×11×
Keyifli okumalar! Yorumlarda buluşalım.
×××
053****: Murat
053****: Merhaba
053****: Ben Ekin
Murat: Ekin?
Murat: Tanıyamadım?
053****: Murat, yapma lütfen.
Murat: Neyi yapmayayım?
Murat: Ben ne yaptım Ekin?
Murat: Aramıza kilometreleri hatta ülkeleri sokan sensin
Murat: Sen yaptın bunu
053****: Özür dilerim
Murat: Ne için özür diliyorsun?
Murat: Bir vedayı bile bize çok gördüğün için mi?
Murat: Haber vermekten aciz olduğun için mi?
Murat: Yıllarımız birlikte geçti bizim Ekin
Murat: Ben senin için sadece Seçkin'in arkadaşı değildim, öyle olmamalıydım
Murat: En azından sen benim için sadece Seçkin'in sevdiği kız değildin
Murat: Arkadaşım, dostumdun
Murat: Biz liseden beri ayrılmadık hiç Ekin
Murat: Ben Seçkin'i nasıl sevdiysem seni de öyle sevdim
Murat: Seni ondan ayırmadım
Murat: Neden gittin bilmiyorum
Murat: Seçkin ile ne yaşadınız da gitmeyi tercih ettin bilmiyorum
Murat: Zaten Seçkin ismini bile andırmıyor
Murat: Ama aranızda her ne geçerse geçsin ben senin arkadaşındım
Murat: Gitmeden önce gideceğini bilmeye hakkım olduğunu düşünüyorum
Murat: Ha eğer buna hakkın yoktu, dersen
Murat: Eyvallah
053****: Saçmalama Murat
053****: Sen benim için ne kadar değerlisin, bilmiyor musun?
053****: Sen benim için sadece Seçkin'in arkadaşı değilsin tabii ki7
053****: Dostumsun benim
053****: Erkek kardeşim gibisin
053****: Ama yapamazdım
053****: Gitmeden önce haber verseydim gidemezdim
053****: Lütfen anla beni
Murat: Ben inan seni anlamaya çalıştım Ekin
Murat: Bunun için çok uğraştım
Murat: Ama anlayamıyorum
Murat: Tamam, kabul.
Murat: Gitmeden önce haber veremezdin
Murat: Gittikten sonra da mı haber veremezdin?
Murat: Bir telefon açmak çok mu zordu?
Murat: Sen gittikten sonra neler yaşadığımızdan haberin var mı?
Murat: Seçkin'e attığın tek bir mesaj onu delirtti
Murat: İnanmadı gittiğine
Murat: Sabahın altısında kapımı deli gibi çaldığında ben ne olduğunu idrak edememiştim zaten
Murat: Senin evine gitmiş, zile basmış ama kimse çıkmamış
Murat: Ailenin de evden taşındığını düşündük ama birkaç gün sonra annenle karşılaştık
Murat: Başka bir yerde ev tutup orada yaşadıklarını ve senin yurt dışına okul için gittiğini söyledi
Murat: Seçkin inanamadı
Murat: Sürekli beni bırakıp gitmez diye sayıklıyordu.
Murat: Nereye gittiğini öğrenmeye çalıştık ama kimse bir şey söylemiyordu
Murat: Nehir'i zorladık kaç kez konuşması için ama o da ağzını açmadı
Murat: Güya ona da söylememişsin ama gözlerinden bildiği anlaşılıyordu
Murat: Herkesin ağzını sıkı sıkı kapatmışsın
Murat: Niye seni bulmamızdan bu kadar korktun anlamadım
053****: Özür dilerim Murat
053****: Sana, size yaşattıklarımdan dolayı çok özür dilerim
053****: Ama ben yapamadım
053****: Kalamazdım
053****: Beni bulmanızı da istemedim
053****: Kafa dinlemeye ihtiyacım vardı.
053****: Yurt dışında okumayı düşündüm kendimi toparlayabilmek için
053****: Bir okulla konuşup anlaştım ve gitmeye karar verdim
053****: Bu senemi de orada tamamlayacaktım ama daha fazla sizden ayrı kalmaya dayanamadım
053****: Son senemi sizinle geçirmek istedim
053****: Lütfen beni affet
Murat: Ben seni affederim Ekin
Murat: Aynı yaşta olmamıza rağmen her olayda bana yaptığın ablalıkları unutmam
Murat: 2 sene kendini dinlemek istemiş derim, affederim
Murat: Sen git kendini Seçkin'e affettirmeye çalış
Murat: Ama bil ki bu hiç kolay olmayacak
Murat: Seçkin seni hiçbir zaman affetmeye de bilir
Murat: Buna da hazırlıklı ol
053****: Biliyorum, kolay olmayacak
053****: Ama başaracağım
053****: Seçkin'e kendimi affettireceğim
053****: Çok zor olacağını bilsem de şunu biliyorum ki hala bana aşık
053****: Benden vazgeçemez
053****: Değil mi Murat? Hala beni seviyor?
053****: Başkası yok kalbinde? Hala ben varım?
053****: Bir şey söyle
Murat: Gittiğinden beri çok şey değişti Ekin
Murat: Ve inan, bunun cevabını ben de bilmiyorum
×××
Elimde telefonu çevirirken gözlerim sürekli kantinin kapısına gidip duruyordu. Okula geri dönmesinin üzerinden bir hafta geçmişti ama onunla ilk konuşmamızın üstüne bir daha karşılıklı konuşmamıştık.
Son mesajıma hala görüldü bırakmıştı ve bir şey yazmamıştı. Çabalasın istiyordum. Peşimde dolaşsın, bana kendini açıklamaya çalışsın. Ama hiçbiri yoktu. Sanki hayatıma hiç girmemiş gibiydi.
Arada sırada gözlerimiz birbirine tutunduğunda gözlerindeki hasreti görmesem onun farklı birine dönüştüğünü zannederdim ama o hala eski Ekin gibi bakıyordu. İçimi acıtan da onun eski Ekin olmamasıydı.
"Baksana, bu nasıl?" dedi Defne sandalyesini yanıma çekip önüme uzattığı telefonla.
"Bu ne?" dedim kaşlarımı çatarak.
"Elbise. Görmüyor musun?"
"Hiç benzemiyor. Tişört sandım." dedi imayla bakarak. Burun kıvırıp saçlarını savurdu. "Zevksiz."
"Kazıklıyorlar kızım sizi. Siz de moda deyip yutuyorsunuz."
Oflayarak koluma vurdu. "Densiz."
Gülerek saçlarını karıştırdım. "Ya Seçkin! Bozdun." diye homurdanarak konuştu. Elimi tutup saçlarından çekti. Elimi sıktığında değişen yüzüne gözlerimi kısarak baktım. "Ne oldu?"
"Bize bakıyor."
"Kim?" dedim kaşlarımı çatarak. Başımı çevirip yanımıza baktım ama kimse yoktu.
"Bakınma. Arkanda. O kız. Buraya bakıyor." dedi.
Yutkundum. Gözlerime hüzün çöktü.
"Kalkalım istersen." dedi anlayışla bakarak. Başımı salladım. Sandalyeleri geri iterek ayaklandık. Çantamı omzuma astım. Defne de eşyalarını topladı. Onun elindeki çay bardağını da alıp benimkilere birlikte çöpe attım.
Kantin çıkışına doğru ilerlerken göz göze geldik. Yavaşlayan adımlarıma küfür ettim. Defne koluma dokununca ona döndüm. "İyi misin?" dedi.
Kolumu omzuna koyarak onu hızla çıkışa yönelttim. Merdivenleri hızlıca indikten sonra bahçeye çıktık. "Seçkin, yavaş. Çok hızlısın."
Defne'ye bakarak ne kadar hızlı gittiğimi anlayınca durdum. Elimi omzuna koyduğum için onu da hızlı yürümeye zorlamıştım.
Elimi çektim. "Özür dilerim."
Başını onaylamazcasına salladıktan sonra kolumdan tutup gözden uzak bir yere oturtturdu beni. Ardından yanıma oturdu.
"Onu seviyorsun hala değil mi?"
Derin bir nefes alıp başımı ellerime indirdim. Cevap vermedim.
"Sessizlik, evet demek galiba."
"Kendime yediremesem de..." Ona çevirdim bakışlarımı. "Hâlâ..." dedim. Yutkundum. "Deli gibi." Gözlerim dolmuştu.
"Aranızda ne geçtiğini bilmiyorum. Sorduğumda da anlatmıyorsun zaten." Gülümseyerek bana baktığını hissediyordum. "Ama gözlerinde epeyce bir hasret saklı, hüzün saklı."
Yanan gözlerimi kırptım, dolmaması için.
"Ya bak Seçkin, sakın ağlama. Ben de ağlarım, görürsün."
İçimdeki hüzne rağmen gülümsedim.
"Peki, hiç oluru yok mu?"
"Bilmiyorum." dedim başımı ellerimin arasına alıp. "Bilmiyorum."
Derin bir nefes alıp başımı gökyüzüne çevirdim. "Ama öyle çok istiyorum ki oluru olsun. Her şeye rağmen... Bana küçücük, ufacık bir sebep versin. İnan, o sebebe tutunup tüm gururumu ayaklar altına alırım."
"Aşkta gurur olmaz, dedikleri doğruymuş."
"Ne yapıyorsunuz burada lan? Ders başladı."
Murat, Defne'ye gözlerini kısarak baktıktan sonra onu itleyip aramıza oturdu. Beni Defne'den kıskanıyordu. Liseden bu tür hareketlerine alışkın olduğum için garipsemiyordum.
"Bana bak itleme beni!" diye bağırdı Defne Murat'a. Murat omuz silkti. "Sen de arkadaşımdan uzak dur. O, benim en yakın arkadaşım."
"Benim de en yakın arkadaşım!"
İkisi birbirine düşman gibi bakarken elimi ikisinin arasında salladım. "Şöyle bakmayın birbirinize. Her an saç baş birbirinize gireceksiniz diye korkuyorum."
"Yakındır." dedi Defne gözlerini çekmeden.
"Aynen." diye onayladı onu Murat.
Bir süre sonra pes ettiler ve arkalarına yaslandılar. Bu dersi kaçırmış gibi gözüküyorduk.
"Ekin bana mesaj attı."
Onun adını Murat'ın ağzından duymamla yutkundum. Cevap vermedim.
"Ne dedi?" Benim sormak istediğimi Defne sormuştu.
"Seçkin'e kendini affettireceğini söyledi."
Histerik bir şekilde gülüp ayağa kalktım. "Hadi, ders başladı demedin mi sen?" Okula doğru yürürken ikisi arkamdan geliyordu.
Soğuktan ürpererek ellerimi cebime koydum. Aşkta gurur olur muydu sahi?
×××
@seckindeniz: Bir an için yeryüzünde tek kaldım sanki.*
362 kişi beğendi.
Yorumlar kapalı.
@ekin_tuva: Henüz ilk rauntta nakavt olmuş gibi hayaller şimdi.*
219 kişi beğendi.
Yorumlar kapalı.
×××
Bölüm sorusu: Aşkta gurur olur mu?
Ekin dediğini yapıp kendini affettirebilir mi?
*: Mehmet Alp- Obsesif Hisler şarkısından.
Yıldızı parlatmayı unutmayın!💛
Seviliyorsunuz!💜
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro