Kafamı kimya test kitabımın arasına gömüp boğuk bir sesle mırıldandım.

"Bu gidişle mezarımı organik kimya kazacak, tabutumu asit-baz tepkimeleri taşıyacak, tuz ruhu da başımda dua edecek."

Ablamın şuh kahkahasını işittim. Elindeki katlanmış havluları hemen yanıma bırakmıştı.

"Senin yaşındayken sabahtan akşama kadar Kore dizileri izlerdim. Bu kadar çalışmana inanamıyorum. Annem başımıza profesör kesilirsin diye korkuyor.""

Başımı kaldırdım.

"Doğru olmayan ben değilim abla. Eğitim sistemi boyuna yanlış."

Ablam yine güldü.

"Dizi önereyim mi?"

Suratımı buruşturdum ve önüme döndüm.

"İstemez. O çekik herifleri her gün görüyorum zaten."

Ellerimi açıp şu aklı kaçık hayranların taklidini yaptım.

"Uppa! Bugün çok yakışıklısın. Uppa! Bugün canlı müziğe gidelim mi? Uppa! Seni çok seviyorum! Uppa! Bak! Gözümün üstünde kaşım var. Uppa! Uppa!"

Kaşlarımı çattım.

"Zıkkımın dibi!"

Kapıda adımlarını durduran ablam gülüşünü şiddetlendirdi.

"Oppa yalnız o."

Gözlerimi devirdim.

"Her ne ise." 

Elini ağzına götürmüş, çılgınca gülüyordu. En son karnını tutarak dışarı çıktığını fark ettim. Tabii gitmeden önce beni yine sinirlendirmişti.

"Kim Bok-Joo izle! Oradaki kıza çok benziyorsun. Haşin kardeşim benim."

Yanımdaki silgiye uzanıp ablama fırlattım.

"Ne söylediğini anladım! Ev sınırları içerisinde Korece konuşmak yasaktı! Babama söyleyeceğim!"

"Bok-Joo!"

"Abla!"

Elimdeki kurşun kalem öfkeden ikiye ayrılırken hırsla önüme döndüm. O esnada telefonum yeniden titremişti.

Gözlerimi kapadım.

Bu yer cücesini engellememekte hata mı yapmıştım acaba? 

B: Bizimkiler adına özür dilerim

B: Her zamanki halleri

Sakin kalmalıydım. Sonuçta her zamanki kasıntı tavırlarına bir son verip benden özür diliyordu. Kaba olmamalıydım.

Aden: Sorun değil.

B: Hala dargın mısın bana

Aden: Dargın değilim ama.

Aden: Konuşmasak daha iyi bence.

B: Aden

B: Yaptığım kabalıktı evet

B: Ama o şerefsiz yüzünden üzülmene sinir oluyorum

B: Seni getirdiği hale bak

Aden: Bu seni ilgilendirmez.

Aden: Ne duygularım ne de yaptıklarım.

Aden: Bana dair hiçbir şey.

B: Ama gözlerin

B: Onun yüzünden her gün ağlıyorsun

Güldüm. Bu velet gerçekten ağladığımı mı düşünüyordu?

Aden: Sadece çok çalışıyorum, tamam mı?

Aden: Ve.

Aden: İnsanlar konuşur, yer cücesi.

B: Haklısın

B: Özür dilerim

B: hey

B: Bana artık yer cücesi demeye bir son ver

Aden: Sen de süt içmeyi aksatma çocuk.

B: Sinir bozucuyken bile çekici oluyorsun.

Attığı mesaja gözlerim kocaman bakarken nefesimin nereden çıktığını düşünüyordum. Yanaklarım mı pembeleşmişti? Hemen konuyu değiştirmeliydim.

Aden: Baksana.

Aden: Benden nefret ediyordun hani sen.

Aden: Ne değişti?

Aden: Açıklama yapmama bile tahammülün yoktu.

B: Bilmiyorum

B: Sadece

B: Seninle konuşmak iyi geliyor

B: Yani diğer kızlar gibi değilsin

B: Biraz şeysin

Ne demeye çalışıyordu bu? Önce övüp sonra hakaret mi edecekti?

Aden: Bencil?

B: Öyle demek istemedim

Aden: Sorun yok.

Aden: Öyle derler.

B: 😂

Kaşlarımı çattım.. Vallahi dengesizdi bu çekik surat. Başka bir şey diyemiyordum.

Aden: Niye güldün? Komik mi?

B: Çok farklısın

Aden: Şöyle söylemesene.

Aden: Kendimi uzaylı gibi hissediyorum.

B: Her neyse

B: Ne yapıyorsun? 

Aden: Test çözüyorum.

B: Çok çalışıyorsun

Aden: Neyse ne işte.

B: Sen sormayacak mısın?

Aden: Neyi?

B: Ne yaptığımı

Aden: Ah.

Aden: Pekala.

Aden: Sen ne yapıyorsun?

B: 😊

Baekhyun: Hayranlarımın paylaştığı resimlerime bakıyorum

Vay hergele. Bana hava atıyordu aklı sıra! Bebelak surat. Bunun hesabını o küçük burnundan fitil fitil getirecektim.

Aden: Doğru ya.

Aden: Nasıl unutabildim

Aden: Sen ünlüsün.

B: Ben hayallerimin peşimden koştum

Kaşlarımı çattım.

Aden: Bana hava mı atıyorsun ucube?

Aden: Senin kadar kendini beğenmişini görmedim.

Aden: Bana ne senin hayranlarından.

Aden: Unutma. Hiçbir zaman onlardan birisi olmayacağım.

B: Olamazsın zaten

Bak. Bak. Bak. Laflara bak. Boy küçücük ama dil de pabuç kadar maşallah!

Aden: Hah!

Aden: Kendini beğenmiş züppe!

Aden: Senin hayranlarından daha kaliteli olduğum kesin.

Aden: Al onları başına çal.

B: Yanlış anladın yine

B: Sadece

B: Sende ileride iyi bir yazar olabilirsin diyecektim

Aden: Olamam.

Aden: Doktor olmam lazım.

B: Yazar olacaksın diye düşüyordum

Aden: Yanlış düşünmüşsün yürüyen ego.

Sinsice sırıttım.

Aden: Yakında senden daha ünlü bir manken olacağım.

Aden: Her neyse.

Aden: Ders çalışmam lazım.

B: Bir dakika

B: Şu an şoktayım

Aden: Orası pahalı.

Aden: Bim'e git.

B: Ne!

B: Bekle

B: Ne demek manken?

B: Manken ne?

B: Ne manken?

B: Sen manken?

B: Sikeyim!

B: 😔

B: Bunu gelecekteki potansiyel kocana yapamazsın!

Kaşlarımı çattım ve öfke içinde parmaklarımı telefonda gezdirdim.

Aden: Bir taraflarımın potansiyel çekik kocası.

Aden: Almayım.

Aden çevrim dışı.