Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

||57






Yaklaşık 4 saat...

Elimdeki kurşun kalemimle test kitabının bir kenarını karalarken omuzlarımı sıkılmışçasına düşürdüm.
"E ben nasıl çözeceğim şimdi bunu?"

"Beni dinlemedin mi? Bunları biliyor olman lazım ama"

"Biliyorum,biliyorum da..İşte bu sorular tam benlik değil.İstersem yapabilirim ama gerçekten havamda değilim Polat.Nereden çıktı bu ders çalışma fikri?"

Arkasına yaslanıp bütün kol kaslarını gerecek şekilde esneyip kollarını göğsünde kavuşturdu.
Öyle tatlı gözükmüştü ki esnerken.
Her neyse.

"Babandan desem inanır mısın?"

"Ne?! Ne alakası var ya?"

Şaşkınlıkla suratına bakıp kalırken "Bu konuları biliyorum Yasemin.Senin durumunu da"
Yanağımdan bir makas alınca şaşkınlığım ve dil tutukluğum ikiye katlandı.
"Yakında işe başlayacakmışsın ve Bunu babandan ben duyuyorum.Kendini çok salmışsın ve işin ciddiyetinin farkında değilmişsin.Bende bunun sorumlusu benim diye düşündüm.Hayatına girdiğimden beri yani"

Açıklamasını yapıp bir yandan saçlarımla oynuyordu ve hayranlıkla dudaklarım aralanmış ona bakıyordum.
"Yani..Sadece konu tekrarı yapmamı istiyorsun"

"Senin için en iyisi neyse onu yapmanı istiyorum güzelim bende sana yardım ediyorum ve babana da bizzat seninle alakadar olacağım için söz verdim.O da çok mutlu oldu"

Türkiyeye döndüğümden beri ders falan çalışmıyordum.
Çünkü genelde işim gücüm Polat beydi.
Canım beyim..

"Pekala" elime yeniden kalemi alarak soruya yeniden döndüm.
Evet sanırım bu bildiğim sorulardan değildi.
"Bana bu soruyu anlatır mısın?" Dikkatlice kaşlarını çatıp önümde gösterdiğim soruya odaklanınca onu ve anlattıklarını izlemeye,dinlemeye başladım.
Dudaklarından çıkan her kelimeye aşık oldum.
Dudaklarına,önüne düşen gölgeli kirpiklerine ve mimiklerine..
Ah unuttum.
Kalemi tutan şu damarları belirgin olan elleri birde..
Bu adamın her yanına aşıktım.
Bir anda durup boğazını yeniledi ve "Evet,anladın mı?" Diye sordu.
Şükür ki onu dikkatlice dinlemiştim.
"Evet anladım teşekkür ederim"

"Tamam diğer soruyu aynı şekilde yap bakalım"

Ruhuma kazıyıp çizdiği cevaplar artık bir geçiş yoluna anahtarken gösterdiği diğer soruyu inceledim.
Evet,Sanırım yapabilirdim.
Kalemim,stresten  adeta dudaklarımda gezinip duruyor ve ucunu ısırıp duruyordum.
Ve anlamadığım dalgın bir anımda elimi tutup kalemi yavaşça dudaklarımdan ayırdı.
Gözleri dudaklarımdan ayrılmazken onun için ne yaptığımın farkına varmıştım.

"Özür dilerim şey,hemen çözüyorum"

"Sikerim sorusunu"

Sıcak dudakları benimkileri örttüğünde kalbim iyi değildi.
Sandalyemi hiç zorlanmadan kendisine yaklaştırdı ve bedenimi iyice kollarının arasına hapsetti.
Ve dudaklarımı da.
Hiç zorlanmadan bacaklarımı ayırıp kucağına oturduğumda kendimi ona güçlü bir şekilde sürttüm ve dudaklarını ısırdım.
Hakikaten.
Başlarım test sorusuna.
Ellerimi saçlarının arasına daldırıp çekiştirdim.
Resmen birbirimizi deli gibi sömürürken dudaklarımı dudaklarından ayırıp boynuna götürdüm.
Kokusu öyle insanı kendisine çekme gücüne sahipti ki.
Boynundan kulağına kadar dilimle bir yol çizip kulak memesini emdim.
İçimde gizlediğim ne biçim fantezilerim varmış da farkında değilmişim.

Dudaklarından bir inilti döküldü ve ardından ismimi güçlü sesiyle söyledi.
"Yasemin"

Elleri sırtımdan yavaşça kalçalarıma indi ve sertliğini hissedeceğim kadar bastırdığında dudaklarımın arasındaki o yumuşak şeyi ısırdım.
Parmaklarım telaşla gömleğinin düğmelerine gitti ve hepsini teker teker açtı.
Soğuk Parmakları t-shirt'ümün içinden geçip ölü tenimle adeta kavuştuğunda t-shirt'ü üzerimden sıyırıp çıkardı.
Göğüslerimi sütyenimin üzerinden sıkıp okşadığında üzerlerine binlerce öpücük bırakıp "Aşık olduğum tenin müptelasıyım kadın.." diye mırıldandı.
Tanrım!
Bu adam ne ara bu hale gelmişti böyle.
Sevgiye muhtaçtı.
Belki de daha fazlasına..

Ayağa kalkarken bende onunla birlikte kalktım.
Bedenimi döndürdüğü gibi sırtımı sertçe göğsüne dayadı.
"Rezzan'ın bebeği benden desem ne tepki verirsin?" Baygın gözlerim   bir anda kendine gelip açıldıklarında yutkunarak ona omzumun üstünden ona baktım.
"Gerçekten mi?"

"Her şey daha da zorlaşacak biliyorsun değil mi?"

Beni ittirdiği gibi masanın üzerine kapaklanırken tabiri caizse domalmıştım resmen.
Bacaklarımı ayaklarıyla ayırdığı gibi onu yoğun bir şekilde hissederken aklımda hala daha Şu bebek olayı vardı.
Elleri kasıklarımdan dolaşıp fermuarımı indirip düğmemi açtığında "Sadece şakaydı" dedi fısıldayarak.

Şakaydı öyle mi?
"Aptal herifin tekisin"

"Öyle mi?"

"Öyle.."

Pantolonumu kilodumla birlikte sertçe aşağıya indirdiğinde gerçekten aptal dediğim için pişman oldum.
Dudaklarımdan bir inleme sesi koyuverdiğimde parmakları çoktan ıslanmış vajinamın çevresinde dolaştırdı.
"Şeytan diyor ki,git herşeyi anlat annene babana.Sonrada kendimi de seni de alıp götüresim var.Nasıl fikir?"

Cevap veremedim.
Annemle babama bahsetmesi nasıl olurdu fakat doğal olarak anlayışla karşılayacaklarını düşünmüyordum.
Bunları düşünecek zamanım yoktu.

Elimi arkaya atıp kalçasından kendime iyice bastırdım.
Onu deli gibi istiyordum.
"Ah,Polat.."

"Ne yapacağım ben seninle.." diye hırladığında "Beni göğüs kafeslerinin arasına hapset.Hiç çıkmak istemiyorum senden.."dedim.
Belimden yeniden kavradığı gibi göğsüne sertçe yaslandım.
Kolları tıpkı dediğim gibi içine hapsetmek istercesine  bedenime sarıldığında nefes alamadım.
Saçlarımın kokusunu içine çekti ve öptü.
Öyle sarılıyordu ki..
Şu an kalbinin tam içindeydim.

Sağ eli karnımdan kayarak yavaşça kadınlığıma doğru ilerleyince kıvranmaya başladım.
Parmakları ustaca dolaşırken kollarını sıktım.

Ve anın büyüsünü bozan bir ses.

"Açma şu siktiğimin telefonunu"

Açmak istemesem de ekranda annem yazısını görmem engel oldu.
"Polat dur açmalıyım annem arıyor!"
Boynuma sesli ve sert bir öpücük bırakıp elleri üzerimden sonunda gevşerken arkasında az önce oturduğu sandalyeye bacaklarını açarak oturdu.
Ve telefonu aldığım gibi de bileğimden tutarak beni dizine oturttu.
Kolumu omzuna atıp rahat bir pozisyon alınca "sessiz ol" deyip annemin çağrısını cevaplandırdım.

"Efendim annecim?"

"Çantandan bir takım uygunsuz eşya çıktı! Bu ne demek oluyor Yasemin! Hemen eve gel!"

Telefon suratıma kapanırken boğazıma oturan dehşetli bir yumru ile Polat'ın gözlerinin içine bakakaldım.
Sanırım Gerçekten şu anda...
Sıçtım.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro