Gün Işığıma | Kahramanlardan Mektuplar
Peter Parker, Gwen'in ölümünün birinci yıl dönümünde ona mektup yazarsa.
Sevgili Gün ışığım, güneşim. Biliyor musun? Bu gün sen öleli bir yıl oldu. Sen, yanımdan gideli bir yıl oldu. O gün hala aklımdan çıkmıyor. Bu mektubun asla sana ulaşamayacağını biliyorum, ama yine de, yazmak istiyorum. İçimde yaşadığım acıyı azaltabilecek en kuvvetli yol bu olsa gerek.
Gerçi, azaltmış olsam bile, yine de geçmeyecek, asla çıkmayacaksın aklımdan. Nerede olursam olayım, ne yaparsam yapayım. Her zaman baban ve senin için yaşadığım suçluluğu asla atlatamayacağım.
Babanın ölümüne engel olamadıktan sonra, seni bu işlerden uzak tutmam, seni korumam için söz vermiştim ona. Seni, bu kahraman işlerinden uzak tutacaktım. Bende çareyi senden ayrılmakta bulmuştum.
Ama yine de yapamadım, ölümüne engel olamadım. Babana verdiğim sözü tutamadım Gwen, seni koruyamadım. Seni bu işlerden uzak tutamadım. Seni korumak için çözümü mesafeyi açmakta aramış olsam da, yine en sonunda kollarında buldum kendimi.
Senden ayrılmıyordum Gwen, çünkü istemiyordum. Seni kendimden uzakta tutmak istemedim. Benim yerim, senin yanın idi. İngiltere'ye gitmeni de asla istemedim. Ama Kader beni senden almış oldu. Artık yanımda değilsin, bunu tekrar ve tekrar düşünüyorum. Bir yıl geçse bile, en çok düşündüğüm şey olmaktan çıkmadı.
En kötüsü de, iyi bir veda olamadı. Beni son görüşün, yukarıdan aşağı düşerken seni yakalamaya çalışmam olmamalıydı. Sen o saat kulesinden yavaşça aşağı düşerken, seni yakalamak için ağ attım. Düşünemedim, aslında seni öldüren bendim. Bunun bana günlerce acı vermesinin nedeni bu, seni ben öldürdüm.
Seni yakalamak için ağ atmam, seni öldürmem demek olmuştu. Başka bir çarem yoktu, ağ atmasam da ölecektin, ama benim yine de umudum vardı. Ama ağım seni yakaladığında, aşağı indim ve senin nefes almıyor olduğunu fark ettim.
O an kalbimin parçalandığını hissettim, çünkü diğer yarısı gitmişti, seninle beraber. Sen orada öylece dururken bile ben yaşadığına dair bir işaret aradım. Öldüğünü anladım fakat yine de hayatta olduğuna inanmak istedim.
Seni son bir defa kollarımın arasına aldım, saçına son bir defa daha dokundum. O kapanmış olan gözlerine baktım. Tanrı'ya yalvardım, beni senden almaması için. Ama sen uçup gitmiştin, orada sadece bedenin yatıyordu.
Sana son bir defa adınla seslenmiştim, orada öylece sallanıyordun. Adınla sesleniyordum fakat, geri cevap vermedin, veremedin.
Bu anıları düşündükçe, yıkılan hayallerimi düşününce, içim tekrar ve tekrar yanıyor. Sen öldükten sonra bir süreliğine kahraman olmayı bırakmıştım. Ama yine de geri döndüm, çünkü oturup bunları düşünmek, seni geri getirmiyordu.
Sanırım artık yoluma devam etmem gerekiyordu. Sen varken yolumu aydınlatan bir güneşte vardı. O da sendin, güneşimdin, gün ışığımdın.
Şimdi ise o yol aydınlık değil. Güneşim artık yok, önümdeki yol karanlık.
Seni çok özledim Gün Işığım, lütfen bana geri dön.
Lütfen.
Sen güneş ışığımsın
Benim tek güneş ışığım
Sen beni mutlu ediyorsun
Gök yüzü gri olduğunda
Asla bilemeyeceksin sevgilim
Seni ne kadar çok sevdiğimi
Lütfen gitme
Yanımdan
Evet arkadaşlar, böyle bir bölümü de bitirmiş oldum. Arada böyle mektuplar yazacağım kahramanların kaleminden, bunlar kısa veya uzun olabilir. İlk mektubu, Amazing Spider Man 2, ve Spider Man Blue hikayesinden esinlendim.
Umarım güzel yazabilmişimdir. Beğendiyseniz oy atmayı unutmayın.
Yorum yapmayı, paylaşmayı ve oy atmayı unutmayın (böyle yazdığıma rağmen unutan varmış ya la)
Sonraki bölümlerde görüşmek üzere ey Marvel Ahali.
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro