"İyi değilim.."
Evet cenabet sayılı bölümü yazdım arkadaşlar.PB31...
Doya doya okuyun 31. Bölümü..
😂😂 iyi okumalar diyorum hani 31..
*********
Yine Baran tarafından..
Kim söylemiş güçsüz olduğumu!?
Kim demiş ki yürüyemeyecek halde olduğumu!?
Beynimde ki bütün sinyallerimin karımın tehlikede olduğunu bana bas bas bağırırken otopark'a kadar zar zor koştum.
Maral herşeyin üstesinden gelir..
Allahım,ne olursun düşündüğüm kişiler orada olmasın.Ne olursun canımı benden bir kez daha almasınlar...
O benim canım,o benim nefes aldığım oksijen kaynağım.
Arabaya bindiğim de çalıştırır çalıştırmaz çıktım otopark'tan.
Ya eve gittiğimde orada olmazsa?
Nefesim daralıyor sıkışıyordu adeta.Yola diktiğim gözlerim kısılırken üstten açtığım düğmelerimle tek seferde döndüm virajdan..
Hayır hayır..
Bu kadar kolay olmamalıydı..
Onu benden bu kadar çabuk alamazlardı.
İzin vermem! Gerekirse yakardım dünyayı da burnu kanamadan tek seferde yine alırdım onu...O bana aitti.O benimdi.
Kafamda kurduğum senaryolara sebep olan kişiler tek seferde de kurşunumdan geçeceklerdi elbet.Önemli olan karımdı benim..Toprağıma yağmur olan,geceme gündüz olan.
Derin bir nefes aldım.Artık düşüncelerimi taşımakta gerçekten güçlük çekiyordum...
Bu sorunlarla uğraşacak kadar aptal bir insan görmedim kendimden başka..
Allahım lütfen bu bir şaka olsun.Lütfen Maral'ın eve çabuk gelmem için uydurduğu bir şaka olsun.
Aksi takdirde benden çekecekleri vardı.
Siteye geldiğimde arabayı bile yolun ortasında bırakıp apartmana girdim.Asansörün düğmesine defalarca basmama rağmen beklemenin bi anlamı olmayacağını anlayıp merdivenleri ikişer ikişer çıkmaya başladım.
En son kata ulaştığımda kapıyı görür görmez kaşlarım daha da çatılmıştı.
Allahım Kapı açıktı..!!
İçeri girdiğimde Maral'ın ismini bağırarak defalarca zikrettiğim de ses gelmediğinden ilk önce mutfağa sonra salona bakmış merdivenlere yönelmiştim.
Ama çok geçmeden merdivenlerin üzerinde onu yatar bir vaziyette gördüğümde kendi kendime ne duruyorsun! Diye bağırıp onu tek seferde kucağıma aldım.
"Maral! Maral kendine gel güzelim,!"
Onu özenerek koltuğa yatırdığımda direkt bileğinden nabzını ölçtüm.İkinci yaptığım şey ise vücuduna herhangi bir yaranın olup olmadığıydı.
Bluzunu üzerinden çıkartıp baktım bedenine.
Allaha şükür hiç bir yara belirtisi yoktu..
Baş ucuna oturup bir kez daha adını söyledim.Uyanmalıydı.Uyanmalı ve gözlerimin içine bakmalıydı.
Onu kendine getirebilecek herşeyi denedim.
Onun elini tutan elime baskı uyguladığı anda neye uğradığımı şaşırdım.Gözlerini araladığı anda ellerini iyice hissettim kendimde.
Rahatlamıştım..Hemde hiç olmadığı kadar..
Ellerime dokundu, ellerini ellerime sardı.Şu içimde parçalarına ayrılmış bir sevda bütün oldu.Ölsem de bu anı unutmazdım..
Ellerimden destek alarak kalktı yatırdığım yerden.Bir elini ensesine koydu ve yüzünü buruşturarak ovdu..
O an "iyi misin?" diye sordum.Onu baygın bir şekilde merdivenlerin üzerinde yatar bir vaziyette bulunca düştü zannetmiştim.
Olabilirdi de..
"O geldi gördüm onu..Adamları vardı.Şş-şey ben seni ararken-"
"Tamam tamam.." dedim sözünü keserek.Anlamıştım.Kolumu omzuna atıp göğsüme yasladım ve saçlarının kokusunu derince içime çektim.
"Baran ben çok korktum.Hiç bir şey hatırlamıyorum öylece bayılıvermişim,Haşmet denen adamın evinde ne işi var?"
Ona düzgün bir şekilde nasıl anlatırım diye düşünürken buluyorum kendimi..
Gözlerim istemsizce dalıp gitmişti boş ve anlamsız bir yere.
Baran onlara ölümün en adi oyunlarını gösterecek güzelim, Ölümü kendi ellerimden tadacaklardı.
"Özür dilerim.." dedim fısıltıyla çıkan sesimle."Sana iyi bakamıyorum.." sanki ona son sarılışım gibi iyice kollarımın arasına almışım bedenini. Dudaklarını ve boynunu devreye sokup boynuma sürtüyor ve beni bir kez daha bitiren sözcükleri söylüyor..
"Senin bana varlığın yeter be adam...Varsın iyi olmayalım..."
Gülmüşüm hemen.."Mutluluk bize poposunu dönmüş diymi güzelim.."
"Evet" diyor hemen cümlemin ardından "kendime gelirken bile yoruluyorum.Ben insanoğlunu sevmiyorum Baran.Uzaylılar daha tatlı.."
Bedenini merdivenlerde baygın bir şekilde buluyorum ve hayretler içerisinde mantıklı konuşmasını dinliyorum..
Bu kız bana zararlıydı.Bünyeme,aklıma..
Ayrıldı benden ve "şey ben bi duş alacağım,bir yere gitmezsin dimi?" dedi mahçup bir ifadeyle.Yine ona karşı en sevdiğim şeyi yaparak saçlarını okşadım."Tabiki.Hadi çık."
Yanağımı yavaşça öpüp ayağa kalktı ve ensesini yine aynı şekilde tutarak yukarıya yönlendirdi adımlarını.
Dayanamazdım ki.
Giderdim yine yanına.
Kendi ellerimle onu temizlemeden edemezdim..
Ayağa kalktım ve açık olan kapıyı kapattım.
Piç kuruları neredeyse götümün içine kadar girmek üzerelerdi.
Mutfağa girdim ve dolaptan soğuk su şişesini alıp kapağını açarak direkt kafama diktim.
Sıkıntıdan,sinirden,gerginlikten sucuk gibi terlemiştim.
Sinirlenip üzerimdeki gömleğin bana yarattığı işkenceden kurtulup düğmelerini açar açmaz çıkardım ve elime aldım.
Bunu kirliye atmalıydım.
Kirli sepeti nerede Baran?
Tabiki Banyoda.
Maral nerede peki Baran?
O da banyoda..
Çarpık bir şekilde sırıtıp kapıyı iyice kilitledim ve yukarıya çıktım.
Şu durumda bile neler düşünüyorsun ya Baran..
Banyoya girdim.Kirli sepetini açıp gömleğimi içine atarken Maral "Baran! Sen misin?!" diye bağırdı benim duyabileceğim bi sesle."Evet güzelim benim.
Duş kabinin ardından buğulu gözüken bedenine bakarken keşke sadece camdan yapılan bir kabin olsaydı diye geçirdim kalbimden.Evet bu sefer içimden değil kalpten söylüyordum.
Bunu aklımın bir köşesine not etmiştim.Daha şeffaf bir duş kabini...
Evet kulağa hoş geliyor..
Sürgülü olan kabini açıp köpüklü olan gözlerini şirin bir şekilde sildiğinde,tek gözünü açıp bana baktı.
"Sen ne yapıyorsun orada?"
"Seni izliyorum."
"Baran git şurdan ya bari burada rahat ver.." gülüp kabini yeniden kapatınca bu seferde pantolonumu çıkarıp,bir şey demesine izin vermeden yanına vardım.
Çığlık atıp eğilince göğüslerini ve altını kapatıp bir kahkaha patlattı ardından.
Ah evet işte bu Maral'ı seviyordum ben.Resmen kendimi onun sokağına girmiş de bir türlü çıkamıyorum gibi hissediyordum.
Değişikti.
Bana hissettirdiği her şey değişikti.Maral farklı bir kadındı.
"Sana sadece sarılmaya gelmiştim.." dedim çoktan ıslanmışken.Suyun altında öylece ona bakarken doğrulmasını beklemiştim.Çünkü bana kıyamayacağını biliyordum.
Hep gülümsedi ve ben bir kez daha yok oldum.Gülüşünde kayboldum.
Maral vardı.Bana onca insanlığı unutturan..
Böyle edebiyatçı,sözlerini iyi bilen bir adama bile beni iyi dönüştürebilmişti.
Dakikalar sonra kollarımı onun için açmamla birlikte gövdeme sıkıca sarılmasıyla ağzımdan ister istemez "Ohh işte bu..." diye bir cümle çıkıvermişti.
Maral bunu duymuş olacak ki kıkırdayıp "Biliyor musun? Küçükken hep sevişmenin nasıl bir duygu olduğunu merak ederdim.Hatta 16,17 yaşlarımdayken bile banyodan çıkarken ister istemez bedenime bakar,organıma dokunurdum.."
"İğrençsin" dedim hemen.
"Ergenlik hormonlarım işte"omuzlarını silkip elini ıslak saçlarımda gezdirip havaya dikti.Ardından yine sesli bir şekilde gülüp "Çok tatlı oldun.." dedi.
Parmaklarımı yanağında gezdirip "Sen daha tatlısın." deyince dudaklarına kısa bir anlık öpücük kondurdum.
Yine eskisi gibi belime sıkıca doladı kollarını ve başını göğsüme koydu.
''Yarın erken kalkmamız gerekiyor.Aksi takdirde uçağı kaçırabiliriz..''dedim bir hatırlatma yaparak.
''Aaa doğru.Yurt dışına çıkacaktık dimi?'' başımı sallarken banyo lifini alıp üzerine duş jelini döktüm ve köpürttüm. Maral ise belime koala gibi yapışmıştı ve bırakmıyordu.
Bedenini güzelce temizleyip defalarca ona iyi olmasını gerektiğini ve ben varken ona hiç bir şey olmayacağını söyleyip durdum. Gözleri öyle yorgun ve bitikti ki,keşke sadece yorgun olan gözleri olsaydı.
Bunu bana her ne kadar belli etmemeye çalışsa bile her şeyin farkındaydım ve biliyorum.
Maral'a herşeyi söylesem bana inanır mıydı?
Yoksa daha da mı kötü olurdu?
Beynim öyle karmaşıktı ki,nereden başlasam nasıl söylesem bilemiyordum. Ama her şeyi benim ağzımdan duyması lazımdı.
Banyodan çıkarken belime bir havlu dolayıp çıktım ve arkamdan gelen Maral'ın koluna girdim. Başını tutup ''İyi değilim..'' dediğinde telaşlanıp ''Sakin ol güzelim.Gel otur şöyle ben yardım edeceğim sana.'' dedim ve yatağa yavaşça oturttum onu.
Dolabı açıp içinden şortlu takımlı pijamalarını ve iç çamaşırlarını alıp yatağın üzerine bıraktım ve giyinme konusunda ona yardım ettim. Arkasına oturup ıslak saçlarını tararken aynadan yansımasına bakıp duruyordum. Gözleri uykulu bir şekilde yere bırakıyordu.
Saçlarını taramayı bitirdiğimde havluyla kuruladım ve burnumu saç tellerine götürerek kokladım.Mis gibi olmuştu.
Onu dizlerime oturtup yatağın örtüsünü açtım ve yine onu kendimden ayırmayarak,biraz da komiklik açısından ikimizi de yatağa düşürdüm. Bu seferde ona arkadan sarılıyormuş gibi bir pozisyona geçmiştim.
Karnında kavuşan ellerimi tutup güldü.
''Baran?''
''Efendim?''
''Neden kötü bir şey olacakmış gibi hissediyorum?''
Gözlerimi devirdim.Yeterince onun yanında ona destek olmaya çalışıyordum.Ve hala daha böyle şeyler hissediyordu öylemi?
Tamam haklı olabilirdi ve yine söylüyorum böyle hissetmesi doğaldı.Ama garipti.
Ama bir gün bunların hepsi geçecekti.
İnanıyordum.
''Seni sevdiğimi bilmiyor musun? öğerenemedin mi daha?'' dedim konuyu saptırarak.
''Yok'' dedi hemen.''Hafıza kaybı var bende naparsın?''
''O zaman seni çok seviyorum.'' başımı yastıktan kaldırıp boyun kenarına sakallarımı sürttüm. Gıdıklanmış olacak ki tepki gösterip güldü.
''Ben daha çok seviyorum bi keree!'' diye bağırdığında kulağına ısırıp bıraktım. ''Tartışmayalım.Ağzına lahmacun küreği ile öpücük atarım.''
''Terbiyesiz!''
Bir kahkaha daha attım ve üstünden geçerek önüne yattım.''Uyuyalım sabah erken kalkacağız..''
Evet.Yarın benim için özel,bir o kadar da büyük bir gün sayılırdı.
Maral'ı kolumun altına aldım ve çenemi başına yaslayarak rahat bir pozisyona geçtim. Sanki yine gece bir şeyler olup ben uykudayken onu alacaklar düşüncesiyle sıkıca yapıştım ona.
Herşeyin üstesinden geldiğim gibi bunu da kendi başıma halledecektim..
Evet her zaman olduğu gibi Tek başıma...
********************
Bir şey itiraf edeyim mi?
2 bölümdür Baran'nın ağzından yazmak çok zevkliydi sjsj
Karneler nasıl bakalım?
addhdksk Şahsen ben zengin kocadan yanayım.Evet bunu söylediğim için kendimden utandığım halde takdir aldım. Her neyse umarım bölüm hoşunuza gitmiştir.Sınır koymak isterdim ama şöyle bir gerekçe sunayım sizlere.
Ne kadar çok yorum o kadar erken bölüm
Emeğe saygı ve hayalet okuyucularımı piste davet ediyorum..
Yb'de görüşmek üz
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro