Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

we were both young when i first saw you

✨✨✨

Liam ve Harry bana bir doğum günü partisi hazırlamak istediklerini söylediklerinde endişelerim en üst seviyeye çıkmıştı. Bana hiçbir şey anlatmamışlardı, bana anlatır diye Louis'e de anlatmamışlardı ve birden kendimi baştan aşağı bütün evi temizlerken bulmuştum. Doğum gününde Rihanna açarak deli gibi temizlik yapan bir ben olabilirdim sanırım.

"Böyle iyi olduğuna emin misin?" dedim Louis'e bakarken. Kırmızı bir elbise, kırmızı ayakkabılar giymiş; saçlarımı da sıkı bir at kuyruğu yapmıştım. "Harry striptizci falan çağırmadı değil mi?"

"Şu an seni duvara yaslayıp doğum gününü kutlamak istiyorum." Dedi Louis gülerek beni süzerken. "Harikasın bebeğim."

"Lou!"

"Yemin ederim sana söylerim diye bana tek kelime etmediler." Kalkıp yanıma gelirken elimi tuttu. "Bildiğim tek şey evde biz bize olacağımız."

"Biz bize Zayn ve Diana'yı da kapsıyor mu?"

Yanlarına geleli bir ayı biraz geçmiş olmasına rağmen Diana ile henüz tanışmamıştık. Harry ve Liam'ın hazırlamış olduğu sürprizlere gerildiğim kadar buna da geriliyordum. Diana sadece cesur ve eğlenceli ya da Louis ile aynı evde yaşayan bir kız değildi. Bir şekilde grubumuza dahil olmuştu ve anlatılana göre Zayn ile vakit geçiriyordu. O da beni sevmezse ne yaparım bilmiyordum.

"Hava soğuk." Düşüncelerimi kenara bırakıp Louis'e baktım. Başını hafifçe eğmiş bana bakıyordu. "Şeftali rahat hissetmiyorsan gitmek zorunda değiliz."

"Hayır, Harry ve Liam benim için bir şeyler yapmışlar." Gülümsedim ve kendi ceketim yerine Louis'in bende bıraktığı hırkalardan birini giydim. "Ayrıca sonunda Diana ile tanışmak istiyorum."

Bana gülümsedi ve elimi tutup beraber evden çıktık. Arabası temizlenmiş olmasına rağmen sinen ot kokusuna karşı bir şey dememek için kendimi tuttum. Dikkat ediyordu, azaltmak istiyordu, çabalıyordu ama yalnız olduğu her an vazgeçeceğinden korkuyordum. Arabayı çalıştırmadan önce torpidodan AM albümünü çıkardı.

"Yol uzun sayılmaz." Dedim I Wanna Be Yours çalmaya başlarken. Louis'in favorisinin gittikçe değiştiğini görebiliyordum. İki gece önce yatağımda uzanıp onu izlerken parmakları çıplak tenimi okşuyor ve bu şarkıyı mırıldanıyordu.

"Biliyorum sadece- muhtemelen gece boyunca sarhoş olacağız."

"Ve?" dedim gülerek. "Herkesin içinde sevişmek gibi bir niyetimiz mi var?"

Yüzünü buruşturduğunda güldüm ve elimi dizine yerleştirdim.

"Hayır ama odamı temizleyip topladığımı duymak istersin gibi." Gülerek bana baktığında ona sırıttım.

"Bu bana söyleyeceğin en seksi şey."

Dediğime gülerken elimi geri çektim ama karşılık olarak sıcak eli bacağımın üstünde durdu. Yol boyunca çalan peş peşe şarkıya parmakları çıplak bacağımda ritim tutarken güldüm ve ona eşlik ettim. Bana bir sürprizi yoktu, doğum günlerinden hoşlanmadığını biliyordum -bir kutlama manyağı olan ben için doğum gününü kutlamamak zor olacaktı- ama yine de bir an için beklentiye girmiştim.

"Lou Lou?" dedim arabadan indiğimizde tedirgince. "Kötü bir hazırlamadıklarına emin misin?"

"Değilim," dedi gülerek kolunu belime sararken. "Sanırım bunu birazdan öğreneceğiz."

İç çektim ve onunla beraber eve ilerledim. Louis kapıyı açtığında... Beklediğim hiçbir şey yoktu. Turuncu ve kırmızı tonları ile süslenmiş ev, İyi ki Doğdun Şeftali yazılı duvar süsü, ortadaki masanın üzerine yığılmış abur cubur paketleri, salonun ve pekala elindeki sos tabağına tiksinerek bakan bir Zayn Malik. Tabii salonun köşesine konulmuş direkte yarı çıplak dans etmeye çalışan Harry'e bakarken kahkaha attım.

"Doğum günü kızı geldi! Bu gece Ariel Querre sana göz zevkini düzeltme imkanı sunuyorum."

"Siktir git üzerine bir şey giy."

Zayn ve Louis aynı anda aynı ses tonu ile konuştuklarında Harry gözlerini kısarak ikisine de baktı ama sonra hızla yan tarafa fırlattığı tişörtü giydi.

"İyi ki doğdun Şeftali!" Üst kattan üzerime uçarak inen Liam beni kolları arasına alıp çevirirken güldüm. "İyi ki doğdun Şeftali!"

Beni yere indirdiğinde ona gülümsedim.

"Teşekkürler Liam tüm bunlar çok güzel."

"Çocuklar biri kalanları getirsin!"

Diana olduğuna emin olduğum bir kız elinde başka bir kase ile mutfaktan çıktığında durup bana baktı. Çocuklar sessizleşirken Zayn bile normal olduğu aksi, bıkmış ya da umursamaz halin aksine gergince ikimize bakıyordu.

"İki dişi aslan karşı karşıya," diye fısıldadı Harry. "Birbirlerini tartıyorlar. Bölgeyi işaretleyen-"

Harry'nin kafasından bir ses geldi. Zayn.

"Merhaba, ben Ariel." Dedim elimi uzatarak. "Ve sende Diana olmalısın. Bir süredir seninle tanışmak istiyordum."

Ne samimi, ne mesafeli. Hamle sırası Diana da.

Beni süzerken birden gülümsedi. Rahatlarken bende gülümsedim ve elindekini aldım.

"Hadi ama!" dedi Liam. "Neden direkt arkadaş oldunuz ki? Sizi gaza getirecek bir sürü söz bulmuştum!"

Bu sefer aynı ses Liam'ın kafasından geldi ama vuran Zayn değil Louis'di.

"Şeftali nereden geliyor?" Masaya geçtiğimizde Zayn hızla Diana'nın yanına benden en uzak köşeye geçti. Aptal. "Yanlış anlama ama senden hep Şeftali diye bahsedince kalçan büyük sandım."

Ben ona şaşkınca bakarken Harry ve Liam hızla kahkaha attı. Louis de gülerken gözlerimi kısarak ona baktım.

"O dediğin şey bende hiç olmadı," dedim Diana'ya. "Louis ile ilk tanıştığımda ona çarptım ve nefret ettiği şey gibi kokuyordum."

"Evet bu yüzden ona Şeftali Kız ismini taktım." Dedi Louis cipsini soslardan birine batırıp. "Ama kalçası büyük olsa-"

"Pastayı kesebilir miyiz?"

Sus Zayn'e baktığımda çökük göz altları ve asık suratı ile bana bakmaya başladı. Peki göz kırpmama yarışı, bunda iyiydim. Harry ve Liam fısıldaşırken Diana ve Louis de hafifçe eğilip merakla bize baktılar.

"Bu gerilim çok fazla!" dedi Harry uzanıp ellerini ortamızda çırpıp. "Bence en iyi twerk yapan kazansın. Louis, Ariel'i al, Diana da Zayn'i alıyor."

"Pastamı daha kesmiyoruz Malik ama arkadaşlarınla burada olmaktan mutlu değilsen birkaç saatliğine beynini eriteceğin maddeler ve sikini sokacağın bir delik bulabileceğin yerleri sana saymama gerek yok sanırım."

Sert bir ses tonuyla konuşmaya çalışmıştım ve başardığımı düşünüyordum. Zayn çenesini sıkıp bana bakarken ona daha önce de paketlerce yediğini gördüğüm cipslerle dolu kaseyi önüne doğru bıraktım. Dürüst olmak gerekirse kaseyi kafama geçirip sonra da masadan kalmasını bekliyordum ama bana göz devirdi ve cipsleri yemeye başladı. Diana ile göz göze geldiğimde ona gülümsedim. Bir süre Zayn'in gözüne görünmeyecektim. Beni bulduğu ilk boş anda öldürebilirdi.

Taccoları, cipsleri ve kalan abur cuburları yedikten sonra Harry hepimizi striptiz gösterisini izlemek için zorladı. Sadece üç dakika dayanabildik. Liam Ben Kimim? oynamayı teklif ettiğinde hepimiz kabul etmiştik. Zayn hariç. Köşesine çekilip FIFA oynamaya başladı ama bizi dinlediğini biliyordum. Ben Kimim? oynamayı severdim ama Liam karakterlerin hepsini ya porno yıldızları ya da erotik film karakterleri yapmıştı.

"Tamam Ariel bunu anlatabilirim!" dedi Diana bana bakarken. "Çok yakışıklı."

"Ragnar Lothbrok."

"Hayır!" dedi düşünürken. "Çok yakışıklı, zengin ve bazı takıntıları var."

Durup bekledim.

"Ragnar."

"Bebeğim!" dedi Louis. "Cidden çok kolay."

"Seninle sonra konuşacağız. Vajinası olan herkesi biliyor musun?" dedim ona dönerken.

Liam gülerken ona bira şişemi attım. Hepsi onun suçuydu.

"Ariel bak asansörden çıkıyorsun ve dizlerin üzerinde onunla kar-"

"Ah, Bjorn Lothbrok!" dedim gülerek.

Diana hafif bir çığlık atıp vazgeçerken Louis'e baktı. Louis ellerini iki yana indirirken kim olduğuna baktım.

"Christian Grey mi? Neden kravatlar, arabalar ve kırmızı demedin ki?"

"Neden Vikingler'e takıntılısın?" dedi bana.

"Hiç izlemediğin belli. Yarın buluşup ilk sezonu bitirelim." dedim ona ama Harry çalan telefonumu uzattı. Babamın aradığını görünce iç çektim. Dışarı doğru ilerlerken onlara bakadım. "Sizi özgür bırakıyorum köleler. Doğum günüm bitti."

Kapıyı arkamdan kapatıp telefonu açacakken kaldırımda dikilmiş bana bakan babamla durdum. Kırlaşmaya başlamış saçları ve yüzünde belirgin olan çizgilere rağmen ellisini geçmiş gibi görünmüyordu. Yapılı vücuduna oturmuş siyah takımı ve elinde tuttuğu paketle bana bakıyordu. Burayı nasıl bulmuştu?

"Baba?" dedim ona doğru ilerlerken. "Burada ne işin var?"

"Kızımın doğum günü için buradayım." Dedi gülümseyerek. Yanına ulaştığımda eğilip yanağıma bir öpücük bıraktı. Hızlı ve hafif. Yok gibi. "İyi ki doğdun bebeğim."

"Teşekkürler." Mırıldanıp bana uzattığı kutuyu aldım. Açmam için bana bakarken açmak yerine kolumun altına aldım. "Burayı nasıl buldun?"

"Bir süredir buraya girip çıktığını biliyorum."

O zaman kimin yaşadığını da biliyordu.

Sessizleşip yanağımın içini ısırdım.

"Kullanmıyorsun değil mi?"

"Hayır." Dedim başımı iki yana sallayarak. "Onunda bırakması için uğraşıyorum."

"O çocuk... Sana iyi davranıyor mu? Madde aldığında bazı insanlar-"

"Louis en iyisi." Gülümseyerek ona baktım. "Aslında içeride bir parti veriyorduk. Dönmeliyim..."

"Ah elbette," dedi hızla başını sallayıp. "Bir ara yemek yiyelim. Annen, sen ve ben."

Telefonu çalarken bu yemeğin yakın zamanda yenilmeyeceğine emindim. Annemi görmek istemiyordum. Babam telefonuna bakarken bana gülümsedi.

"Gitmem gerek Ari. Görüşürüz tatlım. İyi ki doğdun."

Ben daha ona cevap veremeden arabaya bindi ve koruması kapıyı kapatıp hızla sokaktan ayrıldı.

İçeri giremedim. Kucağımda paketle ne kadar kirli olduğunu umursamadan kaldırıma oturdum. Bacaklarımın beni taşıyacağını hissetmiyordum. Pakete bakarken dolan gözlerimi kırpıştırıp ağlamamak için direndim.

"Ariel?"

Diana'nın sesiyle gözlerimi silerken derin bir nefes aldım. Yeni tanıştığım insanlara sulu göz gibi görünemezdim.

"Geliyorum Diana."

Bana cevap vermezken adım sesleri daha çok yaklaştı ve birkaç saniye sonra yanıma oturdu. Bacaklarını benim gibi uzatıp bana baktı.

"Hediyeni kim getirdi?" dedi merakla.

"Babam."

"Burada mıydı?" dedi emin olamayarak. "Nas-"

"Beni takip ettiriyor muhtemelen." Dedim ona. "Pek umurumda değil."

"En azından ailen var." dedi bana bakarken. Ona dönüp bunun boş bir laf olduğunu söyleyecekken devam etti. "Bunu dememi mi istersin? Ebeveynlerin boktan olabileceğini biliyorum ve onlara ihtiyacımız yok. Bizi dünyaya getirdiler diye niye sürekli onları umursamam gerekiyor ki? Ayrıca sana şimdi iyi davranmaları geçmişte yaptıkları şeyi değiştirmiyor."

Ona bakarken gülümsedim ve başımı salladım. Tekrar ağlamaya başlarken uzanıp bana sarıldı.

"Bundan kurtulmama yardım eder misin? Ve ağladığımı Zayn'e söyleme. Eğlenmesini istemiyorum."

"Canavar değil, biliyorsun değil mi?" Elini bana uzatıp kalkmama yardım ettiğinde güldüm. "Yani neden korktuğunu biliyorum ama sanırım bende aptal cesareti var. Başına silah dayadım."

"Bunu cidden yapmışsın!" dedim koluna vurarken şokla. "Louis bana Kel'e silah doğrulttuğunu söylediğinde inanamadım."

"Kel?"

"Bay Adi Piç Taş Kalp fazla uzun gelmeye başlamıştı."

Diana bana bakıp kahkaha atarken arka bahçeye geçtik. Kenarda duran varilin içini tutuşturduğumuzda kutuya baktım.

"Hiç bir doğum günümde vaktinde evde olmazdı," dedim Diana'ya. "Annem ofisinde çalıştığını söylerdi ama şimdiki gibi kadın kokusuyla gecenin bir vakti odama gelir ve tıpkı böyle kırmızı bir paket getirirdi."

Diana bir şey demesede gözleri yirmi bir yıldır sahip olmak istediğim desteği bana gösterdi. Kutuyu varile attığımda rahatladım. Diana yanıma gelip kolunu omzuma attığında bende kolumu beline sardım.

"Biliyor musun Şeftali... koca kıçları ve koca memeleri sikeyim."

Ona bakarken güldüm.

"Gidip Harry'nin direğinde dans edelim mi?" dedim ona. "Ama önce tamamen sarhoş olmam gerek."

Eve doğru ilerlerken alınmış gibi bana baktı.

"Bunu duymamış gibi yapacağım ama gidip tamamen sarhoş olalım. Ve bana şu takıntından bahset."

"Ah Lothbroklar..." dedim hızla. "Diana bu sığırlardan sonra gerçekten seksi bir şey görmeye hazır ol."





*****

HAPPY SISTERS CHAPTER EVERYBODYYYYYYYYY 🥳🥳🥳🥳

Ariel Querre

Louis Tomlinson

Diana Blackwood

Zayn Malik

Harry Styles

Liam Payne

Perrie Querre

Alexander Querre


- bezzy 🧚🏻‍♀️

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro