9 épisode
İyi okumalarrrrrrrrrre🐥🌺
"hyung kız yola geliyor" Jimin salakmısın bakışı attı "Jungkook o bu değilde kız yoongi hyungun kuzeni lan vaz mı geçsek?" Kafamı hızla sağa sola salladım "en fazla yatağa atmam hyung ama sevgili olup ayrılacam" "kendin bilirsin Jungkook ama ben biraz da olsa tırstım"
Gülmeye başladım "biraz mı? Sanki ödün bokuna karışmış gibisin ama neyse hyung" elime telefonu alıp Anna'ya mesaj attım.
Me:
ne yapıyorsun
Anna:
Ders için araziye gitmem gerek neden sordun?
Me:
Harika beraber gidelim
Anna:
Benim yüzümden zahmete girme ben giderim.
Me:
Evinden alırım seni
Telefonu kapatıp cebime koydum. "Ne uzattı ama gelecem dedim birkerede anla" "nereye Jungkook?" "Ne o hyung sevgilim miş gibi hesap sormalar falan" Jimin hyung bacak bacak üstüne attı "akşam ki kızları unutma sakın geç kalma"
Deri ceketimi alıp Jimin'e el salladım "ben kaçtım" arabayı çalıştırıp Anna nın evine doğru sürdüm. Evinin önüne geldiğimde Anna kapıda biriyle konuşurken gördüm. Arabadan inip yanlarına gittim kim miş bakalım bu oğlan öğrenelim.
Bir elimi Anna'nın omzuna koyup diğer elimide ismini bilmediğim çocuğa uzattım "Selam" gerçi pekte çocuk sayılmaz bizden büyük olduğu kesin "selam" elimi sıktı. samimi bir yüzle Anna ile konuşmaya başladı "yer cücesi tanıştırmayacak mısın?"
Yer cücesiymiş senin suratını bir güzel moratmak vardı. "Ahh tabii bu Jungkook okuldan arkadaşım" 'arkadaş' vay biz Anna hanım için hâlâ arkadaşız demek "bu da çok değer verdiğim bir insan Seung-hyun" 'değerli' tabii biz o kategoriye yükselemedik *off Jungkook kendine gel ne bu tavır oğlum*
"Tanıştığıma memnun oldum efendim" sevimli ve uslu çocuk tarzına büründüm "Bende Jungkook güzelimi üzme sakın bende seni üzmiyim" nasıl ya ben Seung-hyun un Anna dan hoşlandığını sanıyordum off beynim yandı bu kızında amma çok arkadaşı var.
Seung-hyun Anna ya sarılıp arabasına binip gitti. Şerefsiz herif yakışıklıda. "Jungkook gidelim mi artık" "gidelim canım" elimi öne doğru uzatıp Anna'ya yol verdim arabaya bindiğimizde merakıma yenik düşüp aklımdakileri sordum
"Anna Seung-hyun la ne zamandır tanışıyorsun" işaret parmağı nı çenesine koyup düşünmeye başladı "üçüncü sınıftan beri tanışıyoruz" "yaa nasıl hemen güvendin ona pek güvenilir birine benzemiyor da" Anna gülmeye başladı "o mu?" Sanki çok komik birşey dedim herife sinir oluyorum sadece
Bozulduğumu anlamış olacak ki Anna konuşmaya başladı "Seung-hyun çok iyi biri annemle babam ayrıldığında o destek oldu bana, her zaman yanımda oldu düştüğümde o kaldırdı anlayacağın abim gibi biri hem 3. sınıf diyorum Jungkook" "içime bir su serpildi abim gibi deyince"
"Sen beni kıskandın mı acaba?" "Hayır ne alaka" biraz sesli söylemiş olacam ki Anna lafa atladı "tamm Jungkook birşey demedim say" radyoya uzanıp müzik açıp anında yüzünü pencereye döndü. Bir trip yemediğim kalmıştı oda oldu.
Sonunda Anna nın çalışacağı araziye geldik. "Geldik güzelim" Anna cevap vermeden arabadan indi bende hemen arkasından indim. "Hadi etrafa bakalım" Anna dediğime şaşırmış olacak ki mal gibi bakmaya başladı. "Ben bakarım Jungkook zaten benim yüzümden geldin"
İyilik meleği konuştu "Anna gelmek için ben ısrar ettim" parmaklarımı parmaklarıyla birleştirip yürümeye başladım. "Senin için hâla arkadaş mıyım?" Anna bir anda durunca bende durmak zorunda kaldım.
"Neden sordun?" gözlerimi gözlerine sabitledim inandırıcı olmak zorundayım sonuçta "seninle arkadaş olmak istemiyorum Anna bunu ilk zamanda söylemiştim zaten" Anna biraz durakladıktan sonra nihayet açtı ağzını "ne dememi bekliyorsun Jungkook"
Daha ne diye bilirim ki Tanrım sana geliyorum. "Benden hoşlanıyor musun?" Anna birleşik olan ellerimizi birbirinden ayırdı "korkuyorum Jungkook" 'ha' dediği şeyle afalladım "neden?" "Benimle oynarsın diye?" Ah be kızım bir bilsen zaten oynuyorum senin gibi biri asla benimle olmaz.
Ellerimizi tekrar birleştirdim "merak etme seni asla üzmem" "hadi araziye bakalım" daha cevabımı alamadım şimdilik bunu sonraya arıyorum. Önemli olan şu lanet yerden gitmek. "hadi"
____________
3 saattir bu lanet yerden gidemedik Anna ya fotoğraf çekiyor ya da etrafı çiziyor. Keşke gelmeseydim. "İşim bitti Jungkook" başımı telefondan kaldırıp Anna'ya baktım "gidelim" arabaya doğru yol aldık.
"Jungkook" 'hı' "kendinden bahsetsene biraz" "ne anlatıyım Anna biliyorsun beni" "ailenden bahset ne seversin onları anlat" bu kızla çok yakın olmamak lazım "resim çizmeyi ve gitar çalmayı severim" nefes alıp tekrar konuştum "aileme gelince bir abim var o da şirketin başında zaten annem ve babam da diğer ebeveynler gibi bu kadar"
Yol boyunca Anna radyoda çalan bütün şarkılara eşlik etti. Mükemmel bir sesi var naif bir o kadar da kadifemsi. Zaman ne çabuk geçti eve ne ara geldik anlamadım bile. "Teşekkür ederim Jungkook" "ne demek hanım efendi her zaman"
Anna çantasını koluna takıp yanağıma küçük bir buse bıraktı. "Görüşürüz" o an hiç birşey diyemedim sanki dilim tutuldu. Arabayı çalıştırıp eve sürdüm.
Eve girdiğim an hiç şaşırmadım yüz vardı. "Hyung gitmedin mi hala?" "Kızlar iptal oldu bende oyun oynamaya geldim, sen ne yaptın Annacığımızla" olan biten herşeyi jimin hyunga anlattım buna Seung-hyun da dahil "Jungkook sen Anna'dan hoşlanıyor musun?"
"Niye bugün herkes bu soruyu soruyor" Sesim olduğundan sert çıktı. Jimin hyung ellerine havaya kaldırdı "tamam teslim oldum sana soru falan sormayacağım birdaha" elime oyun kumandasını aldım "eh varmısın yarışa" "her zaman"
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro