Elleri boşta olan Lively herkesin çıkması için kapıyı açtığı sırada Tony, bahçe kapısından girmekte olan adamı gördü.

Sarı uzun saçları jöleyle arkaya yatırılmış adam elinde çiçek buketiyle bahçe kapısını kapattı. Tony durakladığı için Rhodey arkadında söylenmeye başladı. Lively Tony'nin meraklı bakışlarını takip ettiğinde kendilerine doğru gülümseyerek gelen adamı gördü. 

"Lively..." dedi birkaç metre önlerinde duran takım elbiseli adam gülümseyerek. Tony şaşkınlıkla yanındaki kadına döndü. Lively şaşkın bir şekilde biraz durakladı.

"David!" dedi, fısıltıdan biraz yüksek sesle.

»»——⎊——««

David bir süre kendisini izleyen üç arkadaşı inceledikten sonra gözleri Tony'nin elindeki bebek pusetine kaydı.

Tony bebeği babasından uzaklaştırmak için içinde büyük bir dürtü hissetti. David hariç kimsenin farketmeyeceği bir hareketle pusetin ön yüzünü görüş alanınj engelleyecek şekilde çevirdi.

Bu hareketle David gözlerini Tony'ye çevirdi. "Bay Stark sonunda sizinle tanışmak ne büyük şeref. Sevgilimin eski sevgilisini birçok hikayede dinledikten sonra tanışmak... Hele hele o kişi Tony Stark'tan başkası değilse."

Adamın yüzündeki samimi ifade Tony'nin midesini bulandırdı.

"Çocuklar hadi!" dedi Lively sonunda kendisine gelerek. Sakin bir ses tonuyla söylediği şeyler yanındaki adamları yürütmeye yetmişti. Sesini sakin çıkarabilmiş olmasına rağmen içindeki gerginlik bahçe kapısının önünde dikilen adama yaklaştıkça daha da artıyordu.

"Liv..." dedi David, yanından geçmek üzere olan kadının tam önünde durmak için yana doğru bir adım attı ve onun kendisini geçmesine engel oldu.

O sırada Lively'nin arkasında birkaç ses duyuldu. Rhodey kız kardeşinin önünde aralarında sadece bir adım mesafe kalan adamı göğsünden iteklerken Tony rahatladı.

O Rhodey gibi davranmak isterdi ama elindeki bebeğin rahatlığı, David'in tartaklanmadından daha önemliydi. Üstelik şimdilik bu işi Rhodey de halledebilirdi.

"Hadi Liv." dedi Tony kadını tekrar harekete geçirmek için. Lively hâlâ hayretler içinde harşındaki adama dalmıştı. Gözlerini önündeki adamdan çekerek birkaç saniye ne yapması gerektiğine karar vermek için yere dikti gözlerini.

Kadının kendisini takip etmediğini farkettiğinde arkasına dönüp baktı Tony. Kadının kararsızlığı içinde sebebini bilmediği bir korkuyu gün yüzüne çıkardı. Ama çok geçmeden Lively kendisine gelmiş gibi kafasını kaldırarak Tony ile gözgöze geldi ve hemen onun ardına takıldı.

Tekrar hareketlenmiş kadının önünden hedefindeki arabaya doğru hızlı adımlarla ilerledi dahi.

Önünde kendisine engel olmaya çalışan albayı da sürükleyerek kadının hemen peşinden takip etti David. Bir yandan konuşmak için kadına yalvarırken bir yandan da onu takip edebilmek için önindeki adamla boğuşuyordu.

"Tamam. Sadece numaramı al. İstediğinde sen beni ararsın. Lütfen." Tony puseti arabaya yerleştirirken arkasından bağıran adamın çabalarını duyuyordu.

"LİV BİR ÖMÜR BENDEN KAÇIRAMAZSIN, O BENİM DE KIZIM."

Son bir çabayla sesini yükselterek kadının ardından bağırdığında çabası karşılık buldu David'in. Arabaya binmek üzere olan kadın olduğu yerde durakladı.

Arkasında kendisine ulaşmaya çalışan adama döndüğünde Tony ile yüz yüze geldi. Yaptığı şeyden duyduğu ikilem yüzünden okunurken onun yanından geçerek boğuşan iki adama doğru ilerledi.

Rhodey'in arkasında durarak  adamın elinde uzattığı kartviziti aldı "Arayacağıma söz vermiyorum. Düşünmem gerekiyor." dedi.

-

Lively önüne koyulan kahve kupası ile daldığı derin düşüncelerinden sıyrıldı. Sehpanın üzerinde dakikalardır gözünü ayırmadan baktığı kartın yanına koyulan kahveden yanına gelen adama çevirdi kafasını.

Tony kendi kupasını göstererek "Sana eşlik edebilir miyim?" diye sordu.

"Tabi ki." dedi Lively. Tam ortasına oturduğu ikili koltukta biraz yana kayarak ınun için yer açtı.

Tony rahat koltuğa oturdu. Elindeki kupadan bir yudum içtikten sonra kartın öbür yanına da kendi kupasını koydu.

Bir süre rahat bir sessizlikten sonra "Maria uykuya daldı. Happy istediğim beşiği getirene kadar senin yatağında uyur. Herhangi bir şeyde de Jarvis yardımcı olur." diye konuşmayı başlattı Tony. Ne kadar merak ederse etsin David hakkındaki muhabbete kendisi girmek istemiyordu

"Her şey için teşekkür ederim." dedi Lively. Aklı başka bir şeyde olduğu için hissettiği kadar içten söyleyemedi.  Tony bunu bildiğinden aldırış etmedi.

"Bence beşiğe gerek yoktu. Yani o kadar uzun kalmamız gerekmez değil mi? Rhodey o adamı hemen bulacağını söyledi."

"Maria'nın burada bir beşiğinin olması kimseyi rahatsız etmez." söylediği şeylere ek olarak yüzündeki gülümseme Lively'nin içini ısıttı.

"O Maria'yı istememişti." dedi Lively, yine kısa süreli bir sessizlikten sonra. Konu hakkında şimdiye kadar hiç Tony ile konuşmamıştı ve onun Rhodey'den neyi ne kadar öğrendiğini bilmiyordu, bu yüzden en baştan başladı anlatmaya.

"Birlikte çok güzel bir ilişkimiz vardı. Bir gün o benim mağazamda alışverişe gelmişti, iş için bir toplantıya giderken bir kaza geçirmiş ve kıyafetleri batmış. Yol üzerinde de benim mağazama denk gelmiş."

"Mağazan?"

Lively Tony'nin sorusuna kıkırdadı. "Evet okulu bitirdikten sonra mühendislik olaylarının stresini kaldıramayacağımı farkettim. Küçük bir butik mağaza açtım sonra işler sandığımdan iyi gitti. İşlerin başında geçici bir süreliğine çalışanlarım olsa da işimi çok seviyorum."

Tony şimdiye kadar hiç kadın hakkında bir araştırma yapma gereksinimi duymadığı için öğrendiği yeni bilgiler konusunda hayretle onu dinliyordu.

Lively kendisini sessizce ve merakla dinleyen adam ile hikayesini anlatmaya devam etti. Her şeyi Rhodey ile birlikte yaşadıklarından daha önce bunları anlatacak kimsesi olmamıştı ve birine anlatmanın bu kadar iyi geleceği hiç aklına gelmemişti.

"Dükkan boş sayılırdı o gün. Yaz aylarında oldupundan normaldi, bu yüzden birkaç çalışan da izinliydi. Kimsenin onu farketmediğini gördüğümde ben ilgilenmek için yanına gittim. Ben yanına adımlarken sinirli sinirli homurdanarak askılardaki takım elbiseleri inceliyordu. Ben ilgisini çekmek için ona yardım teklif ettiğimde sinirini çıkarmak için bana dönmüş ama sonra bir an durakladı. Benden o anda büyülenmiş... Yani bana öyle anlatmıştı."

Tony kendi kendine kızıyordu. Onun aptallık ederek kaçırdığı kadını bambaşka bir aptal sadece şansı sayesinde elde edebilmişti. Üstelik şanslı olduğunun farkında olan bir aptal.

"O günün ardından sık sık mağazaya uğradı, kendisiyle ilgilenmem için benim olduğum yerlere doğru gelirmiş hep, haftalarca böyle devam eden sohbetlerin ardından çıkma teklif etti. Ben de kabul ettim. Senden sonra da birkaç başarısız ilişki olmuştu ve ben David'in onca çabasından sonra farklı olacağını zannettim."

Bir süre düşündükten sonra kıkırdadı. "Gerçi öyle de oldu. Maria'yı öğrenmeden önce iki yıldır birlikteydik. Onun işini birinci planda tutmasının dışında hiçbir sorunuzmuz yoktu. Bunu bizim geleceğimiz için yaptığını söyleyip ilerde aile olabilmemiz için gerekli olduğumu savunuyordu. Sonra o gün geldi, hamile olduğumu öğrendim. Heyecanlıydım çünkü o da aile olmak istiyordu biliyordum. Sonra ona söylediğimde yüzünün aldığı hali unutamıyorum. Ben onun heyecandan şoka girdiğini düşündüm endişelendim ama o kendine geldiğinde ilk söylediği şey 'olmaz'dı."

Tony kadının susup kahvesinden bir yudum almasını bekledi. Hikayenin devamını zaten biliyordu ama onun kendini iyi hissetmesi ve mantıklı düşünebilmesi için sesli bir şekilde bunları söylemesi gerektiğini biliyordu.

"Kısaca ben bebeği istediğimi söylediğimde tercih yapmamı istedi. Onun işindeki başarısı için bir bebeğin bakımını üstenemezmiş, buna zamanı yokmuş. Elbette onu seviyordum hayatımda en güzel en değerli hissettiğim zamanlardı ama minicik bir bebeğin, benim bebeğimin ölmesini göze alamazdım. Daha doğmamış bir bebeği kendisine tercih ettiğim için olay çıkardı Rhodey'i aradım o beni alırken peşimden onu sevmediğimi bağırıyordu. Beni bencil olmakla suçluyordu."

Kadın konuşmasını bitirdiğinde "Sen bencil değilsin." dedi Tony, onu rahatlamak için. Lively bir yudum daha kahvesinden içti. "Belki de öyleyimdir." dedi.

Tony şaşkınlıkla kaşlarını çatarak baktığında ona döndü. "Evet bebek yaşasın istedim ama kendi kanımdan birinin varlığı düşüncesi de aklımı karıştırıyordu. Rhodey olmasa yapayalnızdım. Hayatıma bütün masumiyetiyle girecek ve tamamiyle benim bir parçam olacak bebeği belki de bencilliğimden istedim."

"Bu seni bencil yapmaz." diye karşı çıktı Tony ona. "Bu seni anne yapar. İçinde oluşmaya başladığını öğrendiğin ilk andan beri onu korumak için annelik içgüdülerin devreye girmiştir. Sen bencil değilsin. O aptal. Ailenin işten daha önemli olduğunu farkedemeyecek kadar aptal hem de."

Tony içindeki kadına karşı hissettiği pişmanlıklar tekrar gün yüzüne çıkarken, Lively'nin elindeki kupayı tekrar önündeki sehpaya, kartvizitin yanına koymasını izledi ve  Tony'yi şaşırtarak kollarını adamın gövdesine sardı.

Tony kalp atışlarının arttığını hissetti. Beynine hızla akan kanın vücudunda yaşadığı heyecanı gizlemeye çalışarak o da elindeki kupayı, kadını rahatsız etmeden sehpaya koydu. Hiç sorgulamadan kollarını kadının etrafına sardı.

Artık kalbinin nasıl attığını umursamadı. Gözleri kapalı bir şekilde kadını kollarında tuttu.

"İnsanlar daha iyi olabilmek için bazı şeyler yaşamalıdır. Kendimiz için kötü zannettiğimiz bir şey aslında bize hiç beklemediğimiz iyi bir şey getiriyordur, bilemeyiz."

Tony bu sözlerin kim için olduğunu düşünürken kadın geri çekilerek ona gülümsedi.

"Yaptığın her şey için minnettarım. Gittin, en başta bunu kötü zannediyordum ama bu ayrılık bana kızımı verdi. Belki ondan ayrılmış olmam da bana bambaşka bir şey getirir."

Tony gülümsemeden edemedi. 'Umarım sizi bana getirir.' diye geçirdi içinden.

༶•┈┈┈ ⎊ ┈┈┈•༶
Kelime Sayısı: 1294
Yayınlanma Tarihi: 18 Temmuz 2023

Hellooo arkadaşlaaar

Ya Allahım kitaplarımı çok seviyorum yaaa

Bunlara yazmayı o kadat çok seviyorum ki Wattys e katılmak falan istemiyorum. Bunları yazarken aldığım hazzı ünlü olsam alabilir miyim bilmiyorum

Sizler de umarım seviyorsunuzdur kitapları ama belli etmiyorsunuz ncçdvkldvklfkvv

Oy vermeyi ve fikirlerinizi benimle paylaşmayı unutmayııın

Sevgi ve sağlıkla kalın