14.bölüm
Diana, " Tamam" demesine rağmen daha fazla dayanamamış ve dakikalar sonrası Roberto' nun yaralarına pansuman yapmaya başlamıştı.
Son yara bandını yapıştırdığı sırada Roberto' yla aralarında oluşan yakınlığın farkına varamadı ve dudaklarına kapanan dudaklara engel olamadı...
Buda neyin nesiydi şimdi?
Anında geri çekildi ve tokadı yüzündeki yaraları bir saniye olsun düşünmeden yapıştırdı. Sevgili olduğu günler yıllar öncesinde kalmış, kendisi Roberto' yu sadece arkadaş olarak görür olmuştu.
Bunu Roberto' ya söylemenin zamanıda gelmiş çatmıştı.
Tam söze başlayacağı sırada Jareth' ın, " Lan sen kim oluyorsun! Ne hakla Diana' yı öpüyorsun!" diye bağırarak Roberto' ya doğru ilerlemesiyle bedenini ele geçiren panik ve korku duygularını hissetti. Vücudu Jareth' ın önüne duvar misali geçerken, " Dur Jareth! Sakin ol!" dedi.
Gözleri sinirle koyulaşan kahveliklerinden ayrılmıyor, sakinleşmesi adına kollarını kavrayan parmakları tenini okşuyordu.
Roberto' nun, " Ben Diana' nın sevgilisiyim! Asıl sen kimsin!" diyerek yerinde durmayışıyla Jareth' ın dahada alevlendiğini hissetti ve bu alevi söndürmek adına kollarından çektiği ellerini boynuna dolayarak sıkıca sarıldı.
Bedenleri birbirine kenetlenmişti.
Elinin birini saçlarının bitimiyle ensesinin arasına yerleştirdi ve baş parmağıyla okşarken kulağına doğru eğilerek, " Sakin ol Jareth. Lütfen." dedi.
Sıcak nefesi Jareth' a çarptığında kolları arasındaki beden kasılırken, belinde ellerini hissetti.
Kendisi gibi Jareth' ta bedenini sıkı sıkıya kavrıyor, sanki ayrılmamalarını diliyordu.
Parmak uçlarında duruyor oluşu yorulmasına yol açarken içinden, " Dayan Diana" dedi.
Sanki bu dediğini Jareth duymuş gibi birkaç saniye sonrası bedenlerini dahada kenetleyerek, kendisini havaya kaldırdığında minnet duygusuyla gözlerinin içine bakacaktıki bu seferde Jareth' ın kulağına eğilmesiyle neler diyeceğine dikkat kesildi.
Sıcak nefesi adeta tenini okşarken, " Ahh kadın. Başıma gelen en güzel bela olduğunu söylemekten bıkmayacağım." dediğinde sersemledi.
Bu adam kendisini sersem ediyordu ve bu durumdan şimdide olduğu gibi aşırı hoşnut kalıyordu.
Dudakları kıvrılırken Roberto' nun,
" Aloo. Siz napıyorsunuz! Diana şu adama sarılmayı kes!" demesiyle sinirlenmeden edemedi.
Kendisine karışılmasını zerre kadar sevmezdi ve bunu kim yaparsa yapsın tepkisi sert olurdu.
Kollarını Jareth' tan ayırmadan yan döndü ve, " Sanane Roberto! Sen benim sevgilim falan değilsin! O günler geçmişte, yıllar öncesinde kaldı. Ben seni arkadaş, dost olarak sevdiğimi yalnız kaldığım yıllarda anladım. Zamanında sevgili olmamızın sebebi de sendin. Senin ısrarların ve ilgin karşısında seni sevdiğimi sanmıştım. " dedi. Sesi fazlasıyla sert ve hiddetli çıkmıştı.
Yıllarca söyleyemediklerini bir çırpıda söylemiş, gönlünde biriken ağrı bir nebze olsun hafiflemişti.
Roberto' ya gerçekleri bu şekilde söyleyip kalbini kırmak istememişti ama bu şekilde öğrenmeyi haketmiş, adeta duymak için arsızca çırpınmıştı.
Kollarını Jareth' tan ayırarak düğüm olan bedenlerini çözdüğünde Roberto' nun bakışlarına odaklandı.
Maviliklerinde oluşan duygu sarmalını hissedemiyor,bunca yıl kendisini beklemiş biri olarak hayal kırıklığını iliklerine kadar tattığını düşünüyordu.
" Tamam Diana. Sen nasıl istersen öyle olsun. Ben artık gideyim." diyerek ayaklanmasıyla, " Nereye?" diyerek çıkıştı. Böyle bir tepkiyle karşı karşıya kalışı onu şaşkınlığa uğratmıştı.
Sinirlenmesini, öfkesini kusmasını beklemişti.
Bunca yıl bekleyen biri böyle yapmaz mıydı?
" Müsadenizle evime gideceğim ve ölümümü bekleyeceğim." diyerek kendisine daha sonra ise Jareth' a bakmasıyla, " Hayır gidemezsin. Burada kalacaksın Roberto." dedi.
Onun nasıl evine gitmesine izin verebilirdi ki?
Sonuçta Victor denen adam hâla dışardaydaydı ve ne yapacağı belli olmazdı.
Ya yine Roberto' yu alıp giderse ne yapardı?
Bunun vebalini nasıl öderdi?
Roberto, " Tamam Diana. Bunada tamam." dediğinde Jareth' ın çatılan kaşlarıyla birlikte düşünen yüz ifadesi dikkatinden kaçmadı.
Ne diye böyle bir hâle bürünmüştü ki?
En güvenli olan, bir arada kalmak değil miydi?
Jareth' ın, " Ben sana odanı göstereyim." diyerek bu gergin ortamı bir bıcak misali kesmesiyle sessiz kaldı. ' Ben göstereyim.' diyerek diretmeyecek, Roberto ile sonu belli olmayan, yeni diyaloglara girmeyecekti.
Salondan çıkmalarıyla bedenini koltuğa bıraktı ve yan yatarak bacaklarını kendine doğru çekti.
Bundan sonra neler olacaktı?
Güzel günler yakın mıydı?
Yoksa gergin günler kapının ardındamıydı?
Düşünceleri zihnini meşgul ederken gözlerinin kapandığını hissetti ve en kısa zamanda uykuya dalmayı diledi.
###############
Yaklaşık 1 saat sonra
##############
Jareth koltukta bir melek misali uyuyan kadını izliyor, gözlerini bir saniye olsun ayıramıyordu.
Onu uyurken izlemek kendisine huzur veriyor, gülümsemeden edemiyordu.
" Ahh kadın. Beni benden alıyorsun." diye mırıldandı. Varlığı dahi sersemlemesine yeterken, yakınlaşmaları ise aklını başından alıyordu.
Tenine değen o narin parmakları içindeki sevgiye muhtaç çoçuğu uyandırıyor, yaramazlaşarak yeride duramıyordu.
Diana' nın kımıldanmasıyla uyanmamasını diledi. Onu biraz daha izlemek, hissettiği duygu sarmalında sürüklenmek istiyordu.
Koltukta biraz daha yayıldığı sırada telefonunun çalmasıyla, " Ahh lanet olsun." diye sessizce sitem ederken cebine uzandı ve hızlıca telefonu alarak kimin aradığına baktığı gibi açtı.
Ayağa kalkarken telefonu açtı ve, " Ne oldu Ricardo?" derken göz ucuyla Diana' ya baktı. Uyanmamıştı. Aksine koltukta ters dönerek uykusuna kaldığı yerden devam etmişti.
Salondan çıkarken Ricardo' yu dinlemeye başladı.
" Dostum dün gece olanlara bir açıklık getirmen gerekmiyor mu? Jose' nin bugün işten çıkışını yaptılar. Bu kadın ne yaptı bu kadar?" diyerek soru üstüne soru sormasıyla fazla ayrıntıya girmeden dün gece olanları açıkladı.
Konuşurken mutfağa geçmiş ve bedenini tezgaha dayamıştı.
" O zaman haketmiş dostum. Siz kendinize dikkat edin ama bir şey olduğunda mutlaka beni ara." demesiyle, " Tamam Ricardo. Sen Mario ve Esly ' ede olanları anlatırsın." dedi ve Ricardo' nun kendisini onaylamasıyla telefonu kapadı.
Duvardaki saate baktı.
Akşam yemeği saatinin geldiğini hatta geçmekte olduğunu gördü.
Yemek yaparsa bir kaç saat daha geçer, şuan altıyı gösteren saat sekiz olurdu.
O yüzden dışardan sipariş vermesinin daha doğru olacağını düşündü ve telefonuna uzandı.
Tadına güvendiği ve en beğendiği yeri arayarak, " Üç tane gazpacho, on tane burrito ve üç churros istiyorum." dedi. ( Yemekler multimedada)
Acaba yeterli miydi?
Kanaat getiremedi ve, " Birde iki büyük boy pizza olsun. Biri acılı biri acısız. Her zaman yediğimden." dedi.
Adeta gözü doymuyor, kendini aç kurt gibi hissediyordu.
İçinden 'Sanırım şimdi yeterli.' diyerek geçirdiği sırada çalışanın," Tamam efendim. En geç yarım saate kapınızda olur." demesiyle, " Tamam." dedi ve telefonu kapadı.
Şimdi gidip Roberto denen zibidiyi yemek yemeye çağırmalıydı. Mutfaktan çıkarak kaldığı odaya doğru ilerlemeye başladı.
Diana' yı yemekler gelene kadar uyandırmayacaktı.
Kıyamıyordu.
Yorgun bedeni dinlenebildiği kadar dinlensin istiyordu.
Odanın kapısına vardığı sırada içerden sesler geldiğini işitti.
Roberto biriyle konuşuyor, kahkahalar atıyordu.
Biraz daha kapıya yaklaşarak neler konuştuğuna dikkat kesildi.
" Bebeğim tabiki seni çok özledim. Dudaklarından başlayarak tüm vücudunda gezintiye çıkmak istiyorum." dediğini işittiğinde sinirle kaşlarının çatıldığını, bedeninin gerildiğini hissetti.
Bu adam bunca zaman Diana' yı kandırıyor muydu?
" Bebeğim benim gözde kadınım sensin bunu biliyorsun. Diana sadece hırsıma takılı kalan bir kurban. Onu elde ettiğimde her şey son bulacak ve sadece senin olacağım." diyerek dahada mide bulandırıcı bir şekilde konuşması ile daha fazla dayanamayacağını ağrıyan çenesinden anladı ve tam kapının kulbuna uzanmıştı ki, " Sakın Jareth. Kolunu kaldırmana bile Değmez." sözlerini işitti...
###############
Sizce bundan sonra ne olacak ?
Yıkım üstüne yıkım yaşayan Diana ne yapacak?
Peki ya Jareth bu seferde Dianayı mı dinleyecek?
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro