Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

16 épisode

Koltuğa oturup ayaklarımı masanın üzerine attım. "Ayaklarını masanın üzerinden indir Anna!" Hemen ayaklarımı indirip düzgün bir şekilde oturdum. Min jee den biraz ama çok az kokmuş olabilirim.

Yüzümü Eunsun a döndüm "hadi bu kızın erkek arkadaşı geliyor da hazırlanıyor sen niye hazırlandın?" Eunsun sonunda o güzel bedenini aynadan ayırıp arkasını bana döndü "napıyım Anna sen gibi yedi köyün ağası gibi kenarda oturayım mı?"

Alayla söylediği cümlenin devamı çok geçmeden gelmiş "hem Jungkook seni şöyle görse iyi ki bırakmışım der" tamam Eunsun biraz düşüncesiz biri ama bu gerçekten canımı yaktı. "Beni bedenim, yüzüm, sesim vs  için değil Eunsun beni ben olduğum için sevsin isterdim evet haklısın benim gibi birini kim ne yapsın. Milleti uyuz etmekten, kendinden başkasını düşünmeyen birini kim sever ki"

Eunsun ne dediğin farkına varmış olacak ki yanıma doğru adımla maya başladığı an zil çaldı. İlk defa bu kadar şanslı olduğumu düşündüm en yakın arkadaşımın birazcık burnunun sürtünmesi lazım. Eunsun yanıma gelmeden kapıya yöneldim. Beklenen konuklar da gelmişti.

"Merhaba Anna"  bana göre samimi olmayan ama onlara göre samimi bir gülüş sundum *tabiki tepside değil* tamam iğrenç espriydi "merhaba Jin" elimle içeriye geçmeleri için işaret ettim. Jin'in hemen arkasından Jungkook da göründü "selam" cevap vermeden arkamı döndüm "geçeceksen geç yoksa yüzüne kapatırım." Jungkook vakit kaybetmeden içeri geçti.

Eunsun  Yemekten önce biraz sohbet etmeyi önerdi ama kimse Eunsun u siklemeyip yemek masasına geçtik. Aksilik ya bana kala kala Jungkook un yanı kaldı ne kadar istemesem de başka çarem olmadığı için yanına oturdum. "Yemekler çok güzel olmuş hayatım"

Jin den ve diğer arkadaşlarından ne kadar haz etmesem de Min jee yi ne kadar güzel sevdiği gözlerinden okunabiliyor. Min jee jin'in elini tuttu "teşekkür ederim sevgilim" "yemek yesene" Jungkook un sesiyle dalıp gittiğimi yeni fark ettim.

"Anna canım sen bu yemeği çok seversin yesene" Min jee haklıydı bu yemek için ölürdüm. "Aç değilim" dediğim şeye inanmamış gibi gözlerini far görmüş tavşan misali büyüttü Jungkook "sen aç değilsin öylemi" "evet değilim" Jungkook kahkaha atıp konuşmaya başladı

"piknikte ne varsa süpürmüştün Anna" "haklısın o zaman süpürdüm ama kantinde ki olaydan sonra yemek yemeyi kestim Jungkook" Jungkook un suratı bir anda düşmüş, yüzü kızarmış ve gözlerini kaçırmaya başladı.

"utanmana gerek yok Jungkook o gün rezil ederken hiç utanmadın şimdi de utanmana gerek yok bak biz bizeyiz" alayla gülüp masadan kalktım "ben doydum içeri geçiyorum." Biliyorum Min jee ye ayıp oldu belki de ne kadar kötü bir arkadaşım var diyor için den ama onunla aynı masada olmam bile hem içimi bulandırıyor hem de özlemim gideriliyor.

Terasa çıkıp gökyüzünü seyretmeye başladım. Daha ne kadar daha güçlü durmak zorundayım daha ne kadar acı cekmeliyim de içimde ki özlem bitmeli. Evet Jungkook tan nefret ediyorum ama bir o kadar da seviyorum kimseyi sevmediğim gibi onu seviyorum bir anne çocuğunu nasıl saf bir şekilde severse bende öyle seviyorum işte.

başka kızlarla gördükçe içim yanıyor. Özür dilerse affeder miyim. Bunlar beynim de dönüp duruyor bir o kadar da içimi kemiriyor. Yanımda kıpırdanmayla başımı gökyüzünden çekip sağ tarafıma baktım ve hemen yüzümü döndüm. "Anna konuşalım mı?" Dudağımı yukarıya kaldırdım "ne konuşacağız tatilini mi?"

Jungkook omzum dan tutup bedenimi kendisine doğru çevirdi "pişmanım Anna" "olsan neye yarar" "beni affet diyemem ben bile kendimi affademez ken senden bunu nasıl isterim bilmiyorum." Başını kaldırıp gözlerini gözlerime sabitledi "anlıyorum seni Anna kalbini kırdım"

ağzımdan bir 'hıh' çıktı "anlamak sen beni, bir bok anladığın yok senin"omzunda ki ellerini itip devam ettim "anlayamazsın ki sen beni anlaman için önce beni sevmen gerek Jungkook . Sen o lanet kantinde benimle güzelce dalganı geçerken ben neler yaşadım anlayamazsın. O olaylardan sonra bana nasıl mesajlar  geldi bilemezsin sen"

göz yaşlarımı elimin tersiyle silip konuşmaya devam ettim ben yandıysam o da yansın. "benimle bir gece keçir sana Jungkook u unutturayım, beyaz teninde izlerim olsun istiyorum daha neler neler cinsel organını atan bile oldu biliyor musun" artık pes edip Jungkook un yakasından tuttum

"gerçekten anlaya bilirmisin sen beni, seni başka kızlarla gördükçe içim gidiyor kırılmamış ne kadar parçam varsa tekrar tekrar sen kırıyorsun. Seni yaşadıklarımızı unutmak istiyorum. En çok da neyi istiyorum biliyor musun?"

Jungkook kafasını iki yana sallayıp kısık bir ses tonuyla konuştu "bilmiyorum" "beni sevmeni isterdim Jungkook" bu kelimeleri söylemek içimi ne kadar acıtsa da onun yanında kendimi kaybettim. "Anna-" elimle durması için hareket yaptım "kes sesini artık daha fazla duymak istemiyorum"  kapıya doğru adım attığım sırada Jungkook kolumdan tutup sırtımı duvara yasladı.

"Pişmanım Anna" gözü dudağıma kaydığın da istemsizce benimde onun  dolgun dudaklarına kaydı. "Aynaya her baktığımda kendimden nefret ettim, iğrendim kendimden" Jungkook derin bir nefes alıp kaldığı yerden devam etti

"Seni Ji-Yong un yanında gördüğüm zaman kendimi kaybediyorum, sana dokunan kim varsa öldürmek istiyorum, sesini benden başka kimse duysun istemiyorum" Jungkook un Kurduğu bütün cümleler beynim de takla atıyor Jungkook un beni etkilemesine neden izin veriyorum.

"Seni paylaşamam Anna. Sen benimsin" "ben mal mıyım da-" sözümü kesen Jungkook un kiraz tadında ki dudakları oldu. Onu ne ite biliyorum ne de karşılık verebiliyorum. Jungkook yavaş yavaş dudaklarını hareket ettirmeye başladığında gözümden akan göz yaşı dudaklarımızın arasına geldi.

Jungkook duraksayıp gözlerini açtı. "Özür dilerim ben-" bu sefer Jungkook un sözünü kesen benim dudaklarım oldu. Ona özlemim ne dine bilir ne de körelebilir. Jungkook belimden tutup beni kendine çekti bu sefer öpüşü diğerlerinden daha farklı sanki özlem giderircesine öpüyor. Dudaklarımızı ayıran ilk o oldu "seni özledim" Anlını anlıma koyup "herşeye sahip olsam ne olur ki sen olmadık tan sonra"


Vote⭐
15

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro