Medya = mezuri
A grubu verilen görevi başarıyla tamamlamıştı. Şimdi ise buluşma noktasına gidip B ve C grubunu bekleyeceklerdi.
B grubu elinden geldiğince hızlıydı. B grubundan gri maskeli adam konuşmaya başladı.
-nerede olduklarını biliyor musunuz?

-evet. Uç tanesi konohada

- güzel. Acele edelim

B grubu hızını iyice arttırdı. Bir saat içerisinde konoha' ya giriş yaptılar. Taşıyıcıların üçüde ichirakuda rağmen yiyorlardı. Gri maskeli adam yaptığı teknikle sarmaşık çıkardı ve üçünüde sardı. Akira, yuuki ve mika telaşlandılar. Mavi maskeli adam çantadan kutuyu çıkarttı. Sonrada teker teker üçünede iğneyi batırıp kanlarını aldı. Ardından kutuya iğneleri koyup çantaya koydu. Hemen sonrasında lacivert maskeli adam mairon küresini çıkartıp aynı anda üçününde chakralarını aldı. İnsanlar izliyordu. Yardım etmek istiyorlardı ama ellerinden bir şey gelmeyeceği için yardım etmiyorlardı. Bir kaç kişi gidip yardım çağırmıştı. Turuncu maskeli adam öne çıkıp uroin küresiyle üçünün de chakrasını aldı. İşi bitince diğerlerine dönüp;

-gidelim!

Bu söz üstüne oradan uzaklaştılar. Akira, mika ve yuuki yere yığıldılar. İnsanlar yanlarına gidip onlara yardım ettiler. Kısa sürede naruto ve hinata oraya geldiler. Naruto vaziyetlerini görünce sinirlendi ve onları hastaneye götürdüler. Hinata endişelenmişti. İkiside koridorda uyanmalarını bekliyordu.

Hinata: sence kim olabilirler?

Naruto: bilmiyorum. Ama üçüde ejder taşıyıcısı ve üçününde chakralarını almışlar. Büyük ihtimalle yeni düşmanları

Hinata: eğer bütün ejder taşıyıcılarına aynısını yapacaklarsa sakura- san tehlikede demektir

Naruto: *gözleri büyür* olamaz! Bundan sasuke'ye bahsetme sakın! Lanet olsun! Sakura-chan'ın yerini bilmediğimiz için elim kolum bağlı!

Hinata: eğer sakura-san güçlendiyse bu adamlara kolay kolay yenilmez

Naruto: haklısın

Doktor ve tsunade odadan çıktılar.

Naruto: durumları nasıl?

Tsunade: iyi. Ama chakralarının dışında ejderlerin chakralarıda alınmış

Naruto: tam da düşündüğüm gibi. Ejder taşıyıcılarının peşinde olmalılar. Bir şeyler yapmalıyız!

Tsunade: haklısın. Derhal mikura ile konuşmalıyım!

Tsunade hızlıca hastaneden uzaklaştı. Sakura'da bir taşıyıcı olduğu için endişeliydi.
C grubu çoktan buluşma noktasındaydı. Onlar geldikten yarım saat sonra A grubu gelmişti. En son ise B grubu gelmişti.
A grubundan beyaz maskeli öne çıkıp konuşmaya başladı.
- görev tamamlandığına göre kaleye gidelim. Lord zeref bizi bekliyor

Bu söz üzerine başlarını sallayıp hareket etmeye devam ettiler.

Sakura yavaşca gözlerini açtı. Kendini bitkin hissediyordu. Etrafına baktığında diğerlerinin baygın olduğunu anladı. Ren'in yanına gidip onu dürttü.

Sakura: sht! Ren! Uyan! Ren! Uyansana!

Ren sakura'nın dürtüklemesi üzerine ayıldı.

Ren: ne oldu bize?

Sakura: maskeli adamlar ejderhaları kızla birlikte chakralarımızı ve kanımızı aldılar

Ren: hatırladım

Ren sinirliydi. Hem de çok. Ellerini iyice sıkıyordu. Sakura bunun farkındaydı. Üzgün gözlerle ren'e bakıyordu. Ren yenilmekten nefret ederdi. O adamların chakrasını almaları ağrına gitmişti. Kendini feci hissediyordu. Sanki ben çok güçlüyüm deyipte hiçbir şey yapamayan biri gibi hissediyordu.

Sakura: sıkma canını ren! Her zaman kazanacağız diye bir şey yok. Bu senin hatan değil

Ren: ...

Hachiro ve mezuride ayılmıştı.

Mezuri: kahretsin! Chakralarımızı aldılar!

Hachiro: bırakın şimdi chakrayı felan! Bu herifler kim bilmiyorum ama yeni düşmanlarımız olsalar gerek ve en önemlisi zeref işini ertelememiz gerekecek!

Sakura: lanet! Tam zeref ile yüzleşecek iken bunlar çıktı başımıza!

Ren: hemen sinirlenmeyin! Yeni düşmanlar değildir belki de!

Mezuri: ne demek istiyorsun? Yeni düşmanlar oldukları bariz ortada!

Ren: hayır değil. Bazı söylentiler duymuştum küçükken. Zeref insanların ve ejderlerin chakrasını alan iki küreye sahipmiş. İnsanların chakrasını alan küreye mairon, ejderlerinkini alana ise urion deniliyormuş. Bu herifler zerefin adamları olabilir!

Hachiro: cidden çok şey biliyorsun

Ren: demek ki zerefte bize ulaşmak istiyor

Mezuri: peki neden chakralarımızı ve kanımızı aldılar?

Ren: bilmiyorum. Ama bunun altından berbat bir şey çıkacağı kesin. Bizi zorlayacak

Sakura: ya deneyler yapıyorsa?

Ren: olabilir. Bizi güçsüz düşürmek için her şey yapmış olabilir

Sakura: o zaman acele edip diğer taşıyıcıları almaya gidelim

Ren: hachiro sen mezuri ile git. O heriflerin tekrar gelmeyeceğinin garantisini veremem!

Hachiro: tamam. Hadi gidelim mezuri!

Mezuri ve hachiro gitmişlerdi. Ren ve sakura'da harekete geçtiler. Sakura ren ile birlikte biraz utanıyordu. Ren'in kişiliği sasuke'nin aynısıydı çünkü.

ABC grubu kaleye vardı. Onları ilk karşılayan zerefti.
Beyaz maskeli adam öne çıkıp bütün küreleri ve iğneleri zerefe teslim etti. Zeref onları gizli odasına koyduktan sonra onlara gitmelerini söyledi. Onlar gidince kendi kendine konuşmaya başladı.

Zeref: çok güzel. Şimdi moondancer'i yaratabilirim

Zeref gizli odasına geri gitti. Boş parşömenleri açıp yere serdi. İğnelerin içindeki kanı küçük bir şeyin içine koyup ince bir fırça aldı. Fırçayı kana batırıp bazı semboller çizdi. Ardından küreleri parşömenin yakınına getirdi. Kürelerdeki chakralar parşömene yazı olarak geçti. Ejderhaların chakraları ejder isimlerini yazdı. Aynısı taşıyıcıların chakralarında da oldu. Mikotoko GA'nın chakrası hem parşömendeydi hem de chakrasını ona ait olduğu için adı yazılıydı. Bu diğer ejderler ve taşıyıcılar içinde geçerliydi. Kürelerdeki bütün chakralar bitmişti. Zeref parmağını ısırdı ve çıkan kanı parşömene sürdü. Zeref parşömeni alıp dışarıya çıktı. Parşömeni tekrar açtı. Ellerini ileriye doğru uzattı. Gözlerini açtı ve;

"CANLAN!!!"

Diye bağırdı. Bir anda ortaya dev bir ejderha çıktı. Ejderha ne nefes alıyor ne de hareket ediyordu. Zerefin gözleri kırmızı olmuştu. Bu doruku idi.

"YAŞA!!"

Zerefin bağırması üzerine ejderha'nın gözü canlandı. Nefes alıyordu şimdi. Moondancer yaratılmıştı artık. Chakrası uğursuzdu. Kötüydü. Bu ejderha tarihinde bir ilkti. Moondancer mikotoko GA'dan da güçlüydü. Moondancer'in koyu kızıl gözleri zerefinkiler ile buluştu.

Zeref: dünyaya hoşgeldin moondancer!

Moondancer: sen kimsin lan!?

Zeref:Seni yaratan kişiyim!

Moondancer: ...

Zeref: ben ne dersem onu yapacaksın! Artık en güçlü ejderha sensin. Hiçbiri seni yenemez. Birlikte diğer ejderleri ve insanları yok edip kendi dünyamızı kuracağız!

Moondancer: demek diğerlerinden daha güçlüyüm. Beni yaratabildiğine göre sende benim kadar güçlüsün ha!

Zeref: evet! Güçlüyüm! Neyse, buralardan ayrılma! Yakında yeni dünyamızın temellerini atacağız!

Moondancer: ...anlaşıldı!

Zeref güldü ve odasına gitti. Şimdide tek bir şey kalmıştı. O da asuka ve onu uyandırmaktı. Asuka'dan önce onu uyandırmaya karar verdi. Dorukusunu tekrar aktif etti.

"UYAN!!"

O zerefin gözleri önünde uyanmıştı. Çimen yeşili gözleri açılmıştı. Uzun bir aradan sonra zeref onunla tekrar buluşmuştu. O, çimen yeşili gözleriyle zerefi baştan aşağıyla süzdü. Sonra etrafa baktı. Tekrar zerefe döndü.

???: sen kimsin? Ben neden yaşıyorum? Ölmüş olmam gerekirdi!

Zeref: beni hatırlamadın mı? Küçükken yanıma gelip şeker isterdim benden. Ben ise başka bir zaman alacağımı söylemiştim. O gün, öldüğün gün sana şekerini almıştım. O zaman bir anne idin. Tıpkı seninkiler gibi çimen yeşili gözlere sahip iki güzel kızların vardı

???: sen...sen o'sun. Zerefsin sen! Hades'in oğlu zeref!

Zeref: evet. Sonunda hatırladın beni. Her neyse! Dünyaya tekrar hoşgeldin...akina!