HAMİLELİK TESTİ
( Fotoğraf Ali ve Ahu Vibe verdi shsbsb)
🥀🌙
Hava o kadar güzeldi ki ,kaç saattir havuz başındayız haberimiz bile yoktu, ve bu keyifi bozmak gibi bir düşüncemizde yoktu.
Havuzun kenarında oturup sadece ayaklarımı suya salmışken Ahu kucağımdaydı. O da aynı şekilde suyun içinde ayaklarını aşağı yukarı çırpıyordu.
Çırptıkca su sıçrıyordu yukarı bu da onu fazlasıyla eğlendiriyordu. Hatta o kadar eğleniyordu ki , kahkahası bahçede yankılanıyordu.
Ali içerde televizyon izlerken Yeliz yukarda annesi ve kardeşleriyle görüntülü konuşma yapıyordu.
Ailesinin bu durumdan haberleri vardı lakin babasının yoktu. Çünkü anneside dahil olmakla herkes biliyordu ki kızının yerini öğrense eski kocasına haber vericekti.
Dün gece Aras uyuduktan sonra telefonda Ahmeti araştırmış tek bir ipucu bile bulamamıştım. Adam çok iyi saklanıyordu.
Son zamanlarda günlerim Arasla beraber güzel geçsede eninde sonunda sorunlarla boğuşurken buluyorduk kendimizi.
Arasın kardeş endişesi,gizeminin çözülmesini bekleyen bir ölüm ve ufak tefek sorunlar.
Onun nasıl bir adam olduğunu bu iki ay içinde az çok çözmeyi başarmıştım. Hep dediğim gibi gizemliydi ne yapacağı asla ama asla belli olmazdı.
Şu an herşey yolunda desede eminim ki alttan alttan birşeyler çeviriyor. Arasa olan güvenim onun yenilmez bir adam olduğu kanaatine gelmiyor maalesef. Endişe ediyorum onun için,bazı geceler düşünmekten uyuyamıyorum.
Ali'nin yaptığı şeyde ona kimse kızmıyor, Yelizin yaşadığı hayat herkesin kaldırabileceği şeyler değil.
Buraya geldiği gece kendi ellerimle yıkamıştım onu. Bedenindeki kızarıklıklar, morlukları görmek kadar unutmakta çok zordu. Titremesi , ağlaması gözümün önünden gitmiyor.
" Firuze?!"
Düşüncelerden uyandıran Yelizin sesini duyduğumda başımı yukarı kaldırıp odamın balkonuna baktım.
" Efendim?"
" Gelir misin"
" Noldu ?"
" Sana birşey söylemem lazım, lütfen gel"
Cevap olarak iç çekerek başımı olumlu anlamda salladım. Kendimi o kadar rahat hissediyordum ki ,kalkmak istemiyordum yerimden.
Yavaşça geri çekilip Ahuyu kucağımdan indirmeden ayağa kalktım. Ayakları suyun içinden çıktığında bağırarak bana çeviridi yüzünü.
" Tamam geleceğiz birazdan" desemde hala hala bağırıyordu hatta bu bağırması bir kaç saniye içinde ağlamaya bıraktı yerini.
" Güzelim ama -"
"Noldu Firuze?"
Lafımı yarıda kesen Ali'nin içerden çıkması ile ona döndüm. " Yeliz çağırıyor ama Ahu havuzdan çıkmak istemiyor"
" Neden çağırıyor Yeliz?"
" Bilmiyorum ki, acil gel dedi "
Duyduğu açıklamaya karşı bir kaç saniye dik-dik bakıp " Ahuyu bana ver,sen bak ne istiyor "
" Ayağını havuza salmak istiyor " dememle tamam anlamında salladı başını.
Ali beyaz bol bir şort, mavi bol gömlek giymişti ayağında olan sandalatle rahat edecekti. O yüzden oyalanmadan kucağına verdim hala ağlayan küçük bebeği.
" Geliyorum şimdi" dedim ve havuzun yanında olan masaya koyduğum pareomu bikinimin üstüne giyip yukarı çıktım.
Yelizin odasının önüne geldiğimde kapıyı çalmadan içeri girdim.
" Yeliz !" Dedim boş olan odaya bakınırken .
" Buradayım"
Sesi banyodan geliyordu. Cevap vermeden banyoya doğru gidip kapıyı açmamla elini yüzünü yıkayan kızı gördüm. Beni görünce kapattı musluğu.
" Noldu ?"
" Senden birşey isteyeceğim" dedi havluyla yüzünü kurulurken. " Ne isteyeceksin ?"
" Aslında senden değil daha doğrusu Aras abiden isteyecektim ,ama senin istemen gerekli"
" Ne istemem gerekli?"
Sorduğum soruya karşılık bana bakan gözlerini yere indirdi yavaşça." Yeliz?"
" Hamilelik testi"
"Hamilelik testi mi ?" Diye sordum büyüyen gözlerimi ondan çekmeden.
" Emin olmam lazım Firuze"
" Hamile olduğunu mu düşünüyorsun?"
" Maalesef"
Mırıldanır çıkan sesine karşı sesli şekilde küfür ettim. Elimi alnıma koyarken "Neden böyle düşünüyorsun Yeliz?"
" Belirtilerini yaşıyorum çünkü"
" Umarım Ahmetten değildir"dememle o içkarartan cevabı gecikmedi." Ben Ali'yle birlikte olmadım"
" O zaman o adamdan korunman lazımdı" dedim içgüdüsel olarak hafifçe yükselen sesimle.
" Elimden geldiğince korunuyordum. Ben ister miyim ondan bir çocuğum olmasını"
" İstemezdim değil birşey yapman lazımdı, sonrasını düşünmen lazımdı"
" Lütfen söylediğime pişman etme beni Firuze "
Sinirimi yutmaya çalışarak derin bir nefes aldım. " Söylemeyip ne yapacaktın ki ?"
" Beni anlamıyorsun galiba, Ahmet'in nasıl bir insan olduğunu biliyorsun değil mi ? Ne diyim adama? Senden hamile kalkmak istemediğimimi söyleyeyim? Bunu söylersem bana ne yapar biliyor musun!".
" Bunca zaman nasıl korundun peki ?"
" Elimde ilaç vardı,ama son olaydan sonra o kadar aceleciydim ki evden nasıl kaçtığımı hatırlamıyorum."
Söylediklerinde haklılık payı olsada moralim fazlasıyla bozulduğundan iç çekerek elimle yüzümü sıvazladım.
" Aras -"
" Arastan isteyemem " diye kestim lafını ona dönmeden." Bu gün geçsin yarın Aras işe gidince gizlinden gidip alırım ben"
Buradan şehire nereden baksan bir kaç saatlik yoldu. Ben oraya varıncaya kadar Aras çoktan evde olur , benim ondan izinsiz dışarı çıktığımı görürse bu hiç iyi olmaz. Sevglim bile olsa hala onun kurduğu kurallarla yaşıyorduk. Çünkü ben hala Ahunun bakıcısıydım ve Ahu Aras için herkesten önce gelir.
Arastan hamilelik testide isteyemezdim. Yelizin hamile olduğunu söylememem gerekliydi o zaman da benim hamile olduğumu düşünecekti.
Bu tarz yanlış anlaşılmanın olmasına müsade edemezdim asla.
Evlenmeden çocuk yapma düşüncesini yasaklamıştım kendime.
" Lütfen kimseye birşey söyleme Firuze"
" Hamile olursan ne olacak Yeliz?"
Sorusunu yanıtlamak yerine kendi sorumu sorduğumda donuktu bir anlık.
" Doğurcak mısın onu ?"
" Bilmiyorum"
" Ne demek bilmiyorum, bir karar vermen lazım"
" Korkuyorum."
" Kimden korkuyorsun Allah aşkına" dedim ona doğru bir adım atarak." Bu senin kararın sadece ve kimse sana karışamaz. Sana çocuğunu kürtaj yaptır demiyorum, böyle birşeyi destkelemiyorum bile. Ama mecburen dünyaya getirip onu istemeyeceksen -"
Yutkunarak devam ettim m
" İstemeyeceksen onu bu dünyaya hiç getirme "
Bu hayata mecburen doğan çocuklardan biri olmamdan kaynaklanan tramvamı hala yaşıyordum. Ve hiçbir çocuğun bunu yaşamaya hakkı olmadığını savunuyorum.
Belkide benim düşüncem çoğu kişiye göre yalnıştı ama bana göre değil. Bu sorumluluğun altına girmek istemeyen bir insan en baştan böyle ağır bir adım atmamalı.
Sessizce yere bakarken omzuna dokunmamla bana döndü.
" İyice düşün taşın Yeliz ve geç olmadan bana ne istediğini söyle. Çünkü ben ve kimse sana karşıma hakkına sahip değiliz"
Duyduklarına karşı ağır ağır başını sallarken elimi aşağı indirip bir adım uzaklaştım tekrar ondan. Sessizce bir köşeyi izlerken daha fazla birşey demeden çıktım odadan.
~
Bir kaç saat sonra Ahuyu uyutmayı başarmıştım nihayet. Güneşin turuncu ışıkları yerini yavaş yavaş karanlığa bırakırken duştan sonra üzerime rahat birşeyler giyip akşam için yemek hazırlıyordum.
Bu artık benim günlük rutinlerimden biri olmuştu. Ahunun uyku saatini dengeleyip yemek içinde zaman yaratıyordum. Çünkü Arasın ağzı Elif'ten yandığı için eve birini getirme konusunda tereddüt doluydu.
Yemek yapmayı seviyordum ama bu gün yemek tam bir bahaneydi. Yelizle konuştuğumuz herşey bozuk plak gibi beynimde canlanıp duruyordu. Uzaklaşmak istiyordum düşüncelerden ama düşünmedende edemiyordum. Ali öğrenirse yıkılacaktı.
Sesli şekilde bir of çekip doğradığım domatesleri önümdeki kaseye boşalttım.
Bu akşam tarhana çorbası yapmıştım Ali içinde patates kızartması.Ali tarhana sevmiyordu.
Kendimi yemeğe adamışken ansızın kapının açılmasıyla Aras girdi görüş alanıma. Caketini koluna almış,beyaz gömleği ve boşalmış kravatı ile içeri girip kapattı kapıyı.
" Hoşgeldin sevgilim" dedim olduğum yerden gülümserken. Yorgun bakan gözlerini kısarak gülümsedi."Hoşbuldum sevgilim"
Bana doğru gelirken elindeki caketi tezgahın üzerine bırakıp sessizce arkama geçti. Saçlarımı yavaşça kenara çekip elini belime saraken dudaklarını boynuma dokundurdu. Huzurla kapattım gözlerimi. " Özledim seni" diye fısıldadı.
" Bende seni özledim"
Küçük küçük öpücükler bırakıp doya doya kokumu içine çektikten sonra yavaşça ayrıldı " Neler yapıyorsun yine"
Masanın üzerinde olan doğranmış salatalıklardan birini ağzına alarak çiğnemeye başladı.
" Tarhana ve patates kızartması"
Böylesine lüks bir mutfak için tarhana çorbası ve bu kadar az bir menü ironi gibi geliyordu ama elimden bu kadarı geliyordu ancak . " Tek başına mı yaptın?"
" Yeliz kendini rahatsız hissediyor Ali de tüm gün Ahuyla ilgilendi "
" Yelizin nesi var ?"
Hamile.
" Bilmem başı ağrıyordu"
" İlaç içti mi ?"
" Evet " dedim son salatanın kabuğunu soyarak. Kabuklu birşey yiyemiyordum.
" Yemeğe gelecek değil mi ?"
" Tabi gidip uyandıracağım birazdan" dememle elini omzuma koyup okşadı.
" Yardıma ihtiyacın var mı?"
" Hayır canım bitti sayılır "
" Duş alıp geliyorum o zaman ben"
Sessizce başımı sallarken aşağı eğilip dudağıma hafif bir öpücük bırakıp geri çekildi." Seni seviyorum"
" Bende seni seviyorum Aras" dedim bu ani hareket karşısında içim giderken.
Gülümsedi ve tezgahın üzerine koyduğu caketini alarak asta adımlarla çıktı mutfaktan. Arkasından hayran hayran bakarken durduk yere bir kez daha aşık olduğumu anladım.
Salatayı doğradıktan sonra bitmişti işim, sadece sofrayı hazırlamak vardı.
Tabakaları çıkarıp tezgahın üzerine koymuştum, sürahide su vardı, çatallar ve ekmek .
Buralarda dükkan olmadığı için gün içinde ekmeği Arasın şoförü şehirden alıp getiriyordu.Ekmekleri bile doğramıştım.
Ahuya baktıktan sonra gelip hazırladım sofrayı.
Sarı önlüğümü arkamdan açıp yemeğin altını kapatarak çıktım mutfaktan.
Salon bomboştu.
Etrafıma bakınarak hızla yukarı çıktım ve kendimi direk Ahunun odasına attım. Kapıyı yavaşça açıp içeri girdiğimde cırtlak bir ses duydum anında. Yüzüme hoş bir gülümseme yayıldı.
" Uyanık mısın?" Diye sordum beşiğin başına gelerek. Ayağını ağzına almış şekilde aşağıdan yukarı bana bakıyordu.
" Buvvv"
" Su mu istiyorsun?"
" AAAA"
Salya olmuş paşparmağını ağzından çekip yavaşça kucağıma aldım bebeğimi.
Uyandıktan sonra altı temiz olduğu sürece yatakta sessizce onu almamı beklerdi.
Başımı boynuna gömüp bebek kokusunu içime çekerek derin bir öpücük bıraktım.
" Dayın geldi biliyor musun?"
Cevap olarak elini küpeme koyup incelemeye başladı.
" Seni ona götürmemi ister misin ?"
" Baaa"
" Gidelim o zaman" dedim elimin altında olan poposunu sıkarak. Tombalağım benim.
Ahunun odasından çıkıp önünde bulunan Arasın odasına geçtik
Burası artık sadece Arasın değil Ahu ve benimde odam olmuştu. Geceleri üçümüzde burada uyuyorduk artık.
İçeri girdiğimizde ıslak saçlarını havluyla kurulayan ,siyah pantalon ve beyaz tişörtlü Aras karşıladı bizi.
" Biz geldik dayısı" diye yanına geldim kucağımda bebeğimle birlikte.
Ahuya bakınca güzel bir tebessüm yayıldı yüzüne ,aynı şekilde Ahuda gülümsüyordu.
Tam Arasın yanına geldiğimde kucağımda zıplayarak kollarını açmaya çalıştı. Arasın kucağına gitmek istiyordu.
" Gel bakalım kızım" diye ellerini açtı anında kucağına alarak. Ona kızımda dahil olmakla son zamanlarda herşey diyordu.
Elinde minicik kalan bebeği göğsüne koyup saçlarını öperken kapattı gözlerini. O kadar güzeldi ki , onları bu şekilde görmek.
" Sen bu havuz keyfi mi yapmıştın" diye fısıldar gibi sorduğunda Ahu yine saçma sapan sesler çıkarmaya başlamıştı.
" Evet havuz keyfi yaptı hanımefendi, ayaklarını sudan çıkarmak istemiyordu Aras görmen lazımdı"
Bunu gülerek anlattığımda o da sadece gülümsüyordu.
" Anneside çok severdi suyu" diye yavaş tonda mırıldanırken soldu yüzümdeki ifade."Ahu da aynı ona benziyor" dedi bana dönerken.
" Ablamın resmini göstermişmiydim sana?"
" Hayır Aras"
" Aynı ona benziyor, ne zaman Ahuya baksam gözümün önünde ablam canlanıyor"
Zorlukla yutkunarak elimi yavaşça omzuna koydum. " Ahu çok güzel bir kız olacak"
" Annesi gibi " diye burnunu çektiğinde burukça gülümsedim. " Aynı annesi gibi "
Bölüm sonu
Aras
Firuze
Arkadaşlar bölüm istiyorsunuz sizi kırmıyorum ama siz beni biraz incitiyorsunuz ://
Kitabımız 500 000 okunmaya ulaştı ama yorum sayısı o kadar vasatki .
Özür dilerim ama hevesi kaçıyor insanın. Her insan okuyup bitirdikten sonra bir yorum yapsa tüm sorunlar biter aslında
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro