Mucize Çizgi, Marvel'ı çok seven, Marvel adının geçtiği yere neredeyse ışınlanan hızda giden, bütün oyuncularına ve filmlerine aşık, yüzlerce çizgi romanı olan, figür, büst gibi pahalı eşyalarında koleksiyonunu yapan bir fangirl.

Bu da onun ilginç, değişik, ekşınlı hayatı. Yanında ona sürekli destek çıkan dostları, abisi ve hayali arkadaşı sayesinde hiç bir zaman yalnız olmayan kızımız Mucize, hayatından terslikleri asla eksik etmez.

Oyuncular

Mucize Çizgi: Zoe Sugg

Melodi Okur: Emily Rudd

----------------

"Ay o neeeydi öyleee." Bunu diyen Zeynep'ti, Mucize'nin en yakın arkadaşlarından biri. Yaklaşık bir yıldır gitmek için sabırsızca bekledikleri, her haberinde ve set fotoğrafında feels geçirdikleri film olan İç Savaşa gitmişlerdi ve yaklaşık iki buçuk saat sonra film bitmişti.

Şimdi ise yazılar çıkmıştı ve ikisi ağızları açık şekilde ekrana bakıyorlardı. Mucize ise hala izlediği filmin çok, çok harika olması yüzünden hayattan bağı kesilmişti. Öyle bir bakıyordu ki, gözünü bile kırpmıyordu. Mucizenin omzuna kafasını koymuş olan Zeynep, arkadaşının o halini görünce ona döndü.

"Kanki, iyi misin Kanki?" Mucize'yi dürten Zeynep, yaklaşık üç dört defa dürtmesine rağmen sinyal alamayınca, elini kızın önünde salladı, yine de gözlerinde en ufak bir değişim olmadı. Ardından Zeynep, onu uyandırmak için bir yol buldu.

"Aaa şuradaki sarışın oyuncak ayıcık olan Chris değil mi?" Zeynep'in bunu demesi ile Mucize'nin yerinde sıçraması bir oldu. "Ney, sarışın oyuncak ayıcık Chris mi? Ayayayayayay nerede. NEREDE!" Mucize'nin aldığı yüz ifadesini gören Zeynep, koltuğuna gömülerek kahkaha attı.

Gülmekten nefesi kesilen Zeynep, iyice soluklandıktan sonra lafa girdi "Ay yüzünün girdiği şekli görmen lazımdı." Ardından bir daha kahkaha attı. O kahkaha atınca Mucize suratını astı, kollarını birleştirdi "Hiç komik değil. Zaten filmde ağladım. Bir de sen üstüme gelme böyle Zeynep, zaten film sırasında feelstan ölüp ölüp dirildim."

O sırada yazılar çıkmaya devam ediyordu, her Marvel filmi gibi yazılardan sonra bir sahne vardı, iki en iyi arkadaşta o sahnenin çıkmasını bekliyordu heyecan içinde. İçlerinde, nasıl bir sahne olabileceği ile alakalı çeşitli tahminler yapıyorlardı. Acaba nasıl bir sahne olacaktı, bu jenerik sonrası sahne.

Salonda belli bir kaç kişi bekliyordu. Mucize ve Melodi, yazılar geçerken birbirlerine neredeyse sarılmış şekilde beklemeye başladılar. Çok heyecanlılardı. Ama ne yazık ki heyecanları çok da uzun sürmedi.

Aniden perdeden görüntü kayboldu. Bunun üstüne Mucize ve Melodi aynı anda arkalarına döndüler ki, bir salon görevlisi olan çocuk yanlarına gelip, nazik bir dille "Salondan çıkmanız gerekmektedir hanım efendiler, filmimiz sona ermiştir."

Mucize, filmin verdiği gazla hemen ayağa fırladı "Ne bitmesi lan ne bitmesi. Daha yazılardan sonra sahne vardı. Daha onu izleyecektik, çok harika bir sahne olduğuna eminim. Hemde çoook. Bak bana şirin salon görevlisi çocuk. Eğer bana şimdi o yazılardan sonraki sahneyi açmazsan." O kısmı anlatacaktı ki, Melodi, onun ağzından lafı alıp devam etti.

Çeşitli işkence yöntemleri konusunda Melodi çok daha uzmandı. "Eğer bize şimdi o sahneyi açmazsan, sana yapacaklarımı daha çok yapmamı istersin, çünkü sana öyle bir işkence yaparım ki, ne isteyeceğini şaşırsın."

Bunu duyan salon görevlisi çocuğun bir mimiği bile kıpırdamamıştı. Melodi, çocuğun tepkisizliğini görünce daha bir sinirlenmişti. "Bak bir de bizi takmıyor ya, hey çocuk, sana diyoruz. Bize hemen o sahneyi aç."

Görevli, gözlerini başka yere çevirdi, iç çekti ve tekrar iki kıza baktı. "Sanırım zor yolu istiyorsunuz hanımlar." Bunu duyan ikisi, birbirine, 'ne?' bakışı attı. Ama daha birbirlerine ne olduğunu soramadan, görevli ve onun arkadaşı, ikisini tutup salondan zorla çıkardılar.

Beş dakika sonra

"P*çlere bak ya. Bizi salondan attılar. İnanabiliyor musun Melodi." Mucize çok sinirlenmişti, çok çok çok çok uzun zamandır beklediği filmin çok çok çok hüzünlü sonundan sonra çok çok çok çok uzun yazılar akıp geçerken, çok çok çok çok kısa olan jenerik sonrası sahneyi beklerken, çok çok çok çok tatlı ve şirin olan görevlinin onları salondan çok çok çok çok kaba bir şekilde çıkarması resmen Mucize için çok çok çok ve çok garipti, bir de sinir bozucuydu.

Melodi sinema salonunun girişin önünde dimdik durmuşken, ayakkabılarına bakıyordu. Ayakkabıları mavi, kırmızı ve beyazdı, ayakkabı Convers marka gibi duruyordu, ön kısmında Kaptan Amerika'nın kalkanının resmi vardı.

"Baksana, kalkanlı ayakkabılarım ne kadar da şirin, ay yerim ben o kalkanı yaaaa." Melodi, Kaptan ile alakalı Feels geçirirken. Mucize, ayakkabıya baktı "Aslında biliyor musun? Onun Türkçesi Kaptan değil Yüzbaşı."

Melodi, Mucize'nin verdiği bu bilgiyi hiç umursamadı. "Dediğin umurumda değil, o benim Kaptanım ve kalkanım." Film afişlerinin önünde dikilmiş ayakkabılarına bakmaya doyamayan Melodi'ye bakmaktansa, Pozan ile konuşmayı tercih eden Mucize, Melodi'ye döndü, "Benim kısa görüşme yapmam lazım da." Melodi, hala ayakkabılarına bakmaya devam ederken, Mucize arkadaşından biraz uzaklaştı.

Ardından Pozan belirdi. "Bence film çok da iyi," derken, Mucize onun lafını kesti "Sen hiç bir şeyi beğenmiyorsun Pozan. Görüşlerini duymak istemiyorum, kendine sakla." Pozan, kafasını hafif salladı "Tammam, keşke hayali olmasaydım da bu görüşlerimi internet ortamına yazabilseydim. Bence çok harika olurdu."

Mucize, kollarını birleştirdi ve gülümsedi "Bence de harika olurdu, en azından bir çok insan altına yorum yapıp fikirlerini dile getirirdi. Bu da tartışma ortaya çıkarırdı ve insanlar farklı bir bakış açısı kazanırdı." 

Pozan, etrafına baktı, "Evet, insan olmak vardı be Mucize. Ama değilim." O sırada, Mucize ve Pozan konuşurken, Melodi onların yanlarına koştu. Melodi onlara yaklaşırken, Ahmet gülümseyerek kayboldu. Melodi, koşarak Mucizeye sarıldı, "Ayayayay, Mucize, Mucizeeee. Hemen gelip bunu görmelisin." Mucize, ne olduğunu anlayamadı, anlamamış bir bakış attı.

Melodi hemen telefonunu çıkardı ve İnstagramı açtı. İnstagramda takip ettiği yaklaşık bin altı yüz hesabı arasından, aradığı profili buldu ve girdi. Girdiği profilde en son eklenmiş olan resmi arkadaşına gösterdi.

Mucizenin resmi görmesi ile çığlık atması bir oldu. "BU NE, BU NE, BU NE!?!?! Çoook şirin. Ayyy yerim bunu." Melodi de onunla aynı duyguları paylaşıyordu "Değil mi? Çoook tatlı. Adam resmen şarap gibi, yaşlandıkça daha yakışıklı oluyor."

Bahsettikleri resim, Robert Downey Jr'nin yeni paylaştığı resimdi. Melod, Kaptan fanı olduğu kadar Tony'nin de hayranıydı. İkisi de resmi görünce adamın tatlılığı yüzünden feels geçirmişti. Melodi, Mucizeye, yüksek sesle "KANKİ KANKİ, HEMEN EVİNE GİDİP BUNU BÜYÜK EKRANLI TELEVİZYONUNA YANSITIP SAATLERCE BAKIP FEELS GEÇİRMELİYİZ."

Mucize, bu duyduğu fikre katıldı. "Haklısın Melodi, eve gitmeliyiz. Ama hiç otobüse binmek istemiyorum. Keşke eve bizi hızlıca götürecek bir aracımız olsaydı." Melodi, bunu duyunca arkadaşına hak verdi, "Haklısın, film o kadar harikaydı ki, otobüse binmek istemiyorum." Mucize bunu duyunca, "Ne alakası var ki?" Melodi ise omuz silkti, "Bilmiyorum, sadece muhteşem bir film izledim ve otobüse binmek istemiyorum."

"Acaba Işık'ı mı çağırsak alması için? Veya Hediye'ye haber versek de bizimle mi gelse." Mucize'nin bu dediği, Melodi'yi düşündürürken, aniden motor sesi bütün caddeyi inleten bir araba yaklaşmaya başladı.

Mucize, arabayı sesinden tanıdı "Melodi, sanırım eve gidiş biletimiz geliyor."  Melodi, ellerini yanaklarına koydu "Ay yoksa Bucky Motoru ile bizi almaya mı geliyor? Aynı şu filmdeki gibi. Ayy o nasıl sahneydi yaaaa."

Mucize, Melodi'ye baktı "Hayır, bu Bucky değil, Baki'de değil. Bu abim." Araba tam önlerinde durdu. Siyah, Ford Mustang Sedan modelinde bir araba geldi. 2014 Model, son derece pahalı olan bu araç, tam olarak iki kızın önünde durdu. Arabanın üstünde ince mavi çizgiler vardı. Kaputunda ise yarasa resmi vardı. Plakası ise "JL" idi.

Araba, durduktan sonra kapı açıldı. Kapıdan, tamamen siyah giyinmiş havalı bir çocuk çıktı. Güneş gözlükleri saçında, tatlı bakışlar atan bir ağabeydi o. Mucize, onu görünce selam verdi "Selam abi."

Yakasının sağ tarafında yarasa dövmesi olan abisi cevap verdi "Selam Mucize ve Melodi. Demek o iğrenç filminiz bitti. Hadi sizi evinize bırakayım." Melodi, iğrenç lafını duyunca saldırmak istedi ama Mucizenin ona attığı 'eve otobüs ile dönmek istemiyorsan saldırayım deme' bakışı ile durdu. Ardından Mucize dedi ki.

"Ama biz Batman v Super Man'e gitmemiştik ki?"