Y/N, parti için giydiği siyah elbiseye son bir kez aynadan baktıktan sonra makyajını yapmak için makyaj masasının karşısına oturdu.

Y/N, pek fazla makyajdan hoşlanmadığı için çok ağır olmayan ama üzerindeki siyah elbiseye uygun, hafif bir makyaj yaptı. Saçlarını zaten şekillendirdiği için hazırdı. Tek yapması gereken Johnny'nin onu almaya gelmesini beklemekti.

Bugün bir yılbaşı partisine davetliydi. Aslında arkadaşı Johnny davetliydi. Hem Johnny kendisi de yalnız gitmek istemediği için hem de yılbaşına birlikte girmek istediği için ona eşlik etmesini istedi.

Saate baktığında neredeyse anlaştıkları saatin geldiğini farketti ve daha telefonunu kapatmadan kapı zilinin çalmasıyla ayaklandı. Boy aynasından elbisesini düzelterek tekrar kendisine baktı ardından kapıyı açmak için odasından ayrıldı.

Kapının kulpunu tutup açmadan önce derin bir nefes aldı ve sakinleşmeye çalıştı. Ardından kapıyı, yüzünde kocaman gülümsemeyle açtı.

▪▪▪▪▪

Evet Y/N ve Johnny arkadaşlardı ama Y/N, kendisini bir anda Johnny'ye aşık olarak bulmuştu. Tam olarak ne oldu ya da ne zaman oldu bilmiyordu. Tek bildiği bir gün bir kaç arkadaşları da dahil birlikte oturmuş, kahve eşliğinde kahkahalarla sohbet ederken, bir anda onun gülüşüne dalıp gitmiş olmasıydı.

Gülüşü ne kadar güzeldi. Ne kadar izlenesi. Ne kadar düşülesi. Onu izlerken kalbi hızlandı. Sonra bir anda ne düşündüğünü farkettiğinde gözleri büyüdü ve hemen bakışlarını başka yöne çevirdi. Ne düşünüyordu o. Üstelik en yakın arkadaşı hakkında.

Bir anda yüzünün düştüğünü farkeden Johnny bir şey olduğunu anlayarak, "Y/N iyi misin?" diye sordu, endişelendiği sesinden anlaşılıyordu. Arkadaşı için endişelenmişti. O anda Y/N, arkadaşına karşı böyle şeyler düşündüğü için suçlu hissetti.

Hemen, "Yo-yok bir şey iyiyim ben. Bir anda aklıma yapmam gereken bir işim olduğu geldi. Ben kalksam iyi olur artık." dedi yüzüne bakmaya cesaret edemeden ve aceleyle ayaklanarak apar topar hazırlanmaya başladı. Johnny'nin sorularına kaçamak cevaplar vererek hemen oradan ayrıldı.

Ne olduğunu anlamayan Johnny, kendisinin bir hata yapıp yapmadığını merak etmeden yapamadı. Çünkü Y/N'nin bilmediği şey Johnny'nin ona zaten çok değer veriyor oluşuydu.

Hem de bir arkadaştan daha fazla. Johnny, Y/N'i çok seviyordu. Hem de uzun süredir ama aralarındaki arkadaşlığa zarar gelmesinden korkuyordu.

O günden sonra Y/N kendisini suçlu hissettiği için Johnny ile iletişime geçmemişti. Belki biraz uzak olursa kendine geleceğini hatta belki duygularını yanlış yorumlamış olabileceğini düşünüyordu.

Johnny ise Y/N'i merak ederek hergün arıyordu. Ama bazen telefonlarına bakmıyor baktığında da kısa cevaplar vererek geçiştiriyordu.

Sonunda Johnny kendisi bir hata yaptığını zannederek elinde bir buket F/F ile Y/N'nin evinin yolunu tuttu. Y/N kapıyı açtığında elinde en sevdiği çiçeklerle Johnny'yi görünce, kalbi atladı.

O an Johnny'nin kendisini suçlamasına neden olduğu için kötü hissetmesinin yanında, görmediğinde kaybolacağını düşündüğü duyguların hiç bir yere gitmediğini hatta arttığını hissetmesiyle. O an Johnny'ye gerçekten çoktan düştüğünü anladı ve Johnny'ye sarılarak ağlamaya başladı.

Ne olduğunu anlamayan Johnny, Y/N'nin bir anda kollarına atladığını anlayınca hemen kendisi de sıkıca kollarını sarmadan edemedi. O gün Y/N ağlayarak Johnny'den ağlayarak özür dilediği ve bir şey sormamasını rica ettiği için Johnny içi rahat etmese de hiç bir şey sormadı.

▪▪▪▪▪

Y/N yüzündeki gülümsemeyle kapıyı açtığında, Johnny onun görüntüsü karşısında kalbinin teklediğini hissetti. Y/N'nin de aynı şeyleri hissettiğini bilmiyordu.

Y/N "Johnny, merhaba." dediğinde, Johnny bir kaç saniyelik transından kurtuldu ve hayran bir şekilde gülümsedi. "Y/N, çok güzel olmuşsun." dedi huşu içinde.

Duyduklarıyla utanan Y/N, gözlerini kaçıran gülümseyerek, "Teşekkürler Johnny. Sen de çok şıksın." dedi. Y/N'nin utandığını anlayan Johnny kıkırdadı ve "Hazırsan çıkalım mı?" dedi.

Y/N kızarıklığını saklamaya çalışırken kafası ile onayladı. Çantasını ve kabanını aldıktan sonra kapısını çekerek Johnny'ye döndü ve Johnny'nin ona girmesi için teklif ederek uzattığı koluna girdi.

Johnny'nin çalıştığı ve arkadaşı olan yönetmenin partisine geldiklerinde, parti sahipleri ile selamlaştıktan sonra sakin bir masaya geçtiler.

Biraz sohbet ve içkinin ardından saatin gece yarısına yaklaştığını gören Y/N, lavaboya giderek makyaj tazelemek istedi. Johnny'ye dönerek "Johnny ben lavaboya gidiyorum." dedi, ayağa kalktığında Johnny, "Eşlik etmemi ister misin?" diye sordu.

Y/N "Gerek yok sen keyfine bak, ben hemen dönerim." diye cevap verdi nazik adama gülümseyerek. Johnny ısrar etmeyerek kafası ile onayladı onu ve arkasından gidişini izledi. Bu sırada partiye ev sahipliği yapan arkadaşının yanına yaklaştığını farketmedi.

Arkadaşı "Onu sevdiğini ne zaman kabul edeceksin?" dediğinde şaşkınlıkla ona döndü ve yüzündeki gülümseme yavaşça kayboldu. "N-neden bahsediyorsun sen?" diye sordu yakalandığı için korkarak.

"Hadi ama Johnny onu sevdiğini farketmeyen tek kişi Y/N. Bu bir sır değil ve bilmediğin diğer şey ise onun da seni sevdiği."
arkadaşının cümlesi ile şoka girdi oyuncu.

"Nasıl yani?" diye sordu. "Dostum ikiniz de birbirinizi seviyorsunuz ve ikiniz dışında bunu herkes biliyor." dedi yönetmen adam ve kafasını Y/N'nin gittiği yöne çevirdi.

"Bence bugün açılman için son şansın olabilir. Onu kaybettiğin için pişmanlık duymak istemiyorsan tabi." diyip bir yeri kafasıyla işaret etti.

Johnny anlamaz bakışlarla gösterdiği yere baktığında Y/N'nin bir adam ile gülüşerek konuştuğunu farketti. O an gördükleri ile duygu karmaşası yaşadığını hissetti.

Y/N'i kaybetme korkusu ve kıskançlık düşünmesine engel oluyordu.

"Johnny adamı öldürecek gibi bakmayı kes, Y/N'e nasıl açılacağını düşün ve lütfen kimseyi dövme." diye şaka yaptı adam.

Johnny arkadaşına 'Bunun nesi komik?' der gibi baktı. Y/N masaya gelirken arkadaşı yüzünde imalı bir bakış ve gülümsemeyle uzaklaştı yanından.

Y/N masaya geri geldiğinde, "Johnny bir şey mi oldu?" diye sordu, bırakıp gittiğinde oldukça keyifliydi.

Johnny sahte bir gülümsemeyle "Hayır, hayır bir şey yok." diye geçiştirdi kadının sorusunu.

O sırada on ikinin yaklaştığını haber veren sesler duydular etraflarında. Herkes heyecanla bir araya toplanarak yeni yılın ilk dakikalarına olan geri sayımı yapmak için bir araya toplanıyordu.

Günlerdir bu an için hazırlanan Y/N, derin bir nefes aldı. "Johnny sana bir şey söylemem gerekiyor." diye seslendiğinde arkadaşının ilgisini kendisine çekti.

Johnny kadına döndüğünde endişeli yüzünü gördü ve merakla ne söyleyeceğini bekledi.

Konuşmasını yaparken onun hiç bir tepkisini kaçırmak istemeyen Y/N gözlerine bakarak, "Johnny bir kaç ay önce bir kafede oturuyorduk ve ben bir anda ayaklanıp çıkmıştım. Sonra günlerce seni aramamıştım hatırlıyor musun?" diye sordu.

Buradan nereye varmaya çalıştığını anlamayan Johnny ise kafasıyla onaylamakla yetindi.

"İşte o zaman ben bir şey farkettim... Birisine aşık olduğumu..." diye devam etti kadın sözlerine.

Johnny'nin yüzü korku ile düştü. "Y/N.."

"Bekle Johnny, lütfen bitirmemi bekle. Yoksa bir daha cesaret bulabilir miyim bilmiyorum. Bak birisine aşık oldum ama çok korkuyorum. Beni yargılamandan ya da benimle bir daha konuşmak istememenden korkuyorum."

Johnny duyduğu kırgınlıkla "Kim o?" diye sordu sadece. Y/N ise son cesareti ile "O sensin." diyebildi.

"Sen... En yakın arkadaşım olarak gördüğüm sen. İlk farkettiğim an kafeden kaçmıştım. Kendimden utanmıştım çünkü. Uzaklaşırsam unuturum sandım ama sonra sen kapıma geldin ve benim tek hissettim özlem ve aşktı."

Konuşma sırasında daha fazla dayanamayarak adamdan gözlerini kaçırdı, kafasını önüne eğdiği. Çok merak etmesine rağmen Johnny'nin tepkisini göremiyordu.

Johnny ise yüzünde şaşkınlık karışımı kocaman bir gülümsemeyle yaptığı konuşmayı yavaş yavaş idrak ediyordu. Etraftaki insanların yüksek sesle 10'dan geriye sayması Johnny'yi gerçekliğe geri getirdi.

Johnny cevap vermeyince cevabını kötü yorumlayan Y/N, "B-ben özür dilerim. Gerçekten böyle bir şey hissetmemem gerekiyordu. Lütfen arkadaşlığımızın bozulmasına izin verme." dedi kafasını kaldırmadan.

Herkes 3 diye bağırdığında Johnny sağ elini Y/N'nin beline yerleştirerek onu nazikçe kendine çekti. Ne olduğunu anlamayan Y/N şaşkınlıkla kafasını kaldırdığındaysa herkesin "Mutlu Yıllaaaar." diye bağırdığını duydu.

Johnny boşta olan sol elini Y/N yanağına koyarak onu kendine çekti ve öptü.

Uzun zamandır söyleyemediği her şeyi anlatacak kadar tutkulu bir şekilde öptü. İlk başta şaşkınlıkla karşılık veremeyen Y/N, ne olduğunu anladığında hemen karşılık verdi. Ellerini adamın ensesine koyarak öpücüğü derinleştirdi. Bu hareketle Johnny'nin dudakları yukarı kıvrıldığını hissetti.

Nefes almak zorunda kaldıkları için ayrıldıklarında alınlarını yaslayarak birbirilerine gülümsediler. Nefeslerini düzene sokmaya çalışırken Johnny, "Ben de seni. Ben de seni seviyorum." dedi.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Kelime sayısı: 1240
Yayımlanma Tarihi: 01.01.22

Merhaba arkadaşlar.
Bu bölüm biraz aceleye geldi çok kontrol edemedim. Hatalarım varsa affola.

Yeni yılınız kutlu olsun.

Ve yeni kitabımın ilk bölümü hayırlı olsun.

Okuduğunuz için teşekkürler.

Beğendiyseniz vote atmayı unutmayın. ;)

ARKADAŞLAR EVET BU BÖLÜM BIRAZ CRINGEMIŞ AMA DÜZELTMEYE ÇALIŞTIM VJFÖVNDÖVMGÇ

BIR DE BIR BUÇYK YIL ÖNCESINE AIT BENCE O KADAR KÖTÜ DEĞIL KFŞSKVÖFGMÖG
31.08.23