Şarkı ile okuyun bebeklerim, mutalaka

~~~

Gözlerim Zayn'in üzerinde gezinirken Louis ile konuşurken aynı şekilde bana bakıyordu. Gözlerimiz bir birinin üzerindeyken kalbimden geçen hisslerim inkar edeceğim türdendi.

"Lottie, abin ve arkadaşları ile takılmaya başlamak güzel hissettiriyor."

Tommy konuştuğunda gözlerim yavaşça ona dönmüştü. Tommy abimlerle beyzbol oynamıştı ve Zayn ona yeterince kaba davranmıştı.

Omuz atıp yere düşerek dizlerinin kanamasını sağlamıştı ve bunu kasıtlı olarak yaptığı çok belliydi.

Kırmızı renkli tribunada Tommy ile otururken onlar biraz uzakta oturuyorlardı.

"Öyle mi dersin?" 

Dudaklarımı ıslatarak yeniden gözlerimi Zayn'e doğru çevirdim. 

Ona bakmadan duramıyordum. Geçen gün yaşadıklarımızdan ve söylediklerinden beri tüm bakış açım istemesemde değişmişti.

"Seninle birlikteyim ve bu yeterli bir sebep."

Mavi gözleri kısılırken gülümsediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.

"Lottie" Elimi tuttuğunda Zayn daha dikkatli bizi izliyordu. Kaşlarımı kaldırarak ona baktığımda yerinde kıpırdanıp oturuşunu dikleştirdi.

"Bizim arkadaş olduğumuzu biliyorum, ama aynı zamanda bilirsin aramızda bir çekim var.."

Hayır! Hayır!

Lütfen şu an düşündüğüm şeyi yapmasın! Cevabım o kadar net bir şekildeydi ki kafamda onu kırmaktan çekiniyordum.

"Tommy-" Dudaklarımı aralayıp konuşacağım sırada beni durdurdu.

Bu çocuk gerçekten ciddiydi?!

"Senden gerçek anlamda hoşlanıyorum ve benimle çıkmanı istiyorum?"

Büyükçe gülümsediğinde dudaklarım aralık bir şekilde yüzüne bakıyordum. Gözlerim Zayn'in keskin bakışlarına kayarken resmen kötü yakalanmıştım.

Onu kırmak istemiyordum ama kafamda olan kişi zaten belliydi. Hatta o kişiyi affetmesem bile asla birisi ile çıkmaya hazır değildim.

Derin bir nefes aldım ve "Bak, Tommy." dedim dudaklarımı ıslatıp.

"Biliyorum, aramızda bir şeyler olduğunu düşünmen çok normal ama ben bizi sadece arkadaş olarak görmek istiyorum. Bir birine iyi gelen iki yakın arkadaş gibi. O gün öpüşmemiz yanlıştı, sen benim için değerli bir arkadaşsın."

Tommy'nin gülümseyen yüzü bir gül misali solarken üzgün hissediyordum.

Zayn'in bize yakın çevrede dolaştığını görmemle kaşlarım çatılırken umursamadım. Tommy elimi bıraktığında dudak büzüp yüzüne baktım.

"Üzgünüm, Lottie. Aslında ben yanlış düşünmüşüm. Her neyse ben gitsem iyi olur." Ayağa kalktığında bende hızlıca ayağa kalktım.

"Ah, hayır gitme. Biraz daha kal, yemek yemeye falan gideriz."

Kalbini kırdığımı biliyordum ve bu beni oldukça suçlu hissettiriyordu. Belkide bu konuşmayı Zayn'in benimle olan konuşmasından önce yapsaydı biraz daha olumlu bakabilirdim.

Ama şu an hiçbir yol yoktu!

"Gerçekten, gitsem iyi olur. Görüşürüz."

Yanımdan hızlıca uzaklaştığında omuzlarımı düşürüp yeniden oturdum.

Onu kırmak gerçekten istememiştim ama onun çıkma teklifini de kabul edemezdim.

Yanımda bir haraketlenme hissttiğimde kafamı kaldırıp keyifle gülümseyen Zayn ile karşılaştım.

"Ne var?!" Dedim kaşlarımı çatarak yüzüne bakıp.

"Senin de bana aşık olduğunu çok iyi biliyorum, bebeğim."

Söylediği şeyle beraber kalbim aniden hızlanırken yutkundum. Lanat olasıca, söyledikleri tüm kimyamı bozuyordu!

Ona aşıktım, bu doğruydu. Ve o da bana mı aşıktı?

"N-ne saçmalıyorsun?" 

Anlamazlıktan gelip inkar ederek göz devirdim. 

"Tommy'ni geri ittin. Zaten o bebek çocuk sana uygun değildi." Kulağıma doğru eğildiğinde sıcak nefesi boynuma çarpıyordu. "Senin altında inlediğin gerçek bir adama ihtiyacın var!"

Söylediği şeyle beraber karnım kasılırken başımı geri çektim. Konuşmak için dudaklarımı araladığımda düzgün bir kelime bulamamıştım.

Söyledikleri tüm dengemi bozuyordu ve ben fazla savunmasız kalıyordum.

Asıl soru abim buradayken nasıl bu kadar rahat haraket edebiliyordu?

"Suskunluğunu, bana hak vermiş olduğuna yoruyorum."

Kaşlarımı çatarak yüzüne baktığımda tatlı bir şekilde gülümsediğinde yüzüm yumşamıştı.

"Biliyor musun..." Yeniden bakışlarını yüzüme çevirip konuştuğunda ela gözleri doğruca okyanus mavisi gözlerime bakıyordu.

"Hayatımın önemli bir kısmını çaldın ve asla onun peşinde değilim." Kafasını olumsuzca sallayıp yüzünü biraz daha bana yaklaştırdığında dudaklarımı ıslatıp ona baktım.

"Sana ihtiyacım var. Sadece seni tekrar yatağımda istiyorum, küçük Barbie!"

Bedenim birkaç saniyelik donuk kalırken kaşlarım çatılmıştı. Biraz şaşkın ama saçma bir şekilde de heyecanlı hissetmiştim.

Sadece lanet olasıca kalbim bu kadar hızlı atmamalıydı!

Dudaklarıma ve yüzüme bakarken kendi dudakları üzerinde keyifli bir gülümseme vardı.

Kafamı hızlıca sallayıp hemen ayağa kalktım. "Sadece siktir git!" Çantamı omzuma geçirirken konuştuğumda gülümsemeye devam ediyordu.

"Çılgın olduğumu düşünebilirsin, ama yine de biliyorum ki sen benim bebeğimsin!"

Yüzüne birkaç saniye bakıp hiçbir şey söylemeden hızlıca aşağı inerek yanından ayrıldım. Böyle konuşması beni saçma bir şekilde heyecanlandırıyordu.

"Nereye gidiyorsun, Lottie?"

Louis bağırdığında derin bir nefes alıp arkama dönerek. "Eve" diye yüksek sesle bağırdım.

Kafasını salladığını gördüğümde beyzbol sahasından çıkarak tanıdık sokağa girmiştim. Ayaklarım beni eve doğru götürürken aklımda dolaşan tek bir cümle vardı.

'Seni tekrar yatağımda istiyorum, küçük Barbie!'

~~~

Bu kadar istek olunca ödevlerden kurtulup sizin için bölüm yazdım.

Eğer beğendiyseniz oy vermeyi ve lütfen satır arası yorum yapmayı unutmayın.

Sizleri seviyorum