1.
Uçaktan indiğimde beni bekliyormuşçasına başlayan yağmura küfürler savurup adımlarımı hızlandırdım . Birkaç gün önce Jensen ve Jared ile olan WhatsApp grubumuzda bir tatil ayarlamak için plan yapmıştık ve sonunda Jensen'a olan özlemimi bastırmama gerek kalmayacağı için çok heyecanlıydım. Sonunda ayarladığımız eve ulaştığımda kapıyı çalmaya başladım . Kapının önündeki ayakkabılara bakılırsa ilk gelen kişi değildim. Açılan kapı ile gözlerimi yerden yavaş yavaş karşımdaki bedeni süzerek yukarı doğru kaldırdım ve sonunda hasret kaldığım o güzel adamın bana sırıtarak baktığını görmemle öne doğru adımlayıp kollarımı boynuna doladım . Jensen gecikmeden aynı şekilde karşılık verdi ve ellerini belime dolayıp bir süre öyle bekledi . Bir elimi Jensen'ın ensesindeki saçlarına daldırıp okşamaya başladım . Jensen mırıldanmaya benzeyen hoşnut bir ses ile başını boynuma gömdü ve sıcak nefesini oraya doğru bıraktı . Gelen nefes ile birlikte vücudumun baştan sona elektriklendiğini hissettim ve zaten kapalı olan gözlerimi yanlış bir şey yapmamak için daha sıkı kapadım. "Seni çok özledim Mish." Islak dudaklarının boynumda hareketlenmesi beni kirli hayallere sürüklüyordu , tüylerimi diken diken yapıyordu . Kulağına doğru yaklaşıp "Ben de seni çok özledim." Diyerek mırıldandım .Bu doğruydu . Gerçekten onu çok özlemiştim ve bu bizim aramızda arkadaşça özlem giderme şekliydi . Her ne kadar ikimizin de alt tarafları,beyni,kalbi bunu reddetsede biz bu konuda salağa yatmakta oldukça iyiydik.Arkadan gelen ses ile gözlerimizi açıp Jensen ile birbirimizden zorlukla ayrıldık . Jared ellerinde bira ile koca bir goril gibi yanımıza doğru adımladı , gülümseyerek ikimize biraları uzattı."Ön sevişmenizi bölmek istemezdim ama Jensen kapıyı açıp o kadar süre gelmeyince artık öldürüldüğünü düşünmeye başlamıştım."diye alay etti . Jared hep böyleydi sürekli Jensen ve benimle ilgili bu tür yakıştırmalar ve espriler yapardı aslında bu durumu sevmediğimi söyleyemem . Bazen gerçekten Jensen'la ilişkimiz olsa nasıl olurdu düşünmeden edemiyorum . Hayal alemimden çıkmamı sağlayan şey gözümün önünde sallanan el oldu . Uzanıp birayı aldım ve ufak bir teşekkür mırıldandım . Jared için de kısa bir sarılma verip salona doğru adımladık . Biraz arkadan ilerleyip Jensen'ın kalçalarına gözlerimi kaydırmış olabilirim. Salona geçip oturduk ve biralarımızı yudumlarken sohbet etmeye başladık .Jared'in yorgun sesiyle bakışlarımızı ona çevirdik . "Uçak yolculuğu beni bitirdi gidip biraz dinlenmeliyim daha sonra size katılırım."El sallayıp merdivenlerden çıkmasını izledik. Kalkıp Jensen'ın yanına çöktüm ."Hadi bir şeyler yapalım."Jensen hayran olduğum gülümsemesiyle gözlerimin içine baktı ."Kesinlikle basketbol oynamalıyız."
Beni kolumdan çekip büyük bahçeye doğru ilerlememi sağladı . Kollarıma değen sıcak parmaklarını hissetmek öyle güzeldi ki . Topu eline alıp bana doğru pas attı . Basketbolda berbatımdır ama onun sevdiği şeyleri yapmak hoşuma gidiyor . Gelen topu sürüp potaya doğru hizalayıp atışımı yaptım ama deliğe girmeyi bırakın yakınından bile geçmedi . Jensen'ın kahkahaları kulağımı doldurunca istemsizce ben de gülümsemeye başladım.Daha sonra oyuncu bir şekilde somurttum."Benimle dalga geçmeyi kes . Bu oyunda kötü olduğumu biliyorsun."Topa uzanıp bana adımlamaya başladı . "Sana yardım edebilirim." Gelen teklifi reddetmeyerek gülümseyip kafamı onaylar şekilde salladım . "Topu tut." Arkama geçti ve siktir o kadar yakındı ki kalp krizi geçirebilirdim . Kendime gelip verdiği talimatları uygulamaya başladım . Arkadan kendisini daha fazla bedenimle bütünleştirdi ve ellerini de ellerime uzatarak topu nasıl atmam gerektiğini anlatmaya başladı . Benim aklımdan geçen tek şey ise onu şuracıkta altıma almaktan başka bir şey değildi . "Şimdi atıyoruz . " Küçük bir yükselme ile ellerime gerekli açıyı verip atmamı sağladı.Arkadan kalçama değen kasıkları başımı döndürdü . Topun deliğe girmesiyle birlikte kalçama şaplak attı . "Güzel soktun."
Gülümseyişine zoraki bir şekilde karşılık verdim . Alt taraflarım bana hiç yardımcı olmuyordu . Jensem ile bol yakınlaşmalı oyunumuzdan sonra yorulup yemek yapmak için içeri adımladık. Mutfağa geçtiğimizde işte şimdi benim iyi olduğum bir alandaydık ve yönetme sırası bendeydi . Jensen'a söylediğim malzemeleri getirmesini istediğimde bir yandan tezgahı temizliyordum. Kabın içine un , maya , tuz , yağ ve şekeri ekleyip yavaş yavaş hamuru yapmaya başladım . "Seni sonsuza kadar mutfak kölem yapmalıyım."Jensen'a kahkahalarla güldüm ."Biliyorsun ki sana sonsuza kadar yemek yaparım." Ah ve daha bir sürü şey ama bunları şu an gizli tutabiliriz. Jensen"Ben de yapmak istiyorum." Diyerek atıldı . Ellerimi çekip beceriksizce hamuru yoğurmasını izledim . Bu adam gerçekten benim hayallerimdeki kişiydi . Tüm bu beceriksiz hallerine bile bayılıyordum. " Bu çok salakça." Ellerine vurup onu uzaklaştırdım ve kendim devam ettim."Hayır sadece bu işi bana bırak." Hayali şapkasını çıkarıyormuş gibi yapıp önümde diz çöktü ve geriye adımladı. Odayı sürekli kahkaha sesleri dolduruyordu birlikte olduğumuzda hep böyleydik işte . Hamuru iki eşit parçaya bölüp tezgaha koydum ve birini ona doğru itekledim ."En iyi pizzayı yapan kazanır ."Hamuru eline aldı ve daha çok cebelleşme çabalarına başladı."Bu haksızlık." Söylediği şeye dil çıkarıp işime devam ettim . Üzerine malzemeleri yerleştirip geri çekildiğimizde aradaki fark görülmeye değerdi . "Tanrım Jensen pizzana bir tır çarpmış olmalı." Karnımı tutarak gülerken yaptığı şahesere(!)bakıyordum . Kaşlarını çatıp omzuma yumruğunu geçirdi . "Birazdan o tır sana çarpıcak ." Ağzımı fermuarını çeker gibi yapıp sesimi kestiğimi belirttim ama karşımda böyle sevimli dururken gülmemek çok zordu .Ben masayı hazırlarken Jensen gidip Jared'i uyandırdı . Geldiklerinde Jensen yanıma çöktü . Jared'a pizzaları nasıl yaptığımızı anlatmaya başladı o sırada elini bacağıma yerleştirip gülümseyerek sıktı . Elini çekiceğini düşünmüştüm ama orda dinlendirmeye devam etti . Parmaklarıyla yavaşça iç kısmını okşuyordu . Bugün Jensen yüzünden kaçıncı ereksiyon krizine girdiğimi bilmiyorum. Pizzayı ağzıma götürdüğümde eli biraz daha bacağımın üstüne çıktı ve inlememi bastıramadım . "Şey pizza çok güzel olmuş." Evet gerçekten güzeldi ama inlememin sebebinin pizza olmadığını Jensen'da ben de biliyor gibiydik . Jensen anlamadığım bir şekilde yüzüme bakıp memnun olmuşcasına gülümseyerek ellerini çekti ve yemeğine devam etti. Bense masadaki bir litrelik su şişesini mideme doldurmakla meşguldüm . Çünkü lanet olsun burası cehennem kadar sıcaktı .
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro