Kapıyı açtığında kapıyla neredeyse aynı boyda olan Polat'ın üzeri darmadağındı.Üstü tamamen çıplakken gözlerimi zar zor vücudundan ayırıp mavi harelerine odaklandım.
Yoğundu..
Çok fazla.
İçimdeki tarifi edilemez ateşin sönmesini beklemeden sert vücuduna yaklaştım.
Anne ve babama yaptığım bu iğrenç pişmanlık beni her dakika körü körüne mahvetse bile,şu an Polattan başka hiç bir şey düşünmeme izim vermiyordu beynim.
En azından bu gecelik.

Ona adım adım yaklaştığımda bana dokunmadan zor duruyormuş gibi titrediğini görmüştüm bir ara.Kapıyı,gözlerini benden ayırmadan ardımdan kapattı; artık karşısındaydım.
Ona gitmeden önce eve uğramıştım.
Bilerek bu gece onun için hazırlanmıştım ki bu Rezzana olan nefretimi kesinlikle bir kez daha tazelemekteydi.

"Bu yaşanacak uzun geceden sonra yarın ne ben gideceğim yataktan ne de sen kalkıp gideceksin,anlaştık mı küçük hanım?"
Kolu yavaşça belime uzandı o sırada.Nefes alışlarım hızlanırken yavaşça vücuduna çekildim.Dudaklarımda hayranlıkla bir gülümseme oluşurken "Pekala koca adam.Nasıl istersen öyle olsun." Diyebilmiştim.
Gülümsedi.
O anda dudaklarının kıvrımlarından uzanıp öptüğümde eli enseme giderek dudaklarımızı tamamen birleştirip bastırdı.

Öpüşmeye başladığımızda kollarımı beline sararak ona kendimi tutkuyla bastırdım.
Pantolonundaki şişlik kasıklarımın üstünde hazır dururken adeta kendimden geçerek inledim boynuma inen dudakları ile.
"Özlemişimm.." diye mırıldandı bedenimi kucağına alırken."Marjinal hisleri...Ve sıcak bir vücudu."
Hiç bir şey söyleyemedim kuduruk hormonlarımın yüzünden.
Beni dakikalarca gözlerinden ayırmayışını ve yukarıya tırmanan merdivenleri çıktığımızı biliyorum.
Daha sonra yatak odasına gelmiştik.
Bacaklarım belinden gevşediğinde ayak parmaklarım anında havalansada boyuna yetişememekle birlikte dudaklarını yeniden deli gibi sömürmeye başladım.
Üzerimdeki elbisenin fermuarını hızla çekip üstümden çıkardığında ortaya çıkan göğüslerim sütyenimden taşmış bir şekilde önündeydi.
Kısa bir tehlikeli gülümseyişten sonra dudaklarını göğüslerimin üzerinde gezdirmeye ısırmaya ve yalamaya başladı.
Kopçalarımı tamamen çıkardığında dayanamayıp askılarını da kollarımdan indirip yere fırlattım.
Ellerini kaçlarıma sertçe koyup vücudumu bedeninden ayırmayarak bizi yatağa kadar sürükledi.

Sırtım soğuk yumuşak çarşafla buluştuğunda ise ona otomatikman bacaklarımı açarak istediğini sundum.
Kısa bir an kadınlığıma baktıktan sonra gözlerime sabitlendi ve pantolonu çıkarmaya başladı.
Vücudundaki teri bile kıskanıyordum.
Defalarca tahrik olmaya devam eden hücrelerimle bacaklarımı kapatıp açıyordum ve bu beni bitiriyordu.
"Ne yalan söyleyeyim güzelim,kıvranmanı ve aç bir şekilde beni beklemeni seviyorum.Gözlerindeki o yoğun hissi şu ana kadar hiç bir kadında görmedim desem yeridir.Bana her zaman bakışlarında çok şey anlattın."
Ardından baksırını indirdi.
Sözleriyle heyecanlandıkça heyecanlanıyordum ben.
Üzerime eğildiğinde aramızdaki tek engeli, kilotumu bacaklarımdan sıyırıp attı ve başını kadınlığıma gömdü.
Dili saniyeler içinde klitorisimle dans ederken zevkten iki büklüm olan bedenim dirseklerim yardımıyla havalandı.

Tek ışık kaynağımız olan ay,resmen ışığyla birlikte manzarasını bize yansıtıyordu.
Beyaz ışık tüm kuvveti ile üzerimizdeydi ve aldığım bu hazzı çikolata yerken bile almamıştım.
Doruklarıma kadar uzanacağım sırada piç bir hareket yaparak kendisini geri çekti.
Dudakları sırılsıklamdı ve diliyle üzerinde hızla geçtiğinde gördüğüm en erotik manzaralardan biriydi.Üzerime dizleri üzerinde yürüyerek tırmandığında kalçalarımı havalandırıp sertliğine sürtündüm fakat eliyle sertçe belimden bastırarak beni yatağa yeniden bastırdı.
"Beni gerçekten zorluyorsun Polat.Bundan zevk alman beni öldürüyor."
Derin bir nefes aldığımda omuzlarına sarıldım ve o da kollarını sırtıma dolayarak bütün vücudumu himayesi altına aldı.

Alnını alnımla birleştirdiği anda hiç bir şey söylemedi.Gözü dönmüştü ve ondan tek kelime dahi duymak beni şaşırtırdı.
Bacaklarımı iyice açıp onu buyur ettiğimde çok geçmeden nefesimin kesilmesine yol açan hareketiyle çoktan içimdeydi.
Kalçalarım büyük zevk ve şevkle ona eşlik edip bir ileri bir geri hareket ederken inlemelerimin haddi hesabı kalmaksızın odanın içini dolduruyordu.
Bana verdiği bu büyük hazzı hiç birşeye değişmezken içimde ona olan,git gide büyüyen aşkın sonunu merak ediyordum.
İçimden çıkmadan bir anda durdu ve bu benim kendi mezarımı kazmam gibi bir şey olmuştu.
Piç kurusu ne yapacağını çok iyi biliyordu.
Tırnaklarım defalarca sırtının üzerinden geçti.Alnından akan sıcak terler birbir omuzlarıma göğüslerime damlarken elleri hoyratça vücudumda gezintiye çıkmıştı.
Dudaklarımı ısırırken terli avuçları yanaklarımı kavradı ve olumsuz bir mırıltı çıkardı.

"Yasemin...Bazen herşeyi açıklayasım var.Seni söylemek geliyor içimden.Dilim dudaklarım konuşma uvzularım senin gözlerine bakınca lal oluyor.Çaresiz ve aşk dolu gözlerin canın yanacak diye korkuyorum.
Ama bazen öyle cesaretim geliyor ki babana ailene çevrendekilere herşeyi söyleyip elini tutup siktirolup gidesim var bu şehirden,nasıl fikir güzelim?"

O sırada gözüm dönmüştü söyledikleriyle.
İçimde yeniden hareket ettiğinde deliye dönüp kalbimin defalarca parçalara ayrılmasının cesaretini izliyordum içimde.
"Polat,bazen bende böyle düşünmüyor değilim biliyor musun? Ama ailemi üzmeyi göze alamam"

"Peki beni? Beni üzmeyi göze alabiliyor musun?"

Tam cevap vereceğim sırada ellerim yanlarıma düştü.Parmakları parmaklarıma dolandığında başımı olumsuz anlamda salladım."Seni üzmekten çok kızdırıyorum Polat.Özür dilerim."
Dizlerinin üzerinde yükselip içimden çıktı ve bedenimi bir çocuk gibi yatakta ters çevirdi.
"Bebeğim...Keşke daha önce çıksaydın karşıma.Zamanın pişmanlığını yaşıyorum."
Kalçalarıma,belime diliyle yollar çizmeye başladığında büyük bir masaj gibi gelerek gözlerim kapalı gülümsedim.
Ne sevdiğimi çok iyi biliyorsun Polat.
"Uzun bir gece olacak demiştim güzelim.Çıldırtmaya hazırım."