4
Kesinlikle uykumu çok iyi alarak güne başlamıştım bugün. Arada bir gece çıksam iyi olurdu. Resmen deşarj olup enerji dolmuştum. Eğlenmenin hakkını dün gece sağlam verdiğimi düşünüyorum.
Üzerime beyaz tşört giyip altıma da siyah kotumu geçirip tam evden çıkmak üzereydim ki çalan telefonuma baktım.
"Hey günaydın sizin oralardayım evdeysen senide alayım mı?"
"tam da çıkmak üzereydim. mükemmel zamanlama" diyerek gülümsedim.
"o zamaan asağıya in çünkü kapıdayım"
içimden beni mi bekliyordu diye düşünmeden edemedim.
Aşağıya indiğimde Dilaranın sempatik güler yüzünü görerek güne başlamak güzeldi diye düşündüm. En azından somurtan bir Merve yoktu karşımda. Merve.. İyi miydi acaba ? Onu gerçekten merak ediyordum.
Dilarayla okula geldiğimizde ilk gittiğimiz yer tabi ki kantindi.
"kahveler bugün benden" der demez yanımdan ayrıldı. Bende boş bulduğum yere oturdum. Hayret bugün Cenk ve çetesi yoktu. Şaşırtıcıydı.
Çok geçmeden Dilara kahvelerle yanıma geldi. "Oha bunlar yürek mi yedi ya ?" dedi cenklerin yerine bakarak.
"yok artık umarım cenkler gelmez" dedim. Yerlerine geçen sefer onlara meydan okuyan grup oturmuştu. Yani bence cenk tekin biri değildi. Özellikle bana zorla şırıngayla uyuşturucu verdiklerinden beri onlardan uzak durmak en iyisiydi.
"acaba uyarsak mı şunları" diye sordu dilara.
"saçmalama bize ne?" dedim.
"yok ya ben bir gidip söyleyeyim sonra olay falan çıkmasın" demesiyle kaşlarımı sen bilirsin anlamında kaldırdım.
Dilara yanımdan kalkıp o grubun yanına gittiğinde telefonuma gelen mesajlara bakmak için telefonu elime aldım.
Merveden ; "Deniz ben çok kötüyüm lütfen bana yardım et"
Merve; "yemin ederim sana çok ihtiyacım var bana senden başkası yardım edemez"
Mervenin bana attığı mesajları görmezden gelerek yanıma oturan Dilaraya baktım.
"kızım olaya bak! Şu siyah saçlı çocuk var ya onunla konuştum Cenk devri bitti dedi"
"oh iyi olmuş"
"ya saçmalama cenkler bir başkaydı ya yani az değillerdi evet ama bir şey olduğunda da yardım ederlerdi yani"
"onlardan yardım isteyecek bir durumumuz yok Dilara" dedim sert bir sesle.
"yani"
bir süre sonra derse girip 3 saat masal dinledik resmen. İşletmeyi gerçekten sevmiyordum.
Ders çıkışı Dilara ve arkadaşlarıyla biraz takılmaya karar verdik. Klasik cafe ortamı, okey falan oynadık ama zaman nasıl geçmiş anlamadım. Eve geldiğimde akşam olmuştu.
Evime gelip direkt kendimi koltuğa atıp televizyonu açtım. Biraz relax mod lazımdı bana.
Telefonumun çalmasıyla söylendim.
"ya bir rahat yokmu ya"
Arayanın MERVE olduğunu görmemle şaşırdım.
telefonu açtım.
sesi çok kötü geliyordu. Ağlıyordu.
"deniz lüt-lütfen bana yardım e-et."
"merve iyimisin ne oldu neredesin ?" dedim panikle.
"bana her zamankinden lazım. Ailemin haberi yok bunu senden başka kimseden isteyemem"
"sana uyuşturucu mu getirmemi istiyorsun benden? gerçekten mi?" diye sordum emin olmak istercesine.
"Deniz lütfen yalvarırım sana"
dudaklarımı dişlerimin arasına aldım. Akıl işi değildi bu benden istediği.
"deniz lütfen çok kötüyüm allah kahretsin kafayı yiyeceğim biraz daha"
5 sn sessizliğin ardından..
"nereden bulacağım bunu?" diye sordum.
"cenk!cenkten iste onda var ben sana parayı veririm yeterki bugün bana getir"
"tamam numarasını at"
Mervenin Cenkin numarasını atması üzerine verdiği numarayı aradım ama kapalı çıkıyordu. Merveyi aradım.
"verdiğin numara kapalı çıkıyor başka numarası falan var mı?"
"hayır allah kahretsin yok" dedi acı çeker gibi.
"deniz cenkin adresini versem sana gidip bir bakarmısın?"
"abartma merve. o pisliğin evine gitmem"
"söz veriyorum bana son kez bu iyiliği yap hayatından çıkıp gideceğim benim gibi kötü bir arkadaşın olmayacak"
"offf" diye bağırdım.
merveden cenkin ev adresini aldıktan sonra evden çıktım. karanlıkta otobüs bekliyordum. lanet olsun. Yarım saatın ardından ilk gelen otobüse bindim. Cenkin oturduğu adresi otobüs şoförüne söyleyip oturdum. Söylediğim adrese yakın olan durağa geldiğimizde şoförün bana seslenmesiyle otobüsten indim.
Karşımda grinin tonlarından oluşan lüks dev bir ev vardı. Kapısına gidip zile basıp basmama konusunda kendimle kavga ediyordum
"merve için" deyip zile bastım.
birkaç saniye sonra kapı açıldı. Cenkin Sarışın arkadaşı açmıştı kapıyı.
"oo bebeğim bana mı geldin?" dedi sapık bakışlarıyla beni süzerek.
"hayır ben cenke baktım"
"cenk yok ben varım olmaz mı?"
cenkin arabası park yerindeydi yani cenk evdeydi. bunun üzerine"cenki çağırır mısın?" dedim.
"niye cenk ? ben varım diyorum"
"ya sen manyak mısın? bana ne senden sen kimsin! cenki çağır bana" diye bağırdım sinirle.
Onur tam konuşacaktı ki duyduğum erkeksi ses buna izin vermedi.
"kim gelmiş?" diyerek dar eşoftmanıyla , dağınık saçıyla oldukça tatlı bir şekilde karşımdaydı.
"abi kim bu hatun tanıyor musun? tutturdu cenki istiyorum diye hayır yani istemezsen bende burdayım" dedi onur hala sapıkca bana bakarak.
"ben hallederim sen içeri geç" dedi cenk gayet erkeksi sert bir sesle.
"yardımın lazım" dedim onur gider gitmez.
"ne oldu?" diye sormasıyla konuya girdim.
"merve çok kötü durumda herzamankinden istiyor acil"
"banane ?" demesinin ardından gözlerim açıldı.
"ne demek banane ? bunu ona sen yaptın! yardım edeceksin"
"karşılığında ne vereceksin?"
ciddi mi diye baktım yüzüne. Dağınık önüne düşen saçlarıyla gayet ciddi gibi duruyordu. Bunu beklemiyordum.
"parası neyse vereceğiz işte daha ne istiyorsun?"
"seni istiyorum"
"ne?"
kahkası yankılandı kulaklarımda.
"şaka şaka seni denedim" dedi gözleri kısılı bana bakarak.
"yardım edecek misin?" diye sordum.
"geliyorum" deyip içeriye girdi ve iki dakika sonra çeketini giymiş ve arabanın anahtarı elinde yanıma geldi.
önden yürüyüp arabasına bindiğinde yan koltuğa geçtim. havalı bir arabası vardı.
Burada yol soldandı o yüzden direksiyon sağ taraftaydı. Ve cenkin direksyonu sadece sağ eliyle kullanması sanki hiç sol eli yokmuş gibi davranması tuhafıma gitmişti.
"bugün bir şeyler duydum" dedim konu olsun diye.
anında bana baktı.
"ne gibi?
"birileri cenk devri bitti demiş"
Alaylı bir kahkaha attı.
"tam aksine güzelim ben daha yeni başladım"
"emin misin? okuldaki yerin bile gitti" dedim meydan okur gibi.
"hiç sanmıyorum" dedi sanki hiç etkilenmemiş gibi.
Bir süre sonra Mervenin evine geldiğimizde heyecan ve korku karşımı bir duygunun içindeydim.
"geldik" dedim Cenkten uyuşturucuyu isteyen bakışlarla.
çeketinin cebinden küçük bir paket çıkarıp bana uzattı. tam alacakken geri çekti.
"yarın akşam plan yapma"
"anlamadım?"
sanki sorumu duymamış ya da duymak istememiş gibi bana paketi uzattı. Çekinerek paketi elinden alıp arabadan indim. Merve kapıyı yarım açarak titrek elle kapı arasından paketi alıp hızla kapıyı yüzüme kapattı. Yüzünü bile göremedim. Hayır bari bir teşekkür etseydin diye de söylendim.
sonra tekrar cenkin arabasına bindim.
Merveyi bu hale cenk getirmişti. Bu aklıma geldikçe sinirden kuduruyordum. Kendime hakim olamayarak;
"sen pisliğin tekisin"
"hımm" dedi sadece
"sen insan mısın?? gerçekten soruyorum cenk insan mısın sen?"
"şüphen mi var?" dedi hala beni ciddiye almıyordu.
"bence sen sevilmiyorsun. Çevrende o çetendeki insanlar bile seni sevmiyor sen sevilmeyi hak etmiyorsun" dedim onu yaralamak istercesine.
"hatta bence ailen seni başından attı. senin gibi evlatları olduğu için utanıyor bile olabilirler"
"başka?" dedi kasılan çenesini görebiliyordum. sinir oluyor gibiydi.
"daha ne olsun? ailesi, arkadaşları tarafından sevilmeyen istenmeyen acınası bir halde olan ..."
sözümü cenkin ani durmasıyla bitiremedim.
"ne biliyorsun da ne konuşuyorsun kızım sen?" diye kükredi sağ eliyle boğazımı tutarak.
"çek elini" deyip onu ittiğimde çatık kaşları, alev gibi yanan yeşil gözleriyle karşılaştım.
"sen bu hayatta gördüğüm en iğrenç en pislik varlıksın Cenk Namsoy!" deyip göğsüne vurdum.
"arkadaşın kendi isteğiyle bulaştı" dedi sadece.
"YALAN SÖYLEME" Dedim ve bir kez daha vurdum göğsüne.
"ya bir git ona sor nasıl altıma yatmak için yalvardığını sırf bana ulaşmak için uyuşturucuya başladığını git ARKADAŞINA SOR" bu kez o da bağırıyordu.
Cenke inanmıyordum.
Yine göğsüne vurdum . yine ve yine.
"YALANCI"
sabrı bittiğinde beni bileklerimden tutup "Kes vurmayı" diye tısladı.
gözümden akan yaşla baktım cenke.
"merveyi mahvettin kızın hayatını bitirdin"
"ben bir şey yap-ma-dım" dedi tane tane.
bileklerimi ellerinden kurtarıp arabadan indim. kalçamı arabaya dayayıp ellerimle yüzümü kapatarak ağlamamı görmemesini diledim. Merve benim en iyi arkadaşımdı. Onun enerjik hallerini iyi hallerini biliyordum. Birde şimdiki halini gördükçe kahroldum. Aynı şey benimde başıma gelebilirdi ve hatta sırf cenke bulaştığım için geliyordu da.
Bir kaç dakika sonra Cenk ellerimi çekerek yüzümü açtı
ve
o an
hiç beklemediğim
bir şey yaptı.
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro