Siyah bakışlı şeytan...
Yine neler düşünüyordu,kafasında neler kuruyordu bilmiyorum.
Bacaklarımı elbisemin ardından hafifçe araladığımda bana tanıdık bir bakış attı.
"Yaramaz küçük kız"
Elindeki kadehte duran şarabını kafasına diktiğinde ayağa kalktı.
Omuzları geniş,her zamanki gibi ona yaraşır siyah bir takım elbise,kavruk bir ten,afrodizyak bir koku en son ise bakımlı saçlar ve yüzünü çevreleyen mükemmel sakallar.Karşınızda bir yunan tanrısı.
Yani,en azından benim için öyle.

Alara yanımda deli gibi dans ederken bir anda bacaklarımın üzerine oturdu.
Sarhoştu ve olmaya devam ediyordu.
Altında kısacık şortu ve üstünde askılı bir büstiyer vardı.
Şu anda kucağımda  rahatlıkla twerk yapabiliyordu mesela.
Kalçlarını deli gibi kucağımda sallarken her ne kadar onu durdurmaya çalışsam da nafileydi.
Beni sadece güldürüyordu.
Neden gidip bir adamın kucağında dans etmeyi denemiyordu acaba.

Hemen vidyosunu çekip bizim harlan ve Halsey'in olduğu gruba attım.
O sırada Polat'ı unutmuştum tabii.
Katıldığım her eğlencede beni asla yalnız bırakmazdı Polat.
Eğlenceme de karışmazdı fakat uzaktan ne yaptığıma,beni kimlerin gözetlediğine,bir adam dahi yaklaşsa bile hemen adamlarından birini yollayıp dışarı attırma çabalarını anlayabiliyordum.
Hoşuma gidiyordu tabi bu hareketleri..
Hatta şu an Alara'yı bile alabilirdi üstümden.
Ah ne güzel olurdu.

Keşke penisim olsaydı.
Saçma bir şekilde Alarayı kucağıma çeker,en azından üzerine oturacak bir şeyi olduğunun bilincini beynine kazırdım.
Sanırım bunlar hep yokluktan oluyordu.

"Tamam yeter artık ya!" En sonunda belinden ittirerek üzerimden kalkmasını sağladım.
Ağzını bir karış açıp kahkaha attıktan sonra önümde (ayakta) dans etmeye devam etti.

Gözlerim Polat'ı aradı.
Az önceki yerinde yoktu tabii ki.
İyice etrafıma baktığımda onu bar sandalyelerinden birine oturmuş önünde içki bardağıyla sakince oyalanıyordu.

Biraz dalgın gibiydi.
Sanırım en son evini basan adamları fena kafasına takmıştı.
Onu izlemeye devam ederken bana döndü ve gözlerimiz birleşti.
Hiç olmadığı kadar gülümsedim.
Gözlerini şefkatlice kırpıp açtı ve telefonunu eline aldı.
Yeniden başlıyorduk işte..

"Yanıma gelemez misin Yasemin?"

"Bu imkansız gibi görünüyor.Alara'yı bu halde bırakamam"

"Evet,az önce sana dans etmesinden anladım zaten"

"Hiç olmazsa kendini adam yerine koymuşsundur:))"

"Ahahaha baksana çok kahkaha atıyorum."

Başını çevirdiğinde ona yapmacık bir gülümseme gönderdim.

"Ödetirim ama ;)"

"Anca sikersin Polat"

Bu yazdığımla ağzı bir karış açık bana baktı.
Bilirsiniz,bu tarz yazmak istemesem de beni zorluyordu.
Meydan okurcasına.

"Yoo,hayatta herşey sikişmekle başlamaz"

"Benle sevişirken gözlerini utançla kapattığın gibi seni de bana dans ederken utanma halini dört gözle görüyor olacağım :))"

Ne!?

Başımı iki yana sallarken o olumlu anlamda başını aşağı yukarı salladı.

"Ben dans etmeyi bilmem ki"

"Hı tabii az önce gördük.Bu gece yaklaşık abartısız yirmi veya otuz adamı kapı dışarı etmişimdir.İyiki gelmişim diyorum içten içe."

"Gelmenden asla şikayetçi değilim benim mükemmel sevgilim."

"Biliyorum ;) her neyse yanına geliyorum."

"Ne!? Hayır gece daha bitmedi yeni geldik."

"Sensiz olmuyor Yasemin uzatma,bu iğrenç mekandan çıkıyoruz."

Çevrimdışı olduğunda ayağa kalkmştı.Cüzdanından çıkardığı bir miktar parayla içtiği şeyi öderken yanına bir kadın yaklaşmasıyla gözlerim anında kocaman oldu.

Kadın ayağındaki stilettolarla benim boyumu bile aşmış,kırmızı mini bir etek ve sıfır kol siyah üstüyle...
Üstüne üstlük sarışın olmasıyla..
Polat'ı en başından beridir gözüne kestirmiş görünüyordu.
Yumruklarımı sıktım,yanlarına gitmemek için zor duruyordum ama kadının ne yapacağını merak ediyordum.
Eğer aklımdan geçen şeyleri yapmaya yeltenirse zaten elimden kurtulamazdı.

Polat başını olumsuz anlamda sallasa da kadın yüzündeki gülümsemeyle ona göz kırpmıştı.
Ojeli parmakları Polat'ın gömlek yakalarını kavradığında,Polat oflayarak kadını kendisinden itti.
Erkağam benim!!! Ne yapması gerektiğini ben öğretecek değildim.
Bu adama bir kez daha Aşık olduğum için sana minnettarım Yüce Rabbim!

Polat yaka kısmını elleriyle tekrardan düzelterek yanıma ilerlemeye devam ederken ortalıklardan kaybolan biricik arkadaşım Alara'yı gözlerim bulamıyordu artık.

''Hadi gidelim burada olman baştan beri saçma bir fikirdi''

İtiraz ederek lafa daldım.''Neden öyle söylüyorsun ben bu tür gece hayatlarına zaten alışkınım.Kendimi koruyabiliyorum.''

''Evet,evet gördük.'' dedi Polat sıkıntılı bir nefesle.Kolumdan tutmuştu beni locadan indirebilmek için.''Alara nerede onu almamız lazım.'' Etrafıma dikkatli bakışlarımı yollarken Polat "Benim Adamlara söylerim hallederler onlar merak etme." Dedi.

Ona garip ama çatık kaşlı bakışlarımı yolladım,bir yandan yürüyorduk,eli elimle kavuşmuş parmaklarımı parmaklarına kenetlemişti.
Polat'ın adamlarına güvenmiyordum,benim adamdan çok daha iri ve dev gibiydiler.Alara onların arasında nolurdu kim bilir.
Canım arkadaşım.

''Babana her şeyi söylemeyi düşünüyorum Yasemin.Gerçekten benimle bu yolda var mısın?'' soğuk yolda yavaş adımlarla ilerlerken bir an elimi bırakmış ve elini siper ederek sigarasını yakmıştı.Ne saçmalıyordu bu? Babam öğrenirse ikimizi de kıtır kıtır keserdi. 

''Bu-bunun gerçekten iyi bir fikir olacağını düşünmüyorum ben.'' 

Sadece vereceği cevabı kulak asmadan düşünmeye devam ettim.Kısa bir senaryo kuralım.Diyelim ki Polat ofiste babamın karşısına çıkıp konuşmak istediğim bir şeyler var diyerek söze başladı ve ardından takır takır her şeyi söyledi. Fakat babam duydukları karşısında bir ejderya misali ağzından çıkaracağı alevleri gözlerinden ve kulaklarından çıkardı.Tüm hızıyla ayağa kalkarak her zaman dolabında sakladığı kilitli kasasını açtı ve içinden çıkardığı silahı Polat'a doğrulttu.Sonra Adnan beyin Behlül'e son söylediği söz gibi ''Sen benim oğlumdun'' dedi ve Polat'ın  tam kalbinden vurdu...

Polat'da öldüğüne  göre bende parasız pulsuz evsiz kaldım herhalde.Ya da evlatlıktan reddedilirim.Hayır bende bu hikayede Bihter olmayacağım ama...

Neyse ki hepimiz hiç bu şekilde olmayacağını biliyoruz.

Gerçek hayata geri döndüğümde bana yüzündeki o tatlı sırıtmasıyla bakıyordu.''Dur tahmin edeyim'' dedi.''Babana bizi söylediğimde neler olacağını aklında kurguluyordun?'' 

Ağzımı açtım şaşırırcasına.''Sen vallahi çok zekisin!'' 

''Bu gün bana attığın fotoğraf gözümün önünden gitmiyor.'' dedi başka konuya geçerek. Anında kedi kulaklarım kalkarken adeta yeniden bütün seks hormonlarım ayaklanmıştı.''Gerçekten beğendin mi?''

''Beğenmemek mümkün mü sence? Fakat eski olduğu çok belli çünkü artık buradasın.'' Arabasına geldiğimizde anında bedenimi arabanın camıyla kendisi arasında beni  sıkıştırmıştı.Mis gibi kokan nefesine dudaklarımı yaklaştırdım.''Evet,o fotoğraf Amerika' da  çekildiğim bir fotoğraftı.'' 

''Asıl birileri oradayken bana yazıyordu'' dedi Beni ve sevgili telefoncuğumu kast ederek. 

''İyi ki yazmış.'' Etrafımızdan geçen bir kaç insana rağmen Polat  boynumu diliyle dudaklarını adeta dans ettirerek öperken kendimden geçtim.Kollarımı beline sarıp yumruklarımla  gömleğini sıkmaya çalıştım ki çok fenalaşmıştım.Nasıl bu kadar kolay etkisi altına alabiliyordu beni anlamıyorum.Tek bir şey vardı,fazla fazla aşık olduğum.

Ve onunla ilgili yaptığım hiç bir şeyden pişman değildim. 

Öpücüklerini ardı ardına çenemden dudaklarıma doğru sıralayınca çok geçmeden kasıklarının baskısını da hissetmiştim. 

''Güzelim,arabayı müsait bir yere çekmeye ne dersin?'' 

_________

BEN GELDİİİMMM!!!

Çok beklettiğimi biliyorum arkadaşlar uzun zamandır yine ve yine ortalıklarda yoktum.Fakat bundan sonra Arayı açmadan yayında olan kitaplarıma çok fazla arayı açmadan yb'ler geleceğine emin olabilirsiniz.

Burada olduğum için yeniden kendimi çok mutlu hissediyorum  ve I TRUST YOU kitabı çok kısa zamanda favori kitaplarımdan biri oldu benim içinde ve aşk dolu bir bölümle geri döndüğümü belirtmek istedim.

Daha neler bekliyor bu kitap bizi neler...

Oldukça uzun bölümlere sahip bir texting  kitabı olacak..

Son olarak vote ve yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar.Yeni bölümde görüşmek üzere

TETİKTE VE TAKİPTE KALINNNN :*))))