BU BÖLÜMÜN YARISI HÜZÜNLÜ YARISI ACAYİP KOMİK :D BU BÖLÜM EGE OLDUĞU İÇİN ÇOK GULECEKSİNİZ EMİNİM :D AMA BİR SORUN ÇIKACAK LÜTFEN AĞZIMA SIÇMAYIN KİTABA VEDA ETMEK İSTEMEDİĞİM İÇİ UZATMA ÇABALARINDAYIM ZATEN 45. BÖLÜM FİNAL OLACAK :/ NEYSE İTHAFLARA GELELİM EN İYİSİ..

BU BÖLÜMÜ;

1. @OzentiGenclik

2. @bayan-usengec

3. @SedanurBiebs

4. @forevorlove1201

İTHAF EDİYORUM. SEVİLİYORSUNUZ MANYAKLAR

İYİ OKUMALAR :)

-

"CEYHUĞĞĞĞNNNNN !!" sabah sabah noluyor lan ?? "Kalk Ceyhun kalk çabukkkk !!" Mira evet lan onun sesi.

"Ha noluyor yaa ??" yüzüme yediğim yastıkla kendime geldim.

"Ayıl artık yaa !!" yastık kuş tüyü müdür nedir yüzüme yapışmıştı. Elimle yastığı tutup kenarıya attım. Lan daha romantik uyandıramaz mıydı ki ? Ne güzel dün gece beraber uyumuştuk. Of Offfff biz bu gidişle bok barışırız!

"Ne oldu yaa sabah sabah ?" sorum karşısında kaşlarını çattı ve kolumdan tutup beni çekiştirmeyer başladı.

"Ya kalksana bee adam." en sonunda ayağı kalktığımda eliyle giysi dolabını gösterdi. "Gir çabuk şu dolabın içine." tamam gülüm yeterki sen iste..... Bi dakika lan ? Bu nasıl bir fantazidir ? Yoksa dolapta seks falan mı yapcaz ? Dar alanlarda olan seksler daha ateşli oluyormuş acaba ondan mı şey etti bu.

"What dedin gülüm ?" ahh Ege ağzıma taktın şu kelimeyi. Mira kolumu çimdiklerken ufak bir çığlık attım ve oda hemen elini ağzıma kapattı.

"Bırak şu turist'e sultan ahmeti anlatan cahil köylü ayaklarınıda gir şu dolaba! Ayrıca sakın sesini yükseltme!" ya bişey anladıysam arap olayım bee. Niye giriyom o dolaba ben yaa ?!

"Kızım niye sokuyon beni dolabına ? Bu nasıl bir fantazidir yaa ? Yoksa dün habersizce yanında yattım diye, kafamı dolabına sokup kıçımı mı kırbaçlıycan ?" derin bir of çektikten sonra elini havaya kaldırıp "Ya sabırr!" dedi. Kolumdan tutup beni dolabının önüne kadar sürükledi ve dolabın kapağını açıp nihayet konuştu.

"Kapıda ablan var gerizekalı bizi aynı evde basarlarsa ne bok yiyeceğiz ? Ayrıca seni en son Ankara'dan döndüğün gün görmüş, bu yüzden seni çok özlemiş ve seni görmeye gelmiş. Evde olmadığını görünce buraya uğradı ve bende senin Ege'de kaldığını söyledim. Oda buraya gelmek istedi. Ev çok karışık bekle toplayayım deyip beklemesini sağladım. Şimdi ise saklanmalısın." demek bundan korkuyordu. Sanki ablam görse nolcak yaa.

"Ablam görse daha çok sevinir yani bir sorun olacağını sanmıyorum. O yüzden bu dolaba girmeyeceğim." ellerini beline koyup gözlerini devirdi.

"Abimde var yanında aptal." ne olca- HASİKTİR! ABOOOVV TAMAM BOKU YEDİK.

"Nereye geçeyim ?" sorum karşısında gülümsedi ve eliyle köşeyi gösterdi.

"Köşede daha rahat edersin hadi otur." başımla onaylayıp oturdum. Tam dolabın kapağını kapatacaktı ki araya girdim.

"Ya ben niye banyoya girmek yerine buraya giriyorum ki ?" dedim. Harbiden yaa banyoya niye girmiyorum ki ben ?

"Off Ceyhun abimler evi doğru düzgün göremediler ki. Belki bir göz atmak isteyecekler falan. Odaları gezerken belkide banyoyada bakacaklar. Ne bok yiyeceksin acaba ?" bu kızda ki zekadan istiyorum Allah'ım ağağağağağ!

"Tamam hadi git sen. Beni elbiselerin ile başbaşa bırak." kıkırdamaya başladığında bende gülümsedim. Sonra birden dolabın kapağı yüzüme kapanınca ağzıma geleni saymamak için kendimi zor tuttum. Abi burası çok karanlık lan !

"Biraz beklettim ama dün kızlarla pijama partisi yaptığımız için ev çok dağınıktı. Hâlâ biraz dağınık ama artık kusura bakmazsınız." Mira'nın sözleri ile sırıttım. Senin yalanını yerim lan !

Karanlık fobim yüzünden dolabın kapağını azıcık araladım. İçeriye sızan ışık sayesinde dolabın içine göz atma fırsatı buldum. Üstte askılıklar vardı ve sıra sıra elbiseler, pantolonlar, tişörtler, gömlekler ve etekler diziliydi. Şuan üzerine oturduklarımda muhtemelen pijamaları olmalıydı. Başımı aşağı eğip şöyle bir göz attım. OHAAAAAAA ! Işte bu bee iç çamaşırları.

"Ah ahhhh!" diye iç çektim. Şimdi bunları onun üzerinde görmek vardı. Bana burada sütyen şov yapacaktı falan. Nerede o günleeer...

Elime ilk geçen iç çamaşırını kaldırıp baktım. Yuh lan dantelli falan bu ne yaa. Diğerini elime alıp baktım. Yuuuuh bu bildiğin tanga oğlum. Kızım senin içinde nasıl vahşi bir kadın var lan ?!

"Burasıda mutfak." Mira'nın sesini duymamla gülmemek için kendimi tuttum. Lan sanki demese anlamayacaklar mutfak olduğunu.

"Mutfak fena değilmiş. Birde yatak odanı göster bakalım." Kıvanç abinin sesini duymamla dolapla bütünleştim hasiktir yaa. Bide buraya geliyor. Nefes bile almamam lazım!

"Iııı şey.. TAMAM O ZAMAN GÖSTEREYİM.." sonlara doğru sesini yükseltmişti. Sanırım duymam için yapıyordu. Lan ben zaten duyuyorum ki.

Ayak sesleri yükselirken sıçma oranım dahada bir artıyordu. Bu adam beni burada basarsa kesin yanlış anlar belamı s*kerdi. Of anam offfff!

"Mira bu yatak niye bu kadar dağınık ? Görende manda yavrusuyla uyudun sanır!" sensin lan manda yavrusu ! Tamam sakinim.

"Aa Kıvanç kız belki biraz dağınık uyuyor sanane bundan. Her neyse odan gayet güzel. Ben bayıldım." ablam konuşmasını bitirir bitirmez Kıvanç abi araya girdi.

"Giysilerine bakayım bi. Kesin açık seçik şeylerle doldurmuşsundur dolabın içini." ah Kıvanç abi şu tangaları bir görse- NE DOLABA MI BAKACAK ? KAÇ TANE DOLAP VAR LAN BURADA ? SANIRIM BİR TANE VAR. HASİKTİR IŞTE ŞİMDİ BOKU YEDİM!

"HAYIĞĞRR!!" ben demin dışımdan mı bağırdım ? Allah'ım ne olur böyle bir salaklığı yapmış olmayayım.

"Mira senin dolabın konuşuyor mu ?" hehee dolap konuşuyor yoksa yani o konuşanın benimle uzaktan, yakından hiç alakası yok.

"Ne dolabın konuşması bee. Bu Ceyhun'un sesi. Nerede duysam tanırım." YA NİYE TANIYON Kİ SEN BENİ ABLA YAA OFF ALLAH'IM YARABBİM !!

"Ha-hayır ne Ceyhun'uuuu.." Mira olayı toparlamaya çalışırken ayak sesleri daha çok arttı ve biranda dolabın kapağı açıldı. Karşımda duran Kıvanç abiye 32 dış sırıtırken birden yakalarımdan tutup ayağı kaldırıldım. Şimdi ne bok yiyeceğim acaba ? Hay ben böyle işin...

-EGE'NİN AĞZINDAN-

"Oğlum yine mi sen bıkt- ohaaa Ege bu ne hâl lan ?" sanırım kafamda ki morluğu ve bileğimde ki sargıyı farketti.

"Ceyhun ölüyoooğğmm!"

"Gel lan içeriye." kolumdan tutup beni içeri çekti ve kapıyı kapattı. Şuan ki durumumuz liseli ergenlerin seks hayatlarına ne kadarda benziyor; "Aşkım çabuk gir içeriye ne yapacaksan yap, sok git anam gelebilir."... Sizce de çok benzemiyor mu ? Hemfikir olmuşuzdur inşallah.

"Hadisenee lan geçsene salona." buda azgın kadının kocasına saldırış şekli gibi; "Hadisene lan geçsene yatağa.. Hadisene kocacığım yala beni, öp beni, parçala beni, ye beniiiii!" niye ben bu kadar fesatım ? Of offfff.

"Salon nerede ?" evet çok saçma bir soru oldu sanırım.

"Oğlum lan zaten bir gram beynin vardı onuda kafana yediğin darbeyle kaybettin galiba ? Yürüsene bee karşında ya mal. Daha o darbeyi nasıl aldığını anlatacaksın hadii." deşmeyin yaralarımığğ!

"Tamam." kısa kesip salona geçtik. Herzaman ki yerime kurulurken şöyle bir etrafa göz attım. Abur cubur falan yoktu. Neyseee.

"Anlat ne oldu ? Ayrıca uzatmadan kısaca anlat." başımla onayladım ve birden bugünkü olay film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden...

»»»

"Lan kola ister misin ?" Emre'nin yöneltiği soruya karşılık başımı sallamakla yetindim. (Ya bunların hani malca bir grubu vardı bir zamanlar okuldayken. İşte oradaki bilgisayardan iyi anlayan ama özünde gerizekalı olan Emre. Çok güzel bir açıklama oldu biliyorum :D)

Aklımdan dün gece pijama partisinde, kızlarla oynadığımız şişe çevirmece hiç çıkmıyordu...

***

"Cesaretlilik." dedim ilk defa. Lara denen kız bana soracaktı. Bakalım ne diyecek ?

"Ege.. Iııım.. Hahh.. Zehra'yı 1 dakika boyunca dudağından öp!" Lara denen kızın boynuna atlama arzumu dindirip Zehra'ya sinsice baktım.

"Hayır Lara katiyen olmaaaz!" diye bağırdı. Ulan kızım kurtuluşun yok benden.

"Ee şimdi ben cesur bir insanım bu yüzden yapabilirim. Zehra gelir misin yanıma ? Ya da dur ben gelirim." Ezgi'yi iterek yanına oturdum ve onu omuzlarından tutup kendime doğru çevirdim. Gözlerini son raddesine kadar açtı ve bana ölümcül bakışlarını atmayı sürdürdü. Umrumda mı sizce ? Tabikide değil.

"Ege misin nesin, bak çocuk seni öldürürüm sakın!" diye bağırdı.

"Hadi kız sende istiyorsun inkâr etmeee.." kafama birtane geçirdi.

"Ben senin bildiğin kızlar gibi değilim salak." piç sırıtışımı takınıp konuştum.

"Bu salağın ilgisini fazlasıyla çektin. Öpmem lazım valla yoksa bir taraflarım kalkar. Zaten hep kalkıyor. Neyse oralara hiç girmeyelim biz. Oyun gereği seni öpmem lazım." birşey demesine izin vermeden dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

"Daha bir dakikanız var. Hadi Ege bastır koçum." Çağlar haklıydı daha bir dakikam vardı nihahaha!

"Zaten bana hiç demeyin Mira'yı öp di- neyse.." Ceyhun'un içine oturmuştu anlaşılan. Daha fazla konuşmaları aldırmadan, dudaklarımın altında ezilen, dudakların keyfini çıkarttım. Kız gözlerini sımsıkı yummuş öylece duruyordu. Karşılık vermiyordu. O zaman iş başa düştü diyerekten dudaklarının her bir zerresine minik minik öpücükler kondurdum. Kalp atışları daha bir hızlanmıştı sanki.

"10 saniyeniz kaldı." dedi Cenk. İyi değerlendirmeliydim. Hah buldum. Dilimi dudaklarının üzerinde gezdirdim "3..2..1" sıfır sayısını duyar duymaz dudaklarına son kez uzun ve sert bir öpücük kondurdum. Zehra gözlerini açıp omuzlarımdan tutup itti. Yanakları kıpkırmızı olmuştu ve yüzüme dahi bakamıyordu. Ahh bu dudakların tadını asla unutamazdım ben yaa.. (BayanCatlak_ istedi ona özel bir sahne olaraktan yazdım asdfgh kanka flashback gibisinden oldu işte idare et :D)

***

Kafama yediğim şaplakla hayal dünyamdan ayrıldım.

"Mal mısın lan sen ? Dudaklarını öpecekmiş gibi uzatmışsın salakça gülüyon. Oğlum bende gözün mü var lan doğru söyle ? Varsa bilelim yani." Ceyhun bide bana gerizekalı diyor yaa. Emre daha bir gerizekalı sanki. Yani bence... Bu benim düşüncem.

"He Emre he sende gözüm var. Seni s*kmek istiyorum falan." dedim alayla.

"Yalarım lan senii." dedi Emre. Tövbe yarabbi. Allah'ım gay olmak için daha çok gencim. Bir dakika gay olmak yaşa mı bakıyor ki ? Neyse bunu birara unutmazsam araştırırım.

"Emre ben gidiyorum. Senden korkmaya başladım lan. Hem zaten işimde varda.." kahkahayı patlattı.

"Saçmalama lan kola doldurdum o kadar iç öyle git. Hem şakasına diyorum lan gay olacak halim yokya hahahaha!" kola bardağını fondip yaparken arabamın anahtarını masanın üzerinden aldım ve kapıya doğru ilerledim.

"Akşam belki uğrarım. Bu seferde makarna yap abi hergün pizza yemekten bıktım. Ayrıca gelirsem belki yalatırım." tekrar kahkaha atarken hiç bir işim olmadığı aklıma geldi. Neyse ben yapacak birşey bulurum. Yeterki şu saçma durumdan kurtulayım.

....

En sonunda Zehra'nın evine gitme kararı almıştım. Çağlar sayesinde adresini alabilmiştim. Çağlar, Ezgi'den Zehra'nın evinin Cenk'lerin evinin yanında olduğunu öğrenmiş ve bende Cenk'in evini bildiğim için direk olarak Zehra'nın kapısının önünde bulunmaktayım. Sanırım bu sarı kızı özlemiştim. Neden valla bilmiyorum. Neyse Allah'tan şişe çevirmecede doğruluk demiştide numarasını alabilmiştim. Şimdi arayıp kapının önünde olduğumu söyleyeyimde buraya gelsin.

Çalıyor..

Çalıyor..

Çalıyor..

Ne çalıyor..

Kim çalıyor..

O hırsızın amk..

Çalıyor..

Eeh yeter lan..

Çaldı..

Polisi arayın lan..

Açtı..

Vay azgın karı, açarsan bakarlar tabi..

"Kimsin ?" sesine kurban olurum lan.

"Ben Ege. Hani dudağının her bir zerresini öpen Ege, hani dilini dudaklarının üzerinde gezdiren Ege, hani şu çok seksi-"

"Tamam kes. Anladım sen o gerizekalısın. Ne var ?" yaa bu kız niye bu kadar öküz abi yaa ?!

"Kapının önündeyim gel takılalım biraz."

"Anan güzel mi yavrum senin. Hadi başka kapıya." abi yaa birde yüzüme kapattı. O zaman bende ziline basarım. Nihahaha!

Zing zong, zing zong..

Kapınızı z*kiyim.

Hoparlörden gelen soru ile bu kızında defolu olduğunu anlamış bulunmaktayım.

"Kimoooo ?" abi demin aradım kapıdayım diye yaa. Kim olacak başka abi ? Noel baba mı hohohoğğ..

"Anan!" aaa anne diye kapıya koşarsa hiç şaşırmam.

"Adnan diye birini tanımıyorum. İyi günler." ve hoparlörün kapanma sesi duyulur. Doğrusu bunu hiç beklemiyordum. Acaba "Ben Behlül, Bihter aç kapıyı sevgilim. Yine seni becermeye geldim." diyerekten içeri mi dalsam ? Sonuçta kıvanç tatlıtuğ sanıp içeri sokmasıda bir ihtimal ama kendini bihter sanacak kadar beyinsiz değildir heralde. Her neyse..

İnadım inat. Ben bu kızı göreceğim Banane. Madem arıyorum gelmiyor, kapıyı çalıyorum açmıyor, o zaman bende pencereye tırmanırım. Bir göreyim onu o bana yeter.

...

Hele şükür çıktım şu cama yaa. Ohh bee perdede açıkmış. Oha lan cam bile açık. Ooo süper. Kulağıma birden şarkı sesi geldi.

Ol dı singıl leyds.. Ol dı singıl leyds.. Ol dı singıl leyds..

Camdan içeriye baktığımda Zehra mini şortunu ve askılı badisini giyinmiş, bana arkasını dönmüş bir şekilde, televizyonda nostalji olarak çalan, Beyonce'un singıl leyds mi ne ışte o şarkısını, elinde ki kumanda ile söyleyip dans ediyordu. O kalçalarını kıvırtması yok mu of anam offfff!

Kumandayla adeta bütünleşmiş bir şekilde söylüyordu şarkıyı. Bende pencerenin pervazına tutunmuş onu izliyordum. Kalçalarını her kıvırtışında beni benden alıyordu. Bu kızda ne vardı böyle ? Beni resmen kendine bağlamıştı. Herşeyi ile benim olmasını istiyordum. Sadece benim.

"Ol dı singıl leyds.. Ol dı singıl leyds.. Ol dı singıl leyds.." şarkıyı söylerken bir yandanda dans ettiği için elini aniden yukarıya kaldırdı ve tam o sırada herşey gelişti.

"AAAHHHHH!!" Zehra'nın elinden kayıp, havaya fırlayan kumanda benim kafama gelir ve ben kafamdan akan kana odaklanıp kafamı tutayım derken dengemi kaybederim.

"Hay s*keyim! Gidiyom Zehraağğ tuuuutt!" göt korkusundan öyle bir bağırmıştım ki tüm site inlemişti.

"Aaa Egeee!" Zehra şaşkınlık ve korku dolu sesi ile bağırırken içimden İbo'nun şarkısını geçirdim.

TUTUN KOLLARIMDAN DÜŞERİM ŞİMDİİİĞĞ.. YALNIZIM DOSTLARIM.. YALNIZIM YALNIZ AĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞ!!

PALLLLTTTTTĞĞ!

Yere fukara sümüğü gibi yapıştım bee.

Oha kolumun üzerine düşmüşüm.

Niye hissetmedim ki ben ama ?

Hasiktir!

«««

"Lan Ege yine daldın gittin anlatsana oğlum ne oldu kolunla ve kafana ?" Ceyhun'un sözleri ile kendime geldim ve olan biten herşeyi ona anlattım.

-MİRA'NIN AĞZINDAN-

"Ya kızım abime herşeyi anlattık işte oda sadece tamam dedi falan gittiler. Bende anlamadım neden bu kadar sakin karşıladığını." Lara'ya telefondan olan bitenleri anlatıyordum. Dertleşmek iyi geliyordu işte.

"Bence artık oda barışmanızı istiyor. Sencede çok uzamadı mı bu olay ?" haklıydı. Artık bokunu çıkartmıştık yani.

"Ya haklısında ne bileyim karşılıklı özür dilememiz lazım ama ikimizde gurur yapıp inatlaşıyoruz-" sözümü kesen kapının çalmasıydı. "Biri geldi sanırım neyse ben seni sonra ararım." deyip telefonu kapattım. Kapıyı açmaya gittim ve tam açacakken telefonuma mesaj geldi. Kapıya doğru ilerlerken diğer yandan telefonumda ki mesajı okumaya başladım. Ceyhun'dan olduğunu görünce gelen her kimse siktir edip durdum ve mesajı dikkatlice okudum.

"Mira bak ben yüzüne karşı diyemiyorum. Yani ne bileyim şey ya ben seni çok seviyorum. Yani artık ayrı kalmak çok saçma geliyor. Ben sensiz bir hiçmişim bunu gayet net anladım. Bak 5 dakikaya çiçekte getircem sana hani nezaketen şeysine. Neyse kahveleri hazırla konuşur eritiriz buzları. Bıktım artık bu halimizden. Ben seni çok özledim bee kadın! -Ceyhun." gözlerim yaşlarla dolarken sevinç çığlıkları atmamak için kendimi zor tuttum. Kesin şuan kapıdaydı. Oh Allah'ım hele şükür yaa. Daha ne kadar bekleteceğim çocuğu yaa. Gideyim açayım kapıyı.

Kapıya doğru ilerleyip kulpu tutup açtım. Yüzümde ki muhteşem gülümsememle kapıyı açarken karşımda Ceyhun'u bekliyordum ama malesef o değil Cem'di. Ajansta ki çocuktu. Leş gibi içki kokuyordu.

"Eda.. Ona çok benziyorsun!" dedi zar zor konuşarak. Eda'da kimdi ?

"Ne ?"

"Yoksa sen Eda mısın ha ? Bu kadar benzerlik olamaz." ne diyordu bu ? Benimle kafamı buluyordu ?

"Eda kim ne saçmalıyorsun ?"

"Eda.. Edam.. Birtanemdi o benim.. A-ama o öldü.. Allah'ım aldı onu benden.. Yoksa geri mi gönderdi ha ?" gözlerimi şaşkınlıkla kırpıştırdım.

"Cem.. Sevgiline benziyor olabilirim ama benim onunla hiçbir alakam yok.. Yani ben Mira'yım Eda falan değilim ve sende kafayı bulmuşsun. Kendine gel öyle konuşuruz hadi git şimdi." elini saçlarıma götürdü ve okşadı. Ondan uzaklaşmaya çalıştım.

"Seni asla bırakmayacağım bu defa.. Hep yanımda kalacaksın.. Sadece benim olacaksın.. Ayrıca o olmasan bile ona benzediğin için benimsin artık!" çattık bee. Al ışte bir deli daha. Anlamıyorum Allah'ım neden tüm manyaklar beni buluyor ki ?!

"Saçmalama-" kelimemi bitiremeden beni kendine doğru çekti ve dudaklarıma yapıştı. Onu itmeye çalışsamda fayda etmedi. Cidden çok güçlüydü. Dudaklarımdan Ceyhun haricinde başka bir dudak hissetmek midemi bulandırıyordu. Ellerimi omzuna koyup itmeye çalıştım ama olmuyordu. Dışardan gören mutlaka yanlış anlardı.

"Mira ?!" gelen ses karşısında Cem'de geri çekilip sesin sahibine baktı. Elinde çiçek ile Ceyhun karşımda duruyordu. Elimi dudaklarıma götürüp dokundum. Şişmişti. Hayvan nasıl öptüyse. Ama şuan önemli olan dudağımın şişliği değil Ceyhun'un bakışlarıydı.

"Ceyhun bak açıklayabilirim-" elini kaldırarak beni susturdu. Gözünden bir damla yaş süzülürken avazı çıktığı kadar bağırdı.

"BEN GURURUMU SİKTİR EDİP SANA MESAJ ATIYORUM. GİDİP BENİ AFFEDEBİLMEN İÇİN SANA EN SEVDİĞİN.GÜLLERİ ALIYORUM. SENİ ÖZLEDİĞİMİ, SENİ SEVDİĞİMİ SÖYLÜYORUM. SEN.. SEN.. LANET OLSUN!" elindeki buketi olağan gücü ile sıkıyordu. Cem'i itip ona doğru ilerledim. "SAKIN.. SAKIN DİYORUM.. BİR ADIM DAHA ATMA!" bağırmasından korktuğum için olduğum yerde kaldım.

"Ceyhun özür dilerim yanlış-"

"TEK BİR KELİME DAHA ETME. BEN GÖRECEĞİMİ GÖRDÜM." diye gürledi. Konuşmama bile izin vermiyordu. Herşeyi yanlış anlamıştı. İşte yine herşeyi boka sarmıştık. Allah aşkına ne zaman kavuşacaktık biz ? Hep böyle engellere takılıp düşecek miydik ? Hiç güvenmeyecek miydik birbirimize ?

Tam konuşacakken tekrar bağırdı.

"SANA SUSMANI SÖYLEDİM!" sertçe yutkundu ve buketi sımsıkı tutan elleri gevşedi. "Ve son olarak.. Bir daha.. Sakın.. Sakın karşıma çıkma!" buket yere düşerken apartman kapısını sertçe çarpıp gözden kayboldu. Gözlerimden yaşlar boşalırken kollarımı etrafıma sarıp sarsıla sarsıla ağlamaya başladım. Gitmişti işte. Beni hayal kırıklıklarım ile yapayalnız bırakıp, kalbimi parçalara ayırıp tekrar yokolmuştu hayatımdan ve ben tekrar nefessiz kalmıştım. Koskoca bir boşluktaydım. Yalnızlık hiç bırakmıyordu peşimi. Kader şu boktan oyunu bırakıp kavuşturmuyordu sevenleri. Al işte yine bok çukuruna batmıştım. Tam mutlu oldum derken yine hüzün kaplamıştı dört yanımı. Ben çırpındıkça daha çok batıyordum bu bok çukuruna. Ama vazgeçmiyordum ışte vazgeçemiyordum.

-

40. Bölüm Sonu :D

VOTE VE YORUM ARTSIN COME ON RİGHT NOW :D

MULTİMEDYA GEÇEN BÖLÜM KOYMUSTUM AMA SİLİNMİŞ FALAN NEYSE EGE VE ZEHRA YANİ EGRA :D

NEYSE GİDİYORUM BEN ARTIK SAAT 06:15 OLDU o.O

SİZİ ÇOK SEVİYORUM. HEPİNİZİ ÖPTÜMM :* :*