Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

[17]

-1 hafta sonra-

Omega,yatakta oğluyla oynayan eşinin odayı dolduran şen kıkırtılarına tebessüm edip odadan çıktı.

Elindeki boş biberonla merdivenlere yönelirken son günlerde iki kat huysuz olan oğlu için su almak için mutfağa iniyordu.

Eşinin ruthu üç gün önce bitmişti.Bugün hafta sonu olduğundan üç gündür şirkete giden eşi evdeydi,diğer ev halkı gibi.

Merdivenlerde elindeki tepside bitki çayı tutan Aeri ile karşılaştı.

"Bay Jeon,birşey mi lazım?"

Kız elindeki işe rağmen sorduğunda Jimin başını sağa sola salladı.Vien gittiğinden beri Aeri iki kat daha yoğundu ama kimseye belli etmiyordu.

"Hayır Aeri,teşekkür ederim.Bitki çayı kimin için?"

Merakla sorduğunda kız gerilerek başını eğdi,Jimin'in gülümsemesi düz bir hal alırken kaşlarını çatılmaya başlamıştı.

"Ne oldu Aeri?"

"Şey...efendim Bay Juwon için..."

Sesi adeta boğazına kaçmış gibi konuşan kızla beyninde şimşekler çakmıştı omeganın.

Elindeki biberonu sıkarken içinde patlamaya hazır bir volkan gibi büyüyen öfkesiyle yumruğunu sıkıp biberonu yere fırlatarak Juwon'un odasına gitmek için hızlıca merdivenlere tırmandı.

O kadar sert atıyordu ki adımlarını sesler merdiven boyunca yankılanıyordu.Önüne bir şey çıksa parçalayacakmış gibi kasılmış çenesini oynatırken Juwon'un odasına gelmiş şiddetle açarak kapının duvara çarpmasına neden olmuştu.

Juwon,koltukta oturmuş dergi okurken gürültüyle yapılan girişle yerinden sıçramış gelen kişiye baktı,yutkundu.

"Sen hangi yüzle bu eve gelirsin!"

Sertçe konuştuğunda oturan beden dergiyi kapatmış rahat bir tavırla kalkarak karşısına dikilmişti.

"Jeon ailesinin bir bireyi olarak."

Pişkin pişkin cevap veren omegayla sinirle tısladı Jimin.

"Vicdansız bir Jeon,yedi aylık bir bebeğe zarar verecek kadar cani bir Jeon değil mi?"

Juwon'un surat ifadesi sertleşirken Jimin'in ondan aşağı kalır yanı yoktu,aklına yine o gece dakikalarca ağlayan oğlu gelmişti.

"Oğluma zarar vererek neyi hedefliyorsun Juwon!Derdin neydi senin!Küçük bir bebek-"

"Kes sesini.Bir varis veren sen olmamalıydın,bu ilgiyi sen değil ben hakkediyorum!"

Kelimelerini bastırarak konuşan Juwon sonunda bağırdığında Jimin sinirle güldü.

"Lanet olsun ne ilgisi!Hapis gibi evde saçma sapan kurallar ne ilgisinden bahsediyorsun aptal!"

Juwon,ellerini saçlarından geçirip sinirle omegaya baktı.

"Senin yaptıklarını ben yapsaydım çoktan kovarlardı beni bu evden.Başı boş,hovardasın ama işe bak ki varis verdin diye el üstündesin!"

Jimin,şahsına yapılan hakaretlerle ona bir adım atıp parmağını sallayarak konuştu.

"Eğer siz geri kafalı kalıplaşmış insanlarsanız benim hayatımı istediğim gibi özgürce yaşamama başı boşluk diyemezsiniz,sende o lanet zincirin bir halkası olmak istediğin için Tanrı buna izin vermemiş,bir varis verseydin o zaman dedenin kopyası olurdun.Tanrı bunu bildiği için-"

"Sus!Lanet olsun sus.Senin gibi bir sürtük varis veren olmamalıydı!"

"Juwon haddini aşma!Sözlerine dikkat et!"

Jimin,onun yüzüne adeta kükrediğinde Juwon iğrenç bir sırıtmayla geri çekildi.

"Yalan mı?Sürtük değil misin?Seni ilk gördüğümüz günden beri oynaktın ama dedem bir varis için kabul etti hatta..."

Jimin,öfkeyle nefretle ona bakarken o kurduğu cümlenin devamını getirerek hem onu bir canavara çevirmiş hemde büyük hayal kırıklığına uğratmıştı.

"...hatta Jeongsan doğduğunda önce DNA testi yapıldı sonra kimlik işlemleri başlatıldı,o derece tekin biri değildin."


Jimin,odadan içeri girdiğinde eşi sırtı dönük şekilde ayakta telefon konuşuyordu.Hızlıca ona ilerleyip telefonunu alarak yere fırlattı.

"Bir defa soracağım Jungkook..."

Alfa şaşkınlıkla bir ona bir telefona bakarken parmağını ona kaldıran eşinin dolu gözlerine anlam verememişti.

"Tek bir defa soracağım bana doğru cevap ver."

Kendini zor tutan omega aynı şeyleri tekrarlarken öfkeden herşeyi parçalamamak için zor duruyordu.

"Ne oluyor Jimin-"

"Jeongsan doğduğunda DNA testi mi yapıldı?"

Ağzı aralanan gözleri genişleyen eşiyle parmağı boşluğa düşmüş gibi düştüğünden Jungkook gözlerini kaçırmıştı.

"Bana cevap ver!"

Eşinin bağırmasıyla beklemediği için irkilirken başını salladı.

"Evet.Dede-"

"Yeter!Yeter Jungkook bıktım artık.'Dedem,dedem,dedem' yoruldum anlıyor musun!Ben seninle evlendim,dedenle değil!"

Dolu gözleri yanaklarına akarken alfanın başını kaldırıp ona bakmasıyla konuşmasına izin vermedi.

"Her adımımız,aldığımız her nefes kurallara uygun olmalı diyerek nereye kadar yaşayacağız Jungkook!Jeongsan..."

Yatakta emziğini emerek poposunun üzerine oturmuş şekilde bağıran babasına bakan bebeğini gösterdi.

"...peki Jeongsan ne olacak!Senin gibi özel okullarda,kurallar içerinde yaşayarak mı büyüyecek!Benim oğlum birgün ikimizde parka gitmek istediğinde ne diyeceksin!'Olmaz dedem izin vermez mi' diyeceksin!"

Jungkook,sadece sustu ve yataktaki oğluna baktı.Böyle olmayı o seçmemişti.Kendini bildiğinden beri kurallar,sınırlar içerisinde büyümüştü.

Böyle kalıplaşmıştı,bunları travma yapmıştı.Bazen onaylayıp bazen onaylamayacak kadar mahvolmuştu duyguları.

"Yoruldum Jungkook..." güçsüz sesi duydu.Paramparça olduğunu hissetti.Jimin'e baktığında omuzlarının düştüğünü gördü,göz yaşları boynuna ulaşmıştı.

"...yoruldum artık,kendine gel.Ben Jeongsanla karanlıktan kaçtıkça sen o bizi o lanet karanlığın içine çekiyorsun.Aydınlığa çıkmamız için uğraşırken sen sadece beni engelliyorsun!"

Sesi yine yükseldiğinde hala öğrendiği şeyi sindiremediğini fark etti.Jeongsan ağlamaya başlamıştı ve Jimin ilk defa duymadı,duymazdan gelecek kadar sinirliydi.

"Karşı çıksaydın Jungkook,o gün çok sevgili deden DNA isteğinde buna karşı çıksaydın!Güvenmedin mi bana?"

Sesi yine kısılmıştı,Jungkook bunu kabul ettiğine göre ondan şüphe etmişti.Jeongsan ağlamaya devam ederken o duyacağı cevabı bekliyordu.

Oysa ki Jungkook baba olduğu için mutluluktan ne yaptığını bilmiyordu.Kan verirken bile aklında sadece beyaz örtü içinde kucağına verilen oğlu vardı.

Neden kan verdiğini sorduğunda ise aldığı cevapla deliye dönmüştü,DNA testi saçmalığı onu patlayan bir volkana çevirmişti.

Ve dedesini lavlarıyla yakmıştı,o gün.

Saçmalıktı,dedesinin tuttuğu özel doktorun sağlık için bir test olduğu yalanına inanmıştı.DNA olduğunu çok sonradan öğrenmişti.

"Jimin,hayır saçmalama tabiki güve-"

Eşine yaklaşıp elini tutmak istediğinde Jimin geri çekilip onu durdurdu.

Tüm ilkleri ona vermesine rağmen böyle bir şey yapılmasına ve ondan saklanmasına çok sinirlenmişti.

"Güvendin öyle mi!Bu mu güvenmiş halin!Jungkook sen daha kızgınlık için dedene karşı koyamıyorsun ne güveninden bahsediyorsun!"

Çalan kapıyla Jeongsan'ın ağlaması artarken kapının ardından Bay Joohyun tarafından uyarmak için gönderilen Aeri'ni anlamıştı Jungkook.

"Tamam bak bağırma-"

"Çıldıracağım Tanrım,çıldırağım bağırma diyorsun bana!"

Ellerini saçlarından geçirip yana dönerken tekrar eşine dönüp bağırdı.

"Lanet olsun tartışamıyoruz bile!Jungkook hapis hayatı bile böyle değil!"

Çalan kapı,Jeongsan'ın tiz ağlayışı,Jimin'in ona bağırıp aşağılaması...

"Yeter artık,sus!Kes sesini!"

Öfkeyle bağırdağında bu güçsüzlüğünden gelen bir çığlıktı.

Jeongsan babasının sesiyle bir müddet kalakalırken ardından daha yüksek sesle ağlamaya başladı.

Jimin,üstüne bağıran eşiyle ona bakmış ardından yanaklarını silerek başını salladı.

"Peki,keseceğim sesimi.Bir daha sesimi bile duyamayacaksın!"

Jungkook,ne dediğini anlamaya çalışırken o yatağa ilerleyip Jeongsan'ı kucağına aldığı gibi kapıya ilerledi.

"Ne-ne yapıyorsun Jimin?"

Odadan çıkan eşinin peşinden hızlıca çıktığında endişeyle sordu.

"Jimin dur lütfen,nereye gidiyorsun?"

Gözleri hızlıca dolarken omega merdivenlerde durup ağlayan oğlunun başını boynuna yaslarken konuştu.

"Beni durmaya çalışırsan yemin ederim aileni değil medyaya tüm ülkeye rezil ederim..."

Merdivenleri hızlıca inmeye başlamadan önce son kez konuştu.

Ardından yıkık bir alfa arkasından bırakıp Jeon malikanesini terk etmişti,sonsuza dek.

"...ya biz ya da ailen Jeon Jungkook."

Artık anlarsan Jungkook 🤔

Vallah mayın gibi patladı Jimin.

Nasıldı?

Okuduğunuz için teşekkür ederim🌾🖤

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro