"You said she's scared of me?
I mean, I don't see what she sees
but maybe it's 'cause
I'm wearing your cologne."

* * *

Yüzümü pudralayan kadın pudrayla bir kat daha geçmek istediğinde öksürdüm, pudranın tadını aldığıma yemin edebilirdim.

"Lütfen, bu kadar yeter."

Yüzümü buruşturdum, orta yaşlı kadının uzaklaşmasını izledikten sonra tekrar aynaya döndüm ve stresli bir şekilde kendime baktım.

Resitallerimi asla kaçırmazdı, başlamadan önce benimle kuliste buluşur ve bana cesaret verirdi. Bugünün diğerlerinden katbekat önemli olduğunu da biliyordu, bu kadar gecikmesinin sebebi neydi?

"Kimberly, vakit geldi."

Mary başını kulis kapısının aralığından sokup her zamanki güler yüzü ile beni çağırdığında hafifçe tebessüm ettim. Tony olmadan nasıl sahneye çıkacaktım?

Gözlerimi yaşlarla dolmalarını engellemek için birkaç kez kırptım. Onu sonunda gece bende kalmaya ikna edeli sadece birkaç gün oluyordu, artık daha yakın olduğumuzu düşünmeye başladığımda ise en önemli günümde yanımda olmuyordu.

Yavaşça ayağa kalkarak kırmızı, saten elbisemi düzelttim ve kırışmadığından emin oldum. Piyano çalışıma hayran olduğunu söylerdi, öyleyse neden burada değildi?

Başımı yavaşça iki yana sallayarak mümkünmüşcesine düşüncelerimden kurtulmaya çalıştım, bugün hata yapamazdım.

Yuvarlak kapı koluna uzandığım sırada kapının açılmasıyla beraber bir adım geriledim. Tanıdık, mahçup bir ifadeyle bana bakan gözlerle karşılaştığımda hissettiğim rahatlama tarif edilemezdi.

"Kimberly, çok üzgünüm. Alicia yüzünden geç kaldım, özür dilerim bebeğim."

Kapıyı kapatıp beni kollarının arasına aldığında başımı göğsüne yasladım ve duyduklarımı sindirmeye çalıştım. Bana eşi yüzünden geç kaldığını mı söylemişti? Onu buraya getirmiş olamazdı.

"Gelmeyeceğinizi düşünmeye başlamıştım."

Başımı göğsünden kaldırarak yüzüne baktım, pişmanlığı ifadesinden anlaşılıyordu.

"Bu günü asla kaçırmayacağımı biliyorsun. Onu getirmek zorunda kaldığım için özür dilerim. Afişleri görmüş, seni tanıdığı için sahnede izlemek istediğini söyledi."

Zorlukla yutkunarak başımı yavaşça salladım. Alicia Stark'la mezuniyet gecemde, Tony ile tanıştığım zaman tanışmıştım. Dobra bir kadındı, düşüncelerini saklamaktan çekinmezdi. Sizden hoşlandıysa yüzünde sinir bozucu bir gülümse belirirdi, gördüğü herkesi kolayca, çekinmeden eleştirmek gibi bir huyuda vardı. Onu ilk ve son kez o gece görmüştüm, böyle kısa bir süre bile kadını çözmeme yetmişti. Tony onunla nasıl evlenmişti? Dışarıdan bakıldığında hoş bir kadındı ama bir kez ağzını açtımı kendinizi öldürmek istiyordunuz.

Bay Stark saatine baktı ve aceleyle konuştu.

"Gösteri vakti. Seni en ön sıradan izliyor olacağım."

Güçlükle gülümseyerek başımı salladım. En önemli gecemde beni böyle hissettirmeye hiç hakkı yoktu.

Kapıdan çıkmak için ondan ayrıldığım sırada dayanamadım ve geri dönerek ona bir kez daha sıkıca sarıldım. Kokusu tarafından sarmalanmıştım, onun gibi kokmaya bayılıyordum.

Dikkatli adımlarla koridoru geçerek perdenin arkasında durdum ve derin bir nefes aldım, topuklu ayakkabılarla yürümek hiçbir zaman bana göre olmamıştı.

Perdeler açıldığında alkış eşliğinde yerime geçtim ve sakin olmaya çalıştım, bunu yüzlerce defa yapmıştım, sorun olmayacaktı.

Parmaklarımı tuşlar üzerinde gezdirirken seyircilere bir göz attım, Tony tam da söylediği gibi en ön sırada oturuyordu ve ortadaydı. Hemen yanında oturan Alicia Stark siyah bir elbise giymişti, beyaz dişlerini gösterek gülümsüyordu. Onu bu kadar mutlu eden neydi? Beni hayatında sadece bir kez görmüştü.

Gözlerimi kapatarak tüm dikkatimi önümdeki siyah, kuyruklu piyanoya verdim. Bir kez kendimi kaptırdımmı hata yapmamın imkanı yoktu.

Parmaklarım yavaşça hareket etmeye başladığında ve zihnimde ondan başka hiçbir şeye yer kalmadığında gülümsedim.

Parça bitmişti, hiçbir sorun çıkmamıştı ve keyfim yerindeydi. Selam verdikten sonra perdenin kapanışını izledim ve sahneden çıkarak tekrar kulise, odama doğru yöneldim.

Yanıma gelmesini, beni tebriklere ve öpücüklere boğmasını istiyordum.

Aynanın karşısındaki tabureye oturduğum sırada kapı tıklatıldı. Heyecanla yan dönerek açılan kapıya doğru baktığımda içeri önce Alicia'nın sonra da Tony'nin girmesini beklemiyordum. Yüzümdeki gülümsemeyi yerinde tutmak için büyük bir çaba sarf etmem gerekecekti.

"Tatlım! Orada bir harikaydın, seni tebrik etmemiz gerektiğini düşündüm."

Kadın abartılı bir şekilde bana sarıldığında omzunun üzerinden Tony'i görebiliyordum. Dilimi çıkararak kusma taklidi yaptığımda Bay Stark'ın sırıtışını ve bana onaylamayan bir şekilde başını sallayışını izledim.

"Teşekkür ederim."

Kadın geri çekildiğinde burnunu olması gerekenden daha fazla hareket ettirdiğini fark etmiştim. Gülümsemesi azalırken Tony'nin koluna girdi ve gitmek için hazırlandı.

"Görüşürüz, Kimberly."

Başımı sallayarak gülümsedim. Kadın önden çıktığında bana bir bakış atan Bay Stark'a bir öpücük yolladım. Alicia'yı neyin rahatsız ettiğini biliyordum.

-

Bunu da hala hatırlayanlar varsa...

Umarım beğenir ve yorum bırakırsınız

* "Benden korktuğunu mu söyledin? Yani, onun ne gördüğünü görmüyorum ama belki senin parfümünü sıktığım içindir."