Multimedia; Lezan'ın sevgilisi, Pilot Kaya :')

*

-Lezan Öz-

İnstagram'da fotoğraflarıma gelen yorumları okurken canımın bir hayli sıkıldığını hissettim. İki gündür evdeydim ve full film izleyip kendimi yemeklere, tatlılara veriyordum. Reyhan okula gidiyordu, Ezo ise sürekli Baha ile birlikteydi.

Güya kız partisi de yapacaktık ama hepsinin işi çıktığı için o da olmamıştı. Acilen babamla konuşup kendime bir iş ayarlamam gerekiyordu. Yoksa biraz daha evde kalırsam kafayı yiyecektim.

Telefonu kapatıp bir kenara koydum ve sağ kolumun üzerine uzanıp duvarı tabandan tavana saran pencereye bakıp uykuya dalmaya çalıştım. Öğle uykuları hiç tarzım değildi ama günlerce evde kalınca insanın sürekli uyuyası geliyordu.

"Güzelim?" Duyduğum ses arkamda kalan kapıdan gelmişti fakat zihnimin bir oyunu olduğunu, hayali bir ses olduğunu düşünüp dönmedim. Gözlerimi kapatıp uykuya dalmaya çalıştım.

O sırada yatağa çöken ağırlık ve onunla birlikte boynuma yanaşan dudaklar ile kalbim hızlanmış ve düşündüğüm şey ile aniden arkamı dönmemi sağlamıştı.

"Uyuyan Güzel mi demeliydim?" Kaya'yı görmemle içim rahatlarken aynı zamanda tüm modum yerine gelmişti ve canlanmıştım.

"Kaya..." Yüzüme kondurduğu öpücüklerle boynuna sarıldım. "Cuma günü dönmeyecek miydin?"

Kafasını kaldırıp gözlerime baktı. "Seni çok özledim." Gözlerinde gördüğüm, hissettiğim için sözlerine inanıyordum, gülümsedim.

"Hava şartlarından dolayı da uçuşlar iptal edildi ama en çok senin özlemin cezbetti beni." Dudaklarıma yöneldiğinde itiraz etmedim ve birkaç günün özlemini giderdim.

-
-

"Kaya, hazır mısın?" Banyonun kapısını tıkladığımda olumlu bir yanıt aldım ve kapıyı açıp aynanın karşısında yüzünü kurulayan sevgilime baktım.

"Tıraş mı oldun?"

"Sen söyledin ya güzelim, çok batıyormuş." Göz kırptığında gülümsedim ve onayladım.

"Ee, geliyorlar mı arkadaşların?"

"Evet, yarım saate burada olurlar. Hazırsan inelim aşağı?" Havluyu kirli sepetine atıp yanıma geldi, elini belime koyarak yürümem için hafifçe ittirdi.

"Şimdi, Reyhan ve Rohat evli, Ezo ve Baha birlikte ama Yekta ile Rozerin'de henüz bir şey yok. Hepsi gerçekten mükemmel insanlar, sana daha önce fotoğraflarını da gösterdim, anlattım. Umarım bir sorun çıkmaz."

Salona gelmiştik. "Ne sorunu çıkacak ki sevgilim? Tanışıp kaynaşacağız, hem hoşlanmasam bile senin için elbette sesimi çıkarmam." Sarıldığında karşılık verdim.

"Gerçekten öyle bir ihtimal yok, hepsiyle anlaşacağını düşünüyorum ama işte emin de olamıyorum."

Zil çaldığında ayrıldım ondan ve derin bir nefes alıp gülümsedim. "Onlara ne kadar değer verdiğini görebiliyorum, bunun için çabalayacağım."

Kapıyı açmaya gittiğimde yanımda geldi ve elini belime yerleştirip güvenini hissettirdi. Görüş açımıza girdiklerinde hepsinin yüzünde otuz iki diş gülümsemesi vardı.

"Selamünaleyküm!" İlk tepki Baha'dan gelmişti. Gülümsedim ve sırayla içeri geçerken tanıştırdım.

Baha bir ara yanıma yaklaşıp kulağıma fısıldadığında Ezo'nun onu çekiştirmesiyle uzaklaştı. "Kanka aşırı iyi, ben bile düştüm. Kaçırma bunu, biletler de bedavaya gelir hem."

Reyhan ve Rohat birbirleri ile itişip kakışarak içeri girdiklerinde aynı anda kendilerini toparlayıp gülümsediler ve Kaya ile selamlaştılar.

"Her ne kadar geç olsa da, memnun oldum. Ben Reyhan, eşim Rohat." Reyhan söylediği şey ile bir iki saniye durakladı ve Rohat ile aynı anda birbirlerine dönüp, "Oha, 'eşim' kelimesi bu kadar havalı mıymış!" diyerek gülüştüler ve aynı dakika içinde kendilerine çeki düzen verip içeri geçtiler. Bu hallerine kahkaha atmak geldi içimden, Kaya'ya döndüm.

"Yeni mi evlendiler?" Kaya'nın gülüşünü kesip sorduğu soruya kafamı salladım ve beraber içeri geçtik.

Salonun ortasındaki L koltukta, orta köşede Baha ve Ezo oturuyordu. Reyhan Ezo'nun yanına geçerken otomatik olarak Rohat da onun yanına geçiyordu ki Yekta ile Rozerin'in yan yana oturacağını fark etmiş olacak ki boğazını temizleyip eliyle Rozerin'i çağırdı.

"Rozerin, güzelim, sen Reyhan yengenin yanına geç bakayım."

"Ne yengesi Rohat? Kaç yaşındayım sanki ben?" Rohat omuz silkti Reyhan'a ve Rozerin Reyhan'ın yanına otururken, Rohat da onun yanına, Yekta da en sona oturmuştu. Suratında ki ifade, Rohat'ın yanında oturmaktan memnun olmadığı anlamında geliyordu.

Ben Baha'nın yanına geçerken Kaya da yanıma oturdu. "Tekrardan hoş geldiniz. Tanıştığıma memnun oldum." Kaya'nın ciddi ama samimi ses tonuyla Baha yine bana yaklaştı.

"Kanka sesi de aynı pilotlarınki gibi. Bir kere anons geçsin mi? Hadi be, bir güzellik yapsın?" Baha iyice sırnaşınca Ezo'ya döndüm ve ne kastettiğimi anlayıp kendine çekti Baha'yı.

"Biz de memnun olduk kardeşim. Nasıl gidiyor işler, uçuşlar?" Rohat Yekta'ya iyice arkasını dönüp konuşunca Yekta'nın sabır dileyen bakışlarını da fark ettim.

"Yoğun ve yorucuydu ama malum kış havasından dolayı ertelendi uçuşlar. Bu ufak kaçamak da iyi oldu aslında." Bana döndüğünde gülümsedim.

"Ne zamandır pilotsun Kaya?" Yekta'nın yönelttiği soruyla birkaç saniye hesaplama yaptı.

"Dört sene oldu."

"Zor değil mi? Yani yüzlerce insanın can güvenliği size bağlı falan, büyük bir sorumluluk." dedi Ezo. Kaya, kafasını salladı. O sırada mutfaktan çalışan salona geldi ve benden yemek için onay bekledi. Kafamı sallayıp gülümsedim.

"Tabii zor ama eğitimini aldık o kadar. E bir de 4 sene az bir vakit değil. Alıştım şimdilik."

"Sohbete yemek masasında devam edelim mi? Yemek hazırdır, geçelim masaya." Ayağa kalktığımda Baha'nın hızlı bir şekilde kalkıp beni tekrar oturtmasıyla neye uğradığımı şaşırdım. Hızla Kaya'nın yanına gitti ve kolunu omzuna atıp ilerledi.

"Ezo, şunun tasmasını sıkı tut kızım ya. Sırnaşık herif." Rohat eliyle Baha'yı gösterdiğinde gülmüştük.

"Neyse affettim say. Çok yakışıklı ve ağır bir bey, onun hatrı için geç haberimizin olması olayını unutuyorum." Reyhan saçımı hafifçe çektiğinde öpücük attım.

"Balım vallahi gelmesini bekliyordum."

"Dur baldız dur," Rohat eliyle beni susturdu ve Reyhan'ın kolundan tuttu. "Çok yakışıklı ve ağır bey mi? Kızım sen evlisin, hem de ondan çok daha yakışıklı ve ağır bir bey ile. Kusura bakma baldız." Gülümsedim ve sorun yok manasında kafamı salladım.

"Kıskanma hayatım, çok olmasa da elbette sen de yakışıklısın. Ama ağır mısın onu bilemem. Böyle daha çok, yalaka, yılışık, sümüklü böcek gibi bir şeysin sen." Reyhan, Rohat'ın kolunu sıvazlarken Ezo ile gülmeden edemedik.

"Dün gece izlediğimiz belgeselin etkisi değil mi bu? Neyse orada başka bir şey de anlatılmıştı ama ortam müsait değil hayatım." Rohat arkasını dönüp ilerlediğinde biz de arkasından ilerledik ve yemek masasında oturan Baha'yı gülerken yakaladık. Elini Rohat'a uzattı.

"Kanka gel bak pilot taklidi yapıyor." Kaya'nın büyük bir ciddiyetle Baha'nın istediğini yerine getirmesine güldüm ve bana döndüğünde yanındaki sandalyeye oturdum, yanağına sıcak bir öpücük kondurdum.

"Salak mısın Baha, adam zaten pilot neyin taklidinden bahsediyorsun?" Yekta'nın uyarısı ile omuz silkti. Rozerin'in oturduğu yerden onu yanına çağırdığını fark ettim ama neyse ki bu kez Rohat görmemişti çünkü Reyhan ile aralarında fısıldaşıyorlardı.

Derin bir nefes alıp bu tablonun verdiği huzur içinde, kafamı Kaya'nın omzuna yasladım.

*
*