†1- İntikam†
Oy ve yorum yapmayı unutmayın. Hyunlix harici yazdığım ilk ship olduğu için biraz tuhaf geliyor ama kurgu çok iyi.
Desteğinizi bekliyorum İyi okumalar dilerim ♡♡♡♡♡♡♡
•••••
†İntikam†
Nedenler ve felsefeler yaşama tutunmak için önemliydi bu hayatta. Bazen kişinin yaşamak için bile bir nedeni olmazdı, işte o zaman da hayat onun için boş ve saçma bir oyundan ibaret olurdu. Sadece öleceği ve bu boşluktan kurtulacağı günü beklerdi. Tıpkı onun gibi...
O da bu hayatı gereksiz buluyor ve sadece öleceği günü bekliyordu. Ama onu diğer kişilerden ayıran bir özellik vardı çünkü onun diğerlerinin aksine yaşamak için bir nedeni ve hayatında izlediği bir felsefe vardı.
Han Jisung...
Bu hayata bir neden için devam ediyordu...intikam! Ve O intikamını aldıktan sonra artık gönül rahatlığı ile gözlerini sonsuzluğa kapatabilirdi.
Han Jisung, yeri inleten sert adımlarla, soğuk ve karanlık koridorda yürürken etrafına baktı. İçinden geçtiği her demir kapıda bedenini saran heyecan artıyor, nefesi hızlanıyordu ama başı hep dikti
Koridorun her bir köşesinde bulunan gardiyanlar onun karşısında saygıyla dik dururuken, O onlara küçük bir baş hareketi ile selam verip aynı sert adımlarla ilerliyordu.
Etrafındaki herkes kendisi gibi vampirdi ama o hepsinden mevki olarak yüksekteyi.
Buralara kadar gelmek için çok çalışmıştı han Jisung. Bir amacı vardı ve çok yakında bu amacına kavuşacaktı.
İkiz kardeşinin intikamını alacaktı, sözde abisi ve kardeşini öldürenlerden. Şu anda da abisinin yanına doğru gidiyordu ya.
"Başaramazsın" demişti abisi ona ama o başarmıştı
Üstündeki pahalı takım elbisesi ve aynı şekilde pahalı ayakkabılarıyla olması gerektiği kadar karanlık koridordan, zindanın görüşme odalarına doğru ilerliyordu Jisung. Aradan geçen 40 yılın ardından Abisini ilk defa görecekti. Bu yüzden heyecanlıydı
Heyecanı abisini özlediğinden falan değildi tabiki. Abisine hazırladığı sonu göstereceği ve kendini kanıtlayacağı için heyecanlıydı. Söz verdiği gibi; abisinin ölümü kendi ellerinden olacaktı
Yürüdüğü koridorda önünde ona yol gösteren muhafız vampiri takip ederken köşeyi dönmeleri ile geldikleri görüş odası ile derin bir nefes aldı. Abisi içerde olmalıydı. Ona gücünü gösterecekti.
Başını dikleştirip bir soluk vermesinin ardından muhafiza kapıyı açmasını söyledi, kapı açıldıktan sorna ise içeri girmişti.
Koca oda sırf o gelecek diye bomboştu. Tam karşıdaki kırılmaz saydam cam duvarın ardında ise abisi sandalyede oturmuş bekliyordu.
40 yıl...
Abisini görmeyeli 40 yıl olmuştu ve artık o yetişkin bir vampirdi. Tam 50 yaşına girmişti Jisung, kardeşini kaybedeli ise 42 yıl olmuştu. Kardeşini abisi yüzünden kaybetmişti ya. Abisi ikisini de öldürmek istemişti.
O bunları düşünürken suçluların bulunduğu tarafta oturan abisi kapının sesini duymasi ile kafasını kaldırmış ve kapıda kendi küçük kardeşini görmüştü. Yıllar önce ikizi ile birlikte öldürmek istediği üvey kardeşini..
O an ayağa kalkmış ve sinir bozucu bir şekilde gülümserken "Oooo hoş geldiniz bay Han. Görmeyeli baya büyümüşsünüz. En son gördüğümde daha 10 yaşında bir velettiniz" demişti.
Jisung onun sesini duymasıyla düşüncelerinden sıyrılıp yüzüne soğuk bir ifade yerleştirip dik başıyla cam duvar önündeki masaya doğru yaklaştı ve sandalyeyi çekerek oturduktan sorna aynı soğuk bakışlarla abisine bakmaya devam etti.
Karşısındaki siyah uzun saçlı vampir, saçı başı dağınık, bitik bir halde duruyordu ama hala yüzünde alaycıl bir tavır vardı.
"Cidden kardeşim ya, kocaman olmuşsun. İlk girdiğinde tanıyamadım ve şüpheye düştüm ama bana bu kadar nefretle bakabilecek başka kimse yok-"
"Kes sesini Jeon" diye lafını kesmişti abisinin. Onun sesini bile duymak istemiyordu. Bu bile midesini bulandırıyordu.
Jungkook ise kardeşinin soğuk sesini duymasının ardından oyunculuğu kesip aynı alaycıl ama nefret dolu bakışlarla mavi saçlı olana bakmaya başladı.
İkisi de birbirinden nefret ediyordu.
Jungkook ona alayla bakarken "ne oldu? Beni öldürmeye mi geldin? Yıllar önce kardeşinin ölmesine neden oldum diye mi? Beni nasıl öldüreceksin ki?" diye sordu.
Onun yüzündeki alaycıl ifade Jisung'un da yüzünde peydah gösterdiğinde, oturduğu sandalyede geri yaslanarak kollarını göğsünde birleştirip kısıkca kıkırdadı
"Sen ikimizi de deli gibi kıskanıyordun değil mi? Hatırlıyorum da bizi o vadiye götürüp çitlerin arkasına atan sendin. Ne yaptık ki biz sana? Sadece senin aksine özeldik senden daha güçlüydük ve büyüdüğümüzde senden üstün olacaktık.. bunun için öldürmeye çalıştın değil mi bizi?"
Jungkook üvey kardeşinin söylediklerini sonuna kadar dinlerken başını onaylar şekilde sallanmıştı. Bunlar doğruydu ve o da yalan söylemeyecekti
"Aslında bu doğru ama yanıldığın bir nokta var. Sen özel değilsin onun aksine..." demişti "Eğer özel bir vampir olsaydın kan içmeden de yaşayabilirdin, özel bir gücün olurdu ve O öldüğü gün sende ikiz olduğunuz için aranızdaki bağ koptuğundan dolayı ölürdün ama baksana sen yaşıyorsun o ise canavarlara yem oldu" diye ekledi uzun sivri dişlerini göstererek sırıtırken.
Özel vampirler canavar ve normal vampirlerin aksine güçlüydü. Sihirli güçleri vardı ve kan içmeden bile yaşayabilirlerdi. Normelde ikiz vampirler olmazdı ama eğer ikiz doğarlarsa ikisi de özel olurdu
Bu herkese göre gerçekti ama Jisung'un ikizine kıyasla özel bir gücü yoktu. Bu sık karşılaşılmayan bir durumdu. İkiz kardeşinin bileğinde özel olduğuna dair bir iz varken Jisung'un yoktu. İkizi ondan da güçlüydü ama abisi onun ölmesine neden olmuştu.
Jungkook'un söylediği her kelimede mavi saçlı olan sinirlenirken, sakin olmak konusunda kendini ikna etmeye çalışıyordu ama yinede bu çenesinin kasılmasına engel olamadı.
Junkook ise onun yavaş yavaş sinirlendiğini görünce keyifle sırıttı. Tek amacı kardeşini sinir etmekti. Onun yüzünden 42 yıldır hapishanedeydi. Diğer vampirler gibi özgür değildi. Zindanın en kuytu ve karanlık köşesinde çok az besin ile yaşamaya çalışıyordu.
Jisung " İntikam İntikam" diye etrafta dolaşıyordu ama Jungkook'un da kendine felsefe edindiği bir intikamı vardı. 42 yıldır çektiği azabın bedelini Jisung'a ödetecekti
Tam 42 yıl önce televizyonda o haberleri duyduktan sorna iki küçük kardeşini öldürmeyi kafasına koymuştu Jungkook. Daha 12 yaşında yavru bir vampridi ama üvey kardeşlerine sonsuz bir nefret besliyordu.
Daha o yaşta onları öldürmek için bir sürü plan yapmıştı çünkü onlar özeldi. İkizlerden biri sıradan bir vampirken diğeri safkan vampirlerdendi. Safkan olanlar toplumda özel olarak görülüyordu. Herkes onlara güvenir ve saygı duyardı onları el üstünde tutarlardı. Kendi ailesi de öyleydi
Oğullarından bir tanesi safkandı, Bu da onu daha çok önemsemelerine neden oluyordu. Jungkook bunu kıskanıyordu. Zaten annesi yoktu babası başka bir vampirle evlenmiş O vampir ise iki küçük yavrusu ile eve gelmişti. İlk başta ikiz oldukları için ikisi de özel zannetmişlerdi ama sonradan Jisung'un özel olmadı ortaya çıkmıştı
Kendi öz babası ise özel olan yavru onun öz evladı olmasa da kendi çocuğundan bile çok önemsemişti. Bunu çok kıskanan küçük çocuk ise ondan kurtulmaya karar vermişti
Planında iki yavruyu da öldürmek vardı ama sadece birini öldürebilmişti. Neyseki o özel olandı ölen ama herşey ortaya çıkmış ve onu ilk yavru vampirlerin hapishanesine atmış, birkaç yıl önce de 50 yaşına girdiğinde normal vampirlerin bulunduğu zindana atmışlardı
Bir gün Jungkook, iki küçük kardeşini de oyun oynama bahanesiyle evden çıkarıp çok uzakta olan bir parka götürmüştü. O Park ise canavar vampirlerin bulunduğu bölgenin sınırına yakındı
O bölge çitlerle çevrili sihirli bir duvarla korunsa da çoğu kişi için tehlikeliydi. Bazen canavarlar oradan çıkıp normal vampirlerin arasında dolaşıp onları öldürüyordu o zamanlar jungkook da bunu bildiği için kardeşlerini alıp oraya götürmüştü
İlk başta her şey normal giderken kardeşlerinin diğer küçük vampirlerle bir süre oynamasına izin verip onları eğlenirken izledikten sonra akşama doğru ikisini de elinden tutarak eve götürmek yerine canavarların bulunduğu bölgenin sınırına doğru getirmişti
Kendi canı da tehlikedeydi. Sonuçta o canavarlar ona da zarar verirdi ama o canını bile riske alarak bu karara varmıştı.
Gecenin çökmesine yakın kardeşlerini sessiz sessiz o çitlerin yakınına getirip hiç düşünmeden ilk özel olanı sonrasında da Jisung'u tutup çitin diğer tarafa doğru atmıştı.
Çitlerin arkası bir vadiye benziyordu. Diğer tarafta bir sürü ağaç vardı karanlık bir ormanı aldırıyordu. Ormanın içindekiler de en az orman kadar karanlıktı. Asker vampirlerin bile bazenleri girmeye çekindiği bir yerdi ama hiç düşünmeden masum masum kendisi ile oynayan iki yavruyu o tarafa atıp, onların gözyaşlarına ve çığlıklarına aldırmadan arkasını dönüp kaçarak bir yerlere saklamıştı.
Çitler vadiye göre yukarıda kalıyordu Bu yüzden iki yavru da çiftlerin üstünden düşmeleri ile yuvarlanarak aşağıya doğru düşmüşlerdi. o an hiçbir şey bilmemelerine rağmen karanlıktan korktukları ve düşerken hafif yaralandıkları için ağlayıp Çığlık atmaya başlamışlardı
Onları kurtaracak kimse yoktu. Anneleri yoktu yanlarında, babaları da yoktu, abileri ise... Onun nereye gittiğini bilmiyorlardı..
O da onların peşinden gidecek miydi?
Ağlarken abilerini beklemişlerdi, nereden bilebilirlerdi ki abilerinin onlara olan nefretini
Neyse ki o saniyeler şansları yaver gitmiş o sınırdan geçen güvenlikten sorumlu olan asker timinden biri sınırın diğer tarafından gelen 2 küçük yavrunun sesini duyarak yanındaki vampirler ile beraber sınıra doğru gelmişti
Jisung, ayağına derin bir kesik alsa da erkek kardeşininin özel güçleri olduğu için yaraları hemencecik iyileşmişti
Korku ve umutla abilerinin de atlamasını beklerlerken zavallı haldelerdi. Abilerinin onlar için hazırlanmış olduğu kirli oyunun farkında değillerdi. Aslında fark edecek yaşta oldukları da söylenemezdi.
Nefret nedir bilmezlerdi. Abilerini öyle çok severlerdi ki ona güvenerek yanlış yolda ilerlediklerini bilmelerine rağmen onu takip edip buralara kadar gelmişlerdi.
Sonları çoktan belirlenmişti.
Küçük Jisung zavllıca erkek kardeşine bakmıştı o saniyler. Sanki anlamıştı abileri bir daha gelmeyecek, bir daha birbirlerini asla görmeyeceklerini.
Kocaman sarılmıştı erkek kardeşine ağlaması eşliğinde
Tamda o vakit arkalarındaki vadiden birkaç çıtırtı sesi gelmişti. Korkuyla birbirlerine sokulmuşlardı iki küçük beden. Sonrasında ise sırtlarını yasladıkları ağaçtan bir ses gelmiş ve yukardan birkaç yaprak yere doğru düşmüştü.
Ölümün o sessizliği tüm çevrede yayılırken kolları altına aldığı minik ikizi eşliğinde korkuyla yavaşça başını yukarı kaldırıp ağacın tepesine bakmıştı minik Jisung
Dehşete kapılmıştı. Orda biri vardı.
Uzun ve sivri dişleri vardı, bir vampir miydi? Peki o zaman sol gözü neden kör sağ gözünde ise neden bir kesik vardı?
İlk defa görmüştü böyle bir vampiri ve çok korkmuştu Jisung
O zamanlar canavar vampirlerin ne olduğu bile bilmezdi
Şimdilerde nefret ederdi ya onlardan, bunun sebebi ise netti
O canavar vampir ona sırıtarak baktıktan sorna yere doğru atlamıştı. İki yavru telaşla yerlerinden kalkarken korkuyla bakmışlardı karşılarındaki yaratığa
Canavarların acıması yoktu. Acımasızca yürümüştü Jisung ve kardeşinin üstüne
İkisi tehlikeyi sezip geriye doğru çekildikleri saniye vampir üzerlerine atlamıştı hırıltılı bir ses çıkararak
O sesi asla unutmazdı Jisung... Unutamazdı!
O gün askerler onu kurtarmıştı ama erkek kardeşini son görüşü olmuştu.
Muhafız vampirler gelip o canavara saldırdığı esnafa başka canavarlar da gelmiş ve büyük bir yaygara kopmuştu.
Bir muhafız iki küçük yavruyu kucağına alıp güvenli bölgeye taşırken önlerine başka bir canavar çıkmış ve önce o muhafızı öldürüp iki küçük çocuğa saldırmıştı.
Jisung asla küçük kardesinin elini bırakmamıştı o saniyler. Canavardan kaçarken bile elini tutmuştu kardeşinin ama ne yazık ki elleri sonsuza kadar ayrılmıştı bir daha asla birleşemeyecek şekilde
O günü asla unutamadı Jisung. Kardeşinin bağırışının ormanın içine doğru kayboluşu hala kulaklarındaydı.
İşte o yüzden şu anda karşısında ayak ayak üstüne atmış abisinden ve o tek gözü kör olan yaratıklardan nefret ediyordu.
Etmeye de devam edicekti. Takii hepsinin sonu olana kadar
İşte o zaman rahatlayacakti Jisung
Jungkook ise kardeşinin derin derin bir şeyleri düşündüğünü görünce sivri dişlerini gösterip sırıttı ardından ise elini masanın üstünde sürterek aralarındaki camın üstüne getirip ansızın cama vurmuştu
Jisung birden gelen gürültüyle irkilerek abisine baktığında Jungkook sırıtıp kafasının içinde dönen kirli sözleri dudaklarından zehir misali akıtmak adına ağzını açmıştı ki daha "Neydi kardeşinin ismi Y-" demesine kalmadan Jisung hiddetle yumruğunu masaya geçirip ayağa kalkarken "ONUN ADINI AĞZINA ALMA!" diye bağırmıştı.
Kardeşinin ismini bu adamın o iğrenç dudaklarından duymak bile sinir bozucuydu.
Artık burda çok kaldığının farkındaydı Jisung
Sinirle üstten jungkook'a bakarken "Bir dahaki görüşmemizden sonra artık bir ölü olacaksın Jeon" dedi.
"Sen ne kadar 'Yapamazsın' demiş olsan da geçmişte, ben yaptım! Şu an en büyük ajanlardan biriyim ve yarından itibaren burayı terk edip o iğrenç varlıkların arasında yaşayacağım" dedi mavi saçlı olan.
Yapmıştı, yapacaktı da!
Sırf intikamını almak için 40 yıldır öğrenim görüyordu. İnsanları nasıl avlayacağından Canavarları nasıl öldüreceğine kadar her şeyi öğrenmişti ve sonunda geçen hafta 50 yaşına girmiş ve artık yetişkin bir vampir olarak sayılıyordu.
Uzun uğraşlar sonucu okuduğu akademinin en iyi ögrencisi olmuş ve gönüllü bir şekilde canavar vampirlerin arasında gitmek istemişti. Kabul edilmişti de
Şimdi ise burdan çıktıktan sorna ilkin kralın yanına gidecek ondan sonra ise canavar vampirlerle benzemek için birkaç ilaç ve tıbbi destek aldıktan sorna yarından itibaren kardeşini son kez gödügü ormana gidecekti
Bunun için ise kendisine hafif tedirginlikle bakan abisine karşın sırıtıp dişlerini gösterirken hafifçe masaya doğru eğilerek Jungkook ile göz temasında bulunduktan sonra tehditkar bir şekilde konuştu
"Önce o canavarların kökünü kurutacak sonrasında ise seni de onlarla beraber yakacağım 'abi'... İşte o zaman intikamımı almış olacağım!"
•••••
Slm arkadaşlar sonunda bölümü yazdım gerçekten yazarken çok zorlandım seçimdi şuydu buydu derken ertelene ertelene buraya kadar geldik
Neyse anladığınız gibi geçen bölüm kardeşlerini öldürmek isteyen kişi Jungkook ve başarılı da olmuş Jisung'un ikizini öldürmüş. Jisung da onu öldürmek istiyor.
Anlayacağınız Sungie artık 50 yaşında daha yeni yetişkin bir vampir olmuş bundan önce daha yavru olarak sayılıyordu. Şey gibi 18 yaşına basmış gibi düşünün
Bu kurgu insan-vampir ilişkisi olmayacak, pek fazla insan görmeyeceğiz. Vampir-Canavar ilişkisi
Neyse ben bu kitap için acayip heyecanlıyım hatta bitirdikten sonra bastırmayı planlıyorum ama kim okur bilmem
Neyse iyi günler dilerim MİNSUNG İLE KALIN ☺️☺️☺️☺️☺️☺️☺️
Jisung
Jungkook
Ve vampirler (temsili)
(15.05.2023)
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro