1🌴
≈≈≈
Önemde dikilmiş bana kaşalarını çatarak bakan anneme sevimli bir bakış atmıştım ama o buna kanmayarak güneşten korunmak için üzerime attığım plaj havlusunu çekiştirmeye başlamıştı.
"Yavrucum sen vampir değilsin!"
"Ama anne güneşten tenim yanıyor!" Sızlanarak havluyu geri almaya çalışırken annemin bir anda çekmesiyle bırakmak zorunda kalmıştım çünkü şezlongdan aşağı düşücektim.
"Hawaii tatilinin tadını çıkarsana leblebi kuşum. Bak ne güzel bir plajı var." Eliyle denizi işaret etmiş ardından iç çekerek tekrar bana dönmüştü.
"Güzelce güneş kremi süreriz. O zaman yanmazsın."
"Ama anne biliyorsun güneşi ve yanmayı sevmediğimi."
Annem oflayarak kendini yanımdaki şezlonga atmıştı.
"Jungkoook'um sadece güzel bir tatil geçirmeni istiyorum. Üniversite'nin o yoğun yıllarına adım atmadan önce güzel bir yaz tatili geçir istiyorum tatlım."
Annemi kırmak istemiyordum ama güneşi gerçekten sevmiyordum. Beyaz tenim yanmaya çok müsaitti çünkü.
Annemin beni iyice kremlemesinden sonra sonunda güneşe çıkmıştım. Rahatsızca yerimde kıpırdanıp güneş gözlüklerimi de takmış ardından denize doğru yürümeye başlamıştım.
Suyun önünde durup giremeyerek sadece etrafı izlerken kimsenin umrunda değildim. Tabii ben öyle sanıyordum. Yanıma yaklaşan benim yaşlarımdaki erkek grubu gülerek yanımda durmuşlardı.
Onları umursamadan gitmeyi planlıyordum ama bu mümkün görünmüyordu.
"Hawaii'de bu kadar beyaz tenli birini ilk görüşüm."
Ardından salak gibi gülmüşlerdi. Ciddi bir şekilde yüzlerine bakmaya devam etmiştim. Kendimi savunmakta her zaman iyi olmuştum.
"Koreli galiba baksana. Saçı mor ve uzun."
Arkadaşını onaylayarak mırıldanan oğlan gülümseyerek bana bir adım daha yaklaşmıştı. Ardından beni baştan ayağa süzmüş ardından da ıslık çalmıştı.
"Bu bayağı güzelmiş." Arkasındaki mal arkadaşı tekrar onu onaylarken göz devirerek gitmek için dönmüştüm ki beni kolumdan yakalamıştı.
"Hey güzellik nereye böyle?"
Kolumu tutuşundan kurtarmış ardından alayla yüzüne bakmıştım.
"Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum."
Tekrar arkamı dönüp annemin şezlonguna doğru ilerlemiştim. Güneşleniyorlardı babamla beraber.
Beni görünce güneş gözlüğünü kaldırmış ardından konuşmuştu. "Bebeğim git biraz etrafı dolaş bari?"
"Zaten öyle yapacağım telefonumu almaya geldim."
Beni onaylatarak tekrar güneşlenmesine devam ederken buna nasıl dayandığını anlayamıyordum.
Sahilde sakince dolanırken nasıl becerdiğimi bilmediğim bir şekilde kaybolmuştum sanırım. Çünkü sahil bayağı ıssızlaşmıştı. Hatta kimse yoktu. Ama bu kısımlarda hafifi bir rüzgar esiyordu ve bu çok iyi hissettiriyordu.
Biraz daha yürümemin ardından birkaç sörfçüye denk gelmiştim. Dalgalarla beraber öyle uyumlulardı ki!
Gözlerim aralarından esmer olan bir tanesinde takılı kalmıştı. Diğerlerinden daha iyi bir fiziğe ve daha iyi bir sörf hakimiyetine sahipti.
Ben orada durmuş onları izlerken esmer olan beni fark etmişti galiba. Çünkü yönünü değiştirip buraya doğru geliyordu artık.
Sörf tahtasıyla havalı bir şekilde önümde durmuş oğlanı ağzım açık bir şekilde izlememek için zor tutuyordum kendimi. Islak saçlarını geriye doğru taramasıyla kol kasları kendini belli ederken yüz ifademi koruyup ona doğru bakmıştım. Gözlerimiz buluştuğunda hafif bir gülümsemeyle konuşmuştu. "Merhaba. Koreli olabilir misin?"
"Sizi rahatsız ettiğim için özür dilerim ama Korece konuşursak daha iyi olur."
Yüzündeki gülümseme büyümüştü bunu söylememele.
"Bu tarafa sörf yapmak için felan mı geldin?"
"Aslında hayır. Kayboldum galiba. Sonra sizi gördüm. Çok güzel sörf yapıyordunuz."
Sonda sesimdeki hayranlık tınısını duyunca ufak bir kıkırtı dökülmüştü dudakları arasından.
"Teşekkürler. İstersen yardımcı olayım?"
"Evet lütfen. Çünkü güneş artık rahatsız edici olmaya başladı."
"Bekle burada ben hemen sörf tahtamı bırakıp geliyorum."
Onu başımla onaylarken o arkadaşlarının yanına gitmiş sörf tahtasını bırakıp onlarla kısa bir konuşma yaptıktan sonra yanıma gelmişti.
"Söyle bakalım hangi otelde kalıyorsun."
≈≈≈
Yeni kurguyla geldimmm!
Bu kitabı kısa yapmayı düşünüyorum
Umarım seversiniz
Diğer bölüm görüşürüz ✌️
•Leo
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro