Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

✓H.S✓ 3

"Ee şu kız...Bir daha yazdı mı?"

"Hayır."

Talha elindeki şekeri emiyor,bir yandan da telefondan gözünü alamadan mesaj yazıyordu.

"Peki kiminle mesajlaşıyorsun?"

"5 numara kanka."

"Ayça mıydı?"

"Melis!"

Evet neredeyse her gün böyle tuhaf konuşmalar geçerdi aramızda.Kızın bu çevrede oturduğunu ve birkaç kez kapısına gidip çiçek bıraktığını anlatmıştı bana.İlk defa biriyle bu kadar ilgilendiğini düşünmüştüm ki, diğer kızları asla bırakmaması aksini yüzüme çarptı.

"Peki,sen?"

"Ne ben?"

"İşe gitmiyor musun?"

"İzinliyim."

"Kitap oku,film izle ne boş boş dolanıyorsun ortalıkta."

"Yürüyüşe çıkacağım."

"İyi haydi defol."

Omzuna bir yumruk atıp kabanımı giydim.

Ellerim cebimde kapıdan dışarı çıktım ve parka doğru yürümeye başladım.Hava bugün cidden çok soğuktu.Ortalıkta bu yüzden kimseler yoktu.Parkta koşu yapmayı sevmezdim.Ben aslında koşmayı da sevmezdim ama yine de bugün çok sıkılmıştım.İşe gitmediğim zamanlardan nefret ediyorum.

Uzunca bir süre boş boş dolandım.Ayaklarım benden izinsiz Talha'nın kızın sürekli takıldığını söylediği parkın en sonuna doğru gidiyordu.Bir süre etrafa bakındım. Neredeyse kimse yoktu. Benden biraz uzaktaki pamuk şekerciye gidip iki pamuk şeker aldım.İkisini de sapından koparıp ağzıma tıktım ve kahkaha attım. Sonra duruşum ciddileşti. Yalnızlıktan kafayı yemek üzere olabilir miydim acaba?

"Dikkat et!"

Sesin geldiği yere bakınca çok geçti.Tam dibimde patenle üzerime doğru gelen bir kız vardı ve bana geri çekilmemi söylüyordu.Tabi ben bana çarpana kadar anca farketmiştim bunu!Büyükçe bir çarpışma oldu.İkimiz de yere yığıldık.Dedim ya,nefret ediyorum.

"Aah!"

"İyi misin?"

Kız bana bir yerden çok tanıdık geliyordu.Gözlerini kocaman açmıştı.Kafasını ovuşturduğunu görünce ayağa kalktım ve elimi uzattım.Taktığı şapkanın altından elime bir bakış attı.Sonra tutup ayağa kalktı.

Galiba ayağında paten olduğunu unutmuştu ki tekrar yere düştük.

"Of, cidden çıldıracağım.Ne bu ya!"

Kız ayağındaki patenin tekini çıkarıp oturduğu yerde ağlamaya başlamıştı.Acaba canı çok mu acıyordu?

"Bir yerine bir şey mi oldu?"

Cevap vermedi,ağlaması şiddetleniyordu.Kapşonunu kafasına geçirdi.Her hareketini dikkatle izliyordum.Yüzünü düzgünce görebilmek için çaba sarf ediyordum. Galiba tahmin ettiğim, ya da umduğum kişiydi.

Ayağındaki patenin diğer tekini de ben çıkardım.

"Hadi,ağlama da kalk,bir şeyin var mı diye bakalım.Doktorum ben."

Usulca gözlerini silip ayağa kalkmaya çalıştı.Hemen yanındaki banka oturdu kırmızı burnuyla.Yere düşerken çantasından fırlayan beyaz spor ayakkabılarını önüne koyup ben de yanına oturdum.

"Bileklerin acıyor mu?"

"Hayır."

"Peki ya kafan?"

"Hayır.Sadece bugün fazla üstüste geldi.Nefret ediyorum bu hayattan.Keşke şurada ölsem."

Kaşlarımı çatıp saçını hafifçe çektim.

"Sen bir doktora ölmek istediğini mi söylüyorsun?Bu o kadar basit bir şey değil.Biliyor musun,bir hastam vardı iki yıl önce, kalbi durmuştu.Ama bir hafta sonra doğru müdahale ile tekrar attı kalbi."

"Yani?"

"Yani bir bakıma senin de şu an kalbin durmuş.Doğru bir müdahale ile,hayata dönebilisin diyorum."

Sevimlice gülümsedi.Cebindeki peçete ile burnunu sildi.İki dakikaya yakın sümük sesini dinledim ama nedense içimde bir dürtü vardı.Sanki ne yapsa bana tatlı geliyordu. Talha beynime girmiş olmalıydı.Kızı o kadar övmüştü ki, sempati beslememi sağlamıştı.

"Hayata dönsem ne olacak,gereksiz.Belki de tutunacak hiçbir şeyim kalmadı."

"O zaman tutunacak bir şey buluruz biz de sana."

"Adın ne senin doktor bey?"dedi gülerek.

"Uğur.Peki ya sen?"

"Afra Bu-"

Sözünü kesip cümlesini tamamladım gülerek.

"Burçak Yücesoy?"

Şaşırmıştı.

"Nerden biliyorsun?Yoksa kitaplarımı mı okudun?"

"Okumadım.Ama evde var bir tanesi.Orada görmüştüm."

Dikkatlice ayağa kalktı ve patenleri yanındaki çöp kutusuna attı.

"Paten yapmaktan nefret ediyorum."

"Ben de koşudan nefret ediyorum."

İlimiz de kısa bir süre konuşmadık.Sonra aynı anda dudaklarımız aralandı.

"O zaman neden burdasın?"

Aynı anda söylediğimiz cümleye güldük.Kısa bir sessizlikte sonra konuşmaya devam ettim.

"Ne bileyim,sıkıldım kafamı dağıtayım dedim."

"Ben de paten yapmayı bilmiyorum.Sadece,biraz kafamı dağıtmak istedim.Senin gibi."

"Peki yazar hanım,görüşmek üzere."

Ayağa kalkıp ona son bir bakış attım ve arkamı dönüp yürümeye başladım.Ama banktaki kız beni şaşırtmadı ve arkamdan bağırdı.

"Peki doktor bey,ben de bir psikolog olarak merak ediyorum,doğru müdahale nasıl yapılıyor?"

Gülümsedim.Tekrar yanına yürüdüm.Elindeki telefonunu alıp yüzünü okuttum ve kilidini açtım. O tek kaşını kaldırmış bana bakarken ben de telefon numaramı kaydettim.

"Ne zaman istersen konuşabiliriz.Doğru müdahale, içini dökmektir.Hastama hayat hikayemi anlattım,galiba benden daha kötüleri de varmış diye düşünüp hayata döndü.O da bana yaşadığı zorlukları anlattı ve çok daha iyi oldu. Belki sen de içini dökersen,patenlere gerek kalmaz"dedim çöpü göstererek.Bana güldü ve kafasını salladı.

Telefonunu alıp ellerini cebine soktu.Park boyunca ilerledi.Ben de tersi istikamete yürüdüm.Aslında bazen,sadece bazen bu parkta yürüyüş yapmayı seviyorum.

Parkın çıkışına geldiğimde telefonum titredi.Gelen mesajı sesli bir şekilde okudum.

"Her şey için teşekkür ederim.Peki sadece bir şey soracağım,kalbim tekrar attığında,bir ödülüm olacak mı?Ben ödülsüz oyun oynamam."

Telefonuma numarasını hızlıca kaydettim.

Uğur:Belki de benim bir ödülüm olur,sonuçta müdahaleni ben yapıyorum.

Afra:Benim bir psikolog olduğumu biliyorsun değil mi,bu zamana kadar çok hastanın psikolojisini iyileştirdim de,bir kendiminkini iyileştiremedim.Bu yüzden,ödül sana olsun,kabul.

Uğur:Bugün kitabını okumak istiyorum.Peki,ilk kitabın hangisi, bir sırası var mı?

Afra:Zaten üç kitabım var.Birincisinin ismi 'Şans Eseri'.

Afra:Yazar değilim ki ben,psikoloğum!

Uğur:Evet bugün çok kez söyledin.

Afra:Doğru.

Afra: Görüşürüz Uğur.

Uğur:Görüşürüz Afra.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro