on iki
"Artık uyumayı düşünüyor musun?"
Sahte bir sinirle kaşlarımı çatıp Javadd'ın burnunu sıktım. "Ama uykum gitti baba!" dedi dudak büzerek.
Elimle yüzünü sıkıp yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. O dünya üzerindeki en güzel çocuktu. Eğer ona sahip olmasaydım, yaşamamın hiçbir anlamı olmazdı. Ondan başka birini bu kadar sevmem de imkansız geliyordu. Çünkü kalbim sadece onundu.
Yatağına tamamen uzanıp onu göğsüme çektiğimde küçük kollarını bana sardı.
"Javadd, mutlusun değil mi?"
Saçlarını karıştırırken başını kaldırmış bana bakıyordu.
"Hayır çünkü çikolata yiyemiyorum!" sitem dolu sesiyle bana söylenirken kahkaha attım.
Aptal çocuk.
"Onu demiyorum, Valeria ile anlaşıyor musun?" gözleriyle etrafa baktı. Sonra iyice bana sokuldu.
"Evet baba bana çok iyi davranıyor." Yanağını okşadım, saçlarını öptüm.
Valeria'nın Javadd'a kötü davranmadığını görebiliyordum. Ama o onun öz çocuğu değildi ve oğluma davrandığım gibi o davranamazdı. Javadd'a alışıyordu, oğlum da ona. Daha çok erkendi bir şey beklemiyordum zaten. İyi bir aile ortamına ihtiyacı vardı. Anne baba ve çocuk içeren bir aile tablosu onun çekingenliğini azaltacaktır diye düşünüyorum.
"Ben yokken neler yapıyorsunuz?"
İşaret parmağını dudağının kenarına koyup düşünüyormuş gibi yaptı.
Tanrım, dünyanın en sevimli çocuğu benim oğlumdu.
"Bana yemek yapıyor..Benimle oyun oynuyor." dedi. Uzatarak konuşması onu daha da tatlı yapıyordu.
"Sana istemediğin hiçbir şeyi yapamaz, bunu biliyorsun değil mi?" Alnını çeneme yasladı. "Kötü bir şey olursa, hemen bana söylemen gerektiğini de biliyorsun."
Başını salladıktan sonra, kucağıma tırmandı ve boynuma sarıldı. Onu doya doya öpüyordum. Çok seviyordum, içime sokasım geliyordu.
"Baba sakalların batıyor." dedi kaşlarını çatarak. Kıkırdayıp saçlarını karıştırdım.
"Sen artık uyur musun? Saatin kaç olduğundan haberin var mı?"
"Off."
Karşımda sanki büyük bir insan vardı.
Çarşafı üstüne çekip bana sırtını döndü. Şaşkınlıkla ona baktım.
"Babaya oflanmaz." dedim ve yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.
Yatağından kalkıp ışığı kapattım. Odasından çıkıp kapıyı aralık bıraktım.
Aklımda bir ton düşünce vardı. Evli olmaya hala alışamamıştım. Karımı kaybedeli beş yıl olmuştu, ona olan minnetim ve sevgim hiçbir zaman bitmeyecekti. Evet, bu bir tarafa. Ama Valeria benim için bir yabancıydı. Evimde bir yabancı ile yaşama duygusunu garipsiyordum.
Javadd için iyi olur mu bilemem ama benim hoşuma gitmiyordu.
Evimin düzenine yabancı, sevdiğim şeyleri bilmeyen, beni hiç tanımayan biri ilr sıfırdan başlama fikri korkutucuydu.
Ama o benim gözümde sadece bir bakıcıydı. Oğluma iyi davransın, yeter.
Yatak odama giridiğimde, Valeria kendi tarafında yan bir şekilde uyuyordu.
Neden onunla yattığımı bile bilmiyorum. Javadd'a daha inandırıcı gelmesi içindi ama saçmalıktan öte değildi.
Kendi tarafımdaki yastığı aldım, dolaptan bir tane çarşaf çıkardıktan sonra salona indim.
Koltuğa yatağımı yaptıktan sonra içine girip televizyondan bir film açtım.
Valeria
"Bu kadar hızlı evlendiğinde inanamıyorum. Sevgilin olduğunu bile bilmiyordum." dedi arkadaşım, Lydia.
Lydia, en yakın arkadaşımdı. Herkesle her şeyimi paylaşmazdım ama bir derdim olduğunda ilk onu arardım. Güvenilir ve yardımsever bir kızdı. Benim suratsızlığımı bile çekiyordu.
Onunla konuşmak istediğim için evime davet etmiştim. Javadd salonda çizgi film izliyordu. Biz de bahçede oturmuş bir şeyler atıştırıyorduk.
"Tanışalı çok olmadı zaten."
"Senin için en iyisini diliyorum." dedi elimi sıkarak.
"Teşekkür ederim." dedim gülümseyerek.
Gülümsüyordum ama içimde öfke patlaması yaşıyordum. Sabah erken uyanmıştım ve salona indiğimde Zayn koltukta yatıyordu. Benimle uyumak istemiyorsa baştan söyleseydi de ben de ayrı yatardım. Sanki çok meraklıydım onunla onun yatağında uyumaya.
Suratsız.
"Saat çok geç oldu, ben gitsem iyi olur." dedi Lydia ve ayağa kalktı.
"Peki, sonra yine gel olur mu?"
Onunla vedalaştıktan sonra çıkana kadar bekledim. O uzaklaştıktan sonra eve girdim.
Javadd kolukların üstünde yastıklarla oyun oynuyordu. Kapıdan girdikten sonra beni görür görmez koşarak yanıma geldi.
"Valeria!" dedi ve kollarını kaldırdı.
Bu onu kucağıma almam gerekiyor demekti.
Onu koltuk altlarından tutup kucağıma aldım. "Dondurma yiyebilir miyim?"
Ona gülümseyip saçlarını sevdim.
"Tabii."
Birlikte dolaba ilerledik. Buzluğu açtığımda sevinçle içine daldı ve sevdiği dondurmayı alıp çığlık attı.
Paketi açıp yırttıktan sonra onu çöpe attım ve salona girdik. Bir elini omzuma sararken diğer eliyle dondurma çubuğunu tutuyordu.
"Sen dondurma yemez misin?" diye sordu.
"Yerim."
Çubuğu bana uzattı. "Şimdi istemem, sen ye." dedim gülümseyerek.
Televizyonunu izlerken, dondurmasını da bitirmek üzereydi. Sonra kapıdan anahtar sesi duyuldu. Javadd sesi duyar duymaz koltuktan fırladı ve koşarak içeri giren babasının yanına gitti. Zayn onu yakalayıp tutarken etrafında çevirdi.
"Baba!"
Babasına olan sevgisi her defasında beni hayran bırakıyordu.
Zayn oğlunu kucağından indirdikten sonra bana baktı.
"Selam." dedi.
"Selam." dedim sinirli bir şekilde.
Javadd kendi haline dalmışken ayağa kalktım ve mutfağa girdim.
Yemek tabaklarını raftan çıkardım. Masaya yerleştirirken, Zayn'in bakışlarını üstümde hissediyordum.
Bardakları ve içeceği masaya getirdiğim zaman Zayn yanıma geldi.
"Bu ne surat?"
Bardakları masaya koyduktan sonra aynı sinirle ona döndüm.
"Ne varmış suratımda?"
"Ne yok ki." dedi alayla.
"Benimle yatmak istemiyorsan, neden baştan söylemedin? Ben sanki çok meraklıyım sana."
"Ne?"
Önce anlamamazlıktan geldi. Sonra alaylı ifadesi yüzüne geri geldi.
Dilini yalayıp bana bir adım daha yaklaştı. Elini arkamdaki buzdolabına yasladı ve beni araya sıkıştırdı.
"Sen şimdi benimle birlikte uyumadığın için mi sinirlendin?" dedi gülerek.
Gözlerim kocaman açılırken kafasına bir tane vurdum.
"Saçma saçma konuşma!"
Elini çekip gözlerine baktım. "Aynı odada kalmamız gerektiğini söyleyen sendin, dün neden koltukta yattın?"
"Öyle bir karar verirken saçmalamışım, kusura bakma." dedi omuz silkerek.
Ne.
Tam dayaklıktı.
"Saçmalamışsın öyle mi? Defol git." dedim sinirle.
Javaddın tabağına yemeği koyduktan sonra, kendi tabağıma da koydum. Zayn de kalksın kendine koysun.
"Javadd, yemek hazır!"
Salona doğru bağırırken Zayn şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Bu arada, ben senin yatağında yatmam bundan sonra. Koltukta yatarım. Sen git kendi odana." dedim ve omuz silktikten sonra masaya oturdum.
Javadd masaya geçtiğinde ikimize bakarak sırıtıyordu. Ben ise sinirle babasına bakıyordum.
Çocuğa bir şey belli etmemek için gülümsemeye çalıştım ve ona döndüm.
"Ben üstümü değiştirip geleyim." dedi Zayn ve mutfaktan uzaklaştı.
Gelmesin.
Çok lazımdı sanki.
$$$
birbirlerine alışsınlar diye ağırdan alıyorum kavga is comingggg
fotoşok ustasi yazariniz cosuyor
eee nasil gidiyor begeniyor musunuz? istekleriniz var mi? yorum yapmayi unutmayin♤
muaaahh💦👅👅
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro