9.Bölüm*Bana Kaldı*
Bölümler ufak düzenlemelerden geçmiştir ikinci bölüme ufak eklemeler yapıldı son kısım miranın yere çöktüğü aksi bir değişiklik olmadı bildirimler için özür dilerim yarın yeni bölüm gelicek.
Multi:Mira
Bölüm şarkısı: Cihan mürtezaoğlu "Sen banasın" şarkıya bayılmış durumdayım şuan harika bir şarkı mutlaka dinleyin derim🙏iyi okumalar...
Mira♚
Sarpın teklifini kabul etmiştim evet fakat aileyi hesaba katmamıştım. Sonuçta yurt bulana kadar kalıcaktım. Ayrıyeten babamların buraya gelme imkanı yoktu ve bu işler bana kalmıştı.
Onun için içimi rahat tutmaya çalışıyordum. Ve birde sarp ile epeydir konuşuyorduk ona güvenmiştim, alışmış hatta ısınmıştım. Ama bir erkekle aynı evde kalmanın sıkıntılarını elbette görecektim.
Ah Mira ne yapacaksın bakalım hadi hayırlısı diyerek arabadan Sarpın peşinden indim.
Bagaja yöneldim. Sarp apartmana yakın dururken seslendim.
"Ev arkadaşına bavulu taşımasına yardım edersin heralde Sarp?" bütün dileklerim kabul etmesi yönündeydi çünkü dördüncü kata kadar çıkarmak istemiyordum.
Sarp yüzünde değişik bir gülüşle yanıma geldi.
"Tabikide yardım ederim ama bir şartım olucak"
Tek kaşımı havaya kaldırmam mümkün olsaydı kaldırırdım ama ne yazıkki daha önce çok denemiş fakat başarı ile sonuçlanmamıştı.
"Şartın nedir?" omuz silkti. "Açım bana yemek yap" bakışları öyle tenhaydıki daha başka bişey beklemiştim. Bir hafta evi sen temizle gibi sanırım buna sevinmeliydim.
"Tamam kabul yeter ki taşı şunu" bavulu eline alıp üstelik hiç ağır değilmiş gibi davranması bu ne güç dedirtecek türdendi.
Apartmana girdiğimizde asansör olduğunu fark etmiştim.
Sarp asansörü es geçip Merdivenlere yöneldi. İki basamak çıkmıştıki seslendim.
"Hey Sarp burda asansör var"
"Evet var ama antlaşma yapmıştık ben taşırsam yemek yapıcaktın asansör olduğunu başta bilmiyodun"
Bir an durdum ve düşündüm ve böyle düşünmesine şaşırdım. Oysa dışardan daha uyuzdu.
"Ağır ama benim için sorun olmaz yemek yaparım yinede" dedim hafiften gülerek.
Cık diye bir ses çıkardı ardından ekledi. "Gerek yok çıkartırım hadi gel" diyip Merdivenleri çıkmaya başladı.
Arkasından bende sarpı takip ettim. Kapıyı açıp içeri girmemi bekledi ardından oda girdi.
"Sarp bir şey sorucam" dedim.
"Evet?"
"Ben neticede bir kızım ve bu insanlar evi sana verdiler sana sorun olmasın?"
"Hayır sorun olmaz paralarını aldıkları sürece birşey demezler çok sıkıntı çıkarsa diyecek birşey buluruz" dedi.
Rahatlamıştım. Konuyu dağıtmak için "Ee odam neresi benim!" diye sordum.
"Benim odamın yanındaki oda boş onun karşısı banyo banyonun yanı tuvalet şurası mutfak burada salon" diyerek evi gezdirdi. Ev öyle boş değildi ama eşyalarda çok değildi.
"Önce odana yerleştirelim seni sonra da yemek yap bana"
Sırıttım bavulu odaya çekerken tek kişilik bir yatak dolap ve masa vardı çok iş vardı.
Sarp birkaç bez ve toz almak için fısfısla gelmişti. "Bunlar iş görür buraya girmiyorum genelde ama tozlanmıştır. Oda fazla boş ama zamanla bişeyler alırız. Şimdi içecek bişeyler almaya markete gidiyorum ben bişey istermisin? "
"Burda pek kalmıycam zaten bir kaç hafta idare ederim sorun değil eşyalar" dedim ciddende öyleydi. Sarp sanki olayı yeni anlamış gibi"aa evet haklısın "dedi. Ve odadan çıktı.
O gelene kadar etrafı odayı temizledim ve yatağa çarşafı geçirdim.
Tam eşyaları yerleştirmeye başlayacaktım ki sarp içeri girdi.
" Bende sana yardım ediyimde çabuk bitsin işimiz daha yemek yiyicem"
"Ben hallederim aslında" dedim. Yardım etmesine gerek yoktu neticede.
Yatağın üzerine katlayıp koyduğum çamaşırları alıp dolaba götürdü.
"Kıyafetlerin benimkilere benziyor Şort veya elbise getirmedin sanırım?"
"Şort mu elbisemi? Ben pantolon pijama tarzı geziyorum genelde evde ise eşofman çok sıcak olursa giyerim belki şort ama Ankara da pek gerek kalmıyo genelde evler serin oluyo " dedim.
" Anladımm" diyip dolaba eşyaları koymaya devam etti.
Eşya düzenleme işlemi Sarpın her kutuyu açıp bakması ile devam etmişti en son çileden çıkarmıştı ve çığlık atmama sebep olmuştu. Onu odadan kovarken kahkaha atmıştı neredeyse.
Deli yahu! odadan kovduktan sonra elinde su ile geri gelmişti ve kaldığı yerden devam etmişti her kutuya bakmaya. Hiç bu bir kız bakmiyim demiyordu eline ne versem gıcıklığınamıdır bilmiyorum ama açıp bakıyordu.
" Sarp bırak şu kutuyu" dedim.
"Ya ne değerli kutun varmış"
O kutunun içinde olanları bilmiyordu tabi, hızla alıp yerine koydum
Oda şimdi daha dolu gözükmüştü. Yarın annemlerden alamadığım eşyalarımı yollamalarını isteyebilirdim. Şuan beni otelde kalıyo olarak biliyorlardı en azından yurda kayıt yaptırana kadar öyle bilmeye devam edebilirlerdi. Bunları düşünürken Sarpın başka bir kutuyu alıp getirmesi ile cinnet geçirmek üzereydim.
"Sarp! " diye çığlık atıp neredeyse üzerine atlamıştım.
Sarp♚
Mirayı çıldırtmak çok zevkli olmuştu
Ama elime aldığım kutuyu görüp hızla üzerime atlamasını beklemiyodum.
Boynumu acıtmıştı.
"Aiiyiiiyyy!!" diye çığlık atmam ile hızla ellerini boynumdan çekti.
"Pardon ya bilerek olmadı valla bak acıtmak için yapmadım aiy sarp bakıyımmı" Diyip boyuma gelmek için zıplamaya başladı. Bu haline kahkaha atmak gelmişti içimden ama canım acımıştı.
"Ya boyum yetmiyo az eğilsene sen bakim! "
Kafamı eğmem ile derin bir nefes aldı.
"E bu kanamamııış"diyip saf saf yüzüme bakmaya başladı. Bu kadar yakın durulmazki ama.
" Mira kanıyo demedim ki acıyo dedim ben "dedim. Doğrulup omzumdan ittirdi.
" Telaşlandım be o an onu düşünmedim ki" diyip kollarını önünde birleştirdi.
Trip mi atıyordu? Bence bu hali çok tatlıydı şuan.
"Özür dilemiyorsun demek? Yemek yap bana o zaman özür olarak kabul ediyim"
"Ya daha odayı düzenlemedim eksikler var dağıttığın için" dedi.
"Banane çok toplu bence" dedim. Anlamını çözemediğim bir şekilde yüzüme baktı.
"Ama" diyerek ağzını açmıştı ki parmağımı dudağına bastırdım.
"Bavulunu taşırsam yemek yapıcaktın açım ben mantı istiyorum" gözleri büyüdü.
"Ne mantısı ya hamur açmak kaç saat sürer biliyormusun sen?"
"Hazır mantı demek istemiştim." diyerek düzelttim. Derin bir nefes aldı.
"Tamam ya yürü hadi çocuk gibi ağlama"
"Ehehehe hadi o zaman" diyip önden çıktım. Peşimden gelirken dolaptan mantı çıkardı.
"Tencere nerede? "
"Al" diyerek tencereyi uzattım. "Kaşık nerede peki?" önümdeki çekmeceyi açtım "al oda burda" diyip kaşığı verdim.
Suyu tencereye koyup ocağı yaktı.
"Bıçakta versene" artık dellenmiştim ama.
"Yav herşeyi ben yaptım yemeğide ben yapim o zaman" dedim.
"Al yap o zaman ben içerdeyim" diyip yanımdan geçerken kolundan tutup çektim ve önümde durmasını sağladım.
"Cık, olmaz bavulu taşıdım sen yemeği yaparken ben içerde beklerim" diyip yanından geçip gittim.
Kudursun.
Mira♚
Bu kadarda gıcık olunmaz ki ama ya uyuz diye söylendim kendi kendime. Daha sonra dolabın fazla boş olduğunu gördüm alışveriş yapsak iyi olurdu. Masaya yiyecekleri koyup içeri sarpın yanına gittim.
Uyumak üzerydi. Uyıyamazdı o kadar yemek yapmıştım.
Sarp diye çığlık atarcasına bağırmam ile koltuktan düştü. Heh demekki tek ben düşmüyomuşum.
Öyle bağırırsan benim ebemde düşerdi diyen iç sese göz devirdim gerekliydi bir kere.
"Noluyo kızım ne bağrıyon? " diye bana baktı.
Yemek hazır hadi kalk diyerek elimi uzattım.
Ama gerek duymadan fırlayıp mutfağa koşturdu.
Masada yerini alırken yemek yemeğe başlamıştı bile.
"Yavaş ye boğulacaksın be" dedim.
"Acıktım ben bir kere" diyip suyu dikti.
Güldüm.
"Yalnız şimdi eve yiyecek birşeyler almamız gerek nasıl yaşıyorsun sen bu evde? "
"Ben buraya araya geliyorum genelde annemlerle kalıyorum" dedi.
"Olsun böyle olmaz alışverişe gidelim" dedim. Son lokmamıda yerken.
Sarpta yiyip su içti "Ya yorgunum ben o kadar saat direksiyon salladım yatıp uyuycam" diyerek isyan etti.
"Banane yarın sabah aç kalmak istiyorsan sen bilirsin tabi" dedim.
"Aiiy iyi be tişörtümü değişiyim çıkalım" dedi. Zaferle sırıttım tamam bende şurayı toplarım.
Sarp gelene kadar tabakları ve bardakları yıkayıp masayı sildim daha sonra beraber evden çıktık.
Markete gelmek on dakikamızı almıştı.
İkimizde market arabası alırken Sarp "Herkes kendi sevdiği yiyecekleri alsın kasada buluşuruz" dedi.
Onu onaylayıp ikimizde ayrıldık.
Hazır olan ne varsa nagıt, pizza, döner kakolu süt, çikolata, bir kaç puding, süt, muz, domates ve salatalık gibi bir çok şey daha aldım.
Zeytin ve peyniri görmeye bile dayanamayıp hızla geçtim o reyonu.
Nasıl yiyorlardı sahi?
Kasada sarpla karşılaştığımızda sarp benim sepete baktı.
"E neredeyse aynı şeyleri almışız"
"Ben bunları seviyorum sevdiğimiz şeyleri aldık neticede" dedim.
"Aynı şeyleri seviyomuşuz demek ki" dedi.
Sıra bize gelince ikimizde dizmeye başladık eşyaları. Kasiyer kız neredeyse benimle yaşıt gibi "berabermi?" diyerek sarpa baktı.
Yok ayrı ama biz ikimiz çıkarıyoz çünkü malızya biz Allah Allah.
Sarp sütü çıkarırken "Beraberiz geçin lütfen" dedi.
Kasiyer arada Sarpa bakarken kıza uyuz olmuştum. Hepsini geçip fiyatı söylerken poşetleme işini hızlı tutmaya çalıştım.
Bak bak tabi gördün çocuğu bak. İnsanda az utanma olur ya.
Daha fazla dayanamadım artık elimdeki poşetleri sarpa verip önümden ittirdim.
"Sarp şunları arabaya götürsene sen! " diyerek sarp giderken son poşetleri elime alıp Sarpın arkasından bakan kıza dil çıkarıp bende marketten çıktım.
Haspam ne olucak.
Arabanın bagajının önünde durduk. Eşyaları bagaja atıp yerlerimize yerleştik.
"Mira beni markette neden ittirdin?"
Güzel soru Sarp devamını bekleriz böyle devam. Söyle bakalım Mira neden yaptın kızım?
Yutkundum. Kıza uyuz olduğum için yaptım desem beni mi kıskandın diyecek.
Zaten durum ortada Mira kıskanmasan neden yapasın ki? İç ses susarmısın biraz düşünüyorum.
"Önündeydin çünki geçemedim daralmıştım ondan ittirdim yoksa neden ittireyim? Hem birdaha o markete gitmeyelim"
Yalan söylemeyi hiç bir zaman becerememiştim. Buda o anlardan birisiydi işte inanmasını umdum.
Yoldan bakışlarını çekip yüzüme baktı. Daha sonra yola tekrar döndü.
"Tamam gitmeyiz bende sevmedim zaten" diyip yola devam etti.
İnanmışmıydı? İnanmıştır inanmıştır irdeleme işte mira kapa çeneni yola devam et işte.
Nihayet eve gelmiştik. Sarp bagajı açtı ve poşetleri paylaştık elime sadece dört tane poşet vermişti.
"Diğerlerini ben alırım" diyip içeri girdik.
"Sağol" dedim.
Beraber eve girdik. Aldığımız yiyecekler dolapta yerlerini alırken Sarp poşetten çıkıp bana uzatıyordu iyi ikili olmuştuk cidden.
Ben mısır patlatmak için mutfakta kalırken Sarp ise içeri gitmişti.
Hava kararmıştı yedi buçuk civarı birşeydi.
Mısırı tabaklara koyup odama yöneldim üzerime eşofmanlarımı giyip saçımı topuz yaptım.
Mutfağa geri gidip kaseleri aldım.
Salona gittiğimde Sarpı film ayarlarken buldum.
Uzanıp kaseyi eline verdim.
Daha sonra sarpın uzağındaki tekliye oturdum.
Film zevkimizde aynıydı bende aksiyon ve fantastik filmleri severdim.
Sarp♚
Filme o kadar dalmıştım ki saatin dokuz buçuk olduğundan habersizdim. Yorgunluk iyice bastırmıştı zaten doğru düzgün uyumamıştık bile koltuktan ayaklandım ve esnedim. Mira'nın teklide uyuduğunu fark ettim.
Orda bir Kere uyuya kalmıştım ve sabaha hareket etmeye halim dahi kalmamıştı.
Başta uyandırmak istedim ama daha sonra bundan vazgeçtim.
Uzanıp bir elini sırtına diğerini bacaklarının altından geçirip kucağıma aldım
Kucağıma alırken kalbimin bu kadar hızlı atacağını hesaba kattığım söylenemezdi
Kucağımda çok küçük kalmıştı. İstemsiz sırıtmama sebep olmuştu.
Odasına götürüp yatağın içine koydum fazla masumdu. Bir süre ayakta dikilip izlediğimin farkına sonradan vardım.
Camı kapatıp perdeleri çektim. Kapıyı kapatıp odadan çıktım.
Kendi odama girdiğimde yatağıma zıpladım günün yorgunluğu uykumu getirirken yakınımda olmasının hatta bir oda yanımda olmasının sevincini yaşayarak uykuya daldım.
Mira♚
Sabah gözlerimi açtığımda evin yabancılığı garipsememe yol açmıştı. Sonra Sarpın evinde ki odamda olduğumu kavradım.
Durun bir saniye hızla yatakta oturu pozisyon alıp etrafıma bakındım yanlış hatırlamıyorsam ben en son salonda film izliyordum şimdi ise yatağımda uyuyordum.
Odaya göz gezdirdim kapım örtülü perdeler çekiliydi.
Sarp beni odama getirmiş olmalıydı.
Yüzümü garip bir gülümseme esir aldı Sarp cidden güvenimi kazanıyordu hareketleri öyleydi.
Yataktan çıkıp içeri gittim saat dokuz buçuk civarıydı. Dün erken uyuduğumdan bu saatte kalkmıştım.
Daha çok işim vardı gerçi yurt aramaya gidecektim neticede.
Elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim.
Kahvaltılık yiyecekleri çıkarttım ve masaya koydum dün nageet almıştık demii onları pişirmeye başladım. Masa hazır olmuştu bile.
Gidip Sarpı uyandırmaya karar verdim.
Kapıya vurdum ve açmasını bekledim. Ses gelmedi.
"Sarp?!" diye azıcık tereddütle seslendim.
İçerden garip bir mırıltı geldi.
"Bir dakika üzerimi giyeyim" sanırım yataktan kalkmıştı. İçerde nasıl yattığını bilmeden girmek istememiştim.
Az sonra kapı açıldı. Üzerinde lacivert V yaka bir tişört altında ise siyah eşofman ile kapının önünde karşı karşıya geldik. Sarp'ın anlını kapatan saçları herzamankinin aksi şekildeydi.
Sarp bir an üzerime bakıp daha sonra yüzüme baktı. Sonra sırıttı.
"Dün kıyafetlerin benimkine benziyor derken bundan bahsetmiştim aynı giyinmişiz."
Haklıydı aynı giyinmiştik bende siyah eşofman ile lacivert V yaka tişört giymiştim.
"Zevklerimiz aynıysa demekki" diyip sırıttım. "Neyse hadi gel yemek hazır" dedim.
"Elimi yüzümü yıkayıp geliyorum" dedi.
"Tamam" diyip mutfağa yol aldım.
Kakolu sütleri masaya koydum.
İçeri Sarp da girdi.
Oturup yemek yerken "Sabah sabah kakolu sütmü içiceksin?" diye sordu. Bende günde dört beş kez kakolu süt içen insandım tabikide içicektim.
"Eveet " dedim gayet normal bir ses tonu ile cevapladım.
"Ya kızım, ne garipsin ya valla keşfedilmemiş bir yeteneksin" diyip güldü.
öylesine söylediği bu kelime benim yüzümü güldürmüş ordan kalbime garip bir şey inmişti sanki.
...
Odamda giyeceklerimi çıkararırken duşa girecektim.
"Mira ben duştan çıktım seni arabanın yanında bekliycem hazırlanıp gelirsin"
"Tamam sarp"
Daha sonra kapıyı açıp seslendim.
"Sarp?! " yüzüme baktı.
" Sağol" dedim gülümseyip. Sarpta gülümsedi ve saçını eli ile bir kez yana atıp evden çıktı.
Duşu hızlı tutup odaya geri girdim üzerimi değişip saçımı kuruttum tam yirmi dört dakika saç kurutma ile uğraştım daha sonra evden çıktım.
Aşağıda Sarpı arabanın içinde beklerken gördüm kapıyı açıp içeri girdim.
"Beklettim ama anca bitti işim" dedim.
"Sorun değil" dedi.
Daha sonra üniversiteye gittik.
Önce kayıt işleri ile ilgilenirken baya yorulmuştuk bir kaç belge eksik olduğundan yarın tekrar gidecektik.
Üniversitede bugünlük işleri halledip yurt bakmaya başladık.
Uygun bütçeye göre yurt fiyatlarına baktık. Daha sonra o civardaki yurtlara bakmak üzere yola çıktık. İlk gittiğimizde oda yoktu.
Üniversiteye yakın üç tane yurt bulabilmiştik ikinci yurtta şansımızı denemeye karar verdik.
"Malesef efendim hiç boş yerimiz kalmadı geçen hafta bitti kayıt işlemleri" aldığımız ikinci yanıt ile sinirlerim tepeme çıkmıştı.
Sarp♚
Sırada üçüncü ve son yurda bakmaya gidecektik. Eğer yakınlarda yoksa ya ev tutulacaktı büyük ihtimalle veya uzakta olsa başka bir yurda gidilecekti.
"Malesef çocuklar demin giden kızın kaydını yaptık az önce yer kalmadı malesef üzgünüm"
Elimizdeki son yurtda böylece bizi yarı yolda bırakırken bakışlarım Mira'ya döndü ne yapacağını bilmez halde bakerken ben içimden sevinç dansı yapıyordum.
Benimdi benimle kalıyordu bir süre daha daha iyi ne olabilirdiki?
Merhaba arkadaşlar yine ben:D keyifler nasıl?
Hikaye nasıl gidiyor?
Sarp ve mirayı sevenler?
Yakışmıyo diyenler? hfjf yada tam tersi?
Oy vermeden geçmeyin lütfen 🙏 seviliyorsunuz....
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro