11
İyi akşamlar ❤
Umarım okuyup oy verirsiniz 😘
"Jangmi iyi misin?"
"E-Evet iyim"
Üzerimden kalkması için beklediğim Yoongi kalkmamış gözüyle bedenimde hasar kontrolü yapmaya başladı. Hafif öksürmem sayesinde kendine gelip tekrar yerine oturdu.
"Kusura bakma bir yerine birşey oldu sandım"
"Önemli değil"
Ne yapacağını bilmez halde etrafa bakınıyordum. Tabi biraz da utanç olduğu için bu haldeyim orası ayrı bir mesele.
"O zaman gidiyoruz"
Yoongi hiç birşey olmamış gibi arabayı çalıştırıp sürmeye devam etti. Aslında böyle davranması benim işime gelmiş bende bunu kullanarak eskisi gibi davrandım.
Yol boyunca konuşmamış sadece yola ve şarkıları odaklandım. Yarım saatin sonunda deniz fenerlerinin olduğu yere geldik.
"Cidden mi? "
Yoongi kemerini çözüp bana baktı.
"Beğenmedin galiba istersen başka"
Yoongi'nin sözünü kesen benim heyecanla çıkan sesim oldu.
"Saçmalama Yoongi buraya gelmeyi hep istemiştim ama fırsatım olmadı"
"Harika o zaman hadi inelim"
İkimizde arabadan inip etrafı gezmeye başladık. Jejuda buluna bu büyük fener in içine dekorasyon yapılmış ve ünlü bir restaurant haline getirmişlerdi.
"Buranın yemekleri efsane"
Alt dudağımı ısırıp ona baktım.
"Ama buranın bir kuralı olduğunu duymuştum"
Evet bu ünlü Restorantın popüler bir kuralı var. *sevgili değilseniz giremezsiniz*
Yoongi kafasıyla beni onaylayıp kolunu belime sarıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı.
"İşte bu yüzden sevgiliyiz Jangmi"
Dediğine ağzı açık şekilde cevap veren bir ben vardım. Ne yani canım şaşırdım sonuçta.
"Ağzını kapa böyle sevgilim değil özürlü biri gibi görünüyorsun"
Anında ağzımı kapayıp Yoongi ye uyum sağladım.
Kapıda duran çalışan bizi baştan aşağı süzmesiyle içimde korku büyüdüğü için bende başımı Yoongi nin omzuna yasladım.
"Sevgilim daha ne kadar bekleyeceğiz burda"
Çalışan sanki bu yaptığımla ikna olmuşcasına bizi masamıza yönlendirip gitti. Yoongi kendinden beklenirdiği gibi oturmam için sandalyemi çekmiş bende vakit kaybetmeden oturmuştum.
"Burası efsane! "
"Öyle ama biraz değişiklik yapmışlar"
"Baya geldin buraya yani? "
Yoongi cevap vereceği sırada garson gelmiş ve siparişimizi almaya başlamıştı. Hadi ama kardeşim çabuk ol yoksa içimde ki tilkiler ayak bulup senin canına okuyacak.
Garsonun gitmesiyle Yoongi dirseğini masaya yaslayıp ellerini birbirine kenetledi.
"Evet üç kere geldim"
Gözlerimi kaçırdım. Ne kadar sormaya ya da konusunu açmamaya çalışsam da Tilkim benden daha kurnaz davranıp patavatsızlık yapmamı sağlıyor.
"Ama buraya sevgilisiz giremezsin"
Yoongi başıyla onaylayıp yüzüne sinsi ve biraz gururlu gülümseme yerleştirdi.
"Sevgiliye pek gerek duymadım aslında"
"Nasıl ya sokaktan geçenleri getirip sevgili rolümü yaptın? "
Evet biliyorum benim beynim biraz kıt ve yavaş çalışıyor.
Yoongi dediğime kahkaha atmış ve ayağa kalkmıştı. Bu salak ne yapıyor diye düşünmeye fırsatım olmadan karşıdan gelen kırklı yaşlarda ki kadına sarılmasıyla kısa çaplı şok geçirdim.
Yoongi ve yaşlı kadın biraz sarılmış ardından Yoongi kadınla beni tanıştırma gereği duymuştu.
"Jangmi bu en büyük halam Min Kyung"
Yerimden kalkıp saygıyla eğildim. Demek bu yüzden buraya girerken başka kimseye ihtayaç duymadı.
Yoongi nin halası gülümseyip sıkıca sarılınca bende bu samimiyet karşısında ona aynı şekilde sarıldım.
"Demek sevgilin Jangmi ha? "
Yoongi ye bakarak konuştuğunda yüzümün kızarmasına engel olamadım.
"Hayır halacım Jangmi arkadaşım"
Halası sağ elini boşver dercesine sallayıp
"Tamam inandım diyelim öyle olsun, şimdilik"
Halası Yoongi nin yanağını küçük çocuk gibi sıkıp yemekhaneye yöneldi.
"Halan çok tatlı"
Yoongi dediğime göz devirmiş sipariş verdiğimiz yemekten ağzına atmıştı.
"Tabi tabi birde sen onu yanlızken gör"
Dediğine kıkırdamış etten küçük bir dilim alıp ağzıma attım.
"Yoongi? "
"Efendim"
"Önceden buraya girmek için sevgiliye ihtiyaç duymamışsın neden şimdi benimle o küçük rolü oynama gereği duydun? "
Yoongi etinden bir dilim kesip ağzına attı. Ben cevabı ne kadar sabırsızlıkla bekliyorsam o da aynı şekil sakin çiğniyordu.
"Bugüne kadar yanıma senden daha çok yakışan kimse olmadığı için"
Yoongi'nin kurduğu cümleyle dudaklarımı birbirine bastırdım.
Acaba, belki o benden hoşlanıyor olabilir mi?
"Yemeğini ye Jangmi!, dediğime pişman etme"
Yoongi'nin göremeyeceğini bildiğim için dudak içimi ısırıyor ama bunu fark ettirmemek içinde baya çaba sarf ediyorum.
"Oha! Sizde mi burdaydınız? "
Tanıdık sesle başımı kaldırıp sesin sahibine baktım. Tamam Jin'in sesi olduğundan o olduğunu tahmin ediyordum ama ya yanında ki yeojin.
Yoongi elinde ki çatalı masaya bırakıp kırmızı şaraba uzandı.
"Halamın yeri olduğunu bildiğin halde şaşırman biraz komik değil mi Jin."
Jin Yoongi nin yanında bulunan boş sandalyeyi çekip oturdu. Yeojin mı oda haliyle benim yanıma oturdu.
"Doğru Min nonanın yemekleri lezzizdir. "
"Sizin ne işiniz var peki burda? "
Sorduğum soruyla yeojin hemen lafa atlamıştı.
"Yolda karşılaştık bizde yemek yiyelim dedik"
Yeojin başımla onaylayıp yemeğe kaldığım yerden devam ettim. Aslında beni üzen yeojin Jin ile gelmesi değilde bir kaç gündür beni umursamamısı üzüyor...
"Burdan sonra nere gideceğiz Yoongi?"
Yoongi önünde duran peçeteye ağzını silip gülümsedi.
"Seveceğin bir yer olacağı kesin"
"Harika hep beraber eğleniriz"
Jin'in lafa atlamasıyla Yoongi sıkkınca nefes verdi.
"Yanındakiyle ilgilensene Jin bizimle değil"
Jin kafasını iki yana salladı
"Olmaz Yoongi hep beraber eğlenelim işte"
Yoongi Jin'e cevap vermek yerine bana bakmış bende omzumu indirip kaldırdım. Adam gelmek istiyor ne denir ki buna
"Of peki"
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro