Multi: Mira olarak hayal edin:)

Bölüm şarkısı: Raf. Ft. Jabbar"deeperise"

♚Tenime yazılmışsın elimden ne gelir? İçime kazınmışsın. Beynim kalbime yenilir♚

Mira♚

Bu, bu bu gerçek değildi olmamalıydı rüyaydaydım kesin evet evet rüyaydı bu gözlerimi kapatınca herşey gidicekti ve rüya biticekti Hayaldi bu hayal.

1..2..3 gözlerimi açtım gitmedi. Gitmemişti oradaydı.

Yerden hışımla doğruldum. Kaşlarımı çatmış, şaşkınlığımı yok etmeyi amaçladım.

"Senin burda ne işin var?" dediğimde sesim tersti kız tedirgin olduğunu göstermemeye çalışıp dik durmaya çabaladı becerikli olduğu söylenemezdi herşey göz önündeydi. Sarp yanıma geldi elini belime yerleştirip eve soktu beni. Kapıyı örttüğünde sinirle bir nefes alıp verdim.

"Burnumuzun dibine taşınmış! Olacak işmi ya? " dediğimde sesim içinde hayret taşıyordu.

"Hanım, biraz sakin olsana ona bugün yeterince ders verdin zaten, senden korkuyodur bunu bakışlarından da anladık hadi gel saat geç oldu uyuyalım"

Kafamı salladım. Sarp haklıydı ona hak vermiş ve odama ilerlemiştim. Üzerime giyecek pijama çıkardım. Dizlerime gelen mavi bi şort üzerime ise siyah bir tane tişört.

Üzerimi değişip saçlarımı taradım. Daha sonrada kısa süreliğine açık bırakmaya karar verdim.

Odamdan çıkıp salona ilerledim sehpanın üzerindeki bardakları alıp mutfağa götürdüm.

Sarpa bakmak için geri salona dönmek yerine Sarpın odasına adımladım. Odaya girdiğimde Sarp yatağın üzerine uzanmıştı. Kıyafetleri yerdeydi. Üzerine beyaz bir tişört giymişti altında ise yine boxer. Gözlerimi devirdim. Kışın görürdüm ben o zaman da yatabilecekmiydi bakalım.

Saat 23:33 civarıydı. Uykum çok olmasada gelmişti.

İlerlediğimde Sarpın yanına adımladım.

Yarın haftasonuydu okul yoktu aynı okulda olsakta özlüyorduk birbirimizi. Yarın tüm günü sarp ile evde hatta bu yatakta sarılarak geçirebilirdim.

Öyle dalmıştıki ancak yanına gelince fark edebildi beni.

"Ne o, dalmışsın öyle bakıyorum da?" dediğimde gülümsemiştim.

"Bişey düşünüyodum" kaşlarım hafiften çatıldı. Söylerken düşünceli gelen sesi ve bakışları hâlâ düşünüyor diyordu.

"Ne düşünüyodun?" diye sorduğumda Sarp bileğimi kavramış yatakta geriye kayarken benide bileğimden yatağa çekmişti.

Ben uzanırken o ise bana dönmüş yan bir şekilde duruyordu. Kafam Sarptan daha yukarıdaydı. Onun kafası ise boyun girintimde. Nefesinin değişi ile içim ürperirken kalbim hızlanmıştı. Boynumdan huylanırdım. Ama Sarp oraya kafasını gömsün hatta hiç çıkmasın istiyordum.

Garipti. Biz gibi.

"Bugün olanları düşünüyordum" dediğinde Sarpa bakmak için kafamı eğdim.

Bugün bir sürü şey olmuştu evet. Susmaya devam ettim Sarp ise belimdeki ellerini sıkılaştırdı.

Beni kendine biraz daha çekerken göz teması kurmamızı sağladı.

"Beni ne güzel kıskandın sen?" dediğinde dudağının kenarı yukarı kıvrılmıştı. Gözleri parıldamıştı.

"Sinirlendim de ama" dediğimde kafasını salladı burnunu burnuma sürterken "Sinirlendin" dedi. Sonra benim kalbim vücudum ile bağlantısını kesti.

"Benim Tinercinin içinden birden bire yırtıcı bir kartal çıktı" ufak çaplı bir kahkaha attım. "Yaa" diyerek kafamı boynuna soktum. Utanmıştım.

"Kes şunu" derken sırıtıyordum. Dudaklarım konuşmam ile sarpın boynuna değmiş ve sesim boğuk çıkmıştı.

Sarp gülerek geri çekildi. Böylelikle yüzüm açığa çıktı. "Kızın üzerine onu dökerken öyle demiyodun" dediğinde ikimizde güldük.

"Bana meydan okumaya kalktı!" dediğimde sinirlenmiştim sinir taneleri kaşlarımı hafif çatmamı sağlamış ve sesime yansımıştı.

"Meydan dayağı atmadığın kaldı aşkım"

Yine güldüm. "Ama akıllanmamış şuna bak karşı eve taşınmış" dediğimde daha çok sinirlendim. Bu kız gitmeliydi.

Sarp usulca kafasını sallamıştı. "Bir daha cesaret edemez, deminde dövecek gibiydin hemen içeri aldım seni" dediğinde uzanıp yanağını öptüm. Sakalları yanağımı okşadı.

Ellerimi sarpın yanaklarına götürdüm. Göz temasını kurup ve yüzüne yaklaşıp gayet ciddi bir bakış attım. "Sen benimsin, sana kimse bakamaz " dediğimde Sarpta uzanıp yanağımı öptü.

"Bakamaz aşkım döversin yoksa"

"Döverim" dedim ikimizde hafiften sırıtırken.

"Yarın okul yok film izleyelim mi?" diye sorduğumda Sarp onayladı. Film seçmek için laptopu açmaya gitti. Bende telefonumu en son koyduğum yeri bulmaya gittim.

Sarp ile konuşurken telefonu yanımdan ayırmaz elimden düşürmezdim. O zaman konuşamazdık çünki. Telefon onunla iletişimimiz için vardı. Şimdi yanındaydım aklıma bile gelmiyordu.

Sonunda telefonu bulduğumda şifreyi girdim. Ekran açılırken Sarp ve benim kamp yapmaya giderken yeşilliklere bakarak resim çektiğimiz bir fotoğraf vardı.

15 mesaj 8 arama 4 sohbetten 2.458 mesaj. Vay be bu kadar boşlamışmıydım bir günde? Yada bu kadar arayanım varmıydı?sırıttım.arayanlara girip baktığımda babamın, dedemin ve salak kardeşimin aradığını fark ettim saat geç olmuştu.

"Mal beyin" yazısına tıklayıp telefonu aramaya başladım. Sanırım uyuyordu salak kardeş.

Aradım aradım tam sekiz kere. Sonunda açtığında "Ne arıyon lan beni gerizekalı!" diye bağırdı.

"Sen aramışsın ondan aradım ne diyon?" dediğimde homurdandı.

"Babamlar oraya gelmek istiyolar yanına, onun için aradı hepsi"

Şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırdım. "Ne gelmesi ne alaka neden?" dediğimde telefonu suratıma kapattı.

Gerizekalı nolcak diyerek homurdandım. İnat değilmi uyansın kafir diyerek iki üç kez daha aradım. En sonunda telefonu tamamen kapattı.

Aramadan çıkıp watsapa girdim. Mesajları üstün körü okuyup sadece emineye cevap verdim. Sonrada Üniversitede aynı sınıfta arkadaşım olan Afraya yazdım.

Yaptığı ödevleri bana atarken bir konu bulmam gerektiğinin farkına vardım.

Yarın hafta sonu olması beni rahatlatırken telefonu kapatıp şarja taktım.

Mutfağa ilerleyip mısır patlattım. Filmin yanında en iyi mısır giderdi.

"Ulan ya sinek seni varya " diyerek homurdanan bir adet Sarp.

Sırıttım. Patlattığım mısırları kaseye doldurup yanınada kakolu sütü aldım.

Salona ilerlemiş, tabakları masaya koymuştum.

"Sarp!" diyerek seslendiğimde elinde sineklik ile içeri geldi.

Saçının bir kaç tutamı alnına düşmüş huysuzluğu aşırı tatlı yapıyordu. Öpme isteği ile dolup taştım bi anda. Sarp sinekliği yere atınca "Popcorn!" diyerek ilerlemiş ve mısır kasesini eline almıştı.

Laptoptan filmi açarken sarpın yanına kuruldum. Sarp mısırı sehpaya bıraktı. "Aşkım böyle olmadı ya" dediğinde kaşlarım çatıldı. "Ne olmadı aşkım?" dediğimde beni kucağına aldı mısır kasesini elime verirken ellerini belimde kenetledi. Küçücük kalmıştım sarpın kucağında kalbinin hemen üzerine kafamı koydum.

Filmi bu şekilde izlemeye başladık.

İkimizde birbirimize mısırı yediriyorduk.

"Aşkım" diyerek Sarp kafasını yüzüme eydi.

"Efendim aşkım?" dediğimde "Uykum geldi benim uyuyalım mı?" demişti. Gözleri kapanıyordu uykusu çok gelmişti seside uykuluydu.

"Uyuyalımm" dediğimde Sarp filmi kapattı. Kucağından inmeme fırsat vermeden benide havaya kaldırdı.

Kollarımı boynuna kenetledim. Kafamı göğsüne yasladım Sarpın çenesine bakıyo haldeydim.

Odaya girip kapıyı örttü. Beni yatağa bırakıp tişörtünü çıkardı.

Daha sonra yanıma uzanırken Sarp beni yine kendine çekmişti kafasını boynuma gömerken İkimizde mayışmıştık.

🌞🌞

Gözlerimi açtığımda Sarp Yanımda değildi. Gözlerimi ovuşturdum.

Yataktan kalkıp banyoya ilerledim. Odama ilerleyip üzerimi değiştirirken bir yandan da sarpı bulmak için ilerliyordum. Mutfağa girdiğimde Sarpı yemek yaparken gördüm.

Kendi kendine söyleniyordu. Beni fark etmemişti.

İlerleyip beline sarıldım. Korkmuştu. Hafiften irkildi.

"Günaydın hatun" dediğinde aynı tonda

"Günaydın adam" dedim.

"Ne zaman kalktın sen?" dediğimde salatalık doğramaya dönmüştü.

"Yarım saat olmuştur"

"Beni neden uyandırmadın?"

"Çünkü bu sefer ben hazırlamak istedim kahvaltıyı canım aşkım"

Güzel kokular burnuma dolarken mutfağın penceresini açtım. Daha sonra Sarpa yardım etmeye başladım.

"Aşkım ekmek kessene" dediğimde domatesleri yıkıyordum. Sarp ekmeği keserken elini kestirdi.

"Ah!" Diyerek birden çekilince eline baktım musluğu açıp su tuttuk hemen yara bandı alıp eline yapıştırdım.

" Acıyo ya"diyerek yüzünü buruşturdu. Parmağını öptüm.

"Ben devam edeyim yapmaya sen otur" diyerek sandalyeden kalktım.

Sarp elimi tutup kendine çekti dizine oturmuş oldum. Çenemi tutup dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

Ne yapıcağımı şaşırdım. Kalbimin atışı kulaklarıma yankı yaparken Sakin olmaya çabaladım. Her öpüşü bende böyle bir etki yaratıyordu. Kalbim göğüs kafesimi zorluyordu. Gözlerimin üzeri karıncalandı sanki.

Huysuzca bir ses "Iıı sende öp" dedi. Ben heyecandan öpmemiştim onu fark ettim.

Kapattığım gözlerimi araladım. Sarp yüzünü astı "Neden öpmedin?"

Ne diycektim şimdi? Birden heycan yaptım o yüzden mi?

Elini tutup kalbime götürdüm.

"Bak çok hızlı atıyo" dediğimde bu sefer sırıtmaya başladı bakışlarında muzhiplik vardı. Elini kalbimden çekmedi. Ve tekrar öpmeye başladı. Azda olda yavaşlayan kalp, öpmesi ile yeniden hızlanmıştı. Bu sefer bende öptüm.

Ellerim Sarpın saçlarında gezinirken ikimizde ayrılamadık. Kaç dakika geçti bilmiyorum ama çaydanlığın suyu taşınca ikimizde geri çekilmek zorunda kalmıştık.

Gidip çaya baktım. Demleyip su doldurdum altına.

Bir kaç dakika sonra sofrayı hazırlamıştık.

Sarp tabağıma ne varsa doldurmaya başladı.

"Napıyosun aşkım? Ben yiyemem bu kadar şeyi!" dediğimde Sarp bana bakış attı. "Zap zayıfsın biraz yemek ye bunlar bitmeden kaldırmam seni sofradan"

"Ama çok" diyebilmiştim. "İyice doyurana kadar yedirim ben de yiyemezsen ben yerim"

Tostları ikiye böldü o ara ağzıma salatalık attım. Tostumdan bir ıssırık alıp Çayın sıcak olduğunu unutup bir yudum aldığımda dilim yanmıştı.

Dilime yelpaze yapmaya başladım.

"ya yandım, yandım! " diyerek ağzıma domates salatalık soğuk olan ne varsa tıkıştırdım.

"En iyisi ben yedirim aşkım sana" diyerek Sarp çayımı alıp üflemeye başladı.

Kendimi çocuk gibi hissettim.

"Al iç bakim" diyerek Sarp bardağı ağzıma uzattı. Gülümsedim sonra çayı içtim.

Kahvaltıyı yaptıktan sonra ikimizde sofradan kalktık ve topladık. Bulaşıkları makinaya yerleştirirken Sarp ellerini kuruladı.

"Ben arabayı yıkamaya gidicem aşkım temizlemedik zaten leş gibi oldu" dedi.

Bende ellerimi kuruladım.

"Bende gelcem!" diyerek sarpa baktım olmaz der gibi bakmaya başladı. Sonrada bakmakla kalmayıp "Olmaz gelemezsin hasta olursun" dedi. Yanına yaklaşıp masum masum baktım "Nolur"

"Hayır"

"Ama aşkım"

"Olmaz hatun"

Sarpın boynuna sarıldım. "Nolur nolur nolur"

"Lan Allah Allah olmaz dedim" diyerek yüzüme baktı.

"Ya banane bende gelcem" dediğimde Sarp olmaz diyecekken bu sefer ben öptüm. Susmak zorunda kaldı. İki saniye felan sürdü öpmedim susturdum.

"Hadii" diyerek yeniden baktım. "Cık olm-" ve tekrar öptüm.

Geri çekildiğimde beklenti ile sarpa baktım. "Tamam gel ya gel ama üstüne bişey giy" dediğinde sevinçle yerimde zıpladım. Sonra koşturup odama gittim.

Üzerimi değişip banyoya gittim. Sarp kovaya su dolduruyordu. Fırça vs gibi şeyleri alıp beraber aşağıya indik sarp arabayı park yerinden çıkardı. Etrafıma bakındım. Saat 10:45 civarıydı. Çok kalabalık değildi mahalle.

Yani şuan için.

Sarpla beraber arabayı yıkadık sonra içini temizledik.son olarak Sarp jantları bile silmeye başladı.

Sanki yeniden kirlenmeyecek ya.

Uzanıp fırçayı kaputa doğru sürdüm. Fırçanın değdiği yer köpük halini alırken bunu izlemesi zevk, yapması güçlük veriyordu.

Ben dalmış bir şekilde aynı hareketi yaparken Sarp suyu tuttu ve köpükler gitti.

Üzerime de sıçramıştı. Dönüp sarpa baktığımda gülüyordu.

En son böyle olduğunda teknedeydik. Ama hava sıcaktı. Şu aralar hava soğumaya başlıyordu ve ben hasta olmak istemiyordum.

Sarp camları silerken bende kurulayarak onu takip ettim. İşimiz bittiğinde Sarp ile yumruk tokuşturduk.

"Tertemiz oldu benim kızım" diyen Sarpa tek kaşım kalkmış bir halde baktım.

"Kızınmış senin kızın ha?" dediğimde Sarp "Tamam aşkım seninde kızın olsun yaf dert etme" demişti.

"Nie ona kızım diyosun? Sorun o mu? Daha çok seviyosun sen arabanı kızınmış!" diyerek arabanın bagajına vurdum. Sarpın tavana koyduğu kova kafamdan aşağı üzerime dökülerken buz gibi su içime kadar işlemiş tüm vücudumda gezinmeye başlamıştı sanki.

Sarp yanıma geldi. Çevredeki bir kaç çocuk gülerken Sarp arabayı düğmeye basıp kilitledi. Daha sonra beni kucağına alıp eve götürmeye başladı.

"Üşüyorum ben" dediğimde ellerim buz gibiydi. Aferin Mira iyi işti diye dalga geçti iç ses. Titriyordum.

Sarp direk banyoya taşıdı beni.

Suyu ılığa ayarladı. Daha sonra tişörtümün ucunu tuttu çıkarmasına izin vermedim.

"Üşüyorum zaten neden suya giriyorum?"

"Yağmurda ıslanınca suya girmiyomusun? Çıkar şunu" diyerek üzerimden tişörtümü çıkardı.

Daha çok üşüdüm. "Ssarp- çok
ü-şüyorum ssoğuk" diyerek güçlüle konuştum.

Havanın sıcak olduğu söylenilemezdi bide üzerime buz gibi su dökülmüştü şimdi ise tişörtüm yoktu.

Sarp ılık suya iteledi beni sıcak su kafamdan aşağıya dökülürken ısındığımı hissettim. Sarp elini saçlarıma getirdi su saç diplerime yerleşirken içerden çıkasım gelmemişti. Su taneleri saçlarımdan dudaklsrıma süzülürken gözlerimi kapattım.

Sarp suyu kapatıp havlumu saçıma sardı. Bornozumu üzerime giydirdi sonrada suyu kapatıp çıkmamı sağladı. "Sen çık ben pantolonumu çıkarıp gelicem" dediğimde Sarp kafa salladı ve çıktı. Üzerimdekilerden güçlükle sıyrıldım yapışmışlardı.

Hepsini kirli sepetine atıp odama gittim. Üzerimi giyip kurutucuyu aramaya başladım.

Neredeydi? Nihayet bulduğumda saçımı kurutmaya başladım. Ama sonra birden ses çıktı ve kurutucu kısa devre yaptı.

Bozmuştum sanırım.

Odadan çıkıp Sarpın odasına ilerledim "Noldu aşkım?" diye sorduğunda "Kurutucum bozuldu, seninkini almaya geldim" demiştim.

Sarp kurutucuyu prize takıp beni kendine çekti.
"sıra bende" diyerek geçen benim kurutmama ima yaptı. Saçımı kuruttuğunda prizden fişi çekti ve sarılıp yanağımı öptü.

"Kuruttum " diyerek yüzüme baktı.

"Tişkür ettimm" diyerek sarpa kocaman gülümsedim.

"Dün izlediğimiz filme devammı etsek?" diyen Sarp ile kafamı salladım "olur"

Sarp laptopu odasına getirdi yatağa beni yatırıp üzerimize çekti dizine laptopu koyup filmi başlattı.
Sarpa dahada yaklaştım. Kolunun altına iyice girdim.

Kollarımı beline sardım.

Filmin sonlarına yaklaşmıştık neredeyse hapşırdım. "Benimle yaşa aşkım"

"Hep beraber" demiştim ki bir hapşırık ve peşinden gelen bir tane daha burnumu çektim. Sarp bana dönüp dudaklarını alnıma bastırdı. "Sen hasta olucaksın bu sıcak ne böyle" diyerek yataktan fırladı.

Biraz sonra elinde derece ile geldi. Düğmeye basıp ağzıma verdi.

"38,50"diyerek okudu." Böyle olmaz ateşin çok yükselmiş. Aç şu yorganı"diyerek üzerimden çekti. Sanki çıplak kalmışım gibi bir ürperti geçti üzerimden.
" İstemiyorum üşüyorum ben" diyerek huysuzlandım.

Sarp beni kucağına aldığı gibi salona götürdü.

"Yaa bırak beni hastayım ben uyumak hakkım" diyerek çırpındım.

Bırakmadı.

Tuttuğu gibi kanapeye götürdü. "Ateş düşürmek için ne yapılır?" diyerek kendine soruyordu.

"üstüne bişey örtme" diyerek salondan çıktı.

Geri geldiğinde elinde ilaç vardı. "Bunu içiceksin şimdi" dudaklarımı sım sıkı kapattım. Kafamı iki yana olumsuz anlamda salladım.

Sarp yanıma geldi.

"ya çıldırcam! Aşkım çocukmusun sen? İlaç ya bu ilaç içiceksin iyileşiceksin"

"Iıı içmem hasta değilim ben!" diyerek kafamı iki yana salladım.

"Huysuzluk yapma hergele"

"Banane ya sensin hergele içmem ben onu" diyerek yerimden doğruldum elinde ilaç ve bardak vardı. Tam salondan çıkacakken belimden kavraması ve benim havalanmam bir oldu sırtım kanape ile buluşurken Sarp kollarımı tutmaya çalışıyordu.

"İçmem! İçemem! Olmaz! İlaç kötü!"

"Avukatımı istiyorum!" diyerek bağırdım ayaklarımı deli gibi kurtulmak için sallarken.

Bir hışımla ellerimi kurtardım Sarptan sonra sarp delirdi. "Lan dur dedim dur bi içiceksin! şunu içmeden bırakmam" demişti.

"Madem içmiyosun" diyerek elindeki ilaçı ve suyu masaya bıraktı.

"Evet aşkım içmiycem acı o" diyerek Sarpa baktım."Haklısın aşkım acıdır" diyerek Sarp dizlerimin üzerine aniden oturdu ellerimi bacaklarımın iki yanında dizlerinin arasında sıkıştırdı. Hareket edemiyordum.

Bir elinde ilaç diğer elinde su "Ağzını aç" diye emir veriyordu. Kafamı iki yana salladım. "Hasta insana yaptığın muameleye bak ya! Bırak beni!" diyerek çırpındım.

"Mira kıpırdanma" diyerek uyardı. Dinlemedim. Burnumu sıktı nefes alamadım. İlacı ağzıma attı sonra elini burnumdan çekti. Suyu bana uzatırken güçlükle yuttum ilacı.

İlacı içip Sarpın omzuna bir tane geçirdim. "Ölüyodum be!" diyerek çemkirdim"içmesen ölüyodun asıl"diyerek çıkıştı.

Tam yeniden vuracaktım ki elimi tutup üzerime doğru uzandı. Geri çekildim. Kafam kanapenin kol kısmına yaslandı.

"Uslu bir sevgili ol ve ateşinin düşmesini bekle"

"Hiçte bile yaramazım ben!" diyerek karşı çıktım. Ne yani ateşim vardı. Ateşim varken saçmaladım narkoz yemiş gibi olurdum. Sarp üzerimden kalktı ve mutfağa gitti.

Kanapede uzandım biraz sonra televizyon açtım. Ondan da sıkıldım. Ağzımda tatsızlık vardı.
Yüzümü buruşturdum. Sarpın yanına gitmeye başladım.

Ama sonra vazgeçip odama ilerledim.

Tişörtümü çıkarırken uzun kollusunu almak için dolabın karşısına geçtim. sarp elinde tepsi ile odamın kapısını açtı. Üzerime tişörtü geçirdim.

"Sana çorba yaptım" diyerek yatağa oturdu Sarp bende karşısına.

"ımm enfes" diyerek bir kaşık aldığım sırada telefonum çaldı.

Arayan babamdı. "Babam" diyerek açıklama yaptım Sarp kaşığı indirdi ve kaseye bıraktı. Çağrıyı cevapladım. "Kızım dün o kadar aradım merak ettik niye bakmıyosun telefona?"

"Baba üzgünüm dersteydim bakamadım eve geldiğimdede ödevler felan derken elime bile almadım zaten gece de uyumuştunuz canı aramıştım o söylemedimi?" dedim.

"Söylemedi yanına gelme gibi bir planımız var seni özledik"Yarın gelicez" dediğinde Sarpta duymuştu. Şaşkınlık içinde Sarpa bakıyordum. Ne? Hayır!

Yarın ne olcaktı?

Sarpa baktım. Yüzüme merakla baktı. "Nolmuş?"

"Babamlar geliyomuş yarın beni görmeye"

Selamlar selamlar nasılsınız bakalım? Sınavlar başladımı?

Böyle bir son beklemeyenler?

Bir sonraki bölüm için tahmin yürütenler?

Herkes en çok dinlediği şarkıyı yazabilirmi?

Oy vermeden geçmeyin lütfen :)