Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

5. Bölüm "Doğaüstü"

"Natasha?" Adımın seslenilmesiyle arkamı döndüm. Steve koşarak yanıma geliyordu.

"Steve? Sana söylemem gereken birşey var."

"Benim söyleyeceğim şey daha önemli. Aniden elektrikler kesildi ve küçük bir sorunumuz var."

"Sorun derken?"
Sorumu, Steve'in geldiği yerden gelen hırıltlı ses cevaplamıştı.

"İşte şimdi işiniz bitti küçük domuzlar."
Ah! Bunun domuzlarla alıp veremediği de neydi acaba?! Hızlı adımlarla olduğumuz yere doğru geliyordu.
"Koş!"
dedi Steve. Ona uyarak koşmaya başladım. Arkama baktım. Hızlı adımlarla arkamızdan geliyordu.
Koşarken arkadan ona ateş etmeye çalışıyordum. Kurşunlar ona işlemiyordu.
Onu neye dönüştürmüşlerdi böyle?
Önümüze iki yol çıkmıştı. Ben sağ taraftan gidecekken Steve kolumdan yakaladı.

"Bu kötü bir fikir olabilir ama bu hastaneden çıkmak istiyorsak ayrılmalıyız. "

Ne diyordu bu? Başımıza ne geldiyse hep ayrıldıktan sonra geliyordu. Değişik tipteki akıl hastalarının saldırması, elektriğin kesilmesi ve şimdide koca domuzun bizi koşturması.

"Başımıza ne geldiyse hep ayrıldıktan sonra geliyor Steve." Dedim sitem ederek.

"Burada kuralları ben koyarım Nat. Bence ayrılmamız en iyisi." Dedi ve birşey dememi beklemeden sola doğru ilerledi.

Bende sağa doğru koşmaya başladım. Hızlıca ilk gördüğüm odaya kendimi attım. Ne olur ne olmaz diye çalışma masasının altına saklandım. O koca domuz hala arkamdan geliyor olabilirdi. Birkaç dakika bekledim ama gelen giden yoktu. Saklandığım yerden çıktım.

Odayı incelemeye başladım. Bu odada diğerleri gibi dağınık ve ceset kaynıyordu. Doktorlar, güvenlik görevlileri ve ajanlar... Adeta akıl hastaları tarafından katledilmiştiler. Etrafı incelerken iki odayı ortadan ikiye bölen Camın arkasından bir karartı gördüm.

"Bunu duyuyorsun değil mi?"

Neyden bahsettiğini anlamamıştım. Ama bu gerilmeme sebep olmuştu. Cama yaslanmış, ellerini cama koymuştu. Sanki benim olduğum yerden birşey ararmış gibi odayı inceleyip sağa ve sola hareket ediyordu. Ben ise sadece olduğum yerde durup ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum. Eğer bana saldıracak bir hareket yaparsa onu tek kurşunla öldürmeyi planlamıştım. Ama kurşunun onu etkileyeceğinden pek emin değildim. Bir tür Sıvı titanyum enjekte edilmiş olmalıydı.

O koca domuzun deri altı titanyum zırhı olmalıydı. Deriye sıvı halde enjekte edilir. Esnektir ve son derece güçlüdür. Ondan nasıl kurtulacağımıza dair hiçbir fikrim yoktu.

Cama yaslanan adamın arkasından bir ruh... Karartı geliyordu.

Birkaç adım geriledim.

Onu aldı ve havaya kaldırdı. Onu öylece etrafa savuruyor ve öldürmeye çalışıyordu. Parçalanma sesleri geliyordu, sanki milyonlara ayrılmış parçaların etrafa dağılması gibi. Kamera herşeyi kaydetmişti. Ama ben gözlerimi kapatıp içimden sakinleşmek için rusça şarkı mırıldanıyordum. Buradan kurtulacak ve eski yaşantıma geri dönecektim. Burada ölmeyecektim.
Gözlerimi Yavaşça açtım. Yan odanın her yeri kana bulanmış, tahmin ettiğim gibi adamın her yeri başka bir yerdeydi. Bu her ne ise çok güçlü bir şeydi. Bunu ne yapabilirdi? Doğaüstü bir varlık?
Anlatılan tüm korku masalları gerçek mi oluyordu yoksa?

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro