⚛️Öncelikle merhabalar sevgili arkidişler/okurlar bölümler ilerledikçe beğeni sayıları düşüyor bu çok üzücü. Sizden ricamız önceki bölümlere oy vermeyenler lütfen yıldıza bir saniye dokunabilirler mi? Matematik problemi çözün istemedim sonuçta =)

✡️İki kişi bu kitaba emek veriyoruz. Ve yazması cidden zahmetli emeğimizin karşılığı olarak ufak bir oy istiyoruz sizlerden. Bizim okurlarımız bizi kırmazlar değilmi?

✡️Ve son olarak Sarp ve Mirada sevmediğiniz huylar varmı? Yada Hoşunuza gidip çok beğendiğiniz?

✡️Peki ya kitapta gözünüze çarpan şurası kötü olmuş dediğiniz bir şey?

⚛️Yazım hataları varsa affedin lütfen ve bölümde bana belirtin mutlaka düzeltirim. Bunları kötü yorum olarak görmüyorum o yüzden çekinmeyin. Telefon ile yazdığımdan malesef oluyor bazen ise watsy kaydetmiyor.✡️

✡️Bu arada okullar açıldı keyfler nasıl? Kendinize iyi davranın!

Hepiniz çok çok öpüyorum iyi okumalar...👼

✡️Burayada bölümü gördüğünüz tarihi atarmısınız?

Multi;

Bölüm şarkısı; Can yüce"Aklım gider aklına"

♚Aklım gider aklına çünü aklım aşık onun aklına♚

Mira☘️

"Sarp!"

"Yeter ama ya dur yerinde!"

"Olmaz ya ne durucam ben sen dur asıl"

"Aşkım neden beni sinir ediyosun?" diyerek dudaklarımı büzdüm. Bezmiş ve birazdan ağlayacakmış gibi konuştum.

"Yok uzak dursun o şey benden ya git git!"

"Sarp!" diyerek sinirle bağırdım. Kendini tuvalete kilitlemiş ve çamaşır makinesini rehin almıştı. Nedeni neydi biliyormusunuz? Perde yıkaması. Şimdide perdeyi asmamak için oraya kendini kilitlemişti.

"Ne cırlıyon be! Asmam ben onu."

"Tamam sen asma ben asarım onları camda açık hani aşağıda baya kalabalık erkekler felan geçiyor yani ama asarım ben. " cümlelerimi bitirir bitirmez dudaklarımı dişledim artık çıkardı ordan.

Önce kapının kilidi açıldı sonra saçı dağınık bezmiş ve pes etmiş bir şekilde yüzüme bakan bir Sarp belirdi. Alnına düşen bir kaç tutam saçını, mutsuzlukla üflerken gözlerimi gözlerinden çekmedim.

"Sen varya çok zalim bir aşkımsın" dedikleri ve bakışları birleşirken elimden perdeyi aldığında kahkahama engel olamadım.

"Ya banane ya öf" diyerek huysuz huysuz perdeye bakan Sarpa gülmeyi bırakıp yanına yaklaştım. Perdeyi asılacak tarafını çevirip;" Al bak böyle daha rahat olur." diyerek eline tutuşturdum.

Sarp perdeyi mızmızlanmaları eşliğinde astığında kendini koltuğa attı. Yanına yaklaşıp alnını öptüm.

"Sağol herif ya"

"Şimdi sağol diyo demin kükrüyodu bak bak yermiyim ben?"

"Kükretme sende kendini tuvalete kilitledin napsaydım?"

"Sus be ben uyuycam." diyerek gözlerini kapattı. Panikle bağırdım. "Olmaz!"

"Ya kulağımm" diyerek gözlerini açtı Sarp.

"Eve misafir geliyor Sarp dövdürtme kendini! Kalk bana yardım ediyosun."

"Lan biz yeni evliyiz balayından geleli üç gün oldu ne misafiri ya!"

"Misafir misafirdir Sarp" dememle kapı çaldı. "Bak, kalk kapıya bak" diyerek yerdeki rulo yaptığımız halıyı serdim.

"Dayııı" diye bağıran Miray içeri koşturarak girdi.

"Miraaa!" diyerekte bana sarıldı. Bazen sarılırken bizi boğmak istediğini düşünmüyor değildim.

"Miray sana kaç kere dedim ben yenge diye Mira değil yen-ge tamamı?"

"Tamam"

"Neymiş?"

"Mira"

Sarp isyan etti. "Yaa niye bu kadar benziyonuz habire bir inat Mirayıda kendine benzetmişin aşkım"

Miray ve ben gülerken Sarp bize dik dik baktı. Huysuz bakışını sevdiğim. "Somurtma hemen be Miray sen bana yenge de tamamı dayın üzülmesin"

"Hi dayım üzüldümü" dedi sondaki harfi uzatıp şaşkınca bakarken.

Sarp somurtup;"Neden üzülüyomuşum hiçte bile" diyerek gitti. Miray ile arkasından güldük.

Miray Sarpın peşine gittiğinde bende yerimden kalktım. Yatağa uzanmış yatıyordu. Miray "Dayıı" diyerek bağırıp yatağa zıpladı.

Sarp somurtmaya devam edip, "Konuşmuyorum ben sizinle" dedi.

"Benimlede mi?" Mirayın masum bakışları ile sorduğu soruya Sarp evet dediğinde Miray omzuna vurdu.

"Ne vuruyon be çaki!"

"Benimle konuşmak zorundasın dayı!" tiripli tiripli konuşması ile dudaklarımdan bir kıkırtı kaçtı. Sarp kıkırdamam ile  kapının pervazında beni gördüğünde gelmem için seslendi.

Kolumu tutup yatağa çektiğinde "Saldır çaki!" diyerek Miraya bağırdı. İkisi gülerek beni gıdıklarken tuzağa düştüğümü fark ettim.

"Ya ama siz çok kötüsünüz" konuşmalarım arasından gülerken onlar durmuyor Miray ise benden daha çok gülüyodu.

"O hâlâ benim yiğenim akıllandınmı şimdi bakalım!"

"Oyuna getirdin beni Sarp!"

Sarp gülerken Miray'ı kucağına alıp yatağa bıraktı sonra gözlerime baktı.

"Hayır dayı yapmayın!" diyerek çığlık atan Miray ile gıdıklama sırası bizdeydi.

Mirayıda gıdıkladıktan sonra Sarp doğrulup;"Bidaha uğraşıcakmısınız he? Böyle gıdıklarım işte" dedi.

Sonra üçümüzde gülüp Mirayla beraber Sarpa sarıldık.

♚♚✡️♚♚

Evi temizledikten sonra ben mutfağa geçtim. Miray da evlerine inmişti. Sarpı ise markete yollamıştım.

Kapının çalması ile elimi kurulayıp kapıya yöneldim.

"Yoruldum ya! Al al poşetleri"

"Sarp süt nerde?" diyerek içeri taşıdığım poşetin içine baktım.

"Ne sütü ya!"

"Süt yani bildiğin süt"

"Mira bu ikinci gidişim acı bana ya sütsüz yap"

"Sarp hadi bitanem hadi canımın içi hadi cantanem yürü, markete, hadi." diyerek gülümsedim ve sırtından kapıya doğru ittirdim bezmiş bir şekilde suratını asarken küçük çocukmuş gibi mızmızlandı.

Çıkardığı ayakkabılarını geri giyip
Yüzünü bana döndüğünde" Sütsüz sütlaç olmuyomu ya! "diyerek dudak büzdü. Haline gülümseyip,
" Olmuyo aşkım olmuyo "diyip yanağını öptüm sonrada kapıyı kapattım.

Sarp geri gelene kadar diğer yemekler bitmişti ama işte değidiğim gibi Sarp yoktu.

Etrafı toparladığımda içeri giren Sarp ile yanına gittim.

" Aldım sütü hanım"

"Oh sonunda aşkım ya hadi ben kaçtım mutfağa"

"Sorucam ben sana o kaçmaları" diyerek arkamdan homurdandı. Kapıdan çıkmadan dönüp öpücük attım.

İyi yorulmuştu.

Mutfakta ve salonda işler bitince Sarpın yanına gittim. Koltukta uyuya kalmıştı. Yürüyerek markete üç kez gidip gelmişti. Fazla uzak olmasakta üç kez peş peşe gidip gelmesi cidden zahmetliydi.

Koltukta oturduğu yerden kalkmaya erinen bir tayfa olarak bu satırları okuyan sizler gidip gelirmiydiniz üşenmeden?

Evet bende öyle düşünmüştüm.

"Saaaarp hadi uyan aşkım" diyerek kolunu ittirdim.

"Yook uyuycam ben"

"Ya Sarp kalk hadi birazdan gelicekler ne uyuması"

"Gelsinler ya onlar gelince kalkarım"

"Olmaz üzerini değişiceksin hadi hazırladım kıyafetlerini kalk. "

"Öf aşkım öf" diyerek yerinden kalktı. Sonra birden düşecek gibi oldu hızla koluna girdim.

"Sarp! Noldu iyimisin!?"

"İyiyim iyiyim birden kalktım ya başım döndü." diyerek yüzüme baktı. "Endişeyle bakma daa iyiyim" diyerek kolunun altına çekip alnımı öptü.

Sarp odamıza giderken bende peşinden gittim. Kötü olmuştum. Evet aniden kalkınca başı dönebilirdi büyütülecek bişey olmayabilirdi belki ama  elinde olmuyodu o an hiçbirşey düşünemiyodun.

İçeri girdiğimde elinde çıkardığım kıyafetleri tutan Sarp"Bunlarımı giyicem?" diyerek bana baktı.

"Hıhı evet"

"Noldu aşkım?"

"Ya iyisin demi"

"Allah Allah, aşkım iyiyim ya bişey olmadı merak etme hadi sende değiş üstünü bide bana diyosun hazırlan diye daha sen  hazırlanmamışsın"

"Unuttum ya" diyerek dolaba yöneldim. Bende üzerimi değiştikten sonra Sarp belimden tutup kolunun altına çekti. Alnımdan öpüp yüzüme gülümseyerek baktı.

"İyiki evlenmişiz ya içim çok rahat kimse bişey diyemez benim karım demek daha anlamlı oldu." Evet cidden öyleydi. Birkaç sene önceki biz ile şuanki biz arasında çok büyük bir fark vardı.

Önceden ailelerin haberi yokken ve hiçbirşey resmi değilken Ne kadar yakın olsakta dışarda gezerken bile farklı oluyordu. Parmağa yüzük takıldığı anda insanların ağızlarından önce gözleri susuyordu.

Şimdi evliydik. İstediğim yere Sarpla gidebilirdim istediğim şeyi yapardım. Önceden yapabilirdik yapıyordukta Ama bu sefer içimiz daha da rahattı çünkü biz evliydik.

"Evet bitanem iyiki evlenmişiz" diyerek bende Sarpa sımsıkı sarıldım. Daha sonra çalan zil ile ikimizde kapıya ilerledik.

Gelenler Sarpın arkadaşı ve kuzeniydi. İki çiftti toplamda Birisi henüz yeni nişanlanmıştı. Diğeri biraz ise evleneli oluyordu ve iki çocukları vardı ikiside erkekti Kuzey ve Güney.

Selamlaşma faslından sonra içeri geçtiğimizde önce salona geçtik. Erkekler kendi hallerinde sohbete dalmışken biz kızlarla bir süre sonra mutfağa geçtik.

"Ya Burcu sen çok değişik bişeysin ya"

"Ay ben ne yaptım ki Mira varya bu Nilay hep abartıyor"

"Ya Mira cidden hiç abartmıyorum bu kız işletme okumakla hiç iyi etmedi"

"Ay sen bana psikoloji okudun çocukların doğunca iyice kafan gitti psikolokluk oldun! Gelmiş bana laf ediyosun"

İkisinin atışmasına kahkaha attım. Çok yakın arkadaşlardı Burcu ve Nilay.

Nilay Sarpın kuzeni Buğra ile tanıştıkları vakit Burcuyla zaten arkadaşlarmış bir gün Nilay Burcuyu Buğra da Keremi getirmişler. Burcu ve Kerem ise o vesile ile tanışmışlar şuan ise sözlüler.

"Anne Kuzey meyve suyunu döktü" diyerek mutfağa giren Güney ile herkes susmuştu. Nilay ise ayaklandı. "Nereye döktü?"

"Kuzey nerede?"

"Sarp amca aldı onu." şaşkınlıkla ayaklandım. Kızlara gülümseyip "Temizlerim ben şimdi sorun yok hadi Güney gel nereye dökmüş bana onu göster."

Güney gülümseyip önden yürüken Burcu ve Nilay da geldiler. Sarp kucağına Kuzeyi almış ellerini yıkamıştı. "Mira Kuzeyin eline yara bandı versene biraz kesmiş"

"Ay oğlum nasıl kestin ya" diyerek Nilay Kuzeyi kucağına aldığına. Kuzey ağlamaya başlamıştı. Sanırım anmesinin kızdığını düşünmüştü.

Sarp cam kırıklarını ben de elimi keserim diye toplayıp süpürdü. Kuzeyin ağlamasını durdurup parmağına yarabandı yapıştırdık.

Yemek yemek için sofraya geçtiğimizde herkes oldukça keyifliydi.

"Sarp işler nasıl gidiyor zormu?"

"Yok ya Kerem nesi zor olsun bir hafta işe gidiyorum sonra rahatım henüz pek zorluk yok ama kolay bir işde değil"

"Hangi iş kolayki zaten." diyerek araya girdi Burcu.

"Valla en iyi iş patron olmak istediğin gibi yaşa oh mis"

"Buğra o işin patronu olman için yine çalışman gerekiyor baban çok zenginse holdingleri varsa orası tabi ama olmadığı için mecbursun." diyen Sarp herkesin gülmesini sağlamış Buğra ile atışmışlardı.

Muhabbetler bu şekilde sürüp giderken nasıl tanıştınız sorusu Burcudan gelmişti.

" Ya varya bu Sarp az fena değil oturuyoz çay bahçesinde birden ayaklandı gidiyo. Arıyoz açmıyo felan yani Mira çok koştu bu peşinden."

Sarpla birbirimize bakıp sırıttık.

"Yanlız hiç unutmadığım bür şey ordaki adamlara laf sokmandı aşkım seni tebrik ediyorum. O an çok etkilenmiştim."

"A Mira sen en çok neyden etkilenmiştin?" gelen soru Nilay dandı.

"Aslında çok şey var. Mesela kaza olduğu zaman-" demiştim ki lafımı bitiremedim. "Oğlum varya Mira doktor gibi giyinip hastaneye girdi ya odana o çok ayrıydı."

"Buğra bir sus istersen aşkım kız konuşuyodu."

"Pardon canım Mira sen devam et."

Onlara hepimiz gülerken beklenti ile bakan Sarpa bakarak konuştum.

"Dediğim gibi çok şey var kaza beni çok etkilemişti. Ama onlardan önce elimi ilk tuttuğu zaman çok değişik hissetmiştim. İlki buydu."

"Daha var yani"

"Var tabi olmazmı ama onlarda özel olarak kalsın"

"Aynen karım haklı özel hayatın gizliliği denen bir şey var"

Hepimizin gülmeleri ve tatlı muhabbetler eşliğinde yemeği yemiştik. Biz kızlarla masayı toplarken Kuzey ve Güney ise babalarının yanındalardı.

İşlerimiz bittikten sonra salona gittiğimizde sohbetimize devam ettik. Sarp çocuklarla uğraşırken Kuzeyi Beşiktaşlı yapmış ama Güneyi ikna edememişti.

"Eve almam lan ben Güneyi"

"Sarp abi çok gıcıksın"

"Sensin gıcık aynı baban gibi" dediğinde Kerem Sarpa dönüp "Benim ne günahım var?" dedi sitem edercesine.

Sarp omuzlarını silkip"Senin çocuğun çünkü." dedi.

Herkes onlara gülerken çaylarımızı içmiştik. Nilay Kuzeyin uyuduğunu görünce Kerem ile müsade istediler.

Buğra ve Burcuda onlarla beraber kalktıklarında bizide mutlaka gelin diyerek onlara davet ettiler.

Onlar gittiklerinde bizde Sarpla kanapeye uzandık.

" Çok yoruldum" dedim kafamı Sarpın göğsüne yaslarken.

"Valla bende çok yoruldum ama güzeldi."

"Uyusakmı?" diyerek Sarpa baktım.

"Uyuyalım ya gel sen yorulma" diyen Sarp birden kucağına almıştı beni.

Mırıldandım. "İyi geceler aşkım"

Yatağa sırtım temas ettiğinde fısıltı gibi bir ses işittim.

"İyi geceler cantanem"

***

Uyandığımda saat birdi Sarp hâlâ uyuyordu.

Leydinin havlaması ile yerimden kalkıp ona mamasını ve suyunu verdim.

Elimi yüzümü yıkayıp Sarpın yanına geri gittiğimde uyanması için yanaklarını öptüm.

Gözlerini aralayıp geri kapattı. "Bu kadar öpücük yeterli değil daha fazla istiyorum."

Ellerimi yanaklarına koydum.

"Şu sakallarını kes bari çok batıyor sonra bana laf edersin öpmüyosun diye."

"Kesmek istemiyom eriniyom."

"O zaman yok sana öpücük, kalk Leydiyi gezdir bende yemek hazırlim. " Sarp gözlerini açıp alnımı öptü sonrada yataktan çıktı.

Ben muftağa onlar dışarıya olarak dağıldık.

"Mira aşkım bi gelsene"oturduğum yerden kalkıp Sarpın yanına banyoya girdim.

"Baksana tamir olmuşmu?"

"Düşmez inşallah" diyerek suyu açtım. Su akarken elimi uzatıp suyu kontrol ettim.

"Olmuş aşkım ellerine sağlık" dememle duş başlığı yere düşmüş ve üzerimize su sıçramaya başlamıştı. Sarp beni arkasına alırken suya doğru ilerledi ve kapattı. Geri döndüğünde sırılsıklamdı.

O kadar tatlıydı ki. Kapının arkasında asılı duran havlulardan birini alıp Sarpın saçlarını kurulamaya çalıştım. Saçından havluyu çekip yüzüne baktım.

"Kısık gözlü yarim. "

"Şefkatli sevdiğim benim." diyip yanağımı öptü Sarp.

"Hadi gel üstünü değişelim" diyerek odaya doğru ilerledim.

Sarpta peşimden geldiğinde üzerini değişti.

Leydi içeri havlayıp geldiğinde yanıma yattı. Tüylerini sevip kafasını tutup öptüm.

"Naber kızım!"

"Aşkım hazırlanda parka gidelim gezelim biraz leydide tuvaletini yapsın."

Hazırlanıp evden çıktık. Leydi basamakları bizden önce inip. Havladı.

"Kızım havlama geldik işte" diyerek Sarp konuştu.

Park ile evimiz arasında on beş dakika ya var ya yoktu.

Leydinin tasmasını Sarp çıkarttığında leydi gözden kayboldu. Sarp elimi tuttup kenetledi. Yanağımı uzunca öptü.

"Gel dondurma alalım." Diyerek büfeye ilerledik. Dondurmalarla geri dönünce yaz günü parkta olmak daha güzel gelmişti.

Sabah hava çok sıcak olduğundan kimse olmazdı. Ama akşam burası çocuktan geçilmiyordu.

Hem serindi hemde güzel.

Sarp ile dondurmamızı yerken Leydi yanımıza geldi. Bitmek üzere olan dondurmayı ona tuttuğumda anında bitmişti.

"Susadınmı sen kızım!?" leydi dizlerime patisini koyduğunda pet şişeyi açıp ağzına uzattım hafif yan tutunca dökülen suyu içebiliyordu.
Sarp ile leydinin o haline gülüp biraz yürümek için ayaklandık. Sarp ellimi sımsıkı tuttuğunda leydinin ipi bendeydi bu sefer. Kolunun altına girip Sarpın yanağını öptüm.

Eve geldiğimizde Sarp leydiyi kucakladı ve duşa götürdü. Patilerini yıkayıp havluyla kuruladı daha sonrada saç kurutucu ile kuruttu.

Leydi salona yerine kurulurken. Bende duşa girdim. Üzerimdekilerden kurtulup banyo yaptım daha sonrada pjamalarımı giydim. Benden sonra Sarpta girdi duşa. Beraber oyun oynamaya karar verdik.

Sarp beni yenince benimde uykum gelince oyunu bırakmıştık.

Sarp saçlarımı kurutmadığımı görünce bana kızıp saçlarımı kuruttu.

Yatağa yatırdığında ellerimi tuttu.

"Üşümüşsün sen!" dedi.

"Biraz" diyerek itiraf ettim. Sarp beni daha çok yanına çekip ellerimi tuttu sonra tek tek öptü parmaklarımı. "Isındın mı?" dedi gözlerime sıcacık bakan kahvelerini dikip yüzüne öyle dalmıştım ki yaptığı şey o kadar güzeldiki konuşamamıştım.

Sarp sorduğu soruya kendi cevap verdi. "Yok hâlâ soğuksun" diyip belimden tutup kendine çekti kafasını boynuma gömüp bir sürü kez öptü.

"Aklıma çadırda kaldığımız gece geldi" diyerek konuştum. "Aynı cümleyi kurmuştun o zamanda"

"Yine mi söylesem?" diyerek gözlerime baktı. Gülümsedim çenemdeki gamzelerimden öptü.

"Ama karımsın niye diyim ki" diyerek dudaklarımı öpüp geri çekildi.

"Yetmedi demi? Bencede yetmedi aşkım" diyerek tekrar öpmeye başladı. Bu seferki daha derindi.

Ellerimi Sarpın yanaklarına koydum.

"İyiki varsın adam. "

"Sende iyiki varsın aşkım."

İkimiz birbirimize sarılıp  aşkla kapattık gözlerimizi benim kalbimde hislerime tercüman olmuş aralıksız atıyordu. Kafamı Sarpın kalbinin üzerine yasladım onun kalp atışı ile gözlerimi birkez daha  yumdum.