Dört tane kötü adam Chris'in üstüne geliyordu. Yapabileceği hiç bir şey yoktu. Tam kaderini kabullenmiş halde gözlerini kapamıştı ki, bir çöp kutusu hepsini duvara yapıştırdı.

Chris, çöp kutusunun kimin attığına bakmak için sağa baktı. Gördü ki, o kişi, bir kaç hafta önce gördüğü Wanda Maximoff'dan başkası değildi. Wanda'yı görünce Chris şaşırdı "Sen...Nasıl buraya geldin? Niçin geldin" Wanda ise Chris'in dibine kadar girdi "Mike ile randevum vardı. Sonra kendisinin burada olduğunu gördüm. Bende ona gidiyordum ki, sen ve kız arkadaşını gördüm".

Chris kız arkadaş kelimesini duyunca hemen Alex'e döndü. Hemen ona sarıldı. Ölmedikleri için kendini şanslı sayıyordu Chris. Ardından kendini bir anda capcanlı hissetti. Fark etti ki güçleri geri gelmişti.

Chris güçlerinin geri geldiğini öğrenince Wanda'ya döndü "Sen de bizim savaşımıza katılmak ister misin?" Wanda'da gülümsedi "Tabi ki katılırım,"Ardından sersemlemiş dört kötü adamı kalktığını görünce üçü de saldıracaktı ki, bütün diğer ekip geldi.

Ekip, gelince Chris, Reilly'e bağırdı "Burada dövüşemeyiz! Geri Hammer binasına gidelim."Reilly bu dediğini onaylayınca hepimiz geri kaçtık. Hepimiz oraya geri kaçarken Wolverine robotu, Chris'in üstüne atladı. Wolverine ile camı kırıp girdi Chris.

Wolverine, Chris'i pençesi ile delik deşik etti ama Chris bundan hiç etkilenmemişti. Canı acısa bile yarası hızlıca iyileşiyordu, Wolverine'e tekme atarak kendinden uzaklaştırdı. Havadaki Wolverine robotunu Rosy yakaladı ve o da ağ atıp yere yapıştırdı.

Yere yapışan Wolverine robotuna tam atlayacaktı ki Chris, Hunter onu havada kavradı ve ileriye fırlattı. Chris fırlayıp sütunlardan birine çarptı. Henüz delikleri yeni iyileşiyordu Chris'in.

Hemen ayağa kalktı Chris,  kısık bir sesle Hunter'a ölüm tehdidi yolladı"Hunter, bu sefer seni öldüreceğim." Hunter ise bunu duymuştu "Güçlerin hemen geri gelmiş olabilir ama bu beni yenebileceğin anlamına gelmiyor." Chris o fark etmeden üstüne atlayacaktı ki, Victor daha önce davrandı ve Hunter'ın üstüne atıp yumruklamaya başladı.

Aynı sırada Black Cat ve Alex,Daredevil robotu ile dövüşüyordu. Alex sai'lerini Daredevil'ın sopaları ile çarpıştırıyordu. Alex, Daredevil'a karşı pek merhametli gibi görünmüyordu. Katie kamçısı ile Daredevil'ı yere düşürdü.

Alex'de bu fırsattan yararlanmak için tam saplayacaktı ki, Hunter hızlıca arkasını dönüp Alex'e ağ topu fırlatıp onu geri uçurdu. Chris, Hunter'ın yaptığını görünce ona doğru koştu. Chris'in koştuğunu gören Victor çekildi. Chris koştu ve Hunter'ı kolundan kavrayıp havada döndürüp yere serdi. Tam onun göğüs kemiklerini kıracaktı ki, Vulture'ın fırlattığı Mike, Chris'e çarptı.

Havada uçan Vulture'ı Katie yakaladı. Ayağına doladığı kamçıyı kullanarak Vulture'ı camdan fırlattı. Vulture dışarı çıkar çıkmaz hava sağanak yağmur oldu. Hunter ayağa kalktı tam Katie'ye saldıracaktı ki, Fain, Hunter'a omuz attı ve dövmeye başladı. Hunter kılıcını çekti. Hunter'ın kılıcını çektiğini görünce Vanni, Hunter'ın elinden kılıcı almak için ağ atacaktı ki, Vulture içeri girip Vanni'ye vurdu.

Chris ve Mike yavaşça kalktı. Arkadaşlarının dövüşe devam ettiklerini gördüklerinde birbirleri ile konuşmaya başladılar.

"Çok fazla karışık değil mi bu savaş Mike?"

"Biliyorum, ama kazanmak zorundayız Chris"

"Farkındayım fakat, güçlüler ve birbirlerini iyi koruyorlar."

"Kazanacağız, her ne olursa olsun."

"O zaman gidip onları dövelim."

İkisi de koşmaya başladı. Mike Wolverine robotunu ağ atıp havaya fırlattı, Chris de havaya zıplayıp sert bir aparkat çaktı. Chris o kadar sert vurdu ki, Wolverine robotu birinci kattan çatıya kadar, her katı kıra kıra çatı katından bir kat aşağısına kadar çıktı.

Chris, Wolverine robotunun ardından çıktı. Chris'in ardından Hunter yukarı çıktı. Sırayla hepsi yukarı çıktı. Tamamen herkes yukarı çıktığında dövüşe devam edildi. Hunter sabrı taştığı için silah çekti. Hunter'ın silah çektiğini gören Wanda, tabancayı güçleri sayesinde ondan aldı ve camdan attı.

Bütün katları bomboş olan binada dovüş nefes kesiyordu. Herkes elinden geleni yapıyordu. Herkes bütün gücünü ortaya koyduğu için yavaştan yorulmaya başlamışlardı. Wanda, elinde topladığı enerjiyi Hunter'a attı. Hunter, enerjinin verdiği hasarla fırlayıp Daredevil robotuna çarptı.

Vulture robotu ise Wanda'ya saldıracaktı ki, Chris, Vulture'ı tutup aşağı attı. İkisi de aşağı düştü fakat Chris hemen ağ atıp kendini çekerek geri döndü. Wanda ,Chris'e bakıp dudağını ısırdı, "Senle birlikte olmak istiyorum Chris." Chris şaşırmış halde Wanda'ya baktı "Daha yüzümü bile görmedin ayrıca sen Mike ile değil misin?"

Wanda pis pis sırıttı "Mike sadece bir müşteri, Chris" Chris, düşünür bir şekilde baktı. Wanda hakkındaki düşünceleri tamamen değişmişti, "Wanda yoksa sen-" sözünü Hunter bölmüştü. Hunter üstüne atladı Chris'in. Wanda, Chris'i kurtaracaktı ki, Vulture ona engel oldu.

Wanda'ya zarar veren Vulture'ı gören Alex, sai'sini fırlattı Vulture'a doğru. Sai bıçağı Vulture'ın ayağına girdi. Robot olduğu için acı hissetmiyordu.

Rosy, Daredevil robotu ile dövüşüyordu. Kıyasıya mücadele ediyorlardı. Birbirlerinin saldırılarından kaçtılar fakat sonunda Rosy yenildi sert bir yumruk yiyerek. Rosy'nin dayak yediğini görünce Vanni Daredevil robotunun üstüne koşup sert bir uçan tekme geçirdi. Daredevil sersemleyince Victor onlara yardım için koştu ve Daredevil'a doğru zıplayıp bir yumruk geçirdi.

Hunter, Chris'i bıçaklıyordu fakat Chris geri iyileştiği için hiç sorun değildi. Fakat Hunter'ı üstünden atmak bir sorundu Chris için. Neyse ki, onun yardımına Alex yetişti. Hunter'ı boğazından kavrayıp yere yapıştırdı.

Chris, üstünden Hunter kalkınca hemen ayağa kalktı. Alex,  teşekkür etti ve Vulture ile uğraşan kardeşinin yanına gitti. Chris ağ atıp Vulture durdurdu, ardından Katie zıplayıp havada tam bir dikey daire çizerek tekme attı Vulture'ın çenesine.

Mike, Wolverine robotu ile uğraşıyordu. Onun pençelerinden zor kurtuluyordu Mike. Ne yazık ki pek uzun süre dayanamadı ve ufak bir çizik alıp yere yığıldı. Tam Wolverine tarafından karnı deşilecekti ki, Wanda son saniyede yetişip Wolverine'i ondan uzaklaştırdı.

Herkes soluklanmak için geriye çekilmişti. Karşılaşma uzun sürmüştü. Robotlar soluklanmasa da Hunter geri çekildiği için. Onlarda geri çekilmişti. Chris, Hunter'a bağırdı "Sen ve tenekelerinin elinden gelen en iyisi bu mu?" Hunter, hızlı nefes alıp verirken cevapladı "Siz on bir kişisiniz biz dört ama durum hala eşit".

Katie, Chris'den önce davranıp bağırdı "Şimdi göreceğiz gerçekten eşit mi?" Chris, Katie'nin omzuna aferin anlamında dokundu. Hepsi soluklandıktan sonra tekrar savaşmak için birbirlerinin üstüne koştular.

Tekrar kapışmaya başladılar. Bu sefer normalden daha sert ve daha hızlılardı. Dışarıdan bakıldığında kimse kimseyi düzgün göremeyecek kadar hızlı dövüşüyorlardı. Dövüşün ortasında iken Hunter, Alex'i yakaladı ve rehin aldı "Eğer aranızdan bir daha kımıldarsa kız ölür".

Chris kimsenin hareket etmemesi için eliyle işaret yaptı "Tamam bir şey yapmayacağız. Kızı öldürme yeter." Hunter güldü "Demek ki en başında bunu yapsam daha iyi olurmuş. Chris kendini teslim et yoksa kızı öldüreceğim".

Chris, normalde işin sonuna kadar savaşabilirdi, onlarca yara alıp bir çok kemiği kırılsa bile savaşa devam edebilirdi, fakat konu Alex olunca, onun bir saç teline bile bir şey olmaması için hemen savaşmayı bıraktı.

Herkes şok içinde Chris'e bakarken o, elin kaldırmış halde yavaşça ilerledi. İyice yaklaştı ve Alex'e gözle işaret yaptı, bunun saldırmadan önce bir pozisyon alma olduğunu anladı kız, sonra ikisi de bir anda etraftakileri dövmeye başladılar. Chris, yalan söylemişti. Tam diğerleri de dalacaktı ki, Hunter, Alex'in elinden aldığı sai bıçağını Alex'e fırlattı. Chris'in Spider Sense'i haber verdi

Kurtarmak için bıçağa doğru atladı, zıplasa da, yeterli olarak zıplayamamıştı, bıçak elinin ulaşamayacağı uzaklıktaydı, ağ atıp yakalamayı denedi fakat ağ, bıçağa ulaşana kadar bıçak çoktan ilerlemişti, çok geçti. Sai bıçağı Alex'in içine girmişti.

Chris, şok ve korkuya kendini teslim etmişken, yere düşen Alex'e baktı. İşte o anda dünya, Chris'in başına yıkılmıştı. Yavaşça yere çöktü öfkeden.

Alex ile olan bütün anılarını hatırladı, çok fazla anısı yoktu, ama çok fazla mutlu olduğu anıları vardı. Kız, onun için o iki haftayı, hayatının en iyi iki haftasına çevirmişti. 

Bağırdı, öfkeli bir halde. Çok fazla öfkelenmişti, hem de çok fazla. Daha bir aylık, ilk sevgilisi onun hatası yüzünden ölmüştü.

Yere çöken Chris, öfkesinden ellerini başına götürüp bağırmaya başladı. Maskesini çıkarıp attı. Gözleri kıpkırmızı olmuştu Chris'in. Bir anda kollarını açtı ve bileklerinden iğneler çıktı. Ardından sırtında dört tane örümcek ayağı çıkıverdi. Bu hali oldukça korkunçtu ve bir çocuğun gece karanlıkta yatağının altından çıkmasından korktuğu bir örümcek gibiydi.

Bıçakları açtıktan sona fısıldadı "Alex'i öldürmeyecektin Hunter." Bunu dedikten saniyeler sonra Vulture robotunu ortadan ikiye ayırdı Chris. Ardından Daredevil robotuna saldırdı, onu da parçaladı.

Wolverine'de ikiye ayırıp parçalayan Chris, kendin kontrol edemiyordu. Gözleri tamamen kıpkırmızı olmuş bir halde idi. Yavaşça Hunter'a yürüyordu. Hunter ise korkudan geri kaçıyordu. Yavaşça kafasından tutup kaldırdı Hunter'ı. Önce sırtındaki dört örümcek ayağını kalbine sapladı. Ayakları açıp Hunter'ı parçalara böldükten sonra havaya fırlayan kafasını ağ ile yakalayıp kendine çekti ve kafayı elinde patlattı.

Bütün bunları yaptıktan sonra kendine gelebildi anca Chris. Hemen Alex'in başına koştu. Öldüğünü anlamıştı, kalbi atmıyordu. Ondan son bir söz bile duyamadan kaybetmişti onu. Böyle kaybetmek istememişti onu, bu adil değildi. Herkes onun etrafında toplanmıştı. Alex'e bakarak ağlıyordu. Göz yaşları onun yüzüne dökülüyordu. Ardından konuşmaya başladı.

"Seni koruyamadım. Tamamı ile benim hatam. Hepsi benim hatam. Seni bu işe karıştırmamalıydım. Senin sonun böyle olmamalıydı. Lütfen, geri gel Alex".

Reilly, Wanda'ya döndü "Wanda, sen bir cadısın. Yapabileceğin bir şey yok mu?" Wanda ise üzgün halde olumsuzca başını salladı.

Herkes Alex'in ölümüne üzülmüşken biri daha geldi. Chris, gelenin kim olduğunu hemen anlamıştı. Yavaşça ayağa kalktı "Burada ne işin var, Osborn".

Gelen kişi Harry Osborn'du. Kendisi yeşil dev bir canavara dönüşmüştü "Seni son bir defa daha göreyim istedim. Çünkü buradan canlı çıkamayacaksın." Chris yerdeki Alex'e baktı. Ardından öfkeli bir halde tekrar Osborn'a baktı "Ben baba oğul aynı kaderi paylaşmaktan yanayım".

Bileklerindeki tırnakları yere sürterek koştu ve yerden güç alarak yeşil dev babasının üstüne atladı.

Ardından baba oğul arasındaki mücadele başladı

-----------------------------

Zamanında yaptığım en büyük aksiyon bölümü bu olsa gerek, valla o zaman ki yazım bilgimle iyi cesaret etmişim aslında. Bir çok kişinin bile hala yapmayacağı bir şeydir, 1000 kelimeden fazla aksiyon.

Bu da finalden önceki bölüm, şimdi final bölümünü düzenlemeye gidiyorum ben. Sonraki bölümde görüşmek üzere