroches ve Rahip Loraux, Philippe'i incelediler; kaba davranışları, duruşu, içki yüzünden bozulmuş sesi, halka özgü boş ve parlak sözleri ile bakışları onları ürküttü. Bu yüzden, Joseph oyun masalarını düzenlerken, en sadık dostları Agathe'ın etrafını çevirip ona, "Philippe'i ne yapmayı düşünüyorsunuz?" diye sordular.

— Bilmiyorum, dedi, ama hâlâ Bourbon'lara hizmet etmek istemiyor.

— Fransa'da ona göre bir görev bulmak çok güç. Yeniden orduya dönmezse, sivil yönetimde hemen bir işe yerleşemez, dedi yaşlı du Bruel. Elbette Philippe oğlum gibi, tiyatro oyunlarıyla servet yapma olanağı bulamayacaktır. Bunu görmek için onu dinlemek yeterli.

Agathe yanıt verdiği sırada gözlerinin hareketinden herkes Philippe'in geleceğinin onu ne kadar kaygılandırdığını anladı, dostlarından hiçbirinin de ona gösterecek çaresi olmadığı için hepsi de sustu. Philippe, oğul Desroches ve Bixiou ekarte oynamaya başladılar, o sıralar bu oyuna aşırı düşkünlük vardı.

— Descoings ana, kardeşimin oyun oynamak için parası yok, dedi Joseph gelip bu iyi yürekli, bu eşsiz kadının kulağına eğilerek. Kraliyet Piyango İdaresi'nin bu gediklisi gidip yirmi frank getirerek Joseph'e verdi, o da bu parayı gizlice kardeşinin eline sıkıştırdı.

Herkes gelmişti. İki masa boston oyunu için hazırlandı ve gece canlandı. Philippe kötü oyuncu olduğunu gösterdi. Önce çok kazandı, sonra kaybetti; daha sonra da, saat on bire doğru, oğul Desroches'a ve Bixiou'ya elli frank borçlandı. Ekarte masasındaki gürültü patırtı ve tartışmalar birçok kez boston oynayan dingin oyuncuların kulaklarında çınladı, bunlar belli etmeden Philippe'e baktılar. Philippe o kadar kötü bir yaradılışın kanıtlarını ortaya döktü ki, zaten o da pek matah biri olmayan oğul Desroches'la yaptığı son kavgada baba Desroches, oğlu haklı olsa da haksız buldu ve ona oyun oynamayı yasakladı. Madam Descoings de torununa aynı şekilde davrandı; torun da Philippe'in anlamadığı esprili sözler sarf etmeye başlamıştı, ama bu sözler bu acımasız alaycıyı tehlikeye sokabilirdi, hele onun bu iğneli oklardan biri albayın o kalın kafasına girmiş olsaydı.

— Yorgun olmalısın, dedi Agathe oğlunun kulağına, gel de yat.

— Çok gezen çok bilir, dedi Bixiou gülümseyerek, albay ile Madam Bridau dışarıya çıktıklarında.

Gün doğarken kalkan ve erken yatan Joseph, bu gece toplantısının sonunu göremedi. Ertesi sabah Agathe ve Madam Descoings ilk odada kahvaltı hazırlarken, bu gece toplantılarının, Madam Descoings'in deyimiyle, Philippe bu oyuna devam ederse, çok pahalıya mal olacağını düşünmekten kendilerini alamadılar. O zaman yetmiş altı yaşında olan bu yaşlı kadın mobilyalarını satıp ikinci kattaki dairesini boşaltmayı –ki bu ev sahibinin canına minnetti–, Agathe'ın salonunu yatak odası yapmayı, ilk odayı da ortak yemek salonuna dönüştürmeyi önerdi. Böylece yılda yedi yüz frank tasarruf sağlanacak, masraflardaki bu azaltma, bir işe yerleşinceye kadar Philippe'e ayda elli frank vermeyi olanaklı kılacaktı. Agathe bu özveriyi kabul etti. Albay aşağıya indiğinde, annesi ona küçük odasında rahat edip etmediğini sordu, o sırada iki dul ona ailenin durumunu açıkladı. Madam Descoings ile Agathe gelirlerini birleştirip beş bin üç yüz franlık bir gelire sahip oluyorlardı, bu miktarın dört bin frankı Madam Descoings'in ömür boyu geliriydi. Altı aydır Madam Descoings, torunu Bixiou'ya altı yüz frank, Joseph'e de yine altı yüz frank veriyordu; gelirinin geri kalanı, Agathe'ınki gibi eve ve bakımlarına gidiyordu. Biriktirilmiş bütün para yok olmuştu.

— Sakin olun, dedi albay, iş arayacağım, size yük olmayacağım; şimdilik bir lokma ekmekle başımı sokacak bir yerden başka bir şey istemiyorum.

Agathe oğluna sarıldı, Madam Descoings de bir akşam önceki oyunda borçlandığı parayı ödemesi için Philippe'in eline yüz frank sıkıştırdı. On gün içinde mobilyaların satılması, dairenin boşaltılması ve Agathe'ın dairesindeki değişikliklerin yapılması ancak Paris'te görülen bir çabuklukla gerçekleşti. Bu on gün sırasında Philippe, öğle yemeklerinden sonra düzenli bir şekilde evden dışarıya çıkıp akşam yemeği için geri döndü; akşamları da yeniden çekip giderek, yatmak üzere ancak gece yarısına doğru geri geldi. İşte çürüğe çıkarılmış bu askerin neredeyse kurulmuş makine gibi edindiği kökleşen alışkanlıkları şunlar oldu:

Pont-Neuf üzerinde, Pontdes-Arts'dan [19] geçerken aldığı iki meteliğe çizmelerini boyatıyor, buradan gittiği Palais-Royal'de gazete okuyarak iki kadeh içki içiyor, böylece öğleyi bulduktan sonra Vivienne Sokağı'ndan geçerek Café Minerve'e gidiyor, burada liberal politikaya bulaşıyor ve eski subaylarla bilardo oynuyordu. Philippe, kazansa da kaybetse de, her zaman çeşitli içkilerden üç dört kadeh yuvarlıyor ve sokaklarda gidip gelerek, avare avare dolaşarak tekel purosu içiyordu. Akşamları Estaminet Hollandais'de[20] bir süre pipo içtikten sonra saat ona doğru yukarıya, oyun salonuna çıkıyor, burada görevli bir kişi ona bir oyun kâğıdı ve bir toplu iğne veriyordu; Philippe de kimi seçkin oyunculardan "kırmızı ve siyah" oyununun durumu hakkında bilgi alıyor ve en uygun anda on frankla oyuna giriyor, kazansa da kaybetse de, hiçbir zaman üç kezden fazla oynamıyor; kazandığında, ki hep kazanıyordu, bir fincan punç içtikten sonra yeniden çatı katına dönüyordu; ancak yolda ultraları[21] ve kraliyet muhafızlarını öldüreceğinden söz ediyor, merdivenlerde şarkı söylüyordu:

Koruyalım esenliğini imparatorluğun!

Onu duyan zavallı annesi, "Bu akşam neşesi yerinde Philippe'in" diyor ve punçun, öteki içkilerin, tütünün o çok pis kokularından yakınmadan ona sarılmak, onu öpmek üzere yukarıya çıkıyordu.

— Benden herhalde memnunsun anneciğim, öyle değil mi? dedi ona Ocak sonuna doğru. Dünyanın en düzenli yaşamını sürüyorum.

Philippe eski arkadaşlarıyla restoranda beş kez akşam yemeği yemişti. Bu eski askerler İmparator'un kurtarılması için bir denizaltı yapımının yarattığı umutlardan söz ederek, birbirlerine işlerinin durumunu anlatmışlardı. Philippe yeniden kavuştuğu eski arkadaşları içinde, bölüğünde ilk kez göreve başladığı Muhafız Süvari Birliği'nden Giroudeau adındaki yaşlı yüzbaşıyı özellikle seviyordu. Philippe bu eski süvari sayesinde alkollü içkilere, purolara, kumara bir dördüncü tekerlek ekleyerek, Rabelais'nin "şeytanın arabası" adını verebileceği şeyi tamamlamış oldu.

Şubat ayı başında bir akşam Giroudeau, Philippe'i yemekten sonra La Gaieté adlı tiyatroda yeğeni Finot'nun çıkardığı küçük bir tiyatro gazetesine ayrılmış bir locaya götürdü; Finot bu gazetenin hesaplarını tutuyor, yazılarını yazıyor, kuşaklarını hazırlayıp kontrol ediyordu. Anayasa karşıtı Bonapartçı subayların modasına uygun olarak giyinmiş, üstlerinde kare yakalı, çeneye kadar düğmeli, topuklara kadar inen, yakasında rozeti, geniş bir redingot, ellerinde örgülü deriden bir kordonla tuttukları elma biçiminde kurşunlu topuzu ile birer hezaren baston olan bu iki eski asker, kendi deyimleriyle söylemek gerekirse, kafayı bulmuşlardı ve locaya girerken birbirlerine içlerini döküyorlardı. Çeşit çeşitli likör şişesinden ve kadehlerinden çıkan buharlar arasında Giroudeau, Philippe'e sahnede Florentine adında küçük, tombul, çevik bir kızı gösterdi; kızın gösterdiği yakınlık ve sevgi, loca için olduğu gibi, tiyatro gazetesinin gücünden ileri geliyordu.

— Ama, dedi Philippe, senin gibi kıranta yaşlı bir askere gösterdiği yakınlık nereye kadar gidiyor?

— Tanrı'ya şükür, diye yanıt verdi Giroudeau, şanlı üniformamızın eski ilkelerinden vazgeçmedim! Bir kadın için hiçbir zaman beş para harcamadım.

— Nasıl olur? dedi Philippe bir parmağını sol gözünün üstüne koyarak.

— Olur, dedi Giroudeau. Ama aramızda kalsın, gazetenin bu işte büyük rolü var. Yarın iki satırla yönetime Matmazel Florentine'i dans ettirmesini salık vereceğiz. İnan bana yavrum, çok mutluyum.

Philippe şöyle düşündü:

— Eh! Bu saygıdeğer Giroudeau, dizim gibi parlak kafasına, kırk sekiz yaşına, koca göbeğine, bağcı suratına benzeyen suratına, patates gibi burnuna karşın, bir figüran kızın dostu ise, benim Paris'in en ünlü kadın oyuncusunun dostu olmam gerekir... Nerede bulunur bu? dedi Giroudeau'ya yüksek sesle.

— Bu akşam sana Florentine'in evini göstereceğim. Sevgilim tiyatrodan ayda yalnızca elli frank alıyor, ama ona ayda beş yüz frank veren Cardot adında eski bir ipekli kumaş tüccarı sayesinde hâlâ oldukça iyi geçinip gidiyor!

— Ya! Ama?.. diye sordu kıskanan Philippe.

— Yok canım! dedi Giroudeau, gerçek aşkın gözü kördür.

Tiyatrodan sonra Giroudeau, Philippe'i Matmazel Florentine'in evine götürdü; ev tiyatrodan iki adım uzakta, Crussol Sokağı'ndaydı.

— Düzgün davranalım, dedi Giroudeau. Florentine annesiyle birlikte oturuyor; anlıyor musun, benim yalnızca birine bile ödeyecek param yok, hem kadın öz annesi. Bu kadın kapıcıydı, ama zekâdan yoksun değildir; adı Cabirolle, sen ona "madam" diye seslen, buna çok önem verir.

Florentine'in o akşam evinde konuk olarak Marie Godeschal adında bir arkadaşı vardı, bir melek kadar güzeldi, bir dansçı kadar da soğuktu, zaten Vestris'in[22] öğrencisiydi, Vestris koreografi açısından onda en büyük geleceği öngörüyordu. O zaman Le Panorama Dramatique'te[23] Mariette adıyla çalışmak isteyen Matmazel Godeschal, bir kraliyet baş mabeyincisinin desteğine güveniyordu, Vestris onu bu kişiyle uzun süredir tanıştırmayı düşünüyordu. Bu dönemde hâlâ dinç olan Vestris, öğrencisini henüz yeterince yetişmiş bulmuyordu. Hırslı Marie Godeschal, Mariette takma adını ünlü kıldı, ama hırsı da çok övgüye değer oldu. Dava vekili Derville'in yanında yardımcı olarak çalışan bir erkek kardeşi vardı. Yetim ve yoksul olan, ama birbirini seven bu iki kardeş yaşamı Paris'te nasıl ise öyle görmüşlerdi. Biri kız kardeşini baş göz etmek için dava vekili olmak istiyor ve günde on metelikle geçiniyordu, öteki ise erkek kardeşine bir noterlik satın almak için dansçı olmaya ve güzelliğinden ve bacaklarından yararlanmaya serinkanlılıkla karar vermişti. Birbirlerine karşı besledikleri duyguları, çıkarları ve ortak yaşamları dışında her şey onlar için, vaktiyle Romalılar ve İbraniler için olduğu gibi barbarca, yabancı ve düşmancaydı. Böylesine güzel ve hiçbir şeyin bozmayacağı bu dostluk, yakından tanıyanlara Mariette'i anlatmış oluyordu. İki kardeş o zaman Eski Temple Sokağı'nda bir evin sekizinci katında oturuyorlardı. Mariette on yaşında çalışmaya başlamıştı, şimdi on altı yaşındaydı. Ne yazık! Tuvaleti biraz eksik olduğundan, tavşan tüyünden bir kaşmir şalın altında gizlenmiş, şosonlar giymiş, basma pamuklu kumaşa bürünmüş, bakımsız haliyle o çıtı pıtı güzelliği, ancak işçi kızların ardında koşmaya ve mutsuz güzellerin izini sürmeye kendilerini vermiş Parisli erkekler tarafından keşfedilebilirdi.

Philippe, Mariette'e âşık oldu. Mariette, Philippe'te Süvari Muhafız Birliği komutanını, İmparator'un emir subayını, yirmi yedi yaşında bir genci bulmuş ve Philippe'in Giroudeau'ya açıkça üstünlüğü yüzünden, kendisini Florentine'den üstün görmenin hazzına kavuşmuştu.

Florentine ile Giroudeau'ya gelince, Giroudeau arkadaşını mutlu etmek, Florentine de bu kız arkadaşına bir koruyucu sağlamak için, Mariette ile Philippe'i bir danışıklı evlilik yapmaya ittiler. Bu deyim krallar ve kraliçeler için geçerli denk olmayan evlilik[24] deyimine eşittir. Philippe, evden çıkarken Giroudeau'ya yoksulluğundan söz açtı, ama bu kurnaz ve sinsi adam onun içini adamakıllı rahat ettirdi.

— Yeğenim Finot'ya senden söz edeceğim, dedi Giroudeau. Bak Philippe, şimdi sivillerin ve sözlerin saltanatı var, boyun eğelim. Bugün yazı takımı her şeye kadir. Mürekkep barutun yerini aldı. Söz de merminin yerine geçiyor. Ne de olsa bu bacaksız gazete yazarı çok akıllıdır, oldukça da iyi yüreklidir. Yarın gazeteye gelip beni gör, yeğenime senin durumunla ilgili bir iki söz etmiş olacağım. Bir süre sonra herhangi bir gazetede bir işin olur. Şu sırada hiçbir şeyi olmadığı, ne anlaşması ne de bir işe başlama olanağı olduğu için seni seçen (sakın aldanma) Mariette, ki ona senin benim gibi bir gazetede çalışacağını söyledim, seni sen olduğun için sevdiğini sana kanıtlayacak, sen de buna inanacaksın! Benim gibi yap, elinden geldiğince onu hep figüran olarak bırak! Ben o kadar âşıktım ki, Florentine dansçı olmak isteyince, Finot'dan bunu sağlamasını istedim; ama yeğenim bana, "Kız yetenekli, değil mi? Eh, o zaman dansçılığa başlayınca seni kapı dışarı edecektir" dedi. Ah! Finot işte böyledir. Pek becerikli biriyle tanışmış olacaksın.

Ertesi gün saat dörde doğru, Philippe kendisini Sentier Sokağı'nda küçük bir asma katta buldu, içeride yırtıcı bir hayvan gibi bir tür kedi tuzaklı kafes içine hapsedilmiş olan Giroudeau'yu fark etti; küçük bir soba, küçük bir masa, iki küçük sandalye ve soba için kesilmiş küçük odunlar gözüne çarptı. Buradaki düzen kapının üzerinde siyah harflerle basılı Abonman bürosu şeklinde büyülü iki sözcükle ve elle yazılıp demir kafesin üstüne tutturulmuş Kasa sözcüğüyle belirlenmişti. Yüzbaşının oturduğu yerin karşısındaki duvar boyunca bir arkalıksız kanepe vardı, bu sırada orada bir kolu kesik bir savaş malulü yemek yemekteydi, Giroudeau bu adama kuşkusuz yüzünün Mısırlılara özgü renginden dolayı Acur diye sesleniyordu.

— Güzel! dedi Philippe odayı inceleyerek. Ne yapıyorsun burada, sen ki Eylau'da o zavallı Albay Chabert'in gerçekleştirdiği saldırıya katıldın? Hay Allah kahretsin! Bin kere Allah kahretsin! Şu üst rütbeli subaylar ha...

— Eh, öyle! – Bum! Bum! Makbuz kesen bir üst rütbeli subay, dedi Giroudeau siyah ipekten beresini kafasına daha iyi yerleştirerek. Hem ayrıca bu maskaralıkların sorumlu editörüyüm, dedi gazeteyi gösterip.

— Ben ki Mısır'a gittim, şimdi Timbre'e[25] gidiyorum, dedi savaş malulü.

— Sen sus Acur, dedi Giroudeau, Montmirail Savaşı'nda İmparator'un buyruklarını götürmüş olan bir yiğidin karşısındasın.

— Ben de oradaydım! Kolumu orada yitirdim.

— Acur, sen burada kal, ben yeğenimin yanına çıkıyorum.

İki eski asker dördüncü katta, bir koridorun sonunda, bir tavan arasına gidip, kötü bir kanepenin üstüne uzanmış, solgun ve soğuk bakışlı bir genci buldu. Adam istifini bozmadan amcasına ve amcasının arkadaşına puro ikram etti.

— Arkadaşım, dedi Giroudeau yumuşak ve mütevazı bir tonla, işte sana sözünü ettiğim Kraliyet Süvari Muhafız Birliği'nin eski yiğit komutanı.

— Ya, öyle mi? dedi Finot, Philippe'i tepeden tırnağa süzerek. Philippe bütün gücünü yitirdi, Giroudeau da basının bu diplomatı karşısında aynı durumdaydı.

— Sevgili çocuğum, dedi Giroudeau amcalık taslamaya çalışarak, albay Texas'tan döndü.

— Oo! Texas'a, Sığınma Alanı'na gitmişsiniz. Ama Çiftçi Asker olmak için henüz çok gençsiniz.

Bu şakanın sertliğini ancak Çiftçi Asker fikrinin doğurduğu birçok gravürü, paravanayı, duvar saatini, tunç ve alçı heykeli anımsayanlar anlayabilirler; bu fikir, sonunda bu konuda birçok vodvil yazılmasına da yol açan Napoléon'la yiğit askerlerinin yazgısının büyük anısıdır ve bu fikre ilişkin en azından bir milyon belge üretilmiştir. Taşrada ücra yerlerde duvar kâğıtları üstünde hâlâ Çiftçi Asker resimleri görebilirsiniz. Eğer bu genç, Giroudeau'nun yeğeni olmasaydı, Philippe onun suratına iki tokat aşk ederdi.

— Evet, oraya gittim, orada on iki bin frankımı ve zamanımı kaybettim, dedi Philippe zorla gülümsemeye çalışarak.

— Peki hâlâ İmparator'u seviyor musunuz? diye sordu Finot.

— O benim Tanrım, dedi Philippe Bridau.

— Liberal misiniz?

— Her zaman Anayasa Muhalifleri'nden yana olacağım. Ah Foy! Ah Manuel! Ah Laffitte.[26] İşte tam istenilen insanlar! Bizi şimdi bu düşük gelirlerden kurtaracaklar!

— Öyleyse, dedi Finot soğuk bir şekilde, mutsuzluğunuzdan yararlanmanız gerekir, çünkü siz liberallerin bir kurbanısınız dostum! Düşüncenize çok önem veriyorsanız, liberal olarak kalın, ama liberalleri o Texas saçmalıklarını açığa vurmakla korkutun. Toplanan o ulusal yardım parasından metelik almadınız, değil mi? Öyleyse uygun bir durumdasınız, bu yardım paralarının hesabını sorun. Bakın, sizi neler bekliyor: Solcu milletvekillerinin korumasında yeni bir muhalefet gazetesi çıkartılıyor; siz bu gazetenin bin ekü ücretle veznedarı olacaksınız, sürekli bir iş; yirmi bin franklık bir kefalet akçesi bulmanız yeterli, bulun bu akçeyi, bir hafta içinde işe girersiniz. İş vererek sizden kurtulacaklarını öğütleyeceğim, ama bağırın, hem de yüksek sesle bağırın!

Giroudeau, Philippe'in önden birkaç basamak inmesine izin verdi; Philippe nasıl teşekkür edeceğini bilemiyordu, Giroudeau yeğenine şöyle dedi: "Bak hele! Sen ne tuhaf adamsın! Beni burada bin iki yüz franka alıkoyuyorsun."

— Gazete bir yıl dayanamayacak, diye yanıt verdi Finot. Senin için bundan daha iyisi var elimde.

— Hay Allah kahretsin! dedi Philippe, Giroudeau'ya, senin yeğenin de budala değilmiş! Onun dediği gibi, durumumdan yararlanmayı düşünmemiştim.

Akşam Café Lemblin'de, Café Minerve'de Albay Philippe, yardım toplayan, Texas'a asker yollayan, iki yüzlülükle Çiftçi Askerlerden söz eden, iyi yürekli insanları, yirmi bin franklarını yedikten ve iki yıl dolaştırdıktan sonra parasız, yoksulluk içinde bırakan liberal parti aleyhinde olmadık sözler söyledi.

— Sığınma Alanı için toplanan paraların hesabını soracağım, dedi Café Minerve'in gediklilerinden birine, o da bunu solcu gazetecilere aktardı.

Philippe, Mazarine Sokağı'ndaki evine dönmedi, Mariette'in evine gitti. Niyeti kıza, on bin abonesi olması gereken ve onun dansçılık isteklerinin ateşli bir biçimde destekleneceği bir gazetede çalışacağı haberini vermekti. Agathe ile Madam Descoings, Philippe'i korkudan ölerek beklediler, çünkü Berry dükü az önce öldürülmüştü. Ertesi gün albay öğle yemeğinden bir süre sonra eve geldi, annesi yokluğunun yol açtığı kaygılarını ona söylediğinde, Philippe öfkelendi, ergin olup olmadığını sordu.

— Hay Allah kahretsin! Size iyi bir haber getirdim, oysa sizin yas tutar gibi bir haliniz var. Berry dükü ölmüş, ee, iyi ya, biri daha eksilmiş. Ben bin ekü ücretle bir gazeteye veznedar olacağım, siz de böylece benimle ilgili sıkıntınızdan kurtuluyorsunuz.

— Öyle mi? dedi Agathe.

— Evet, benim için yirmi bin franka kefil olursanız, yalnızca on üç bin franklık gelirinizi bloke ettireceksiniz, yine de üç aylık gelirlerinizi alacaksınız.

Yaklaşık iki aydır Philippe'in ne yaptığını, onu nereye ve nasıl yerleştireceklerini araştırmaktan canı çıkan iki dul bu olasılıktan o kadar mutlu oldu ki, o sıralarda meydana gelen çeşitli kötü olayları artık düşünmedi. Akşam yaşlı du Bruel, bitik Claparon ve sert baba Desroches, bu Eski Yunan bilgeleri oybirliğine vardılar:

Tümü dul kadına oğluna kefil olmasını salık verdiler. Bereket versin, Berry dükünün öldürülmesinden önce kurulmuş olan gazete o zaman Decazes'ın basına indirdiği darbeden kurtuldu. Dul Bridau'nun bin üç yüz frankı resmi kayıtlarda bloke edilip, veznedar olarak atanmış Philippe'in kefaletine ayrılmış oldu. Bu iyi yürekli oğul, iki dula evde yatıp kalkmak ve yemek karşılığında ayda yüz frank ödemeye hemen söz verdi ve çocukların en iyisi ilan edildi. Philippe hakkında kötü düşünmüş olanlar Agathe'ı kutladılar.

— Onu yanlış değerlendirmişiz, dediler.

Joseph, kardeşinden geri kalmamak için, kendi kendine yetmeye çalıştı ve bunu başardı. Üç ay sonra, insanı şaşırtacak derecede yiyip içen, güç beğenen ve pansiyon ücretini bahane ederek iki dulu yemek masraflarına sürükleyen albay, henüz metelik vermemişti. Ne annesi, ne de Madam Descoings, incelik göstererek, bu konuda verdiği sözü anımsatmak istiyordu. Léon Gozlan'ın[27] o kadar cesurca beş pençeli kaplan diye adlandırdığı paranın bir meteliği bile Philippe'in cebinden eve aktarılmadan yıl geçti. Gerçekten de albay bu bakımdan vicdanını rahatlatmıştı: Ender olarak evde akşam yemeği yiyordu.

— Sonunda mutlu oldu, dedi annesi, rahat şimdi, bir işi var.

Bixiou, Finot ve Giroudeau'nun dostu olan Vernou'nun gazetede yazdığı yazıların etkisiyle Mariette, Panorama-Dramatique'te değil, Porte-Saint-Martin'de işe başladı; bu tiyatroda La Bégrand'ın yanında büyük sükse yaptı. Tiyatronun müdürleri arasında o zaman bir kadın oyuncuya tutulduğu için impresario olmuş, zengin ve çok gösterişli bir general bulunuyordu. Paris'te her zaman kadın oyunculara, dansçılara ve şarkıcılara vurulup da aşkı yüzünden tiyatro müdürü olmuş çok insana rastlanır. Bu general, Philippe'le Giroudeau'yu tanıyordu. Finot'nun küçük gazetesi ve Philippe'in gazetesinin yardımıyla Mariette'in dansçılığa başlaması üç subay arasında o kadar çabuk ayarlanan bir iş oldu ki, tutkular çılgınlık konusunda tam bir dayanışma içindeymiş gibi görünüyordu. Kötü niyetli Bixiou, çok geçmeden büyükannesine ve sofu Agathe'a yiğitlerin yiğidi veznedar Philippe'in Porte-Saint-Martin'in ünlü dansçısı Mariette'i sevdiğini anlattı. Bu eski haber, iki dul kadını yıldırımla vurulmuşa döndürdü: Önce Agathe dinsel duygularının etkisiyle, tiyatro oyuncusu kadınlara cehennemlik gözüyle bakıyordu, sonra her ikisine de bu kadınlar altınla yaşıyor, inci içiyor ve en büyük servetleri batırıyormuş gibi geliyordu.

— Peki, dedi annesine Joseph, kardeşimin Mariette'ine para verecek kadar budala olduğunu mu sanıyorsunuz? Bu kadınlar ancak zenginleri mahvederler.

— Şimdiden Mariette'in Opera'da işe alınacağından söz ediliyor, dedi Bixiou. Ama korkmayın, Madam Bridau, kordiplomatik Porte-Saint-Martin'de kendisini gösteriyor, bu güzel kız uzun süre oğlunuzla birlikte olamaz. Mariette'e deli gibi âşık bir büyükelçiden söz ediliyor. Başka bir haber! Claparon baba öldü, yarın gömülecek, para babası olan bankacı oğlu, en ucuzundan bir cenaze töreni yapılmasını istemiş. Bu çocuk görgüsüz. Çin'de bile bu iş böyle olmaz!

Philippe, paraya tamah ederek dansöze kendisiyle evlenmesini teklif etti; ama Opera'ya girmek üzere olan Matmazel Godeschal, albayın niyetlerini tahmin etmiş ya da bağımsızlığının serveti için ne kadar gerekli olduğunu anlamış olacak ki, albayın teklifini kabul etmedi. Bu yılın geri kalan zamanında Philippe annesini görmeye ayda en çok iki kez geldi. Peki, neredeydi? Kasasının başında, tiyatroda ya da Mariette'in evindeydi. Tutumu hakkında hiçbir bilgi Mazarine Sokağı'ndaki eve sızmadı. Giroudeau, Finot, Bixiou, Vernou, Lousteau onun zevk ve eğlence içinde yaşadığını görüyorlardı. Philippe Opera'nın yıldız dansçılarından biri olan Tullia'nın, Porte-Saint-Martin'de Mariette'in yerini alan Florentine'in, Florine'in, Matifat'nın, Coralie'nin ve Camusot'nun bütün oyunlarında hazır bulunmaktaydı. Kasasını bıraktığı saat dörtten başlayarak gece yarısına kadar eğleniyordu, çünkü her zaman bir gün önce kurulmuş bir çıkar ortaklığı, birinin verdiği güzel bir akşam yemeği, bir oyun akşamı, bir gece yarısı yemeği vardı. Philippe o zaman sanki kendi doğal çevresi içinde yaşadı. On sekiz ay süren bu karnaval kaygısız da geçmedi.

Güzel Mariette, 1821 yılı Ocak ayında Opera'da işe başladığı sırada, XVIII. Louis sarayının en parlak düklerinden birini kendine bağladı; Philippe düke karşı savaşmaya çalıştı, ancak oyunda biraz şanslı olmasına karşın, gazetede Nisan ayındaki abonman yenilenmesi sırasında, tutkusu yüzünden gazetenin kasasından para almak zorunda kaldı, Mayıs ayında bin yüz frank borçlanmıştı. Bu uğursuz ay içinde Mariette, Opera için Lepelletier Sokağı'ndaki Choiseul Oteli'nde geçici bir salon yapılırken lordları sömürmek üzere Londra'ya gitti. Zavallı Philippe, oluyor böyle şeyler, Mariette'i kendisini açıkça aldatmasına karşın sevecek duruma gelmişti, ama Mariette bu çocuğu yalnızca kaba ve akılsız bir asker, uzun süre üstünde durmayacağı bir ilk aşama olarak görüyordu. Bu yüzden, bu dansçı kadın Philippe'in beş parasız kalacağı zamanı önceden kestirerek, gazetecilik çevresinde Philippe'ten kendisini kurtaracak destekler bulmayı becerdi, bununla birlikte yaşadıkları o korkunç oyunculuk mesleğinin güçlüklerini bir bakıma ortadan kaldırmış olan ilk kişiye bu tür kadınlara özgü bir minnet duydu.

DİPNOTLAR:

[18] Ekarte: Genellikle iki kişi arasında 32 kağıtla oynanan bir kağıt oyunu.

[19] Pontdes-Arts: 1802-1803 yıllarında kurulmuş olan bu köprüden parayla geçiliyordu; ancak buradan geçen savaş malullerine her geçişte bir metelik ödeniyordu. Bu hak, 1843'te kaldırıldı.

[20] Estaminet Hollandais: O dönemde dükkanları, tiyatroları, oyun salonları, kahvehaneleri ile ünlü Palais-Royal'deki özellikle tütün içilen bir kahvehanenin adı.

[21] Ultralar: Fransa'da Restorasyon döneminde uzlaşma bilmez Ancien Régime yanlılarına verilen ad.

[22] Marius-Auguste Vestris Allard (1760-1842): Paris Operası'nın 1780'den 1818'e kadar baş dansçısıydı.

[23] Le Panorama Dramatique: Paris tiyatrolarından biri. 1821'de kuruldu, ancak iki yıl sonra 1823'te kapandı.

[24] Denk olmayan evlilik: Soylu olmayan bir kadınla bir prens, ya da bir prensesle soylu olmayan bir erkek arasındaki denk olmayan evlilik söz konusu. Bu tür evlilikte unvan ve miras hakkı yoktur.

[25] Timbre: Paris'te küçük bir restoranın adı.

[26] Foy, Manuel, Laffitte: Liberal muhalefetin başında olan kişiler.

[27] Léon Gozlan: Fransız edebiyatçı ve oyun yazarı (1803-1866). Dostu olan Balzac üzerine de bir anı kitabı yazdı.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro