Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

lust|shame

Zayn Malik

"Günaydın baba."

Vince, mutfağa girdiğinde Tanrı'ya şükür giyinikti. Oğlumu on beşinden beri birkaç kez çıplak yakalamıştım ama artık yetişkin bir adamdı ve onu çıplak görmek istemiyordum. Tavadan omleti alırken ona bakmadım.

"Arkadaşın gitti mi?"

"Aslında hala yukarıda, utancından inmeyi reddetti ve senin gitmeni bekliyor."

İşte bu dikkatime değer bir şeydi. Oğlumun kızların evde kalmasına izin verdiğini hiç görmemiştim.

"Ciddi bir şey mi?"

"Evet. İlk ciddi ilişkim," Ağzına bir ağrı kesici atıp dolaptan sütü çıkardığında omzundaki yeni dövmeye baktım. Detaylı işlenmiş bir hançer dövmesi kürek kemiğinden aşağı iniyordu. "Ve onu çıplak gördün."

"Ice, on beş yaşında değilim. Bir sürü çıplak kadın gördüm."

"Evet bunu Pearl'e söyledim ama hala utanıyor. Yorganın altına girip ağladı."

Masaya bir servis daha açarken güldüm.

"Ona dün geceyi unuttuğumu söyle ve gelip kahvaltıya katılsın."

Vince elinde süt şişesi ile durdu. Tavaya yeni yumurtalar kırarken ona baktım. Vince hiç ciddi bir ilişkiye sahip olmamıştı ama daha yirmi yaşındaydı, gençti ve bu yüzden kafaya takmıyordum. Yine de sonunda ciddi bir ilişkisi olması hoşuma gitmişti. Vince'e ne olduğunu soracakken gözüm merdivenlerden sessizce inen kıza takıldı. İlk karşılaşmamızda tam olarak yüzüne odaklanmamıştım ama şimdi gün ışığında lekesi ve kusursuz yüzüne bakarken onun gerçekten bir Venüs olduğunu düşündüm.

"Günaydın Pearl, masaya geç."

"Ben- ben-"

Kekeleyip kızarırken Vince'e ona yardım etmesini ister gibi baktı ama oğlum sadece omuz silkip masaya geçti. Ciddi bir ilişkide nasıl davranması gerektiğini öğrenmesi zaman alacaktı. Hâlâ utancından kızarmaya devam eden kıza baktım.

"Hadi Pearl, sorun değil."

Dudağını çekingence ısırdığında onun omletini de tabasına bıraktım.

"Kahve içereceğinizi düşünüyorum?"

Vince başını kaldırmadan telefonuna bakmaya devam etti.

"Evet."

"Ben almayım, teşekkürler Bay Malik." diye mırıldandı Pearl masaya geçerken.

Kendime ve Vince'e kahve koyduktan sonra bardakları masaya bıraktım ve telefonunu elinden aldım.

"Hey!"

"Kahvaltı. Kuralı biliyorsun," dedim yerime, ikisinin arasına geçerken. "Bizi Pearl ile tanıştırsana."

Vince, Pearl'e bakarken sırıttı.

"Bence gece baya detaylı tanışmışsınız."

Omletimi keserken kızın alttan onu tekmelediğini fark ettim ama oğlum sırıtmaya devam etti.

"Milbourn."

"Baba bu Pearl, Pearl bu da abim sandığın babam. Kendisi itfaiye şefidir ve seks bağımlısı bir kız arkadaşı var." Vince arkasına yaslanırken kahvesinden içti. "Her konuda seni örnek alıyorum."

"Tammy kız arkadaşım değil." Dedim sadece.

"Hiç Vince'in babası gibi görünmüyorsunuz."

Pearl'e bakarken tebessüm ettim. Şimdi, dün geceki ya da biraz önceki gibi boynuna kadar kızarmış halde değildi, yanaklarında hafif bir pembelik vardı.

"Evet baba olduğumda çok gençtim."

"İlk maratonda Zayn Malik'in spermleri doğruca ödüle koşmuş." Dedi Vince gerinip. "Bu seni örnek almadığım tek konu. Bir dilf olacaksam en azından otuzumu göreyim."

"O zaman sayılmaz ki bence," dedi Pearl omletini didiklerken. Tek lokma almamıştı. Göz ucuyla beni baştan aşağı süzdü ama sonra gözleri yüzümde gezindi. Bir kırışıklık ya da beyaz saç mı arıyordu? "Baban kırk gibi görünmüyor."

"Tanrı babama kıyak geçiyor. Sosyoloji profesörüm kırk iki yaşında ve alttaki tek hareket işerken oluyor."

"Hocalarının cinsel hayatı umurumda değil Vince." Dedim telefonumu çıkarırken. Tammy cidden temiz olduğuna dair test sonucunu yollamıştı. "Benden dört yaş büyük olsalar da."

Pearl şaşkınlıkla gözlerini kırptı. "Henüz kırk bile değil misiniz?"

Bu sefer tebessümüm bir gülümsemeye dönüştü.

"Hayır. Kendinden bahsetsene Pearl. Vince'in bir kız arkadaşıyla hiç tanışmadım."

"Ama aralarında çıplak gördükleri var. O konuda ilk değilsin bebeğim."

"Vince."

Biraz sert bir şekilde onu ikaz ettiğimde Vince somurtup önüne dönerken Pearl iç çekti. Kızın utandığını bile bile üzerine gitmesi doğru değildi. Beynim de hemen beni azarlamaya koyuldu. Sanki dün gece kızı rüyanda görmen doğruydu piç. Rüyamı hatırlamak göğsümü sıkıştırırken kahveme uzandım.

"Bu sene Edebiyat bölümüne başladım. Dans etmeyi severim."

"Ailen?" dedim biraz temkinli şekilde.

Yüzündeki ifade çabucak değişti. O ifadeyi yine çabucak değişmeden gördüğümde hemen tanıdım. Bir aileye sahip olmanın mutluluk değil de acı getirdiğini gösteren ifadeydi.

"Annem, babam ve iki abim var. Biri Amerika da, diğeri de bodrumda yaşıyor. Aile evinden taşınmaya hazır değil."

Güldüğünde Vince de ona sırıttı. Abisinin evde olmasını istemediğini anlamıştım. Hannah da böyle yapardı. Ailesinden bahsederken gözleri bulutlanır, en nefret ettiği detayı söyler ve sonra bir espiri yapmaya çalışırdı.

"Neden itfaiyeci oldunuz? Vince mimarlık diplomanız olduğunu söylemişti yanlış hatırlamıyorsam."

Emin olmayarak Vince'e baktığında şaşırmıştım. Oğlumun benim hakkımda bu kadar detay vermesi benim için bir şoktu. Eve gelen kızları çoğu zaman hiç görmezdim. Vince lise de arkadaşlarına bile başta beni abisi olarak tanıştırmıştı. Bu kız ile gerçekten ciddi olmalıydı.

"Vince'in annesini bir yangıda kaybettik," dedim yavaşça. Pearl yutkunup bana ve Vince'e bakarken tebessüm ettim. "Mimar olarak çalıştım ama bir şey içimde eksik geldi. O yüzden bende itfaiyeci oldum."

"Sorduğum için özür dilerim. Vince sadece bir kaza demişti."

"Çünkü bir kazaydı. Keşin teki-"

"Ne zamandır berabersiniz?" diyerek konuyu değiştirdim. "Dediğim gibi Vince beni kız arkadaşlarıyla tanıştırmazdı."

"Yine tanıştırmayacaktım ama kahvaltıya kalsın diye ısrar ettin."

Yüksek sesle nefesimi verip ona bakarken elini uzattı.

"Telefonumu ver baba. İki de Daryl ile buluşmaya gideceğim."

Telefonunu ona uzattığımda Pearl'e bakmaya tenezzül bile etmeden merdivenlere ilerledi ama yarısında durdu.

"Eve kendin gidersin değil mi? Ters istikamet oluyor."

Pearl başını salladığında Vince odasına girip kapıyı çarptı.

"Elinize sağlık-"

Kalkmaya yeltendiğinde bileğini tutup onu engelledim.

"Otur."

Bana bakarken bileğini bırakıp yukarı ilerledim. Vince'in odasının kapısını hızlıca açtığımda bana şaşkınca baktı.

"Baba-"

"İnip kızdan özür dile ve evine bırak." Dedim elimle aşağıyı gösterirken.

Yanaklarını şişirirken önüne döndü ve dolabını karıştırmaya devam etti.

"Baba dedim ya ters yön. Gider kendisi."

Asla toplamadığı odasına ve yatağın yanına atlamış prezervatif çöplerine bakarken kaşlarımı çattım.

"Ciddi bir ilişki dediysen böyle siktir çeker gibi davranma."

"Of be baba!" Dolabın kapısını çarparken bana döndü. "On dokuz yaşında kız amına koyayım, taksiye binip evine de gider. Çok istiyorsan da sen bırak."

Ona bir şey demeden dururken üzerini değiştirdi.

"Akşam konuşacağız." Dedim odadan çıkarken.

"Geç gelirim."

Kapısını kapatıp aşağı indiğimde Tammy'i yerime oturmuş Pearl ile konuşurken gördüm.

"Tammy?"

Bana dönerken arkasına yaslandı ve geniş göğüs dekoltesinden daha fazlasını gösterdi.

"Merhaba İtfaiyeci." Dilini kırmızıya boyanmış dudakları üzerinde gezdirirken parmaklarını oynatarak selam verdi. "Sinirli misin?"

"Pearl, çantanı alırsan seni bırakabilirim," dedim Tammy'i siklemeden. "Evinin uzak olduğunu tahmin ediyorum."

"Gerçekten gerek yok Bay Malik. Ben giderim. Hem sizin kız arkadaşınız gelmiş."

Tammy birden kahkaha attığında Pearl ona baktı.

"Kız arkadaş mı?" dedi Tammy bana dönerken. "Duydun mu Zayn, kız arkadaşınmışım."

"Pearl," dedim kafası karışmış kıza tebessüm ederek. "Tammy benim kız arkadaşım değil, biz..."

Doğru tanımı ararken Tammy'e baktım ama hâlâ gülmekle meşguldü.

"Canım," dedi Tammy bu sefer de Pearl'e dönerken. "Bizi yatak arkadaşı olarak görebilirsin. Ama iflah olmaz romantik kızlardan biriysen açık ilişki olarak düşün. Zayn umutsuzca bir gün ona aşık olacağımı düşünüyor."

"O silikonlarla mı?" Kahvemi alırken sırıttım. "Rüyanda."

Tammy gülerek bana bakarken göğsünü sıktı.

"Bugün izinlisin değil mi? Silikonların test sürüşüne hazır mısın?"

Bir an boş bulunup Pearl'e baktığımda beynim bana bir oyun oynayıp Tammy yerine onu koydu. Karşımda oturup, göğsünü sıkan ve bana bir şeyler teklif eden genç kızın hayaline kapılırken, gerçeğinin gözlerine baktığımda kızardığımı hissettim.

"Pearl," Merdivenlerden inen Vince saçlarını karıştırdı. "Hadi bebeğim, vazgeçtim. Beraber gidelim."

Pearl başını sallayıp gülümserken masadan kalktı ve kenardaki çantasını aldı. Vince, Pearl'e montunu uzatırken Tammy'e gülümsedi.

"Merhaba TamTam. Yakıyorsun."

"Kahretsin çocuk, neden yirmi yaş büyük değilsin?" dedi Tammy de ona takılarak.

"Tanıştığımıza sevindim Tammy."

"Bende Pearl. Bir an güzellik merkezine uğra. Ya da bara."

Pearl arkasını döndüğünde Tammy, Vince'e mükemmel anlamına gelecek şekilde elini salladı.

"Vince'in ciddi bir ilişki yaptığına inanmak zor."

"Nasıl anladın?"

Bardağımı masaya bırakıp onun üzerine eğilirken Tammy güldü ve eli eşofmanımın üzerinden penisimi sıktı.

"Küçük Zayn ve ben iyi anlaşıyoruz. Kankamla aramı bozmana izin veremem."

"Hangi küçük Zayn'den bahsediyoruz?"

Onun sandalyeden kaldırıp kanepeye taşıdığımda güldü.

"İki ayaklı olandan. Ve- dün gece gelmeliydin! Erin'i zor ikna etmiştim ve seni merak ediyordu."

Onu kanepeye bıraktığımda tek dizimin üzerinde durup tişörtümü çıkardım. Tammy de elbisesinin çıkardığında sırıttı.

"Tüm iç çamaşırlarım kirlideydi." Dedi eşofmanımı ve boxerımı aynı anda indirip. Beni ağzına aldığında inleyip saçlarını kavradım. Tammy yavaş yavaş başını hareket ettirirken gözlerimi kapattım.

"Eminim öyleymiştir."

Tammy, dilini etrafıma sarıp beni emerken kendimi boğazına daha çok ittim. İnleyip tırnaklarını kalçama batırırken bacaklarını birbirine bastırdı.

"En çok neyini seviyorum biliyor musun Tam," dedim onun yerine başını tutup ben hareket ederken. Ben konuşurken elini bacak arasına götürmüş parmakları içine gömülmüştü. "Her zaman ıslak olman. Seninle uğraşmam gerekmiyor. Her deliğin beni kolayca ve tamamen alıyor."

İnleyip bana bakarken kapını açıldığını duydum. Kendimi ve Tammy'i saklayamadan Pearl ile göz göze geldiğimde kız gözlerini iri iri açıp bana baktı. Tammy ile kendimizi kanepenin iki yanına attık.

"Telefonum-Ben-"

Pearl hâlâ şaşkınca bize bakarken arkasını döndü ve kapıyı kapatıp çıktı. Tammy gülerek bana bakarken kucağıma tırmandı.

"Sence ne kadardır oradaydı Şef?"

Bana sürtünürken ellerini göğsüme koydu. Utanç yüzünden odaklanamıyordum ama Tammy bütün işi halletmişti zaten. Kendini ayarlayıp bana ittiğinde başımı arkaya attım ve gözlerimi kapattım.

Beynim yine oyun oynamayı seçti.

Penisimi saran sıcaklığın, okşadığım göğüslerin ve öptüğüm dudakların sahibini biraz önce gördüğüm narin yüzün sahibi olmasını seçti.

***

utan be adam... utan... dicem ama bunda utanma ne gezer sğcnsifmwidwöfşl

diğer bölüm artık pearl'ün gözünden bakalım olaylara

btw bu hikayede bolca sikiş var, her türlüsü, gerçek ve mecaz ama anladınız bence zaten (:

bu bölümle ilgili şuraya 2 not düşüyorum

ilki zainftme 'den geliyor

diğeri de canim ortim naturalmalik 'den geliyor

yine yorum istiyorum askolar 1 günde 2 bölüm attım bakın...

sizi seviyoreeee

- bezzy 🧝🏻‍♀️

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro