Bugün ödevin teslim günüydü. Dersin büyük bir kısmını haliyle bu ödev kaplamıştı sıra benden geçtiği için diğerlerini bekliyordum ve haliyle bu bir yerden sonra çekilmezdi.

Bir İlk yaparak telefonumu açtım ve ona mesaj attım.

İdil:

İnekler neden kakaolu süt vermiyorlar?

Evet atılabilecek en aklı selim mesajı atmıştım resmen. İdil sen bu zeka ile nasıl yaşıyorsun kızım? anlatsana biraz. Kendi kendime söylenmelerime göz devirdim.

Bir harf eksik:

İneklere sorma fırsatım hiç olmadı.

Ne o çok mu sıkıldın?

İdil:

Hemde nasıl birazdan bayılıcam sanırım.

Bir harf eksik:

Bir harf eksik:

Benim dersim erken bitti istersen birer kahve içebiliriz.

;)

Gönderdiği fotoğrafa tıkladım. Gittiği yeri tespit edip kafedeki müdürle anlaşıp kamera kayıtlarından yüzüne baksam nolurdu? Kafayı yiyecektim meraktan.

Saçmalama İdil

Bu iç sesim de annem gibi yeminle hep beni durduruyor hep engel oluyor ya. Son heves bükücü resmen.

İdil:

Sağ ol cnm ben kahvemi sabah içtim.

Daha sonra galerimde girip sabah Gaye'ye çektirdiğim fotoğrafı buldum ve gönderdim.

Bir harf eksik:

Profil resminden sonra elimdeki ikinci fotoğrafın bu

İdil:

Pek fotoğraf çekmeyi sevmem

Bir harf eksik:

Senin gibi bir kız olsam kamera açık gezerdim :)

İdil:

Abartmayalım lütfen

Güzeliz de o kadar da değil

Bir harf eksik:

Keşke kendine benim gözümden bakabilsen...

İdil:

Senin gözün göz değil gibi...

Bir harf eksik:

Ya kızım sğwösğwmslekdmd

Şurada kırk yılın başı iki güzel söz söyliycem hemen bozuyorsun

Bende gülümsedim bünye alışık değildi.

İdil:

Sen hayırdır nereden senin kızın oluyorum ben?

Bir harf eksik:

Lafın gelişi öyle söyledim

İdil:

Gelmesin öyle laf

Bir harf eksik:

Niye bu kadar sinirlendin ki?

Gerçi sende haklısın kızım olmaktan ziyade sevgilim olmak daha cazip ;)

Sinirle dudaklarım aralandı lan ben o amaçla dememiştim şakacıktan atar yapacaktım sadece konu nereye geldi birde göz kırpan emojisi koymuş.

İdil:

Bak çocuk beni sinirlendirme seni kuş başı yaparım.

Bir harf eksik:

Ağöspemsllelslsls

Çok korktum!

İdil:

Babam kasap...

Evet babam kasaptı ve gayet güzel kuş başı yapardı. Eğer ondan bir şeyler kaptıysam çok güzel olurdu.

Bir harf eksik:

Oldu o zaman can sağlığım için ben seninle konuşmayı keseyim.

İdil:

Zaüwöağwllslwlslsls

Dersin bitmes ile başka bir şey yazmama gerek kalmadan telefonu kapattım bu günün son dersiydi biraz daha sınıfta durmak istemiyordum hemen dışarı çıkıp temiz hava almalıydım.

Titreşimdeki telefonumdan sesler geliyordu. Tunç arıyordu.

"Alo?"

"İdil biz bir şeyler yiyeceğiz sen de gel hep beraber gidelim istersen Gayenin sana-"

Sözlerini tamamlayamayadan telefonu çekilmiş olacak ki Gaye 'nin sesini işittim.

"Sana anlatmam gereken şeyler var İdiiiil çok garip şeyler oldu lütfen hemen geeel"

Sırıttım ne olmuştu acaba.

"Hayırdır?

" Şimdi anlatamam lütfen gel "

" Tamam geliyorum "

Telefonu kapatıp fakülteden çıktım.

" İdil"

Başağın sesini duymamla arkamı döndüm. "Selam"

"İyiyim dersim bitti yurda gitmeden bir şeyler yiyelim diyecektim."

"Aslında arkadaşlarımla yiyecektim ama hep beraber yiyebiliriz."

"Arkadaşların beni tanımıyorlar planınızı bozmak istemem."

"Öyle şeyleri dert edecek insanlar değiller hadi gel beraber gidelim" diyerek sıcacık gülümsedim. Ki gerçekten de öyleydi genelde Tunç ve Gaye beraber takılıyordu ikisinin de arkadaş grubu vardı ara ara onların yanına gitseler de Gaye ve Tunç hep beraberdi ve oldukça da eğlencelilerdi.

Başakla onların çılgın hocalarının dedikodusunu yapıp gülerken ne ara kafeye geldiğimizi fark edememiştik bile.

Gaye ve Tuncu cam kenarında otururken görünce Başakla oraya doğru yürüdük.

"Merhaba çocuklar"

"AA hoşgeldiiinizz"

"Hoşbulduk" diyerek gülümsedik.

Daha sonra Başağın ikinci sınıf olduğundan aynı yurtta kaldığımızdan bahsettim. Siparişlerimiz gelene kadar hangi bölümde okuduğumuzdan falan derken sohbete dalmıştık.

Tunç kod yazmakla gece boyu çok uğraştığı için sürekli dalıyor ve uykusuzluktan yakınıyordu. Gaye ise içindeki enerjiyi saklayamıyordu. Despot hocasının verdiği problem bile canını sıkmıyordu. Böyle enerjik bir kızın matematik öğretmeni olacağını aklım almıyordu. Benim matematik öğretmenlerim hep gıcık ve garip huyları olan garip tiplerdi o nedenle hiçbir zaman sevememiştim o dersi çünkü anlayamamıştım.

Telefonuma gelen bildirim ile düşüncelerinden sıyrılarak ekran kilidini açtım.

Bir harf eksik :

Arkadaşlarını çok kıskanıyorum ve onlarla tanışmak isterdim çok şanslılar seni sürekli gülerken görüyorlar.

İster istemez etrafıma bakındım. Hani belki benzetebileceğim telefona bakan biri falan olurdu diye ama kimse yoktu.

İdil:

Yanımıza gelirsen gülüşümü yakından görebilirsin =D

Lütfen yut lütfen.

Bir harf eksik:

Çok beklersin şsmsğeözpeşs

İdil:

Tüh ya =(

"İdil sana diyorum kızım ketçap istiyor musun?" Gayenin sesini işitmemle ekranı kapatıp başımı kaldırdım. "Hı evet olur"

"Ohoo bu kızda iyice leyla oldu"

"Ne alaka ya bir şeye baktım sadece" diyerek telefonunu kapattım. Başak yemeğini yerken güldü. "Var bunda bir şeyler de hayırlısı" yemeğimize dönmüştük ki

Tuncun açtığı mayonez bir anda üzerine gelince Tunç sesiz bir küfür etti.

"Ama ben bunu yeni almıştım ya! "

"Ay gitti güzelim sweat! "

"Hiç öyle deme Gaye nazarın değiyor resmen ne zaman yeni bir şey alsam hep böyle oluyor! "

Başakla ikimiz onların bu haline güldük. Tunç lavobaya giderken Gaye heyecanla bize döndü.

"Ay varya bugün ne oldu inanamayacaksınız! "

"Hadi anlat cidden çatladım"

"Bugün sınıfa biraz erken gitmiştim çözmem gereken bir problem yarım kalmıştı o esnada içeri Uraz girdi."

"Şu bildiğimiz  Uraz mi? Basketbol oynayan mavi kafa kardeşi olan? "diyerek araya girdi Başak." Evet" diyerek onayladı onu Gaye.

"Pek soğuk o çocuk bir keresinde kahvemi dökmüştü"

"Oha bende onun yüzünden telefonumu kırdım Başak"

"Gayenin yüzü düştü ya öyle demeyin sonuçta seviyorum." Başak şok içinde kaldı. "Ya sen kıpır kıpırsın o ise ne bileyim çok soğuk şaşırdım."

Gaye hüzünle başını eğdi" zaten fark etmiyor ki bir senedir. "

"Ee sonra ne oldu?" diyerek dikkatini üzerime çektim.

"İşte neyse geldi yanıma oturdu kafasını sıraya koydu ve uyudu biraz on dakika sonra başını kaldırdı ve dersin hangi hocaya olduğunu sordu bakın bomboş sınıfta gelip yanıma oturdu altını çiziyorum daha sonra dersin ne olduğunu söyledim. Ama bir türlü problemi çözemedim sildim durdum sonra problemi çözmeme yardım etti daha fazla yan yana durmaya kalbim izin vermedi bayılacaktım bende kantine gitmek için yerimden kalktım o esnada oda yerinden kalktı bizim amfi basamak şeklinde ya sabahta erken geldik ıslaktı hala ayağım kaydı. Tam yere düşüyordum Uraz tuttu beni ama kolumu çok fena sıraya vurdum"diyerek kolunu gösterdi. Morarmış koluna baktım çok acıyor olmalıydı. Başak araya girip bir krem ismi söyledi malum kendisi eczacılık okuyordu. Gaye kafa salladı "Sürerim"

Hayretle kaşlarım havalandı. "Benim telefonum yere çakılırken umurunda bile olmamıştı."  Başakta kafasını salladı " Ve benim de üzerime kahve döktüğünde bir özür bile dilemedi. "Gaye kafasını salladı." Bir süre öylece bakıştık biliyor musunuz? Ağzımı açıp tek kelime bile edemedim. Daha sonra çarpılmış gibi usulca bıraktı beni ve kızlar inanamayacaksınız ama o soğuk nevale nasıl olduğumu sordu."

"Hass"

"Yuh"

Başakla aynı anda tepki vermiştik. Bahsettiğimiz kişi Urazdı o hep uzaktı hep soğuktu şu bir haftadır okulda onu bir kere bile gülerken görmemiştim. Ve hep kendiyle beraberdi bu cidden çok garipti.

"Neyse işte iki ders sonra kolumun acısını fark ettim. Derste koluma bakarken yüzüm buruştu acıdan birde malum biz hep problem çözüyoruz dersin sonunda kendi notlarını getirdi. Çünkü ben ders boyu sürekli kolumu tuttum kıpırdatamadım. Yarın geri vericem notlarını"

" Vay anasını ya resmen bütün şansını kullanmışsın"

Başağa başımı sallayarak hak verdim. "İnanamıyorum gerçekten" sonra bakışlarım masaya yaklaşan kişiye döndü. Tunç masaya oturduktan sonra Melike önde Uraz arkada cafeye girdiler. "Gaye şimdi sana bir şey diyeceğim ama sakin ol" bakışlarımı Urazdan çekmemiştir. Daha sonra Urazla göz göze geldik ve Uraz Melikeye bir şeyler söyledi

"Uraz buraya geliyor"

Bölümü nasıl buldunuz ben bir an Uraz ve İdil olacaklar diye düşünmedim değil :D 

Bu arada mesajlaşma kısımları az mı yeterli mi?

Ben konuşmaları eğlenceli olsun istiyorum ve o şekilde uğraşıyorum ama umarım olabiliyordur.

Ve bir asi atasözü derki kendinize iyi davranın!